klaus

Oluşturulan forum yanıtları

15 yazı görüntüleniyor - 196 ile 210 arası (toplam 245)
  • Yazar
    Yazılar
  • yanıtla: Vatikan: "Diğer kiliseler geçerli değil" #29720
    klaus
    Anahtar yönetici

    Sevgili Burç arkadaşım. Bu sefer bu konuda sizinle aynı düşüncede değilim.
    Her ne kadar ailemde katolik insanlar olsada !
    Yaınızı dikkatle okudum ve sizi anlamaya çalışdım. Bu sizin düşünceniz ne de olsa.
    Yazınızda ” Bilgisine, karakterine güvenilen !! kişi papa seçiliyor. ” demişiniz.
    İyi de buna kim karar veriyor ?? yani papanın imanını ve yüreğinin ne kadar güçlü olacağını ?? papayı atayanlar Tanrı mı ki biliyor? Yani bu cümlenize göre yorum yapıyorum.
    Hristiyan olmak ayrı bir şey imanlı bir yüreğe sahip olmak ayrı bir şey.
    Bunu sadece TANRI BİLİR.
    Bana soracak olursanız ben papa yerine ORHAN hocama danışmayı tercih ederim.
    Bana soracak olursanız ben çoçukların duasını almayı tercih ederim. Nitekim hem kilisemde hemde burada aylin hanımın oğlundan da istedim dua geçen günlerde. Benim için çoçukların duası daha saf ve temizdir. İsamın dediği gibi
    ” Bir çoçuk imanıyla bana gelin ”
    Vatikanda hiyerarşi olması, o insanlara her konuda danışmayı gerketirmez bence. Katolik olan ablam ve eniştem, en ufak bir sorunda beni arar ve bana danışır. Onlar tevratı pek okumazlar. Benim duama ve bilgilerime ihtiyaç duyarlar bazen telefon açıp. Benden daha eski imanlılar ama daha geçen yıl öğrendiler benden ismail ve ishakın annelerinin kim olduğunu !!!
    Birde üstüne üstlük sürekli benimle alay ederler. ” senin vaftizinizi vatikan kabul etmiyor ki !!!! ” Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu :)) O zaman neden benim imanıma güvenip benden dua ve ayetlerle teşvik istiyorlar ki !!!!!

    Geçenlerde de bir hristiyan sitede bir yazı okudum şok oldum. Bir katolik sitesi.
    İmanlı olmayan insanlara iman çağrısı yaptılar. şöyle ki;

    ” ATANASYUS İMAN AÇIKLAMASI ”
    Burada o uzun yazıyı yazmıyorum. anlatmış anlatmış anlatmış….
    Son cümleye bakar mısınız?
    ” BU KATOLİK İMANA SAĞLAM BİR ŞEKİLDE İNANMAYAN BİR KİŞİ KURTULMAYACAKTIR ” !!!

    Yorumu sizlere bırakıyorum kardeşler.

    Esen kalın.

    klaus
    Anahtar yönetici

    Rüzgarcım, yazını okuyunca çok heyecanlandım. Çünkü ben bunun filmini izledim.
    Bana geçen yıl noel hediyesi olarak bir arkadaşım hediye etmişdi. Filmin adı da
    ”SAKLANACAK YER ”
    Dediğin gibi gerçek yaşam hikayesi. İlk izlediğim zaman hüngür hüngür ağlamışdım. Ve ne zaman bıkmadan izlesem ağlarım. Beni çok etkiler.
    Aynı ”PİYANİST” adlı film gibi. Senin veya burdaki kardeşlerin izleyip izlemediğini bilemiyorum. Ama kısaca bahsetmek istiyorum. Bu film benim için bir dönüm noktası olmuşdur iman ettikden sonra.

    Corrie ve Betsy iki kız kardeş. Ama bu corrie ‘nin ağzından anlatılan bir film. Film sonunda zaten corrie ‘nin konuşması var. yaşlanmış. izleyenlere hitap ediyor.

    İki kardeş hollandada yaşıyor. Çok dindar bir hristiyan aile. Almanlardan, yahudi insanları korumak için bazı yahudileri evlerinde saklıyorlar. Gizli bölmeler ile yapılan odacıklarda. Sahte yemek karneleri ile bu insanların karnını doyuruyorlar. Ama en sonunda evlerine baskın yapılıyor. Ve hapise gönderiliyorlar. Babaları erkekler ile ayrı bir yere gönderiliyor. O hapishanede açlık ve hastalık yuvası. Ranzalara, her bir yatağa kadınları 3 er 5 er yatırıyorlar. Hastalık kol geziyor. Betsy kardeşine göre olaylara daha iyimser yaklaşıyor. Sürekli Rabbe şükrediyor. Corrie ise sürekli isyan ediyor.söyleniyor.
    ikisi farklı karakterlerde.

    Alıntı yapdığınız sahne ise şöyle ; kadınların kıyafetlerini toplayıp yıkanmaya yolluyorlar. Ama üst baş aranıyor ve deftere kayıt yapılıyor isimler. Corrie kendi küçük cep incilini o kontrol noktasından geçirmek için dua etmeye başlıyor. Omuzunun birine yerleştiriyor. elbise vatkası gibi. Heyecanla sıraya giriyorlar. Dua etmeye başlıyorlar. Tam corrie’ ye sıra gelecekken, önünde bekleyen bayan sinir krizi geçiriyor ve ortalık karışıyor. Askerler o kadına koşarken, corrie oradan hiç kontrol edilmeden geçiyor. Ve arkasındaki kadınlar, o kargaşa bittiği için tekrar kontrol edile edile geçiyor. Halleluya !
    Hapshanede kadınlar çok ağır işlerde çalıştırılıyor. Ve trenler ile vagon vagon bazı günler bir yere !!gönderiliyorlar ve geri dönmüyorlar. Betsy, hapisdeki kadınlarla akşamları müjdeyi paylaşıyor. Ama corrie hep isyankar ve sinirli.
    Kadının biri betsy’e sormuşdu ” madem sizin merhametli bir Tanrınız var, siz neden buradasınız? biz neden buradayız ?” betsy kadına ayetler ile cevap verir.
    Betsy hastalanır ve kardeşinin kollarında ölür. Babasının da ölüm haberini alan corrie iyice isyan eder.
    Bir gün corrie’ ye haber verilir. ”artık serbestsin git” diye. Corrie çok ağlar. Çünkü kardeşi öldükden hemen sonra bu haber gelir.
    Filmin sonunda corrie izleyenlerle konuşur.
    Der ki ” O gün aslında bir karışıklık olmuş. Deftere yazılan isimler karışmış. Benim yerime başka bir kadın serbest kalmalıymış. ”
    Corrie bu durumu fark ettiğinde zaten yıllar geçmiş olur.

    Evet gerçekden Rab bizleri melekleriyle koruyor.
    Ben bu filmden sonra etrafımda olan biten olaylara veya başıma gelen olaylara daha farklı gözlerle bakıyorum.

    Esen kalın kardeşlerim.

    Bu arada bana kızmayın lütfen neden filmin sonunu anlattın, biz bu filmi bulup izlerdik diye.
    Anlaşdık mı? :))

    yanıtla: Tercih Sizin #29657
    klaus
    Anahtar yönetici

    @OrhanAnt 7255 wrote:

    Genç ve başarılı bir yönetici, yeni Jaguar’ıyla bir mahalleden hızlı bir şekilde geçiyordu. Parketmiş arabaların arasından yola aniden çıkabilecek çocuklara dikkat ediyordu ve bir şey gördüğünü sanarak yavaşladı.

    Arabayla caddeden yavasça geçerken hiç bir çocuk göremedi fakat, arabasının kapısına bir tuğla atıldığını farketti. Aniden arabasını durdurarak tuğlanın fırlatıldığı yere geri döndü.

    Arabadan indi, orada bulunan küçük bir çocuğu tuttu ve onu parketmiş bir arabaya doğru iterek bağırmaya başladı; “Bunu neden yaptın?

    Sen de kimsin, ne yaptığının farkında mısın?” İyice sinirlenerek devam etti:

    “Bu yeni bir araba ve atmış olduğun bu tuğla bana çok pahalıya malolacak. Bunu neden yaptın?” Çocuk yalvararak cevap verdi:

    “Lütfen efendim. Çok üzgünüm ama başka ne yapabilirdim bilmiyordum. Eğer tuğlayı fırlatmasaydım kimse durmazdı” Parketmiş bir arabanın arkasına işaret ederken çocuğun gözyaşları çenesine süzülüyordu.

    “Kardeşim kaldırımın kenarından yuvarlandı ve tekerlekli sandalyesinden düştü, ben onu kaldıramıyorum. Lütfen onu tekerlekli sandalyesine oturtmam için bana yardım eder misiniz?Benim için çok ağır.”

    Bu durumdan son derece duygulanan genç yönetici, boğazında büyüyen yumruyu zar zor da olsa yutkundu. Yerdeki genci kaldırarak, tekerlekli sandalyeye geri oturttu. Mendiliyle, çizik ve yaraları sildi ve adamın ciddi bir yarası olup olmadığını kontrol etti.

    Küçük çocuk genç yöneticiye dönerek “teşekkür ederim efendim, Tanrı sizden razı olsun” dedi. Genç yönetici, küçük çocuğun, ağabeyini kaldırımdan evine doğru götürmesini izledi. Bulunduğu yerden arabasına geri dönmesi oldukça uzun sürmüştü. Uzun ve yavaş bir yürüyüştü.

    Genç yönetici, kapıyı hiç tamir ettirmedi. Kapıda oluşan çöküğü, hayatını birisinin kendisine tuğla atmasını gerektirecek kadar hızlı yaşamaması gerektiğini hatırlatması için öylece bıraktı.

    Tanrı, ruhunuza fısıldar ve kalbinize konuşur. Bazan, dinleyecek kadar zamanınız olmadığında ise, size bir tuğla fırlatır. İster fısıltıyı, ister tuğlayı dinleyin.

    Tercihi siz yapın…

    Bunu bizimle paylaştığınız için size minnettarım. Çok teşvik aldım.

    Tanrı sizi korusun. esen kalın.

    yanıtla: Kurandan Kelimeler #29643
    klaus
    Anahtar yönetici

    Aslında bende kingstongk arkadaşıma hak veriyorum. teyzem bir müslüman. ve benim hristiyan olduğumu biliyor. her cuma oturup yasin okur arapça. kendinden geçmiş bir vaziyette ağlayarak. ona anlayıp anlamadığını sorunca bana ” anlamıyorum ama böyle okununca sanki bana daha etkili gibi geliyor ” derdi.
    Ayrıca kimseyi kırmak ve saygısızlık etmek istemem ama bazen camilerde hopörlör çok açık oluyor hele bir de hoca detone okuyorsa….
    özellikle sabaha karşı arapça yüksek volümlü ezanlar beni çok ürkütüyor.
    ama belki türkçe okunsa bilemiyorum yani…
    ölen biri olunca, (duyuru maksatlı) camiden okunan dualar da içimi titretiyor. ne zaman birilerinin adını duysam hep ağlıyorum. Belki annem öldüğü gün, kendi balkonuma çıkıp, hocanın camiden o arapça duayı okuyup annemin adını ve adresimizi verdiği içindir…

    Esen kalın kardeşlerim…

    yanıtla: Kurandan Kelimeler #29623
    klaus
    Anahtar yönetici

    Bana yazdığınız son yazınız okudum. yüreğime çok hitap etti. Özellikle annemle ilgili yorumlarınız! Minnettarım. ağlattınız beni tekrar. Bana söylediğiniz o değerli sözleriniz için…gerçekten de hakediyor muyum? sizden o kadar teşvik ve bereket aldım ki… Davetiniz için teşekkür ederim. İnşallah !! Bir gün sizi ve oradaki imanlı kardeşleri ziyarete gelebilirim. Daha önce hiç o taraflara gelmemiştim.

    Yazınızı okudum ve bende aynı şeyleri yaşadığım için bir kaç şeyde ekleme ihtiyacı duydum. inanın bana bu sorunu yaşayan yalnız siz değilsiniz ? Hemen hemen çoğu imanlı kardeş aynı dertten şikayetçi. inşallah, maşallah,bismillah…
    ilk iman ettiğim aylar da çok üzülyordum. kilise ihtiyarlarıma danışdım. ne yapabilirim diye. dediler ki ‘bu alışkanlıklar eskiden kalma olabili,ama dua et”. Ben hala daha ‘Inşallah, maşallah” derim. ama bir kişiye veya bir olaya çok kızdığım zaman ‘ALLAH ALLAH’ derim. En çok da bu lafım tepki çeker.

    Bir gün kilisemde çoçuklara ders veriyordum. 7- 10 Yaş arası. ufaklığın birine fena halde kızdım “sen nasıl İsa’ nın çoçuğusun ? yakışıyor mu sana bu hareket? ALLAH ALLAH !”
    O an çoçuk bana sınıfın ortasında ne dedi biliyor musunuz ?
    ‘Ögretmenim…:) Tanrı bize der ki; benim adımı boş yere ağzınıza almayın. yoksa siz 10 emiri bilmiyor musunuz?”
    O an benim yüzümün ifadesini herhalde gözünüzün önüne getirdiniz. Ben de hemen dedim ki: “Coçuklar size gitar çalayım mı?’

    Ne zaman sinirlensem, tam o kelime dilimin ucuna gelse son anda “HAYRET BİŞİ YAA…” diyorum. Ehh, kötünün iyisi sayılır genede :)
    Ama yeni doğum yapmış kardeşlerin evine gidince, bebek severken tam ‘MAŞALLAH’ diyecekken, kafamı çevirip kilisemden bir büyüğüme bakıyorum. onlarda ‘olsun kızım de bu seferlik” diyorlar gülümseyerek. 2 Sene önce bir akşam burada çok fena yağmur yağdı, şimşekler patladı. Gök sanki delindi, bu yaşıma kadar böyle bir şey görmemiştim. Annemle evdeydik, evin içi gece o kadar aydınlıktı ki şimşek çakınca, güneş gözlüğü takmayı düşündüm. Evimin camının biri çatladı. Dedim ki: ‘Hah işte, İsa geliyor’ kendimi yere attım ve o an ne dedim biliyor musunuz ? Sizin cevabınızı duyar gibiyim ?
    Kesin benim ‘MARANATA YA RAB!” dediğimi falan sandınız de mi ? ıhh, yok! Ben ‘BİSMİLLAH’ dedim. Var mı böyle bir şey? HAYRET BİR ŞEY YA!

    Bir erkek kardeş anlatıyor: Bir akşam oğlu bıçakla oynarken baş parmağını boğum yerinden kesmiş. ‘o an oğlum 4 yaşında. elini öyle görünce BİSMİLLAH dedim ve kucakladığım gibi acile taşıdım’
    işte böyle. Bu sorunlardan kurtulmak için galiba bol bol dua etmemiz gerekiyor. Inşallah yerine, Rab isterse.. Maşallah yerine, “Rabbim ömür versin”..Allah allah” yerine de … bunun yerine daha imanlı bir cümle bulamadım :)

    yanıtla: Arap Devesi #29603
    klaus
    Anahtar yönetici

    @Jesus_Lover 6974 wrote:

    Bir gün turistin biri Yemene gider. Burada deve ile biraz dolaşmak ister. Deveci ona deveyi nasıl yürüteceğini anlatmaya başlar. Amin dersen yürür, yallah dersin koşar, veleddalin dersen durur. Adam binmiş deveye amin demiş deve yürümeye başlamış, yallah demiş koşmaya başlamış, daha hızlı gidermi acaba deyip yallah yallah demiş deve uçuyor. bakmış adam deve sonsürat gidiyor korkmaya başlamış. Dizginleri çekmiş deve yavaşlamıyor. Adamın aklına durdurmak için kullanacağı kelime gelmiyor. Deve hız limitini aşmış gidiyor, adam bir bakmış uçuruma doğru gidiyorlar, telaş içinde aklına gelen bütün arapça kelimeleri bağırarak söylüyor ama devenin durmaya niyeti yok. Artık adam umudunu yitirmiş uçuruma kısa bir mesafe var “bari dua okuyayım Tanrı’ya” demiş. Aklına ilk gelen Elham diye başlayan dua. Okumaya başlamış duanın sonunda veleddalin deyince deve uçuruma bir adım kala çakılıp kalmış. Ve bizimki bir OOOHHH duanın sonunu getirmiş. AMİN…….

    fıkranıza bayıldım. gülmekden iki büklüm oldum. hiç bu kadar gülmemişdim.
    Rab sizi bereketlesin.
    bunun gibi başka fıkralar daha sizden bekliyoruz.
    esen kalın:)))))

    yanıtla: Günahlarımız #29602
    klaus
    Anahtar yönetici

    Rabbimiz hepimize merhamet etsin, :aklikarisik:

    Sanırım buradaki kardeşlerimden çoğu Protestanlığı sonradan benimsemiş ve İsa Mesih”in merhametine sonradan sığınmış kardeşlerimiz.

    Ben kendi adıma bir boşluk içindeyken hep Tanrı’ya kızgın yaşadım. Babam ben çok küçükken öldüğü, fakir bir ailenin çocuğu olarak doğduğum, 12 eylül ihtilali ben tam üniversiteyi kazandığım yılda olup okuldan atıldığım için hep Tanrı’nın beni dışladığını düşünüp herzaman isyan ettim. Tabi bu kızgınlık ve isyanımı, günahları günlük yaşamın her anında işleyerek dışa vurdum. Bir gün gelip de bir kardeşim bana doğruyu anlatana kadar bu böyle devam etti. Şimdi çok pişmanım, günlerim dua edip af dilemekle geçmekte. Merak ettiğim; acaba günahlarımızın bu dünyada ödenenecek bir bedeli var mıdır? Kefaretini ödeyebileceğimiz günahlarımız var mıdır varsa nelerdir? Günahlı dönemimde haklarını gaspettiğim, haksızlıklar yaptığım, canlarını yaktığım insanlara kendimi nasıl af ettiricem? Onların hepsini tek tek bulmam mümkün değil. Bulduklarımın da beni bağışlayacaklarından emin değilim. Belki benim durumumda yada benzer kaygılar içerisinde olan kardeşlerimde vardır burada yazacaklarınız bize yol gösterecek ve bizi rahatlatacaktır.

    Zaman zaman rüyalarıma giren ve beni gerçekten çok rahatsız eden bu konuda yardımcı olacaklara şimdiden çok teşekkür ederim.hamdolsun

    Sevgili kardeşim. inan bana yazını şu an okudum ve ağlamamak için zorlandım ama pek başarılı olmadım. o kadar yüreğime hitap etti ki yazın. Geçmişte hepimizin hataları ve isyanları oldu. Bu Mesih’ten önceki yaşamımızda kaldı. Ben de senin gibi evde yalnız kalınca bol bol dua edip, yüksek sesle İsam ile konuşup tövbe ediyorum .
    Biliyor musun İsa seni çok seviyor. ve senin bu düşüncelerin Tanrı’dan değil,şeytandan. Şeytan boş durmuyor, sürekli çalışıyor. Tövbe ettiğimiz konular hakkında sürekli düşüncemize saldırıp bizi rahat bırakmıyor. Ama bir yandan da Tanrı bizim imanımızı gözlemliyor, bizi deniyor. Yani şuçluluk duygusu hissedip, şeytanın oyununa geliyor muyuz? Yoksa bu düşünceleri yani şeytanı
    İsa mesihin adı ile kovalayıp gönderiyor muyuz?

    Artık haksızlık yaptığımız o insanları veya kalbini kırdığımız o insanları özür dilemek için bulamasak da en önemli olan ne biliyor musun ? Tanrı’nın önünde tövbe etmemiz ve imandan düşmememiz için dua etmemiz ve İsa mesihi, Rabbimiz ve Kurtarıcımız olarak kabul etmektir.

    Biliyor musun 9 ay önce annemi kaybettim. Evde yatağında kollarımda verdi son nefesini. Kanserdi. yatalaktı ve 20 kiloydu. anneme 11 yıl baktım. Hiç yanından ayrılmadım, son günlerinde annem bana hakkını helal etti. Müslümandı ama İsa’ya dua ederdi şifa için benimle birlikte. Bana dedi ki ‘artık ölmek üzereyim. Bana çok iyi evlat oldun ve baktın. Ben ölünce kendine altın bir bilezik al,hatıram olsun. Hakettin.’

    Annem öldükden sonra nasıl olduğumu tahmin edersin herhalde. İmanlı olmasaydım yaşam tarzım farklı olurdu o ruh haliyle veya İsam olmasaydı şu anda annemin yanına gitmek için her yolu denerdim. Ama Rab bize güç veriyor. Rab bizim imanımızı deniyor.
    ve aylar boyunca her gece şeytan beni rahat bırakmadı, bana sürekli ‘anneni sen öldürdün, ona iyi bakamadın’….dedi durdu, beynimi yedi . ki annemin ne düşündüğünü bildiğim halde. Bu düşüncelerin Tanrı’dan olmadığını anlamam aylar aldı inan bana.

    (ve kilisemin ihtiyarları bana sürekli etkin bir şekilde dua ettiler ve o kötü kapıları bir daha açmamak üzere kapattılar. ama dediler ki: ‘Bu kapıları artık açmamak senin elinde’ sen de kardeşlerden bu konuda dua isteyip, o kötü kapıları kapatabilirsin.)

    Biliyor musun hala daha o altın bileziği almadım, almak içimden gelmedi. Ama arkadaşlarım ısrarla almamı, bunun annemin bir vasiyeti olduğunu söylediler. Bilmiyorum. sanki o bileziği hak etmediğimi düşünüyorum hala daha. Belki bir gün alırım. kim bilir.

    Rab bizi o kadar çok seviyor ki kardeşim inan bana.
    ve seni de çağırıp kurtardığı için Rabbe yücelik olsun. amin.

    İsa der ki: ‘bir kişiyi Babam bana çekmedikçe, o kişi bana gelemez!’

    Tanrı seni ne kadar seviyor anladın değil mi ? Seni biricik Oğlu’na çekti. Artık ikimiz de bu düşüncelerden sıyrılıp, Mesih’te yepyeni bir yaşamı haketmedik mi ha ne dersin? ‘

    not: eğer bu düşünceler gene seni rahatsız ederse benim yaptığım gibi: ‘Isa Mesih’in adıyla git ve rahat bırak beni’ de ve hemen yüksek sesle, bağıra bağıra ilahi söyle. Veya hemen ilahi cd si koy dinle. Ben neye inanırım biliyor musun? Eğer bir evden ilahi yani müzik sesi gelirse o evin içinde melekler dans etmeye başlar ve şeytan o eve yaklaşamaz :)

    Rabbin selameti üzerinde olsun kardeşim. Rab seni berketlesin. amin.

    yanıtla: Esenliğin Tadını Çıkarı yormusunuz ? #29523
    klaus
    Anahtar yönetici

    Bende bu konuyla ilgili kilisemde dinlediğim bir vaazı kardeşler ile paylaşmak isterim.

    Tanrı esenliği herkese geldi ama aynı bir kuş gibi onu konduğu yerden kovmadıkça kalır. Yani anlayacağınız, Rab bize esenlik vermekten çok hoşnut
    ama o esenliğin bizde kalmasından, bize düşen görevler var.

    Esenliği kaçırtacak şeyler var ;

    Romalılar 1:9 Sevginiz ikiyüzlü olmasın. Kötülükden tiksinin, iyiliğe bağlanın.
    ONU BAĞIŞLAYACAĞIM AMA ONUNLA KONUŞMAM….
    EYVAH ESENLİK UÇTU !

    Romalılar 12:10 Birbirinize kardeşlik sevgisiyle bağlı olun. Birbirinize saygı göstermekde yarışın.
    AY DUYDUN MU. O BÖYLE BİR İNSAN O ŞUNU YAPMIŞ BEN OLSAYDIM….
    EYVAH ESENLİK UÇTU !

    Romalılar 12:11 Gayretiniz eksilmesin. Ruhta ateşli olun. Rab’be kulluk edin.
    AMAN KİLİSEDEKİ İNSANLAR İLE UĞRAŞAMAM. BAŞKALARINA İHTİYACIM YOK.
    GÜLE GÜLE ESENLİK !

    Romalılar 12:12 Umudunuzla sevinin. Sıkıntıya dayanın. Kendinizi duaya verin.
    AY YETTİ, RAHAT EDECEĞİMİ SANMIŞTIM, DUA MUA BOŞ VER….
    HEY ESENLİK NERDESİN !

    Romalılar 12:13 İhtiyaç içinde olan kutsallara yardım edin. Konuksever olmayı amaç edinin.
    NE ONDALIĞI KARDEŞİM. BENİM İHTİYACIM VAR. KENDİ DERDİM YETER…..
    ESENLİK NEYDİ SAHİ ?

    Romalılar 12:14 Size zulm edenler için iyilik dileyin. İyilik dileyin, lanet etmeyin.
    GÖSTERİRİM ONA, ONLARDAN NEFRET EDİYORUM…..
    ESENLİĞİM NEDEN BU KADAR KARANLIK ?

    Romalılar 12:15 Sevinenlerle sevinin, ağlayanlarla ağlayın.
    YA ALAY ETMEK DAHA ZEVKLİ. DUYARLILIK MI, O NE ?
    ESENLİK. O NE ?

    Romalılar 12:16 Birbirinizle aynı düşüncede olun. Böbürlenmeyin; tersine, hor görülenlerle arkadaşlık edin. Bilgiçlik taslamayın.
    BİZİM DOKTRİN SİZİNKİNİ YENER. BEN KAÇ YILLIĞIM. KİMİM BİLİYON MU ?
    ES GİT ESENLİK !

    Romalılar 12: 17 Kötülüğe kötülükle karşılık vermeyin. Herkesin gözünde iyi olanı yapmaya dikkat edin.
    Romalılar 12:18 Mümkünse elinizden geldiğince herkesle barış içinde yaşayın.
    BİZ ÜSTÜNÜZ, BİZ BİLİRİZ, BİZ SİZE GÖSTERİRİZ…..
    ESENLİK ARKA KAPIDAN GİTTİ !

    Kıskançlığa yer vermeyin. ” neden ben değil, o ” dememeyi öğrenin.
    Sende olanı ortak yarar için kullan gerisinden korkma. Rab takdir edecektir.
    İnsanlar çoğunlukda takdir etmeseler bile, ama inanın sadık kalırsanız onlar da farkına varacaklar.

    2.korintliler 13:11 Son olarak hoşçakalın, kardeşlerim. Yaşantınızı düzeltin, çağrıma kulak verin, düşüncelerinizde bir olun, esenlik içinde yaşayın.
    Sevgi ve esenlik kaynağı Tanrı, sizinle birlikte olacaktır.

    En yücelerde olan Tanrı’ ya yücelik olsun. Yeryüzünde onun hoşnut kaldığı insanlara ESENLİK OLSUN !

    yanıtla: haleluya fm dinleyelim kardeşlerim. #29520
    klaus
    Anahtar yönetici

    @ÖZERDİCK 6457 wrote:

    Adana Protestan Topluluğu tarafından açılan bu siteye

    http://www.adanakilise.org/adanak/

    Siteye bu adresden ulaşın sağ köşede Radyo Aleluya yazıyor media player ile dinleyiniz. hac5 Rabbmiz İsa Mesih Bizi Korusun ve Bağışlasın.

    bende media player ile dinlemeye başladım şu an radyonuzu. gerçekden çok güzel. emeği geçen tüm kardeşler ellerinize sağlık…
    dinlerken çok bereket alıyorum. Rab sizleri ve kilisenizi korusun.
    Tanrıya emanet olun.

    yanıtla: Rab’bin Sofrası İle İlgili Görüşler #29514
    klaus
    Anahtar yönetici

    ben daha yeni üye olduğum için kardeşlerin isimlerini yavaş yavaş öğreniyorum. bunun için de anlayışınıza sığınıyorum.

    ama yinde imanlı bir arkadaşım var ferhat isminde. sürekli ona dua etmekden kendi kendime, dilime takılıyor. bu arkadaşım kilisemde. 50 yaşında ve gözleri doğuştan görme engelli. kız kardeşi de doğuşdan görme engelli. ama kız kardeşi ve annesi imanlı değil ferhatın. bu yüzden evde çok problemler oluyor.
    ferhatın annesi hastaneye yatmışdı. ve kız kardeşi de hasta yatıyordu evde. ferhat hem kendine hemde kızkardeşine bakmak zorunda kalmışdı 1 hafta boyunca. kız kardeşini yatakdan kaldırıp yürütüp yemek yediriyordu.
    ferhatı ilk kez görünce imanından çok çok etkilenmişdim. ve yaşama sıkı sıkı tutunmasından. hiç bir pazar kiliseyi kaçırmaz.akşamları varsa dua toplantılarına gelir. inanılmaz bir yön kabiliyeti vardır. ayaklı bilgisayardır.en son teknolojiyi kullanır. her yere korkmadan gider gelir. tanıklığını dinleyince çok etkilenmişdim. hep dua ederim onun için. derim ki ” güzel İsam. ferhatın gözlerini açarmısın.? babacım bunu onun için yaparmısın? sen ölüleri dirilten Rabsin. bunu sen yapabilirsin. benim rabbim yapar. ”
    ben bıkmadan usanmadan onun için dua etmeye devam edicem. bir gün bir mucize olacağına inanıyorum. bekliyorum.
    çünkü benim egemen Rabbim bunu yapar. Amin.
    umudumuz Rabde hiç eksilmez. Sevgi ve esenlik içinde kalın…

    yanıtla: Hristiyanlık Eğitimi #29503
    klaus
    Anahtar yönetici

    @sonsuzdiren 6791 wrote:

    Sevgili kardeşim Selçuk’daki TİRANUS İncil Okulu’nun kapandığını biliyorum. Forum’daki TİRANUS İncil Okulu’nda eğitim görüp mezun olan kardeşler size daha ayrıntılı bilgi vereceklerdir.

    Miami Uluslararası İlahiyat Fakültesi Türkçe Bölümü ( MİNTS ) akademik eğitim almak isteyen Hristiyanlara yöneliktir.

    http://www.mintstr.net/?lg=9679b5ee4e7ff2efcc387fc752c6f63527f0e98f4a3e2473104525c1739beaa7&lang=tr&id=m0101

    MİNTS’de internet üzerinden eğitim gören forumdaki kardeşlerimiz sanırım size daha ayrıntılı bilgi vereceklerdir.

    Rab’bin lütfu sizinle olsun.

    selam. esenlik olsun. bende selçukdaki tevrat kursunun kapandığını biliyorum. ama tekrar açılma ihtimali var mı ? bu soruma da cevap gelirse minnettar kalırım. hoşçakalın.

    yanıtla: Rab’bin Sofrası İle İlgili Görüşler #29505
    klaus
    Anahtar yönetici

    Rabbin sofrası ile kafama takılan sorumun cevabını sizin yazılarınızda buldum.
    ben protestan olmama rağmen ailemde katolik olanlar var. bazı pazarlar onlarla ayinlerine katılırım. sürekli bir konuda rahatsız olurum. ve onlarla da paylaşırım.
    belki bana burada da katolik arkadaşlar yardımcı olabilir.

    birincisi: katolikler komünyon alırken neden şarabı sadece rahip içiyor da insanlara veremiyor. ne münasebet? yoksa şarap dağıtmak çok mu masraflı oluyor? bu sorularımla sürekli ablamı ve eniştemi bıktırıyorum. onlarda şöyle açıklama yapıyorlar ” biz o ekmeği alıyoruz ya ( çıtır yuvarlak bir şey. kağıt helva gibi.) işte ablacım o ekmek isanın bedeni. ve kan zaten o bedenin içinde. yani damarlar ve kan zaten etin içinde mevcut. ” hııı??? şaşırıp kaldım.hiç böyle düşünmemişdim dedim.

    ikincisi: yine katolik kilisesine girince mihrapda bir ışık yanık olur. o zaman kapıdan girenler o ışığı görünce( orada İsanın bedeni ve kanı var demektir. yani o kilitli bölmede ekmek şarap var demekmiş) herkes eğilir ve selam verir, sonra içeri geçer ve oturur. yani orada İsa var demekmiş.
    haa orada ışık yoksa orada ekmek şarap yok demekmiş. o zaman orada İsa yok !! demekmiş o zaman içeriye selam vermeden geçip oturabilirsin demekmiş.
    Yani IŞIK YANIYORSA İSA O AN O KİLİSEDE. IŞIK YANMIYORSA İSA O AN O KİLİSEDE YOK. demekmiş!!
    PEKİ O IŞIĞI YAKIP SÖNDÜREN KİM? İNSAN ELİ!!
    bana bir protestan olarak bu durum hep ters gelmiştir. yani ne münasebet.
    KİLİSE BİZİZ. BİZİM BEDENİMİZ. ORADAKİ İNSANLAR TOPLULUĞU.
    her nerede 2 veya 3 kişi İsanın adıyla toplanırsa , zaten İsa oradadır demek değilmidir?
    yani orada duaya gelen insanlar orada İsa yok o gün diye bereket alamıyor mu? veya evlerine geri dönüp ”başka zaman gelelim, İsa buradayken gelelim mi diyorlar? ”
    Tabiki bunun açıklamasını katolik bir arkadaşım bana yapabilir. diyebilir ki bana ”aslında yanlış yorumluyorsun bu öyle demek değil ” diyebilir.
    saygı duyuyorum tabiki. çünkü ailemde de var katolik. ama benim yüreğime ve ruhuma hitap etmiyor o kadar. İsa zaten sürekli benim yanımda. bizim yanımızda. düşüncemizde, kalbimizde, ruhumuzda, dilimizde. her zaman her yerde. buna insan eli karar veremez ki?
    Rabbin sofrası benim için çok özel bir seremonidir. ben eğer evimde kardeşler ile yapıyorsam mayasız pide yaparım. tek bir pide ve tek bir bardak elden ele dolaşsın isterim. paydaşlık için. yani ben bir kaç dilim ekmek ve bir kaç bardak tercih etmem. tabi çok çok kalabalık kiliselerde öyle yapılmak zorunda. dev gibi bir pide ve bardak olamayacağına göre :)

    ben düşüncelerimi sizinle paylaşmak istedim.
    bütün kardeşlere esenlik diliyorum. rabbimiz hepimizi bereketlesin ve korusun.
    Amin.

    klaus
    Anahtar yönetici

    gerçekden de dediğiniz gibi insanlar var benim çevremde de. özellikle 15 yıllık kız arkadaşım var. o bir ateist. onunla kız kardeş gibiyiz artık. onu tanıdığım ilk günden beri ve şu an dahil olmak üzere hayranım. iman ettikden sonra ona bir gün dedim ki ” sen farkında değilsin ama sen gerçek bir imanlısın. tam bir hristiyansın”
    inanın bana harika ötesi güzel bir yüreği var. özellikle sırküpü.
    çok çok iyi bir sırdaş. asla ve asla dedikodu yapmaz. ben bile bazen yapabiliyorum. imanlı olduğum halde.sonuçda kusursuz değilim İsa gibi.
    hani bana deseler, gözlerini kapa ve uçurumdan atla. ve aşağıda arkadaşın seni tutacak. inan bana atlarım. bilirim ki beni tutar.
    onu bir kaç kez kendi kiliseme getirdim. çok etkilendi. ara sıra gece ona kalmaya gittiğimde, uyumadan önce onun yanında İsaya dua ederim. hem onun için ederim. hem de nasıl dua edilir öğrensin diye ederim. sonra arasıra ona derim ki ” lütfen arasıra konuş İsa ile. de ki; heyy İsa merhaba! buradayım. selam. böyle de o hemen yanına geliverir zaten”
    arkadaşım da tamam ederim der.
    fakat hayatından ve işi olmasına rağmen asla iç huzuru yokdur. ona içsel şifa için her zaman dua ederim. bedeni çok çok zayıfdır. yemek yemez fazla. onun için bedensel şifa da ederim. kendini çok yalnız hisseder.
    derim ki ” yalnız değilsin. Tanrı var. sen onun sevgili kızısın ama hayatına onu alamıyorsun. yüreğinin kapısını ona açmıyorsun. aslında o seni istiyor. bunu nereden mi biliyorum? çünkü benim aracılığım ile sana ulaştı ve kapında bekliyor açman için. ama hala daha o kapını açamıyorsun ve onu kapında bekletiyorsun. ama İsa sonsuz sevgisi ve sabrı ile kapında beklemeye devam ediyor”
    ben umutluyum. arkadaşım için. bu umudum diğer insanlar için de var.
    hani İsa der ki ” başka ağılda olan koyunlarım da var. onları da getirmeliyim.”
    dua ediyorum. o başka ağıllarda da olan kardeşler korkmadan İsaya gelsinler.
    şu anda bizi okuyan gizli imanlı kardeşler var onlara da seslenelim.
    küçük incil kitaplarının arkasında iman duası vardır. iman etmek isteyenler onu sesizce okuyup iman edebilir.

    iman duası

    ”Sevgili Rabbim, sana gereksinimim var. Çünkü bana olan sevginden ötürü benim günahlarıma karşılık kendini kurban olarak sundun. Bu nedenle sana sonsuz teşekkürler sunarım. Şimdi kalbimin kapısını sana açıyor ve seni kurtarıcım ve Rabbim olarak kabul ediyorum. Günahlarımı bağışlayıp bana sonsuz yaşam sunduğun için çok teşekkür ederim. Yaşamımın yönetimini benden al ve beni kendi istediğin gibi bir kişi yap. Amin.”
    Bakın İsa Mesih hemen yanınıza geldi bile :)

    Rabbimizin selameti hepimizin üzerine olsun kardeşlerim. esen kalın.

    yanıtla: Gagauzlar ´Hristiyan Türkler #29489
    klaus
    Anahtar yönetici

    Türkler Hristiyan Olamaz. Olanlar da kesinlikle böyle siteler sayesinde oluyordur.

    yanıtla: En ‘şeffaf’ cami #28349
    klaus
    Anahtar yönetici

    dağın üstü olsun olsun denizin dibi olsun bana herhangibir yer olsun namazımı kılarm sizlerde iyişallah doğru yolu tekrar bulrusnz

15 yazı görüntüleniyor - 196 ile 210 arası (toplam 245)