[Anonim]

Baba Tanrı’dan ve Rab,İsa Mesih’ten sizlere esenlik olsun.

Paylaşacağım konu,İsa Mesih’in, kişiliği hakkındaki tanıklıklardır.

Philip Schaff.(Tarihçi ve yazar)
Nasıralı İsa denilen kişi,parası ve ordusu olmadan;büyük İskender’den,
Sezardan,ve Napolyondan’da çok fazla milyonları kendi ulusuna katmıştır.Bilim eğitimi olmamasına karşın beşeri ve ilahi konulara tüm filozof ve bilğinlerin toplamından daha fazla ışık olmuştur.

Hitabet dersleri almamış olmasına ramen,hiç söylenmemiş yaşam sözcükleri ile konuşmuş ve bir hatib’in yada ozan’ın yapabileceğinden çok daha güçlü etkiler yaratmıştır.
Tek satır bile yazmamış olmasına karşın, O’nun hakkında eski çağların ve modern zamanların önemli kişiliklerin tümünden, çok daha fazla şeyler yazılmış ve sayısız vaazlar,söylevler,müzakereler,bilğelik dolu kitaplar,sanat eserleri ve tapınışlar be ilahileri için esin kaynagı olmuştur.

Napolyon Bonapart.
Ben insanları tanıyorum ve size diyorum ki,İsa Mesih bir insan değildir.O’nu dünya üzerindeki diğer herhangi bir insanla karşılaştırmak mümkün bile değildir.
İskender,Sezar,Charlemange ve ben İmparatorluklar kurduk.Ancak yaptıklarımızın hangisi bizim yaratıcılığımızın eseridir.Hepsi zorbalıkla,güçle kurulmuştur.İsa Mesih ise İmparatorluğunu sevgi üzerine kurmuştur ve şu anda bile dünya üzerinde onun için canını verecek milyonlarca insan mevcuttur.İtiraf etmeliyimki ,isa Mesih’in varlığının doğası gizemlidir, bu gizem insanlığın ihtiyaclarını karşılamaktadır.Bunu reddetmeye kalkarsanız,tüm dünya açıklaması olmayan bir muammaya dönüşür,eyer kabul ederseniz,insanlık tarihinin öyküsü tatmin edici bir açıklığa kavuşur.İsa Mesih’in müjdesinin vaaz edildiği her yerde ve zamanda insanlık,O’nun ve insancılığı ile yüzleşir ve Tanrı huzuruna girersiniz.

Philip Schaff.(Tarihçi)
İsa Mesih’in çoşkusu hırsı,sabrı,inadı,iyiliği güçsüzlüğü,şevkatı duygusallığa dönüşmemiştir.O’nun dünyasal olmayışı kayıtsızliktan ya
da toplumun dışında kalmasından kaynaklanmıyordu.

O’nun saygınlığı gurur ve küstahlıktan uzaktı.O’nun özverileri hüzünlü değildi.O’nun özdenetimi katı ve sadelikten uzak değildi.İsa çocuksu bir masumiyet olgunluğunun gücü’yle birleşmişti.İnsanlığın iyiliği için Tanrı’ya olan adanmışlıktan uzaklaşmamış,günahkarı sevmiş,ama günaha ödünsüz bir sertlikle yaklaşmıştır.O,bizlere alçakgönüllükle kazanılan saygınlığı öğretmiş,bilgece ve ihtiyatlı,ama noksansız bir cesaret öğütlemiş ve sevecenlikle pekiştirilmiş boyun eğmez bir kararlılık istemişti.

H.g.Wels.(tarihçi,ve araştırmacı)
İsa Mesih,elçileri için fazlasıyla yücedir.İsa’nın açıkça belirttikleri göz önüne alındığında ,zengin ve refah içinde olanlar kendi dünyalarının İsa’nın öğretisiyle sarsırmasından sonra garip bir korku içinde kalmamışlarmı dır.?Belki din görevlileri ve yöneticiler ve zenginler İsa’yı,O’nun izleyicilerinden daha iyi anlamışlardır.
İsa,bu kişilerin toplumsal yaşamlarında gizledikleri özelliklerinin üzerine, evrensel bir inanç yaşamının ışığını tutmuştur.Yaman bir ruh avcısı gibi,insanlığı o ana kadar yaşamış olduğu rahat ve sıcak kovuğundan dışarı çıkartmıştır.
Krallığında, göz kamaştırıcı ışığında, mal mülk sahibi olmak,öncelikli ve ayrıcalıkı olmak,kibirli olmak ve üstün olmak yoktu.Bu gibi şeyler için ne teşvik ne bir ödül vardı.Var olan tek şey ise sevgiydi.İnsanların İsa’ya karşı çıkmaları,bağırmaları,şaşırmaları ve görmezlikten gelmelerine kim şaşırabilir.
O’nun elçileri bile kendilerine bir ayrıcalık tanımayacağını anladıklarında şaşkınlıkla bağırmadılar mı?
Başkahinler kendileriyle bu kişi arasında bir seçim yapılması durumunda ya O’nun ya da başkahinlik düzeninin yok olacağını anlamaları şaşırtıcımıdır.?Romalı askerlerin kendi kavrayışlarını aşan ve yetkilerini tehtit eden bu şaşırtıcı durum karşısında, alayların arkasına sığınıp İsa’ya dikenden bir taç ve mor bir kaftan giydirip sezara benzeterek eylenmeleri çok şaşırtıcımıdır.?
Çünkü,İsa’yı ciddiye almak demek, ürpertici bir yaşama adım atmak, ,alışkanlıkları terk etmek,içgüdüleri ve istekleri denetlemek demekti.
Günümüzde bile yüreklerimiz bu Celileli karşısında Küçüktür.
İnsanlık tarihinde en kalıcı etki yaratan kişi ,İsa Mesihtır.

Bernant Ramm.(tarihcı Yazar)
Hiç bir konuşmacı böylesine gölkenli bir bildiriyi dile getirirken böylesine acıklı bir şekilde tek başına kalmamıştır.Hiç bir bildirinin gerçekleşmesi İhtimal dışı gözükmemiştir
Yüzyılların gerisine doğru bakarsak bu bildirinın gerçekleştiğini görürüz. O’nun sözleri hukukun temeli olmuş,doktrinler oluşturmuş,özlü sözler arasında yer almış,teselli sözleri olmuş,ancak asla yok olmamışlar.
Hangi beşeri öğtretmen kendi sözlerinin sonsuza kadar var olacağın iddiasında bulunma cesaretini gösterebilirki.İnsan bilgeliğine dayanan sistemler gelip geçer,krallar ve imparatorlae yükselir ve çökerler,ancak İsa Mesih’le daima “yol ve Gerçek yaşam”hüküm sürecektir.

Davit Strauss.
İsa Mesih zihninizdeki din kavramının en yüce ,örneğidir.O’nun varlığı, yüreklerde olmaksızın kusursuz bir adanmışlık olanaksızdır.

Thomas C.
Her dinin kendine özh
gü hizmete,eşit fırsata ve hatta sevgiye dayalı ülküleri vardır.Ancak bu ülküler ve gerçekte ne de çekim güçünde İsa Mesih’inkilere hiç bir zaman yaklaşamamıştır.Mesih’in bildirisi ve en önemli unsurlarından biri evrensel olarak uygulanabilir olmasıdır.,tüm insanlığa hitap eder,sadece verildiği çağa değil,tüm zamanlara uygundur.Bunun nedeni Tanrı sevgisinin eşsiz bir şekilde üç farklı boyutta olanaklı kılınmasıdır.
Mesih,Bizleri tövbe etmeye,inanmaya ve sevmeye çağırmaktadır.

Rab İsa Mesih’in lütfü, ruhunuzla birlikte olsun.Amin.

[Anonim]

Sevgili Mutaf kardeş sana yine buralarda rastlamak hoş… hoşgelmişsin… Rab’bın bereketi hep üzerinde olsun.

Şu Napolyon’un dediklerini okuyorum da… Napolyon’a karşı sempati hissedip kendi ile ilgili tarihe bir göz atacakmışım gibi geliyor… merak ettim doğrusu. Adamın sözlerini aktardığına sağol… :-)

[Anonim]

Sevgili Viran dede.
Evet,bende bir süre yazmadım,fakat sürekli okuyordum.
Bizleri biraraya getiren,birbirimize bağlayan Rab’bin sevgisi.Hamdolsun.
Seni de burda yazılarınla tekrar görmek,sevindirici.
Rab’bin ,esenlik,sevgi ve bereketi her zaman seninle olsun.

[Yazar]

Yazılar