Yol Ayrımı
- Bu konu 9 izleyen ve 14 yanıt içeriyor.
-
YazarYazılar
-
2. Mart 2010: 15:53 #26795AnonimPasifHerkese Selamlar,bir süredir İncili ve Kur’an mealini okuyorum.Bu süreçte yaşadıklarımı,hissettiklerimi paylaşmak istedim sizlerle..Öncelikle tek Tanrıya inanıyorum ama görüyorum ki,İncildeki Tanrı ile Kur’an daki Tanrı birbirinden farklı. Biri sevgi, biri öfke dolu. Bize böyle öğretmemişlerdi ama. Hayal kırıklığına uğradım ben. Hani sevgi diniydi bizimkisi.. Öyleyse neden Tanrım kutsal kitabımızda bizi çok sevdiğini hiç yazmamış? Neden müşrikleri öldürün kılıçtan geçirin hapsedin demiş? Çok mutssuzum ben..Yani ben buna mı inanmışım yıllardır?…
Oysa İncilin tanrısı çok seviyor kullarını. ‘Ben senden uzaklarda öfke dolu değilim. Ben sevginin tek yorumuyum.Yuhanna 4:16’
‘Ve benim arzum bu sevgi ile seni mestetmektir yuhanna 3:1′ Çünkü seni ebedi bir sevgiyle seviyorum’ diyor. Evet Tanrım ben de seni çok seviyorum, bana yaşattığın her gün için, aldığım her nefes için…Dün işyerimdeki temizlik işlerine bakan elemanla konuşuyorduk. Çok dindar bir insan, Kur’an’ı arapçadan okumuş, mealini bilmez. Ben Hrıstiyanlık ile ilgili bilgiler verince (dilim döndüğünce,bildiğim kadarıyla) savunmaya geçti. Kur’an daki şiddet içeren ayetleri okuyunca ona olamaz dedi, senin meal kitabın yanlıştır, böyle yazamaz. Sonra Araf suresindeki ‘maymun olun keratalar’ cümlesini de gördü hala ısrarda olamaz yanlış bu kitap diyor. Nihayetinde internetteki bir siteden bulup gösterdim inandı ve cümle şu;ayıp etmiş ama bu kadar da olamaz yani…Sonra ettiği bu büyük laftan utandı ‘sen benim kafamı çok karıştırdın, konuşmuyorum ben’dedi ve gitti…Ama ben bile bu kadar araştırıyorken anladıklarımı, yanlış anladıklarımı hazmetmekte zorlanıyorken başkalarından anlamalarını bekleyemem.. Ve bu süreçte ‘iyi ,Hrıstiyan ol paraya pula kavuşursun zengin olursun’ diye dalga geçenler bile var. Tabi ülkemizde 3 torba kömüre oy veren insanlar olduğu için böyle düşünülmesi normal. Ama ben biliyorum ki; benim ruhum, maneviyatım satılık değil ve satın almak isteyen de yok zaten, bu tamamen kişisel bir tercih. Son olarak herşeye rağmen içimde beni tutan şeyler var Tanrım’ı çok seviyorum bildiğim gerçek bu, ama kaskatı kesildim adeta. Sanki bacaklarım tutmuyor da yürüyemiyorum, dilim tutuldu konuşamıyorum, uyuştum duyursızlaştım. Taş kesildim, bir yol ayrımındayım, ortada duruyorum, korkuyorum. Şuan’ Keruvların arasına taht kurdun’u dinliyorum içime su serpiliyor ama ben Keruv ne demek onu bile bilmiyorum……3. Mart 2010: 23:35 #34638AnonimPasifKerubim denen melekler Hristiyanlık’ta dokuz düzeyli olduğu söylenen melekler hiyerarşisinin en üst katlarındaki meleklerdendir. İsimlerinin kökeninin Akad dilinde olduğu hakkında tezler vardır. Tanrı’nın lütfunun taşıyıcıları oldukları söylenir. Altı kanatılılardır ve tamamen aşkın olan Tanrı’nın ‘yörüngesinde’ cezbede bulunurlar. Ondan dolayıdır ki yüzleri hemen hemen kanatlarından kapalı gibi resmedilirler, eski ikonlarda. Tanrı’nın aşkınlık nurundan gözleri kamaşır diye. Altı kanatlılıkları maddi kısıtlanmışlığın çok ötesinde olduklarını da temsil eder aynı zamanda.
Bu çok yakın zamanlarda Ayasofya restorasyonu çalışmaları esnasında bu melekler hiyerarşisinin çok üst kat meleklerinden birini temsil eden bir melek mozaiğinin yüzyıllardır üstü örtülmüş yüzü çıkarıldı gün yüzüne. Görmemişseniz aşağıdaki linkten görebilirsiniz:
http://www.lisem.net/2009/07/24/ayasofyada-melek-figuru-herkesi-sasirtti/
4. Mart 2010: 13:01 #34644AnonimPasifHuzura kavuşmanız dileğiyle syn. Aria,bu dönemleri hepimiz atlattık,lakap bile taktılar “dönme” diye :-) sonunda noldu,bildiğimizi gene yaptık,değilmi ve hamdolsun doğru yoldayız..
5. Mart 2010: 10:19 #34648AnonimPasifAria;17546 wrote:Herkese Selamlar,bir süredir İncili ve Kur’an mealini okuyorum.Bu süreçte yaşadıklarımı,hissettiklerimi paylaşmak istedim sizlerle..Öncelikle tek Tanrıya inanıyorum ama görüyorum ki,İncildeki Tanrı ile Kur’an daki Tanrı birbirinden farklı. Biri sevgi, biri öfke dolu. Bize böyle öğretmemişlerdi ama. Hayal kırıklığına uğradım ben. Hani sevgi diniydi bizimkisi.. Öyleyse neden Tanrım kutsal kitabımızda bizi çok sevdiğini hiç yazmamış? Neden müşrikleri öldürün kılıçtan geçirin hapsedin demiş? Çok mutssuzum ben..Yani ben buna mı inanmışım yıllardır?…Oysa İncilin tanrısı çok seviyor kullarını. ‘Ben senden uzaklarda öfke dolu değilim. Ben sevginin tek yorumuyum.Yuhanna 4:16’
‘Ve benim arzum bu sevgi ile seni mestetmektir yuhanna 3:1′ Çünkü seni ebedi bir sevgiyle seviyorum’ diyor. Evet Tanrım ben de seni çok seviyorum, bana yaşattığın her gün için, aldığım her nefes için…Dün işyerimdeki temizlik işlerine bakan elemanla konuşuyorduk. Çok dindar bir insan, Kur’an’ı arapçadan okumuş, mealini bilmez. Ben Hrıstiyanlık ile ilgili bilgiler verince (dilim döndüğünce,bildiğim kadarıyla) savunmaya geçti. Kur’an daki şiddet içeren ayetleri okuyunca ona olamaz dedi, senin meal kitabın yanlıştır, böyle yazamaz. Sonra Araf suresindeki ‘maymun olun keratalar’ cümlesini de gördü hala ısrarda olamaz yanlış bu kitap diyor. Nihayetinde internetteki bir siteden bulup gösterdim inandı ve cümle şu;ayıp etmiş ama bu kadar da olamaz yani…Sonra ettiği bu büyük laftan utandı ‘sen benim kafamı çok karıştırdın, konuşmuyorum ben’dedi ve gitti…Ama ben bile bu kadar araştırıyorken anladıklarımı, yanlış anladıklarımı hazmetmekte zorlanıyorken başkalarından anlamalarını bekleyemem.. Ve bu süreçte ‘iyi ,Hrıstiyan ol paraya pula kavuşursun zengin olursun’ diye dalga geçenler bile var. Tabi ülkemizde 3 torba kömüre oy veren insanlar olduğu için böyle düşünülmesi normal. Ama ben biliyorum ki; benim ruhum, maneviyatım satılık değil ve satın almak isteyen de yok zaten, bu tamamen kişisel bir tercih. Son olarak herşeye rağmen içimde beni tutan şeyler var Tanrım’ı çok seviyorum bildiğim gerçek bu, ama kaskatı kesildim adeta. Sanki bacaklarım tutmuyor da yürüyemiyorum, dilim tutuldu konuşamıyorum, uyuştum duyursızlaştım. Taş kesildim, bir yol ayrımındayım, ortada duruyorum, korkuyorum. Şuan’ Keruvların arasına taht kurdun’u dinliyorum içime su serpiliyor ama ben Keruv ne demek onu bile bilmiyorum……
Sevgili Aria Kardeşim Rab seni ve Aileni kutsasın.
Keşke herkes senin gibi araştırsa hatta araştırmasa bir defa kendisi için İncil ve Kur’anı okusa gerçeği görecekler ama ne yazık ki, kabul etmesek te körü körüne inananlardan olmuşuz yıllarca, ta ki, Rab bir şekilde bizleri kendisine çağırana kadar.Hrsitiyanların kendilerine inanan yönelen insanlara para verdiğini bu yolda gittiğin sürece çok duyacaksın. Emin ol ben 4 yılı bitirmeme rağmen hala babamdan bile duyuyorum buna benzer cümleleri.
Din satılamaz, zorla kabul ettirilemez, dini parayla satığın insana güvenemezsin. Bunlar tamami ile “Eyvah Din Elden Gidiyor” diye ortalığı yaygaraya veren tekil dincilerin uydurmasıdır. Ben İnanlı olmadan önce yani İsa’ya iman etmeden önce beni kimse çağırmadı, bize katıl yada bak İncil arasında 100 dolar var demedi. ve hiç bir zaman böyle bir şey de olmadı. Eğer olsaydı işte o zaman hayal kırıklığına uğrardım. Çünkü ben 100 dolar değil Rabbi arıyordum. Rabbi arayan bulur o kendini gösterir merak etme. Ben sana şunu önereceğim. Kutsal Kitap Araştırma Merkezine başvurabilirsin. oradaki Rab Dostları’nın sana göndereceğini umduğum kaynaklarla Rab İsa’yı çok daha iyi anlayacaksın. http://www.kutsalkitap.org adresinden iletişime geçebilirsin.
Rab Seni kutsasın kardeşim esen kalman dileği ile
7. Mart 2010: 10:24 #34662AnonimPasifSevgili Aria kardeşim,
Özellikle son paragraftaki yazdıklarınızdan,içinde bulunduğunuz son zamanlardaki hissiyatınızı çok iyi anladığımı belirtmeme lütfen izin verin. Yol ayrımı, ortada durmak, taş gibi kesilmek, neredeyse içden bir şeylerin infilak etmesi, akıl dengesinde kötü şeylerin olabiliceği ve buna benzer daha bir çok düşünce ve duygulardan, aslında sizin adınıza hem muazzam seviniyor, hemde Yüce Rabden sizin için daha da fazla güç ve dayanıklılık diliyorum.
Lütfen o düşünceleri fazla dinlemeyin. Sonuna kadar bu durumunda hakimi olan Yüce Yaradan’ın Tanrı’mızın yolunda olduğunuza güvenin. O size kendisi, bizzat, o yol çatağında hangi yolda ilerlemeniz gerektiğini bildirecektir. Dürüst ve saf bir yürekle daha da yaklaşın O’na korkmayın. Korkutanın tarafına bile bakmayın. Korkularınız geçmişten geliyor, gelecek ise başka fikirde.
Uzun yıllar önce aynı durumdayken, canımın derinliklerinde bir ses “eyvah, naapıyorsun, bak doğuşundan bu yaşa, her şey altüst olacak, onun için yapma” derken, diğer ses ” gerçeği görmek istiyorsan geçmişe bakmayı bırak ve senin önüne konana iyi bak, çünkü olanlar oldu, ama sonsuza dek daha olacaklar senin için daha önemli” diyordu. Akıl başka yöne yürek başka yere..Yüreğinizin sesini dinlemenizi umarak ve onun için dua ile yakararak, bu zor anlarınızda size lütfun ışığının yol gösteciliğinden dilerim..
Sevgi ve selamlarımla…
9. Mart 2010: 18:09 #34694AnonimPasifSevgili bgmurat kardeşim,
cevabınız ve iyi dilekleriniz için teşekkürler.yazınızı okuduktan sonra,bunca zaman sadece araştırarak zaman kaybettiğimi düşündüm.’duyarsızlaştım’demiştim ya,herşey bomboş,anlamsız….Oku,öğren tamam ama nereye kadar…beynim patlıyor düşünmekten,korkularım cabası.Anladım ki,düşünerek olmayacak,o karanlıktan çıkamayacağım.İki gece önce dua ettim;Tanrım,ben doğru yolu bulamıyorum,yardım et bana.Bir işaret,bir iz bir yol göster çok çaresizim ve korkuyorum diye.o gece rüyamda bir kilisedeydim ailemle birlikte (eşim yoktu ama:)) kilisenin pastörü sanırım,bize tatlı ikram etti öyle çok beğendim ki tatlıyı ‘bu harika bi şey dedim daha önce hiç yememiştim’ O da bana ‘biz hep yeriz bunu gelin’ dedi.Uyandığımda sorguluyorum tabi,detayları hatırlamaya çalışıyorum.Beklediğim işaret bu muydu diyorum.Yakınlarım ‘bilinçaltı’ diyor bense hala dua ediyorum….iyi şeyler olacak umud ediyorum artık…10. Mart 2010: 19:55 #34696AnonimPasifAria;17645 wrote:Sevgili bgmurat kardeşim,
cevabınız ve iyi dilekleriniz için teşekkürler.yazınızı okuduktan sonra,bunca zaman sadece araştırarak zaman kaybettiğimi düşündüm.’duyarsızlaştım’demiştim ya,herşey bomboş,anlamsız….Oku,öğren tamam ama nereye kadar…beynim patlıyor düşünmekten,korkularım cabası.Anladım ki,düşünerek olmayacak,o karanlıktan çıkamayacağım.İki gece önce dua ettim;Tanrım,ben doğru yolu bulamıyorum,yardım et bana.Bir işaret,bir iz bir yol göster çok çaresizim ve korkuyorum diye.o gece rüyamda bir kilisedeydim ailemle birlikte (eşim yoktu ama:)) kilisenin pastörü sanırım,bize tatlı ikram etti öyle çok beğendim ki tatlıyı ‘bu harika bi şey dedim daha önce hiç yememiştim’ O da bana ‘biz hep yeriz bunu gelin’ dedi.Uyandığımda sorguluyorum tabi,detayları hatırlamaya çalışıyorum.Beklediğim işaret bu muydu diyorum.Yakınlarım ‘bilinçaltı’ diyor bense hala dua ediyorum….iyi şeyler olacak umud ediyorum artık…Sevgili Aria
Yakinlarinin dedigi gibi bilincalti olan rüyalar da vardir.Ama sendekinin öyle birsey olmadigini söyleyebilirim. Neden dersen? Sen Tanri’ya dua edip O’dan yardim istemissin ve bir isaret arzu etmissin. Tanri da bu dilegini yerine getirmis.Cünkü Tanri da degisik sekillerde insanlarla iletisime gecer,onlara yol gösterir.Bunu Eski Ahit’teki Eyüb peygamberin Kitab’inda da okuyabiliriz.
Çünkü insan anlamasa da,
Tanrı şu ya da bu yolla konuşur,
Rüyada,geceleyin görümde,
insanları ağır uyku basınca,
Yatakta yatarlarken,
Kulaklarına konuşur
Uyarısıyla onları korkutur Eyüp 33,14-16Cümlenin sonunda güzel ve dogru seyler yazmissin.Hem dua ettigini hem de güzel seyler olacagini umut etmissin.Cok dogru! Tanri’ya güven.O seni huzura ve dogru yola yönlendirecektir.
Senin icin dua edecegim.
Sevgiler
10. Mart 2010: 20:19 #34697AnonimPasifEvet sevgili Aria, bence de rüyan doğru. Niye mi? Çünkü biz de o tatlıdan yedik ve her defasında yiyoruz. Rab’bin Kelâm’ı gerçekten de tatlıdır.
Rab seni çağırıyor. Artık kendi anlayış gücünle değil; seni çağırana imanla yürü. O, seni asla hiç yalnız bırakmayacaktır.
Seni bereketleyecek ve koruyacaktır. Esenlikler dileğiyle.
11. Mart 2010: 12:59 #34704AnonimPasifSevgili Aria,
Benim İSA MESİH’e gelmemi sağlayan,gördüğüm Rüya’idi.Bak sana ondan sonra yaşadıklarımı anlatayım.
Eşime müjdeyi ben götürdüm..eşim benden önce, iman etti…Ben ise kafamı sokmuşum kitapların içinde debelleşip duruyorum,hergün yeni teorilerle eşimin karşısına çıkıp ona meydan okuyorum..bak acele ettin sen diyede birde akıl veriyorum..
Uzun bir süre sonra İSA MESİH’ın TANRI ve KURTARICI olduğu konusunda.. kafamdaki tüm kuşku ve sorularımın net cevabını aldığımı anlayarak.. İman ettim..İş yerimize gelen biri aracılığı ile bir kiliseye gittik.Eski,harika tam bir Şapel kilise idi.Girer girmez (içimden) ya..iyi hoş ta..burası boşş..demiştim.ben, ikonlar,resimler ve göz alıcı bir yer diye kiliseyi, düşünmüştüm..
Kocaman yemyeşil bir bahçesi vardı.Kilisenin İçinde ise bambaşka bir aleme,geçiş yapıyor gibi hissediyordum,verdiği huzuru burda tarif edemem.Devam ettik.Aradan 2,sene geçti.3’üncü sene biz Vaftiz olmak istiyoruz dedik.
Diriliş Bayramına denk geldi.biz hazırdık..vaftize bir saat kala,Şeytanın benimle oynayışını ve korku verişi başladı..O an içimden geçenleri yazıyorum..
…..Eminmisin..?
…..Emin değilsin..Aptal olma..bak vaftiz olursan çok şey kaybedeceksin..
…..Herkezle ters düşcen..
……Ailen,kardeşlerin seni dışlayacak.
……Toplum dışlayacak.
….Ailenle ilişkin bitcek..
…..Mirası unut,tek çöp, alamazsın.
….Bütün bunlar hayal İsa ‘da hayal.
….Sizi kandırıyorlar.
….Al eşini çık kiliseden.acele et gidin burdan.
….Vafİız olursan Cehennemde yanarsın.
….Sen bittin kızım.
….Eski hayatındaki o eylenceli hayata elveda dersin.
….Sen ata’na.. geleneklerine ihanet ediyorsun.
….Bir tek bilen senmisin..geri zekalı değilsin..uyanık ol..çık burdan.
….Kafır olma..kafır olma..kafır olma..ses kafamda devamlı yankılanıyor..
Bu arada..benim renk, kağıt gibi benbeyaz..bayılcak gibi hissediyorum. Sıra bana geldikçe..Acaba yanlışmı yapıyorum diye düşünmeye başlamıştım..eskiden Dinle felan alakam yoktu..Rahattım..Acaba herşeyi ..mi kaybediyorum..ayaklarım bedenimi taşıyamaz olmaya başlamıştı.kendimi külçe gibi hissetmeye başladım..İSA sen TANRI’ysan bana yardım et,diye korkarak..ağlayarak, dua etmeye başladım kimse görmesin,diye’de kilisenin içine kaçtım..
Dualarımı tekrarladım..gözlerimi kapattım ve bekledim.5,dakika sonra, rahatladım ve beynimdeki tüm korkuların geçtiğini gördüm. bekledim tekrar bana konuşan o sesi duymayı korkuyla bekledim..Yüreğimde en ufak bir korku ve kuşku yoktu..EVET..Benim TANRIM sen’sin İSA dedim.. ve vaftiz oldum.
Yani RAB.. seni kuzusu olarak.. seçtiyse sen ne yaparsan yap bundan kaçamazsın…Emin olki.. Şeytanda vermemenin mücadelesini verecektir..
Sana sadece şunu, söylüyorum..bir kızkardeş olarak..İçindeki Huzuru..sana seslenen,esenliğinin sesini dinle..
Korku veren ses herzaman Şeytandan gelen sestir.
Yüreğinin seni, İSA MESİH’E getirmesi dileğimle
Sevgiyle kal Sevgili Aria..14. Mart 2010: 15:49 #34711AnonimPasifSevgili Saba,
yazdıklarını okuyunca sahiden kendimi gördüm bir yerde.Ben de evet diyorum doğru yoldayım, İncil de yazılan tüm o güzel sözler yalan olamaz. Kur’an da yazdığı gibi Allah zulmedici sevgiden yoksun olamaz.Diğer yandan da bir süre sonra aklıma gelen o korkunç düşüncelerle boğuşuyorum.Ama geçecek biliyorum mutlaka geçecek…
Yalnız anlayamadığım bir şey var;vaftiz olacağın zaman korku hissetmişsin,ama zaten 2 yıl önce iman etmişsin,yolunu çizmişsin vaftiz olmak neden etkiledi seni kalben kabul etmek ve bunu sözle de söylemekle zaten inanlısın vaftizin bir artısı var mı yani?vaftiz olmasan da hrıstiyan inancını benimsemiş olmuyor muydun?
Yani sadece merak ettiğim için sordum…
yakın ilgin için teşekkür ederim tekrar..15. Mart 2010: 10:13 #34722AnonimPasifSEVGİLİ ARİA..
Vaftiz, imanlının iç yaşamında yer alan bir olayın dıştan yapılan tanıklığıdır.Yeni doğmuş(İSA MESİHE İMAN ETMEK) bir insanın,kendi isteği üzerine gerçekleşen simgesel bir eylemdir.
Vaftiz, imanlının, İSA MESİH’in ölümü, gömülüşü ve dirilişi ile olan özdeşliğini dışa vurur.
“Mesih İsa’ya vaftiz edildiğimizde, hepimizin O’nun ölümüne vaftiz edildiğimizi bilmez misiniz? Baba’nın yüceliği sayesinde Mesih nasıl ölümden dirildiyse, biz de yeni bir yaşam sürmek üzere vaftiz yoluyla O’nunla birlikte ölüme gömüldük.”
Romalılar 6:3-4.Vaftizde, suya batırılmak, Mesihle birlikte gömülmeyi simgeliyor.
Kişi Vaftiz olarak.. MESİH’le birlikte öldüğünü.(İman eden kişi suya gömülerek, eski düşünceleri ve benliğini,günahı öldürmek ,bitirmek ,yok etmek anlamına gelen simgesel hareket)gösterir.
Sudan çıkarakta MESİH’le birlikte dirildiğini,yeni bir yaşama başladığını ilan eder.Kişi vaftiz edilmeden önce şunu bilmelidir..
.. Vaftiz olacak olan kişi, İSA MESİHE’e kurtarıcı olarak güvenmeli İMAN etmelidir.
.. Vaftizin ne simgelediğini bilmelidir.Sevgili Aira bana soruyorsun Vaftizin bir artısı varmıdır..?
Vaftiz İmanlı için,neden.. önemlidir..?
Çünkü..
Vaftiz olmak Hrıstıyanlıkta, Kiliseye katılmanın hukuki ve Kutsal göstergesi olduğu gibi..vaftız olan her kardeş cemaate katılmış olur,ve Gönüllü olarak RAB’e hizmet edebilir.Sevgili Aria,
*2 yıl önce İman etmişsin,yolunu çizmişsin..Vaftiz olmak seni neden etkiledi..?
*Vaftiz olmasanda,Hristıyan İnancını belimsemiş olmuyormuydun..?
diyorsun....Bizler, RAB İSA MESİH’i kurtarıcı olduğuna inandik ve İMAN ettik.İş, ve eylemlerimiz bununla bitmiyor..İman ve Vaftiz ikisi bir bütündür..Vaftiz yoksa, bu bütünlük bozulur.
“Tövbe edin,herbiriniz İSA MESİH’in adıyla vaftiz olsun .Böylece günah-larınız bağışlancak ve Kutsal Ruh armağanını alacaksınız.”
Elçilerin işleri 2:38“Vaftizde O’nunla birlikte gömüldünüz ve Onu ölümden dirilten TANRI’nın güçüne iman ederek O’nunla birlikte dirildiniz.”
Kol 2:12Sevgili Aria yukardaki Ayet’lerde ne diyor..
Kutsal Ruh’un armağanları..
İste RAB’teki hizmette, kullanacağımız KUTSAL RUH’un armağanlardan bahseder.bu armağanları.. vaftiz olarak.. alabiliriz..Yani İMAN etmenin daha sonrasında RAB’te kazanacağımız RUHSAL armağanlar bizim ruhta daha da zenginleşmemiz demektir..bu zenginleşmeyide RAB’be hizmette kullanırsak,Müjdeye hizmet edersek TANRI’nın sözü yayılır..buda İBLİS’te yenilgi demektir….tabiki bu İBLİS’in işine gelmiyecektir.İBLİS ne yapacak RUHSAL dolgunluğa kavuşmasın diye her İMAN eden MESİH İnanlısına saldıracak..Beynine girip, kötülükle ,korkutarak, vaz geçirtmeye çalışacak..Yani İman edene.. İBLİS saldıramaz.. diye bir.. kural yok..Ama Karar vermemize ne yazıkkı İBLİS hiç bir şey yapamıyor.
. Vaftiz bir itaat adımıdır kurtuluş için, ancak MESİH’e iman, edildiğinde yapılan bir iman ikrarıdır, kişi Mesihe iman ettiğini, ona bağlandığını açık bir şekilde ilan etmiş oluyor ve Mesihin ölümü, gömülüşü ve dirilişi ile özdeşleşmiş oluyor.
Soruyorsun..?
..VAFTİZ olmasan da Hrıstıyan İnancını belimsemiş olmuyormuydun..?
Evet oluyordum..ama Hizmet etmede yeterli donanımlara sahip olamıyordum..en başta’da kilise cemaatine dahil olmuyordum.Diğer kiliseleri bilmiyorum ama benim İlk gittiğim Kilise (ordan ayrıldım,bu konu beni rahatsız etmedi, hiç bir zaman ben, farklı nedenle ayrıldi.)Bu konuda disiplinliydi.
Vaftiz suyu bir nevi Mezarı simgeler kişi, suya batınca, eski kötü huy karekter,mizac,kötü alışkanlıklarını öldürdüğünü ,bunları gömdüğünü ifade eder.Sudan çıkarkende MESİH’le birlikte dirildiğini ve O’nunla yeni bir yaşam sürdürmek istediğini ilan eder.
..Bir gün Austin’e RAB’be gelmeden önce bir sevgilisi( kibarca dedim aslında Metres)olmuş, uzun bir süre görmediği Augusti’neyi görünce, kadın yaklaşarak seslenmiş Augustine sırtını dönüp hızlı uzaklaşırken.. kadın arkasından ona”Augustine,benim..!Benim”diye seslenmiş..Augustine adımlarını daha da hızlandırmış kafasını çevirerek,”Evet biliyorum..ama ben ..artık o ben değilim “demiş..
Söylemek istediğim..günah karşısında Agustine RAB’be ait olduğundan dolayı Ölü ve TANRI’nın karşısında diri olduğunu bu yaşadığıyla bize anlatıyor..
Benim içim önemli Vaftiz olmak..ve İmanda gelişme içinde Şart diyorum.İBLİS’in hertürlü saldırısına karşı KUTSAL KITAP’ı bilmek yanında güçlenmektir diyorum.
“Vaftizde O’nunla birlikte gömüldünüz,ve O’nu ölümden dirilten TANRI’nın gücüne iman ederek O’nunla birlikte dirildiniz.”
Kol 2:12“Çünkü MESİH İSA’ya iman ettiğiniz için hepiniz TANRI’nın çocukları-
sınız.Vaftizde MESİH’le birleşenlerinizin hepsi MESİH’i giyindi.”
Galatyalılar 3:26.27“Baba’nın yüceliği sayesinde MESİH nasıl ölümden dirildiyse,biz de yeni
bir yaşam sürelim diye vaftiz yoluyla O’nunla birlikte gömüldük.”
Rom 6:4“Bu nedenle gidin,bütün ulusları öğrencim olarak yetiştirin;onları BABA OĞUL ve KUTSAL RUH’un ADIYLA VAFTİZ EDİN.”
Matta 28:19Yüceler yücesi ..Senden dileğim ARia Kardeşimin yüregine dokunabilmendir, sana yalvarıyorum.. oda senin bir öğrencin olsun.. ışığını yaysın..Yüce adınla AMİN
15. Mart 2010: 12:30 #34723AnonimPasifne tuaf demekki bir ben böyle hissetmiyormuşum.doğru olduğunu düşündüğüm yoldan ilerlemek istiyorum ama olmuyor.bazen çok daralıyorum ve dua etmekten başka elimden birşey gelmiyor.başlık tam da beni anlatıyor yol ayrımı diye.insanlar bizi anlamak istemiyor.sanki gözleri kör kulakları sağır gibi.hep bir önyargı var insanlarda.tanrıya bizi anlamaları için de dua ediyorum.
15. Mart 2010: 17:43 #34726AnonimPasifSevgili Aria ve Sevgili Huzur,
Zorluklarınızı, cefalarınızı, sıkıntılarınızı biliyoruz, anlıyoruz ve yürekten sempati duyuyoruz. Ayni şeyleri bizler de çektik. Dayanın. Rab sizi çağırdı bir kere. Sıkıntılarınız sizi sadece güçlendirmek içindir. Rab’bin sevgiyle alev alev yanan gözleri sizin üzerinizdedir. O’na duayla sımsıkı sarılın. Yardım isteyin.
Bakın Emalie de çok sıkıntı çekmiş. Habire sorular sormuş, tereddütler yaşamış. Ama şimdi, Rab’de yepyeni bir çiçek gibi açmış. O’nun hoş kokularını yayıyor her yazısında. Göksel Baba’nın kızı olmuş o artık. Rab’bin iyiliğine ve güzelliğine şükrettik bu kızkardeşimize yaptıklarından dolayı. Ama şimdi de sizin için şükretmek istiyoruz. Sizin için de sevinçle coşmak istiyoruz.
Kutsal Rab’bimiz, bu kutsal ve çok güzel duygu ve düşüncelerinizden dolayı sizleri sevgi ile kucaklıyor. Zayıflıklarınızı, güçsüzlüklerinizi biliyor. Sizleri, rüzgârlarda sürüklenen kuru yapraklar gibi, terk edilmiş öksüz çocuklar gibi bırakmıyacaktır. Biz de bırakmıyacağız. Çünkü biz Rab için yaşıyoruz ve sizlere çok değer veriyoruz. Sizlere “Korkma. Seninleyim. Etrafına hiç bakınma” diyen Rab’be güvenin.
Rab her ikinizi de korusun ve sizlere güç versin.
16. Mart 2010: 22:39 #34731AnonimPasifSevgili Aria, hepimiz biliriz, birine aşık olmak vardır, bir de onla evlenip hayatı paylaşmak vardır. Aşık olmak güzeldir ama… aşkın bütünleşmesi için evliliğe gidilmesi gerekir. İşte Vaftiz olmak da öyledir, bir bakıma. Hz. İsa Mesih’in öğretisine sempati duymak vardır ama bir de fiilen müridi olup meclisine katılmak vardır ki… bu Kilise cemaati mensubu olmaktır. Kararın tümden, manen ve alenen alınmasıdır Vaftiz. ‘İşte ben artık burda kalmayı istiyorum’ demektir Vaftiz olmak.
Hristiyanlık’ta şifalanış sadece ruhu değil, vücudu da içerdiğinden Vaftiz’in insanın varlığının tümünü kapsayan bir prosedürü vardır. Kilise’deki tüm ayinler vücuda da hitap eder. İnsan bütünlüğüne kavuşacaksa vücudu da buna dahil olmalı. Hiç bir şey kutsanıştan muaf kalmamalı. Nitekim, tarihin sonundaki diriliş vücutların da dirilişi olacaktır. Ama artık ölümlülüğe tabi olmaktan kurtarılmış olacaklardır. Semalar Saltanatı’nda yaradılmış olandan zerre kadar bir şey dışarıda kalmayacaktır. Hatta… şeytan bile orda olacaktır ama… isyanının doğurduğu gafletten farkında olamayacak ve ızdırap çekecektir. Cehennem Cennet’in tersten yaşanışından başka bir şey değildir. Özü sevgi olan Tanrı herhangi bir kimseye ızdırap çektirsin diye cehennem diye bir yer yaratmamıştır çünkü.
Tabi, Hristiyanlık’ta Vaftiz’in derin bir İllahiyat izahı vardır. Ama şöyle konuya bir giriş olarak bu üstte not edildiği şekilde algılanabilir.
Esenlikler…
17. Mart 2010: 8:50 #34735AnonimPasifSevgili Aria,
Viran dede çok güzel açıklamış aslında..Vaftiz olmayı.
Ben de sana neden Vaftiz ediliyoruz bundan bahsetmek istiyorum.
Öncelikle:
*İSA MESİH ÖĞRETTİĞİ İÇİN,
*ELÇİLER BÖYLE ÖĞRETTİĞİ İÇİN,
*İLK HRİSTİYAN’LARDA BÖYLE YAPTIĞI İÇİN..biz İSA MESİH’E iman etmiş, inanlılar olarak,vaftiz oluruz.İSA MESİH NASIL ÖĞRETTİ..?
İSA MESİH’in, bize vaftiz konusunda verdiği buyruklar,Kutsal Kıtabımızda net bir biçimde açıklanmıştır.Bu buyruklar,açık anlaşılırdır.yanlış anlamalara olanak, bırakmıyacak niteliktedir.Biz Mesih İnanlıları,için vaftiz olmak Mesih’e itaat etmek demektir.buna inanırız.“Bu nedenle gidin,bütün ulusları öğrencilerim olarak yetiştirin.Onları Baba,Oğul ve Kutsal Ruh’un adıyla vaftiz edin.İşte ben,dünyanın sonuna dek her an sizinleyim.”
Matta 28:19.20Dikkat edersen,ayette vaftiz olmamız dışında İSA MESİH bizden bir istekte daha bulunuyor.Kısaca beni anlatın,müjdem’i yayın insanlara diyor.bizlerde RAB’bımızın bizden istediği isteği gerçekleştiriyoruz.
ELÇİLER, BUNU BİZLERE NASIL ÖĞRETTİ..?
Öncelikle,İSA MESİH bunu istediği için.yukardaki ayet’te bunu belirtiyor
havariler,de RAB’bin isteğini yerine getirdiler.Kutsal kıtap aracılığı ile bize öğrettiler.“Petrus onlara şu karşılığı verdi:”Günahlarınızın bağışlanması için tövbe edin,herbiriniz İSA MESİH’in adıyla vaftiz olsun.Böylece Kutsal Ruh armağanını alacaksınız.”
Elçilerin İşlerş 2:38“Bunlar,tıpkı bizi gibi Kutsal Ruh’u almışlardır.Suyla vaftiz olmalarına kim engel olabilir ? Böylelikle onların İSA MESİH adıyla vaftiz olmalarını buyurdu.”
Elçilerin İşleri 10:47.48Anlaşılacağı gibi, Vaftiz konusundaki öğreti,elçilerin Müjdeleme görevine dahildi.Bu gün MESİH inanlısı,her insan, Müjdelemeyi bu yüzden yapıyor.Bizler, RAB’bimizin bizden istediğine itaat ediyoruz.
“Ama TANRI’nın eğemenli ve İSA MESİH adıyla ilğili Müjdeyi duyuran Filipus’un söylediklerine inandıkları zaman,erkekler de kadınlarda vaftiz oldular.”
Elçilerin işleri 8:12“Görüp işitiklerini bütün insanlara duyurarak O’nun tanıklığını yapacaksınız.Haydi,ne bekliyorsunuz.?Kalk,O’nun adını anarak vaftiz ol ve günahlarından arın.”
Elçilerin işleri 22:15.16“Pavlus’u dinleyen Korintlilerden birçoğu da inanıp vaftiz oldu”
Elç İşl 18:8Ayetlerdende anlayacagımız gibi İMAN ve VAFTİZ birbiri ile bağlantılıdır.Yanlız şunu belirtmeliyim Sevgili ARİA VAFTİZ Kurtuluşu sağlamaz,Kurtuluşumuz İSA MESİHİ RAB ve Kurtarıcı kabul etmektir.
İLK HRİSTİYANLAR BÖYLE YAPTILAR..
Nasılmı..?
Elçilerin İşlerinde,İSA MESİH’e İman ettikleri için vaftiz olan pek çok kişiden söz eder, ayetlerde.“Onun sözünü belimseyenler vaftiz oldu.O gün yaklaşık üç bin kişi topluluğa katıldı”
Elç İşl 2:41“Seul kalktı,vaftiz oldu,sonra yemek yiyip kuvvet buldu.”
Elç İşl ):19Mesela Şu ayete bakalım..
“Çünkü MESİH İSA’ya iman ettiğniz için hepiniz TANRI’nın çocuklarısınız.Vaftizde MESİH’le birleşenlerinizin hepsi MESİHİ giyindi.”
Galatyalılar 3:26.27Bu Ayette.. giysi, değiştirme.. benzetmesi kullanılıyor.
TANRI’la dönerken..(yani İSA MESİH’i RAB ve kurtarıcı kabul etme..)Kirli giysimizi çıkardık (burda anlatılmak istenen kirli giysi dediği.. egolarımız,benlikle ilğili tutkularımız,hırsımız,kötü akışkanlıklarımız.) Kurtuluş ve doğruluğun giysisini giydik(Kendimizi her tür pislikten arındırma)
Vaftizle bunu ifade ediyor. kendimizi Mesihi yüceltecek Mesihe yakışır onu yansıtabileceğimiz bir yaşama adıyor olmamız gerektiğini anlatıyor..Sevgili Aira..
Bizlere İSA MESİH ile birlikte, yaşamımızda, hem görülmeyen ,hemde görülen dünyanın önünde, bir sorumluluk alıyoruz..Vaftiz olmadan ve vaftiz olduktan sonra, İSA MESİH’in sözünü izlemek,tartışılmaz bir gereklilik ve gerçekliktir Çünkü RAB İSA MESiH bize diyorki..“Beni seviyorsanız,buyruklarımı yerine getirirsiniz”
Yuhanna 14:15Bizler tabiki İSA MESİH’e İnanıyor.İman ediyoruz.ve hatta ona canımızı verecek kadar seviyoruz..
Mezmurlarda..
“Sözün adımlarım için çıra,
Yolum için ışıktır
Mez 119:105Diyor.
“Çünkü benim için yaşamak MESİH’tir,ölmek kazançtır.”
Filipeliler 1:21Çünkü ölsekte,yaşasakta,bizimle birlikte, olan bizleri hiç bırakmayacak DİRİ bir TANRI’mız var.
Sevgili Aria
RAB’bim İSA MESİH’in, esenlik yeli, her zaman yüreğinde essin.AMİN -
YazarYazılar
- Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.