İncilde Allah olmaz" deyip İncilleri toplattılar

  • Bu konu 7 izleyen ve 13 yanıt içeriyor.
14 yazı görüntüleniyor - 1 ile 14 arası (toplam 14)
  • Yazar
    Yazılar
  • #26694
    Armagan
    Anahtar yönetici

    “İncilde Allah olmaz” deyip İncilleri toplattılar
    Haber

    [IMG]http://cdn1.cnnturk.com/handlers/file.ashx?FileID=272942&Width=292&Height=0&BlackWhite=False[/IMG]

    Malezya hükümeti ülkede basılan 10 bin İncil’i, içlerinde Tanrı yerine Allah kelimesinin kullanılmasını gerekçe göstererek toplattı.

    BBC’de yer alan habere göre Allah kelimesinin İslami niteliğine dikkat çeken hükümet, İncil’de kullanılmasının Müslümanları rencide edebileceğini belirtti.

    Hıristiyanlar ise karara tepkili.

    Malezya nüfusunun üçte ikisini oluşturan Müslüman Malaylar hükümette de ağırlıkta.

    Dini azınlıklar, özellikle de Hıristiyanlar hükümeti sık sık haklarını gasp etmekle suçluyor.

    Son tartışma Mart ayında, 5 bin İncile el konması üzerine çıkmıştı.

    Hükümetin gerekçesi bunların Endonezya’dan ithal edilmiş olmasıydı.

    Bu sefer ise içinde Allah kelimesi kullanıldığı için 10 bin İncil toplatıldı.

    Katolik kilisesi yetkilileri konuyu mahkemeye taşıdı.

    Arapça olsa da, Allah kelimesinin Malaylar tarafından yüzyıllardır kullanıldığını belirten yetkililer, Arapça konuşan Hıristiyanların ise bu kelimeyi İslamiyet öncesinde bile kullandıklarını hatırlattı.

    Katolik kilisesi, kendi dillerinde İncil okumanın, Malezya anayasasınca da garanti altına alınan bir hak olduğunu vurguladı.

    Kaynak: BBC

    #34184
    Anonim
    Pasif

    Halbuki… Allah kelimesi muhtemelen Eski Ahit’teki, İbranice Elohim kelimesinden türemiştir. Hatta Hz. İsa Mesih efendimizin de Tanrı’dan bahsederken aynı kökten türeyen Aramice bir kelime kullandığına dair görüşler de vardır. Arapça’nın ise İbranice ile akraba bir Sami dili olduğu herkesce bilinen bir gerçek.

    Ama bu haberde dikkati çeken bu gibi şeylerin yasaklarla, şiddetle halledilmesine çalışılması. Bildiğim kadarıyla İncil’in Çince çevrisinde, Yuhanna incilinin başlarındaki ‘başlangıçta ‘Söz’ (‘Logos’) vardı’ ifadesi ‘başlangıçta ‘Tao’ vardı’ diye verilmiş. Çince’deki en uygun kelime olarak bu bulunmuş ve doğal olarak kullanılmış. Taoistler’den en ufak bir tepkinin gelmiş olduğu da duyulmamış bu güne kadar. Bu tür tepkilerin niye sadece Müslümanlar’dan geliyor olduğu kendilerini çok sorunlandırması gereken bir şey aslında. Üstelik Hz. İsa’nın bir İslam peygamberi olduğunu kabul ettiklerine göre kendisinin Allah kelimesini kullanmış olabileceğini çok doğal saymaları gerekmez mi?

    Geçenlerde, forumun başka bir yerinde Hristiyanlar’ın İslam ülkelerindeki çok zor yaşam koşullarından bahsetmiştik (bu ülkelerde başka herhangi bir dine mensup olanların da hayat koşulları çok zor zaten)… İşte bu olay da o sözü bir daha kanıtlayan olaylardan biri, hem de, söylemesi acı, en ‘masumane’, en katlanılması kolay olanlarından.

    #34564
    Anonim
    Pasif

    @Viran dede 16753 wrote:

    Halbuki… Allah kelimesi muhtemelen Eski Ahit’teki, İbranice Elohim kelimesinden türemiştir. Hatta Hz. İsa Mesih efendimizin de Tanrı’dan bahsederken aynı kökten türeyen Aramice bir kelime kullandığına dair görüşler de vardır. Arapça’nın ise İbranice ile akraba bir Sami dili olduğu herkesce bilinen bir gerçek.

    Ama bu haberde dikkati çeken bu gibi şeylerin yasaklarla, şiddetle halledilmesine çalışılması. Bildiğim kadarıyla İncil’in Çince çevrisinde, Yuhanna incilinin başlarındaki ‘başlangıçta ‘Söz’ (‘Logos’) vardı’ ifadesi ‘başlangıçta ‘Tao’ vardı’ diye verilmiş. Çince’deki en uygun kelime olarak bu bulunmuş ve doğal olarak kullanılmış. Taoistler’den en ufak bir tepkinin gelmiş olduğu da duyulmamış bu güne kadar. Bu tür tepkilerin niye sadece Müslümanlar’dan geliyor olduğu kendilerini çok sorunlandırması gereken bir şey aslında. Üstelik Hz. İsa’nın bir İslam peygamberi olduğunu kabul ettiklerine göre kendisinin Allah kelimesini kullanmış olabileceğini çok doğal saymaları gerekmez mi?

    Geçenlerde, forumun başka bir yerinde Hristiyanlar’ın İslam ülkelerindeki çok zor yaşam koşullarından bahsetmiştik (bu ülkelerde başka herhangi bir dine mensup olanların da hayat koşulları çok zor zaten)… İşte bu olay da o sözü bir daha kanıtlayan olaylardan biri, hem de, söylemesi acı, en ‘masumane’, en katlanılması kolay olanlarından.

    Burdan baska bir soruya gecmek istiyorum,
    Hristiyan birinin Allah kelimesini kullanmamasi mi gerekir peki? Bu hitabin yaratici icin kullanilmasi yanlis midir?

    #34567
    Anonim
    Pasif

    Sevgili Emalie, ‘Allah’ kelimesinin nerden gelmiş olduğu tartışmalı epey. Bu biraz evvelsinde bahsetmiş olduğum ihtimalin yanısıra epey güçlü bir ihtimal de Arapça’daki ‘el İllah’tan da doğmuş olmasıdır (İngilizce’deki ‘the deity’ yani.).

    Gerçi ‘el İllah’tan da türemiş olsa Hristiyanlar tarafından kullanılabilir tabi… ama demiş olduğum gibi eğer Hristiyanlar tarafından kullanılmasını kabul etmeyen Müslüman kesim arbede yaratacaksa, Türkçe’deki has Orta Asya Türkçe’sinden gelme ‘Tanrı’ kelimesi vardır. Niye o kullanılmasın ki…

    #34570
    Anonim
    Pasif

    Sevgili emalie ; Aslında,niyet ve betimleme önemlidir burada,Allah Arapça’dır,mesela Suriye de bir Kilise (adını hatırlayamıyorum ama Kilisede çok büyük bir çoğunluk Rahibe idi) ayinlerini Arapça yapar ve Baba Tanrı her anıldığında Allah şeklinde anılır,tabiki doğrusu Tanrı denilmesidir,ama Allah diyenlerde vardır.Bu bahsedilen,anılan Allah,(Allah c.c) değildir,,,Rab herdaim seninle olsun,Amin †

    #34573
    Anonim
    Pasif

    Merhaba Sevgili Rab Dostları ve Rab Arayıcıları;
    Çok fazla araştıma yaptığımdan bazan obje ve isimlerin anlamlarına karıştırmalar yapıyor olabilirim o yüzden şimdiden özürdilerim. ama yanlış hatırlamıyorsa Allah arapça bir kelime köküne sahip olup el-ilah’tan türemedir. el-ilah ise lat uzza menat’ın üst ilahı sayılan ay tanrısının ismi oluyor. lat uzza ve manetın da güya babası.

    Şimdi bana göre bu tez oldukça doğru bir tez olabilir diye düşünüyorum.
    Kur’an okuyanlar İştirak suresini hatırlarlar sanırım. kacıncı ayet oldugunu tam olarak taırlayamaıyorum affedin ama; bildiği kadar ile bir ayet aralıklarla kur’anda Allah tarafından önce şafak üzerine yemin edilen bir ayet ve sonra bir ayetin arkasından da dolunay şekline giren ay’a yemin ederim and olsun diyor.

    Şimdi bu ayetler baktığımız zaman. eğer yaratıcı yarattıysa kendinden ustun bır seye and ıcmesı lasım gelırkı kendısınden daha ustunu olmadıgına gore yemınede gereksınımı olmaması gerekır. ve en ılgınc olan ıse, şeytan ayetlerı dıye tabır ettıgımız hıkayeyı hemen hemen herkes bılır onlarla bu ay ve safak uzerıne edılen yemını kıyasladıgımızda ortadakaı garıplıgı ve gerceği herkesın anlaması gerekrı dıye dusunuyorum.

    Esen Kalınız…!

    #34576
    Anonim
    Pasif

    @Viran dede 16753 wrote:

    Üstelik Hz. İsa’nın bir İslam peygamberi olduğunu kabul ettiklerine göre kendisinin Allah kelimesini kullanmış olabileceğini çok doğal saymaları gerekmez mi?

    Siz daha rab edindiğiniz kişinin konuştuğu dili bilmiyorsunuz herhalde. O arapça değil aramice konuşuyordu. Aramicede tanrı Allah değil İlah diye geçer. Yani bir insanın müslüman olması Arap olması demek değildir.

    #34579
    Anonim
    Pasif

    Sayın bay Evrensel (hitab ediş tarzınız rumuzunuzla tam bir tezat içersinde ama neyse :-), peşinen biliyorum, bu diyeceğimi karşılık veremediğimden dolayı ‘firar etmek’ olarak niteleyeceksiniz ama… dostum… insan üşeniyor bir yerden sonra. Yer tutacağını bilse cevap verecek ama… yer tutacağı yok nasılsa… Yo, hayır… cevap vereceğim yok… Boşuna yorulmaya gerek yok.

    Tanrı’ya teslim ediyorum sizi… burda cevap vermeye niyetli başka kardeşler varsa versinler… ben şimdiden yorulmuşum bu tür bir tavrın karşısında. Hatam varsa, özür dilerim ama… samimi olmam gerekirse, gerçek bu.

    #34585
    Anonim
    Pasif

    @evrensel 17477 wrote:

    Siz daha rab edindiğiniz kişinin konuştuğu dili bilmiyorsunuz herhalde. O arapça değil aramice konuşuyordu. Aramicede tanrı Allah değil İlah diye geçer. Yani bir insanın müslüman olması Arap olması demek değildir.

    sayın evrensel nickiniz güzel,,,

    sayın arkadaşım sizin inancınıza kalsan, isa ve 12 havarisi de müslümandır, hatta mısır kralı RA da müslüman olmuştur kızıldeniz sularının derinliklerinde namaza durmuştur ölür iken. ama bakınız size bir kaç örnek vereyim ” Tâ-Hâ Sûresinin 113 . Ayetinde
    İşte böylece biz onu Arapça bir Kur’an olarak indirdik ve Allah’a karşı gelmekten sakınsınlar, yahut onlara bir uyarı versin diye onda tehditleri teker teker sıraladık.

    ” Şu’arâ Sûresinin 198,199 . Ayetinde
    Biz onu Arapça bilmeyenlerden birine indirseydik ve o da bunu kendilerine okusaydı yine buna inanmazlardı.

    Kasas Sûresinin 46 . Ayetinde
    Yine biz (Mûsâ’ya) seslendiğimiz zaman Tûr’un yan tarafında da değildin. Fakat Rabbinden bir rahmet olarak, senden önce kendilerine hiçbir uyarıcı gelmeyen bir kavmi, düşünüp öğüt alsınlar diye uyarman için (o haberleri) sana bildiriyoruz.

    Yâsîn Sûresinin 5,6 . Ayetinde
    Kur’an, ataları uyarılmamış, bu yüzden de gaflet içinde olan bir kavmi uyarman için mutlak güç sahibi, çok merhametli Allah tarafından indirilmiştir.

    bu örnekleri çoğalta biliriz mekke ve civarındakileri korkutman için bu kitabı arapça olarak indirdik vb. gibi.örneklere dikkat ettiyseniz ilk te ta-ha 113 de tehditleri teker teker sıraladık ifadesi var ama asıl olan ise vurgulanan evrensellik değil sadece araplara yeni gelen bir bildiri metni olduğudur. şimdi özellik tek bir kavme gelen nasıl evrensellik içerir? hiç uyarıcı gelmedi vurgusu da var ama kasas suresi 46 da tur dağından musa dan bahis var bu eski kutsal metinleri birilerinin okuyup öğrendiği manasına gelmez mi? ibrahim ve sonrası zaten islam dı deniyor ise neden bu arap kavmine başka bir din indirilsin ki?

    yoksa işin içinde başka bir arayış, yeni yapılanma arzusu, biz – siz ayrıştırma dürtüsünün ortaya çıkardığı bam başka bir olgu mu var? sorularım haksiz mi sayın evrensel, eski inançları ve onun kitaplarını kabül ettiğini beyan eden, onaylayan bir anlayış nasıl olurda kendisini en son ilan eder ve en doğru benim benliğine kapılır? yanıtlarsanız sevineceğim evrensel arkadaşım. saygılar.

    #34590
    Anonim
    Pasif

    Sizler daha inandığınız kişinin konuştuğu dili bilmeyecek kadar cahil ve de zavallısınız. Sizleri ciddiye alamam. Kusura bakmayın, bu kadar alçalamam.

    #34593
    Anonim
    Pasif

    @evrensel 17492 wrote:

    Sizler daha inandığınız kişinin konuştuğu dili bilmeyecek kadar cahil ve de zavallısınız. Sizleri ciddiye alamam. Kusura bakmayın, bu kadar alçalamam.

    senmi Hristiyanlığı öğrenmeye geldin? ne kadar espritüel bir insansın sen böyle,de o tür şaka ile karışık espriler ilkokul döneminde yapılır,,,mantıklı cevablarımıza karşılık cevab vereme,köşeye sıkışınca,”ben Hristiyanlığı öğrenmek için burdayım” de, tekrardan saldırıya geç,hem “Hristiyanlığı öğrenmek için burdayım” de ,hemde Hristiyanlık hakkında Hristiyanlara vaaz vermeye çalış,,,bu ne tutarsızlık ! Ben kalbini kırdığım düşüncesiyle boşuna özürlenmişim senden !

    Sen bize acı ; acınacak halde olan bizlerizya,,,kendilerine cennet vaat edilip canlı bomba olan bizlerizya,,,kendinden 40-50 yaş küçük kızla (9-10 yaşlarındaki kızlarla) evlenen bizlerizya,,, “AY” tanrısını bilip bilmeden Türk icadı diye iftira atan bizlerizya,(ozaman Afgan bayrağıda Türk icadı onda da var “AY” ) ,,, masum insanların canlarını alan bizlerizya,,,ikiz kulelere saldırı düzenleyen müjahidler bizlerizya(saldırıdan bir gece önce kadınlarla beraber olup zina yapan,kendi dinince yasak olup,o yasağı işleyen bizlerizya,son gittilik hesabı,bikere daha…) ve daha niceleri,nice ayrıntılı noktalar var !

    Senin dinin Allahın sana,kimseyi karalamaya çalışma !

    #34595
    Anonim
    Pasif

    Nasrettin Hoca’nın güzel bir fıkrası vardır ya… hani o kalburlara meydan okuduğu fıkra: Hoca evin mahzenine iner, kafasına bir kalbur düşer, tekmeler öfkesinden kalburu ama… kalbur duvara çarpar daha bir hızlı ayağına teper, incitir… Hoca ayak altına alıp ezmeye kalkar ama ucuna bastığından kalbur şaha kalkar dizini vurur… Hoca delirmiştir sinirinden, kapar önüne bulduğu baltayı ‘kaç kalbur varsa bu dünyada çıksın önüme, canlarına okuyayım’ diye haykırır… :-)))

    İşte bu şurdaki Evrensel rumuzlu dostumuzla da vuku bulan tam da bu Hoca’nın meselinde anlatılmak istenen ile ilgili. Gülünecek bir şey değil ağlanacak bir şey ama insan bir yerden sonra ağlanacaklılığın aşırılığından tebessüm etmeye başlıyor, ihtiyarı dışı bir itiliş ile. Adam kendi hayalinde kurmuş gerçekle hiç bir alakası olmayan bir tasvirler… onlarla kapışıyor. İnsanın vehminde kaybolmuşluğunun tipik bir örneği. Ufak çapta bir cinnete kapılma durumu. Vehim insanın kontrolünde olacağına insan vehmin kontrolüne kayıverdi mi cinler kontrolü ele geçirmek üzereler demektir. O intihar ‘mücahidlerinin’ psikolojisi hep bu tür vehme esir düşüşlerden başlar. Çok tehlikeli durumlardır bunlar. Tanrı kurtarsın… ne denebilir ki.

    Durumun insanlık için çok tehlikeli yönü, ama, bu gibi vehme hapsolunmuşluğun arzın bazı yerlerinde, nüfusun epey büyük kesimlerinde meşru kılınmış olduğu, normal bir şeymiş gibi görülüyor olduğu. Ondandır ki insanlık ikinci dünya savaşı öncesinde olduğu gibi yine çok büyük bir krizde. Yakın bir zamanda başımıza çok büyük bir sorunun açılması çok muhtemel. Karşımızda Tanrı’nın seçkinleri olduklarına inanmış herkesi ‘bu uğurda’ tepelemeye köpüren birileri var.

    Tanrı elini koysun, dedik ya… diyecek başka bir şey yok. Bize düşen elden geldiğince Tanrı’ya sığınıp, İsa Mesih müridliğinden çağlayan bir salihlikle karşılamak bu karşımızda kabarmakta olan, boyutları bazen dehşet verici olan cinnet dalgasını. Geçecek ama… çok büyük bir imtihan da oluşturmuş olacak tüm insanlığa nitekim, göründüğü kadarıyla.

    #35624
    Anonim
    Pasif

    @evrensel 17477 wrote:

    Siz daha rab edindiğiniz kişinin konuştuğu dili bilmiyorsunuz herhalde. O arapça değil aramice konuşuyordu. Aramicede tanrı Allah değil İlah diye geçer. Yani bir insanın müslüman olması Arap olması demek değildir.

    Evrensel kardeşim, şimdi bir insanın müslüman olması için arap olması yada arapça bilmesi gerekmiyorda,
    Bir Hristiyanın’mı Yahudiye döneminde yaşanılan bölgelerden olması ve aramice bilmesi gerekiyor:))

    İşte biz insanoğlunun en büyük yanılgılarından biride budur.. Ben yıllarca personelimle, çalışanlarımızla yapacağımız haberler konusunda, araştıracağımız istihbaratlar konusunda konuştum, toplantılar yaptım, kimi zaman teknik konularda teknik terimleri anlayamayan arkadaşlarımız oldu. Eğer hala teknik terimlerle konuşacak olsam biliyorum ki o arkadaşlarımdan randuman alamayacaktım.. ( 5N+1K gibi) Ben dünyasal yaşamda etten bedenden bir yaratılmışken, çevreme anlayacakları dilde konuşurken, Sence bizleri seven ve sonsuz kurtuluşa ermemizi isteyen Rab, tekdüze bir yaşama, tek bir lisana bizleri mahkum edip, o lisanın dışında başka lisanla ibadet edersek cehennemi mi reva görür:..
    Ama ne yazık ki, Müslümanlıkta hangi ülkeden olursan ol, kendi dilleri ile ibadet geçerli sayılmaz bilirsin… Şimdi okuryazarlığı olmayan, zekası almayan,İmkanı olmayanlar, acaba Kur’an ayetlerinde de geçen, Biz Cehennemi insan ve cinni yaratıklarla dolduracağız, Cehennem de daha yok mu diyecek sözünün gerçek olması için midir?

    Yazının sonunda da bir tebessüm etmişsin ki, sanarsın herkesi mağlup etmiş, yenilgiye uğratmış, takdir toplamış gibi.. Halbuki genelde yenilgiye uğrayanlar, kazanamayanlar genelde tebssümlerle içten içe kendilerini yiyip bitiren kibir ve utancı gizlemek için tebessüm ederler…
    Bundan sonra daha geçerli sorular ve daa geçerli iddialarla gelirsin diyeceğim ama senin adına çok üzgünüm:)))))))
    Çünkü İlk ve Son Olan sözü başlangıçta verilen, Tek Bir harfinin bile değişemeyeceğini bize bildiren Rab’be şükürler olsun ki, uyarmıştı bizden öncekileri de, Birçok Peygamber çıkacak ve insanları yolalrından saptıracak diye…

    Rab saptıranların yüzünden sapanları kendisine toplasın diye dua ediyorum….

    #35625
    Anonim
    Pasif

    Yani bir insanın müslüman olması Arap olması demek değildi

    Genelde Müslüman toplulukları rivayet ve anlatımlar üzerinde durduklarının farkıda olmadıkları gibi, Kur’anı okumadıklarını ortaya koyarcasına, Tüm insanlığın Müslüman olarak yeryüzünde doğarak büyüdüklerine inanırlar…İlginç..!

    Çünkü kendi inandıkları kitap bile buna karşı çıkarkenibazı kitlelerin böylesi bir iddia ile ortalığı bulandırdığı apaçık ortada değilmidir ki?

    Bir insanın müslüman olması için Arap olması gerekmez… Dorğu bu söze bir itirazım yok.Çünkü dünyanın her yerinde çeşitli ırktan inananları mevcut… Fakat Adem, Havva, Musa, Yahya, ve daha birçoğu, Arap kökenlimiydi? HAYIR”!

    Arkadaşımızda zaten arap olması gerekmez demiş eee güzelde demiş…

    Arap’ların kökenleri, Kendi inandıkları kiaplarında da açıkça belirtilimekte.. İsmailoğullarından gelmekteler… Bu ayrılığın nereden elediğini nasıl oluştuğunu, Kutsal Kitap’ı okuyanlar bilirler, bilmeyenlerinde okumasını öneririm. Bir soru sorulup yada bir iddia atılıp bilenden almak hazırcılık oluyor da biraz…

    Gelelim konumuza kardeşim, Müslümanların arap olma kaidesi olamadığınız bizlerde çok iyi bilmektetiz. Bizlerin kabul etmediği ise yine senin konunla bağlantılı olarak gördüğüm, tüm insanların dünyaya ilk varoluştan beri müslüman olarak geldikleri iddiasıdır..

    Bazılar duyduklarını, yada ordan burdan tamamını okumadanm aldıklarını buraya taşıyıp bilgili olduklarını düşünerek tebessüm ederler..
    Eeeee hal böyle iken bizimde tebessüm etmek hakkımız olduğunu düşünüyorum.. Ama bunu yenilgi yada tenmişlikten dolayı değil, “Yanlış bilgili olan kardeşlerimize bir nebze de olsa yararlı olacağını düşündüğüm için yapıyorum”

    ADEM,HAVVA, MUHAMMED İLK MÜSLÜMAN HANGİSİ?

    لاَ شَرِيكَ لَهُ وَبِذَلِكَ أُمِرْتُ وَأَنَاْ أَوَّلُ الْمُسْلِمِينَ

    Lâ şerîke leh(lehu), ve bi zâlike umirtu ve ene evvelul muslimîn(muslimîne).


    1. lâ şerîke : ortağı yoktur
    2. lehu : onun
    3. ve bi zâlike : ve bununla
    4. umirtu : emrolundum
    5. ve ene : ve ben
    6. evvel : evvel, ilk
    7. el muslimîne : müslümanlar, teslim olanlar

    Diyanet İşleri : “O’nun hiçbir ortağı yoktur. İşte ben bununla emrolundum. Ben müslümanların ilkiyim.”

    Abdulbaki Gölpınarlı : Eşi ortağı yoktur onun ve bana bu emredildi ve ben, ona teslîm olanların ilkiyim.

    Adem Uğur : O’nun ortağı yoktur. Bana sadece bu emrolundu ve ben müslümanların ilkiyim.

    Ahmed Hulusi : “‘HÛ’ için ortak kavramı düşünülemez! İşte bununla hükmolundum; ben teslim olmuşluğunu yaşayanların öncüsüyüm!”

    Ali Bulaç : “O’nun hiç bir ortağı yoktur. Ben böyle emrolundum ve ben müslüman olanların ilkiyim.”

    Ali Fikri Yavuz : Onun ortağı yoktur. ben bununla emrolundum ve ben müslüman olanların ilkiyim.”

    Bekir Sadak : O’nun hicbir ortagi yoktur; boyle emrolundum ve ben muslumanlarin ilkiyim.

    Celal Yıldırım : O’nun hiçbir ortağı yoktur; bsn sadece bununla emrolundum ve ben Müslümanların ilkiyim.

    Diyanet İşleri (eski) : O’nun hiçbir ortağı yoktur; böyle emrolundum ve ben Müslümanların ilkiyim.’

    Diyanet Vakfi : O’nun ortağı yoktur. Bana sadece bu emrolundu ve ben müslümanların ilkiyim.

    Edip Yüksel : ‘O’nun ortağı yoktur. Bununla emredildim ve ben herkesten önce teslim olurum.’

    Elmalılı Hamdi Yazır : Şeriki yoktur onun, ben bununla emrolundum ve ben müslimînin evveliyim
    Elmalılı (sadeleştirilmiş) : O’nun hiçbir ortağı yoktur. Ben, bununla emrolundum ve ben müslümanların ilkiyim.»

    Elmalılı (sadeleştirilmiş – 2) : Onun ortağı yoktur. Bana böyle emrolundu ve ben müslümanların ilkiyim.

    Fizilal-il Kuran : O’nun ortağı yoktur. Bana böyle emredildi. Ben müslümanların ilkiyim.

    Gültekin Onan : “O’nun hiç bir ortağı yoktur. Bana böyle buyruldu ve ben müslüman olanların ilkiyim.”

    Hasan Basri Çantay : (162-163) De ki: «Şübhesiz benim namazım da, ibâdetlerim de, dirimim de, ölümüm de hiç bir ortağı olmayan, âlemlerin Rabbi Allahındır. Ben böylece emrolundum. Ben (bu ümmetde) müslüman olanların ilkiyim».

    İbni Kesir : O’nun hiçbir ortağı yoktur. Ben, böylece emrolundum. Ve ben, müslümanların ilki.

    Muhammed Esed : ki Onun uluhiyetinde hiç kimse pay sahibi değildir: Ben böyle emrolundum; ve ben benliklerini Allaha teslim edenlerin (daima) öncüsü olacağım?”

    Ömer Nasuhi Bilmen : «O’nun bir ortağı yoktur. Ve ben bununla memur oldum ve ben müslümanların ilkiyim.»

    Ömer Öngüt : “O’nun hiçbir ortağı yoktur. Bana böylece emrolundu ve ben müslümanların ilkiyim. ”

    Şaban Piriş : O’nun hiç bir ortağı yoktur. Sadece bununla emrolundum ve ben müslüman olanların ilkiyim.

    Suat Yıldırım : (162-163) De ki: “Benim namazım da, her türlü ibadetlerim de, hayatım da ölümüm de hep Rabbülalemin olan Allah’a aittir. Eşi ortağı yoktur O’nun. Bana verilen emir budur. O’na ilk teslim olan da benim.

    Süleyman Ateş : “O’nun ortağı yoktur. Bana böyle emrolundu ve ben müslümanların ilkiyim.”

    Tefhim-ul Kuran : «O’nun hiç bir ortağı yoktur. Ben böyle emrolundum ve ben müslüman olanların ilkiyim.»

    Ümit Şimşek : Onun ortağı yoktur. Ben böyle emrolundum; Müslümanların ilki de benim.

    Yaşar Nuri Öztürk : “Ortağı yoktur O’nun. Bununla emrolundum ben. Ve Müslümanların ilkiyim ben.”

    Seninde gördüğn gibi kardeşim, Önce arabi halde verdim, ve sonra arapçanın türkçe okunuşunu verdim en sonda sadeleştirilmiş türkçe olarak kelime anlamlarını paylaştım.. Acaba Arapça olan alfabeyi kaç kişi okuma başarısı gösterebilecek kaç kişide anlayabilecek.. bu farklı bir konu biz asli konumuza dönecek olursak,
    Değişik tefsircilerin anlatımları değişik cümlelerde olmasına rağmen, değişmeyen bir gerçek var. “Tüm insanlık varoluştan beri müslüman olarak gelemez.. Bunu ben demiyorum Kur’an Diyor…!
    Sonuç: İlk Müslüman İsa’dan 600 yıl sonra dünyaya gelmiştir…

    RAB HERKESİ AYDINLATSIN HERKESİN GÖZÜNÜ GERÇEĞE ÇEVİRSİN…

    AMİN

14 yazı görüntüleniyor - 1 ile 14 arası (toplam 14)
  • Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.