[Anonim]

YASA VE YÜREK : –

En büyük kızım Leylâ, yedi yaşında idi. Nedense, birazcık fazla bencil idi. Diğerlerine ablalık yapmıyor, onları kullanıyor ama kendisini asla kullandırmıyordu. Eşim ve ben bunun farkına varmıştık. Onlara devamlı ‘Kutsal Kitap Öyküleri’ anlatırdık. Ama onun bunlara pek vakti yoktu.

Bir gün, Hristiyan Kitap Dükkanından, sigara paketi büyüklüğünde ve 20-24 sayfadan oluşan, çizgi karakterlerin bulunduğu kitapçıklar satın almıştık. Bunlardan bir tanesini, en büyük kızım Leylâ için özel seçmiştik.

Eve geldiğimizde çocukları kucağıma aldım ve o küçük kitapçığı, baştan sona onlara okudum. Bu defa Leylâ da çok ilgi göstermişti. Biraz hayretler içerisinde, biraz da ‘dualarımızı duyduğu için’ Rab’be şükrederek sevindik. Ama, az sonra Leylâ yine geldi ve bana, “O kitapçığı bir kez daha okurmusun?” dedi. Kulaklarımıza inanamadığımız için eşimle birbirimize bakıştık ve dileğini memnuniyetle yerine getirdik.

Resimli kitapçığın öğretisi gayet basitti. “Anneme yardım etmeliyim”, “Odamı tertipli tutmalıyım”, “Kardeşlerime nazik davranmalıyım”, “Oyuncaklarımı onlarla paylaşmalıyım” vs. Leylâ bu kitapçığı tamamen ezberlemişti.

Eşim ve ben mutfağa geçmiştik. Çocuklar ise salonda oynuyorlardı. Biraz sonra bir bağırma, bir çığlık, bir hengâme. Sesimizi kesip, kulak kabarttık. Leylâ diğerlerini azarlıyordu: “Bana nazik davranmalısınız. Bakın burda yazıyor. Babam söyledi. Oyuncaklarınızı benimle paylaşmak zorundasınız ….. ”
………………………………………………………………………………………………………………………………………………………

Başka bir gün ise, çığlık-kıyamet mutfakta kopmuştu. Hemen koşup, neler olduğunu anlamaya çalıştık. Meğer herkes, annelerinin yapmış olduğu kremalı tatlının en büyüğünü alabilme savaşını veriyorlarmış. Bir tanesi, hıçkırık ve seller gibi akan gözyaşları arasında, şöyle dedi: “Baba! Bunu ben almak üzereydim. Leylâ gelip elimden aldı”.

Yine hepsini çağırıp, oturdum ve onlara konuyla ilgili bir masal anlattım. Sonra da, “Yavrularım! Kardeş sevgisi böyle olur mu? Ben en iyisini, en büyüğünü alacam ve kardeşime de, en küçüğünü, en berbatını bırakacağım. Bu doğru olur mu? Kardeş sevgisi, en güzelini başkalarına bırakır. Bu yüzden, oraya ilk giden, en kötüsünü almalıdır. Daima en iyisini, başkalarına bırakmalıyız. Doğru değil mi?” diye izahat verdim. Gözyaşları çoktan kurumuştu. Hepsi de, “Evet baba” diyerek ordan ayrılmışlardı.

Aradan 3 gün bile geçmedi. Mutfakta bir hengâme daha koptu. Hemen oraya koştuk. Masada, cam tabaklar içerisinde, en sevdikleri Puding vardı. Kimse kapıp götürmemiş, hatta tabaklara bile dokunmamışlardı. “Neler oluyor?” diye sorduğumda, “Baba! Önce o gelmişti. Ama en arkaya geçti. Halbuki en son gelen bendim … ”
………………………………………………………………………………………………………………………………………………………….

Yorum sizlerin.
Rab hepimizi bereketlesin.

[Anonim]

‘Sonra kâseyi alarak şükretti ve, «Bunu alın, aranızda PAYLAŞIN» dedi. Size şunu söyleyeyim, Tanrı’nın Egemenliği gelene dek, asmanın ürününden bir daha içmeyeceğim.»Luka..

‘Bir de benim adım yüzünden evlerini, kardeşlerini, kız kardeşleri*ni, babasını, annesini, çocuklarını, ya da tarlalarını bırakmış olan herkes bunları kat kat alacak. Bunun yanı sıra da sonsuz yaşamı alacaktır.

Öte yandan, birçok BİRİNCİ sonun*cu, birçok sonuncu da BİRİNCİ olacak.” Matta

[Anonim]

Şeytan bir kilisenin senelik toplantısına girdi.Çünkü o kilisede bir sene boyunca, olup bitenlerin raporu okunacaktı. Bir süre sonra,rapor verilmeye ve kendisi de pür dikkat dinlemeye başladı. Toplantı konuları….200 kadar cemaat üye sayısı,50 kişilik,ilahi toplulugu,yardımsever kolu,ondalıkla ilgilenen kardeşler,incil okulları ve onları yöneten hocalar ve tüm sene içinde olup bitenlerin özeti…

Şeytan bunları duyunca öfke içinde dışarı çıktı.ve o kilise için görevlendirdiği,Cini çağırdı.Bu nedir..?Sana teslim ettiğim kilisenin senelik, raporunu biraz önce dinledim Bu kilisede neler olup bitiyor.Nedir senin bu tenbelliğin,diye, hışımla bağırdı.

Cin,Aman efendim kızmayın mesele duyduğunuz gibi değil dedi.bu 200 Kişilik cemaat daha yeni üye,bunlardan hepside yeni doğuşa sahip değil.Onların çogu senin kullarındır,Ben onları ticaret ve para konularını ögretmiştim.Onlar Kutsal Kıtabı alıp okumuyorlar bile duyduğunuz 200 kişiden 40 kişi aşırı şekilde gezip tozan dünyasal yaşayanlar,90 kişi Kutsal kitabı eleştiren ılık imanlılar.ben onları bu yola yönelttim.durum konturolum altında endişe edecek bir durum yok efendim.Bazı kilise üyeleri arasında benim gizli planlarıma karşı olan son derece uyanık olanlarda da tabiki var..Bunları tek tek tesbit ettim onlar bize karşı olan İsa Mesih dedikleri ile sıkı ilişki içindeler.Fakat onların devamlı peşindeyim, onlarla ilgili de planlarım var….Benim gibi güçlü olan senin, hizmetkarlarından bir kaç cin,arkadaşımı alıp onlara çeşiti şekillerde saldiracağım her tür taktiği deneyeceğim.Bunların çoğu Kutsal Kıtap ile karşı koyuyorlar.Fakat biliyorumki.gurur bir insan için çok önemlidir bu,nedenle bazılarına,Sen kilise içinde olanlardan en üstünüsün..Bundan başka,toplumdaki öbür kişileride bunların üstüne salıp tüm işlerini bozacak,kötülük ve günaha bulaştırmaya çalışacağım…
Fakat efendim,itiraf edeyimki,beni düşündüren şey bu Mesih baglılarının bazıları Kutsal kıtabı çok ve sık okumaları Mesihin kendilerinden istediklerini çok iyi etüt etmeleridir.Kitaplarından çok güç alıyorlar.Kaç kez bu kitabı yok etmeye çalıştım fakat bunu başaramadım.Şunu söylememe,izin veriniz efendim,bunlar Tanrının beden almış sözü olan İsa Mesihe Çok sadıklar.herşeyi deniyorum Bunların çogundaki var olan Mesihe olan sevgiyle nasıl başedecegimide bulacagım efendim bana inanınız.pes edenler zaten bizden olacaklar..Ey.efendim büyük Lüsifer,sen rahat ol bu kulun elindengeleni yapmaya devam edecektir..

Ve şeytan ona ‘Aferin sadık kulum.sana inandim şimdi git.Düşmanım olan İsa, ikinci kez gelmeden, ona taraftar olanları ayart ve bana kazan,dir Seneye de senden çok daha fazla düşmüş ve sapkın taraftar bekliyorum benim şimdi gitmem gerek,cehennemi teftiş edip yeni gelenleri kontrol etmem gerekiyor.herr yere kötülük ve günah yayılmalı…

Bu sırada kilise içinde yürekten,İsa Mesihe iman etmiş inanlıların İsa Mesihi Yücelten ilahilari Kilise içinde yankılanıyordu.

‘O bizi mühürledi,güvence olarak,ta yüreklerimize Kutsal Ruh,unu yerleştirdi..(2 Korintliler1:22)

Öyleki Şeytanın oyununa gelmeyelim,Çünkü onun düzenlerini bilmez degiliz…(2 Korintliler2:11)

Ya Rab sana yaklaşmak,kötülükten nefret etmek demektir. Çünkü sen,kibir gurur, riya dan, hoşlanmazsın tamamen sana yakın olmak ve karanlık göksel güçlere karşı,mücadele etmek için güçünü bizde etkin kıl , ve Kutsal Ruhunu bizde çalıştır…Yüce adınla..Amin.

[Yazar]

Yazılar