Yalnızlık
- Bu konu 1 izleyen ve 0 yanıt içeriyor.
-
YazarYazılar
-
31. Ağustos 2008: 8:10 #25542AnonimPasif
Yalnız, Yalnızlık Anlamına Gelmek Zorunda Değil
Bir çok kişinin karşılaştığı başlıca sorunlardan birisi yalnızlıktır. Son zamanlarda daha da büyük bir boyut almıştır. Dünyanın çeşitli yerlerine yaptığım ziyaretlerde, yaşamlarındaki yalnızlıkla başa çıkabilmek için yardım ve destek isteyen kişilerin sayısının arttığını görüyorum.Kutsal Kitap’ta Tanrı yalnız olmadığımızı söyler. Tanrı bizi kurtarmak, teselli etmek ve iyileştirmek ister. Fakat kişiler yaşamlarında acı dolu kayıplarla karşılaşınca, maalesef pek çoğu bunun üstesinden gelemez. Bazen hiç beklenmedik bir trajediyle karşılaştıklarında, çektikleri acı dayanılmayacakmış gibi gelir. Eğer bir yardım almazlarsa, yalnızlık duygusu kişinin ya da ailenin üzerine kara bir bulut gibi çökebilir ve bir türlü de oradan uzaklaşmaz.
Yalnızlığın bir sürü nedeni vardır, fakat bir çok kişi yalnızlıkla yaşamak zorunda olmadığının farkına bile varmaz. Bununla yüzleşip bir çözüme bağlayabilirler. Yalnızlık kendisini sık sık, derin bir acı, bir boşluk hissi ya da ilgiye duyulan açlıkla dışa vurur. Yan etkileri arasında boşluk, hiç bir işe yaramamazlık ya da amaçsızlık vardır.
Yalnız mısınız (bağımsız, tek başına), yoksa yalnızlık mı çekiyorsunuz (terkedilmiş, arkadaşsızlıktan dolayı mutsuz)? Bunların arasında büyük bir fark vardır. Yalnız olduğunuz için, yalnızlık çekmek zorunda olmadığınızı anlamak önemlidir. Yalnız kalmayı önlemek her zaman mümkün olmayabilir ama yalnızlık çekmeye her zaman bir çare bulunur. Yalnızlık çekmek sık sık, sevdiğiniz bir kişinin ölümünden, boşanmadan ya da ayrılıktan kaynaklanır. Olup bitenlerden sonra artık hiç bir şeyin eskisi gibi olamayacağını farkettiğimizde, bu genellikle yaşantılarımızda yalnızlık ve çaresizliğe yol açan bir bunalıma neden olur.
Bedensel bir yaranın iyileşmesi gibi uzun bir süre acı hissedilebilir, fakat tam bir şifa günlük gelişme gerektirir. Bedensel bir yara bir türlü iyileşmek bilmiyorsa, ilgilenilmesi gereken bir enfeksiyon (yaranın mikrop kapması) var demektir. Aynı şeyin manevi yaralar için de geçerli olduğuna inanıyorum. Manevi (duygusal) varlığımız da, aynen bedensel varlığımız gibi iyileşmeli, şifa bulmalıdır. Tanrı bize beden verdiği gibi duygularımızı da vermiştir. Tanrı bedenin şifasını sağladığı gibi, manevi varlığımızın yenilenmesi için de gerekenleri sağlamıştır. Kaybettiğiniz kişiyi veya varlığı her zaman özleyeceğiniz doğru olmakla birlikte bu, ölene dek yalnızlık çekmek zorundasınız anlamına gelmez.
Yalnızlık çekmekten kurtulmak isteyen kişilerin atması gereken iki önemli adım olduğuna inanıyorum:
1.Tanrı’nın her zaman sizinle birlikte olduğunu bilin.Tanrı Kutsal Kitap’ta, her zaman bizimle olacağını, bizi asla terketmeyeceğini hatırlatır. Yalnızlık çekmek, kendimize sık sık yanıtı olmayan türden sorular sormamıza neden olur. Örneğin, ‘Yaşamımın sonuna böyle yalnız kalırsam ne yaparım ben?’, ‘Bu hissettiğim acıdan hiç kurtulamazsam ne olacak?’, ‘Kendi başıma halledemeyeceğim bir sorunla karşılaşırsam ne yapacağım?’, ‘Ya şu olursa, ya bu olursa…?’ Bu soruların sonu hiç gelmek bilmez. İşin doğrusu, yaşamdaki ‘Ya şu olursa, ya bu olursa’ sorularının yanıtını büyük ihtimalle hiç bulamayacaksınız. Fakat Rab’bin her durumda sizinle olduğunu bilirseniz, O’nun gereksinimiz olan bütün yanıtları bildiğinden de emin olabilirsiniz.
2.Yeni yaşamınıza doğru ‘kararlı bir şekilde’ ilerleyin. Yaşamınızdaki her şeyin sonu gelmiş değildir, sadece bir parçası son bulmuştur. Bir mevsim bitmiştir ve eğer adım atmaya kararlıysanız artık yeni bir mevsim başlayabilir. Oturduğunuz yerde kalıp, bir şeylerin olmasını ya da birilerinin size gelmesini beklemeyin. Gidin yeni arkadaşlar edinin. Yalnız olan birisini bulun ve ona arkadaşlık edin. Ne ekerseniz onu biçeceğiniz için, Tanrı da bu arkadaşlığın kat kat fazlasını verecektir.
Hissettiğiniz yalnızlığın, diğer yalnız kişilere yönelik bir ilgi ve şefkate dönüşmesine fırsat verin ve ardından bununla ilgili olarak harekete geçme kararı alın!
Joyce Meyer
-
YazarYazılar
- Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.