Vakit, doğalgaz zehirlenmesinden ölen gençleri MALZEME YAPTI
- Bu konu 5 izleyen ve 4 yanıt içeriyor.
-
YazarYazılar
-
2. Ocak 2009: 18:32 #25871ArmaganAnahtar yönetici
02 Ocak 2009 Cuma 15:29 Toplum Vakit, doğalgaz zehirlenmesinden ölen gençleri MALZEME YAPTI
Yazarı, yılbaşını kutlayanlara küfreder; gazetesi ölen gençleri duyarsızlıkla suçlar… İŞTE VAKİT’İN EN ÇİRKİN CÜMLELERİ…Milliyet gazetesinin haberine göre; Vakit Gazetesi doğalgaz zehirlenmesinden ölen gençleri de malzeme yaptı.
Yazarının yılbaşı kutlayanlara küfrettiği Vakit Gazetesi doğalgaz zehirlenmesinden ölen gençleri de malzeme yaptı.
Daha önce de defalarca haberlerinde çeşitli kesimleri, ahlaksızlıkla suçlamakatan çekinmeyen din taciri Vakit gazetesi, bugün sürmanşetten verdiği haberde ‘ne kadar çirkinleşebileceğini’ bir kez daha kanıtladı.
YILBAŞINI KUTLADIKLARI İÇİN Mİ ÖLDÜLER
Vakit, Türkiye’yi üzüntüye boğan acı haberi “İsrail’in Gazze’ye yönelik katliamına rağmen yılbaşını kutlayan duyarsız çevreler, çeşitli rezaletlerin yanı sıra facialara da sebep oldular” şeklinde verdi.
Haberde, “Ankara’da yılbaşını kutlayan kızlı-erkekli 7 öğrenci, sızan doğalgazı fark edemeyince gaz zehirlenmesi sonucu hayatını kaybetti” denilerek, üniversiteli gençlerin hayatını kaybetmesini ‘ibret vesikası’ haline getirerek, adeta kızlı-erkeli genç grubun bir arada eğlenmesinin faciayla sonuçlanmasının normal olduğuna vurgu yaptı.
5. Ocak 2009: 13:46 #29543AnonimPasifBu çirkin yorumlar keşke sadece Vakit Gazetesi ile sınırlı kalsaydı. O zaman bir şeyleri sineye çekebilirdik.
Ama bu ülkenin başbakanının, Ankara belediye başkanının, ölenlerin ailelerine yazılı yada sözlü olarak başsağlığı dilememesi beni daha da kederlendirdi.
Devlet erkanı ölen gençlerin ailelerine neden baş sağlığı dilemediler? Yoksa bu gençler yılbaşını kutladıkları için bu ülkenin vatandaşı olarak sayılmıyorlar mıydı?
İşte tüm bu olayları yaşadıktan sonra da bana gelip de kimse bu ülkenin laik bir ülke olduğunun masalını anlatmasın. Keşke laik olabilseydik; ama malesef ki değiliz. Devlet yönetiminin bu şekilde çifte standart uygulaması, bu ülkenin laik olmadığını gösterir.
Ayrıca haberde, Gazze’de yaşanılanlar varken, yılbaşının kutlanmasından dolayı gençlerin tepki çektiğini yazmışlar. Bu bir yalandır! Bu adamlar yılbaşı kutlanmasına HER ZAMAN karşı çıkmışlardır. Çünkü onlara göre yılbaşının kutlanması Hristiyan geleneğidir. İsa’nın doğuşunun 31 Aralık’ta olmadığını defalarca söylemiş olsak da bir türlü bu gerçeği biz bu adamlara anlatamadık ve onlar hala İsa’nın 31 Aralık akşamı doğduğuna inanırlar ki bu da olayın ayrı bir cehaleti ve trajı komik yanıdır.
Ağır yazmışsam içtenlikle özür dilerim; ama bu yaşanılanları görünce sinirlerim ciddi bir şekilde bozuluyor.
Ölenler Müslümandı. Ama onlar benim insan kardeşimdi. Devlet onlara sahip çıkmayabilir ama bu ülkenin bir ferdi olarak ben onlara sahip çıkacam. Ölen insanların aileleri için dua ettim ve etmeye de devam edecem. Rab ölenlerin yakınlarına dayanma gücü versin.
Ölenlerin yakınları şu anda gerçekten çok zor durumdalar. Hem ayrılık acısı yaşıyorlar hem de atılan iftiraların derin üzüntüsünü yaşıyorlar (hepimiz haberlerde izlemişisizdir, yaka bağrı açık kendini bilmez bir adamın gençleri yarı çıplak olarak suçladığını). Ölenlerin yakınlarının dualarımıza gerçekten ihtiyacı var.
5. Ocak 2009: 17:23 #31879AnonimPasifVakit gazetesinin ölen gençlerle alâkalı yaptığı haberi, teessüfle karşıladım. Şık değildi. Lâkin, haber de vurgulanan mevzuyu es geçmemek lâzım. Doğrudur. Kimi müslümanlar “Hristiyan âdetidir” diyerek yılbaşı kutlamalarına katılmayı uygun görmezler. Fakat, Filistinde insanlar, kadın ve çocuklar İsrail bombaları ile parçalanıp can verirken, adı ve kültürel kökeni ne olursa olsun bir eğlenceye dalmak, bencilliğimizin ne derecelere ulaştığını göstermektedir.
Bu işin Müslümanlıkla, Hristiyanlıkla alâkası yoktur. Mazlumdan kültür kimliği sorulmaz. İnsan yolda giderken karıncaya basmamak için ayağını dikkatli atarken, mazlum sivil halkın inim inim inlediği bir ortam da “Kutlama” yapmak, bana tuhaf geliyor. İllâ da yapılması gerekiyorsa, orada ölen insanların anısına daha ölçülü davranmak icâp etmez mi ?
Gençlerin ölümü, yılbaşı kutladıkları için “Allah’ın bir cezası” değildir. Olacak, olur. Allah eğer birilerini cezalandıracaksa, sivil halk üzerine uçaklarla, tank ve toplar ile saldıranlardan başlamalı değil mi ?
Vakit gazetesinin yaptığı yanlışa gösterdiğimiz tepki kadar; Filistinlilere, ya da dünyanın neresinde olursa olsun tüm mazlumlara yapılan eziyete karşı tepki koyacak bir düzeyde değilsek; bu tepkimizi basit bir eğlenceden vazgeçerek gösteremiyorsak, gazeteden evvel kendi insanlığımızın sorgulanması gerekmez mi ?
3- Ne mutlu ruhta yoksul olanlara!
Göklerin Egemenliği onlarındır.4- Ne mutlu yaslı olanlara!
Onlar teselli edilecekler.5- Ne mutlu yumuşak huylu olanlara!
Onlar yeryüzünü miras alacaklar.6- Ne mutlu doğruluğa acıkıp susayanlara!
Onlar doyurulacaklar.7- Ne mutlu merhametli olanlara!
Onlar merhamet bulacaklar.8- Ne mutlu yüreği temiz olanlara!
Onlar Tanrı’yı görecekler.9- Ne mutlu barışı sağlayanlara!
Onlara Tanrı oğulları denecek.10- Ne mutlu doğruluk uğruna zulüm görenlere!
Göklerin Egemenliği onlarındır. Luka 6/3-1016. Ocak 2009: 12:24 #31929AnonimPasifbu konuda bende fikrimi beyan etmek istiyorum. Bi defa bu konuya başbakanı dahi katmak bazı üyelerin kötü niyetli olduğunu gösterir.ayrıca bişeyi kutlarken illaki aşırı derece alkol tüketmek ve benliğinden uzaklaşmak hiç bir kutlamanın gereği değildir.
21. Ocak 2009: 10:02 #31963AnonimPasifBir yılbaşı akşamı..
Doğalgaz zehirlenmesi sonucu gençler yaşamlarını yitirmişlerdir.
Bu olay birgün önce veya birgün sonrada olabilirdi,
Her an birileri dünyamızdan göçüp gitmekte bir şekilde…
Bu kişiler ardından ahlar, vahlar çekmekteyiz.
Acılar duymaktayız,
Onların ardında bıraktıklarına bakmaktayız,
Kim ne dedi, ne yazdı, bu olay basına nasıl yansıdı derdi içerisindeyiz.Neden farkedemiyoruz acaba!!!
Tanrının mesajını neden alamıyoruz hala,
Bizler O’nun yaşayan diri tanıkları değilmiyiz.
Ruh’ta ve gerçekte yaşamayı ne zaman öğreneceğiz.
Dünyaya bakmak yerine, ne zaman Rab’be bakabileceğiz.
Tanrı bizlerle konuşuyor kardeşlerim.
Bu olay da, bunun bir neticesidir.
Ölümün yarın kadar yakın olduğunu anlatmakta bizlere,
Gencim deyipte dünyanın zevklerinin ardından koşmanın nasıl boş olduğunu,
Yarın geç kalınabileceğini bizlere anlatıyor.
Hiçbir zaman yarına erişemeyebiliriz.
Acelem yok dememeliyiz.Tanrı’nın çağrısını almış olan siz değerli okuyucum,
Biliniz ki burada olmanız bile,
Formda birşeyler paylaşıyor olmanız bile,
Tanrının sizdeki çağrısıdır.
Açın ruhsal gözlerinizi,
Kendinizi Rab’be teslim edin.
O’ndan size gerçeği göstermesini dileyin.
Dilerseniz alacaksınız, yarına bırakmayın dileklerinizi.
Çağırın yürekleriniza Rab İsa Mesih’i.
O sizin çağrınızı bekliyor…
O sizi çok seviyor…Sevgiyleeee
-
YazarYazılar
- Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.