vaftiz
- Bu konu 8 izleyen ve 10 yanıt içeriyor.
-
Yazılar
-
nasıl oluyorda bebekler günahkar doğuyor :S
Atamız Adem Havva nın etkisi ile bilme ağacının meyvasını yedi ve o zaman Tanrı ile Adem arasındaki anlaşma bozuldu Adem Tanrı nın emirlerine karşı gelmiş oldu günahlı oldu Tanrımız bizleri günahlılıktan kurtarmak için kendi öz oğlunu gönderdi dünyaya sırf bizler kurtuluşa erelim diye hamdolsun.bebeklerin günahlılıkları Adem atadan gelmektedir ama Rab Mesih İsa ya iman edenler ve Tanrımız Rabbin adını yüceltenler o günahlılıktan kurtulmuş oldular bu kurtuluşun bedeli Mesih in kanıdır.Tanrı bizleri o kadar çok seviyorki bizlerin kurtuluşu için biricik Oğlunu kurban etti.Ey göklerdeki babamız adın kutsal kılınsın tüm evrene yayılsın bizlere esenlik ver işlerimizde kolaylık sağla Amin.
Ben onceden sormustum tam hatirlamiyorum belkide sormadim ama sorum su
tanri neden kendi yarattigi ve ona gore cok aciz olan insanin kiliginda dunyaya gelme ihtiyaci duysun
benim merakim bu onun yerine ahlak olarak akil olarak erdemli bir insani peygamber yapar kendi yolundan getirtir
sizin gorusleriniz nelerdir bu konuda
saolun …
1)İsa Mesihte Allahı aratan bir istek vardır.Bu isteğiseni sviyorum insanlara aşılayıp onların Allahı aramalarını başlatacak tek kişidir bunun için incil’de onun şöyle dediği yazılıdır(Yol ve Hakikat ve Hayat benim;ben vasıta olmadıkça Babaya kimse gelmez.(Yuhanna:14:6)İsanın bu sözünden anlıyoruzki insan günahlı tabiatı sebebiyle Allahı arama isteğinden yoksundur.İsa Mesih insanlarda bu isteği başlatmak ve Allahı içtenlikle aramak için dünyamıza girmiştir.Hiçbir peygamber Allahı arama isteğini insanların yüreklerine aşılayamamıştır.2)Adem ile Havvanın Allaha itaatsizliği sırasında biz de onların bedeninde idik.Ve bu itaatsizlik sebebiyle ölüm hepimize geçmiştir.Ölümü üzerimizden kaldırıp bize sonsuz yaşam vermek için ezeli ve ebedi olan İsa Mesih insan bedenine bürünerek günahlarımızı ve ölümü kendi bedeni üzerine aldı öldü fakat üçüncü gün dirilmekle ölümün kuvveti olan iblisi iptal etti.(ibraniler:2:14-15)İsa Mesihin bu itaati sebebiyle iman eden bizlerde Mesih İsanın bedenine girdik.Bunun için hiçbir peygamber İsa Mesihin yaptığı bu işi İsa Mesih gibi yapamazdı.İsa Mesihin insanı aşan ezeli ve ebedi varlığı incilde bize açıklanıyor.3)İsa Mesihin ölümden dirilişinin önemine gelince:Yaşam varlığının ölümü alt edişi bizede umut kaynağı olmuştur.Çünkü o dirilişimiz ve yaşamımızdır.Bundan sonra asla ölmeyen bir başkahinimiz olarak Allahın sağında durmakta ve hala ölüm korkusu yaşayanlara umut vermektedir.İsa Mesihe bakanlar ondan yaşam umudu alarak ölüm korkusundan özgür olurlar ve günahlarında aklanırlar.İsa mesihin dirilmesi bize günahlarımızdan aklanmayıda getirmiştir.İsa Mesihin ölümden dirilişi bizim için neden bu kadar önemli oluyor?Cevabı:”Çünkü günah size egemen olmayacaktır;çünkü şeriat altında değil fakat lütuf altındasınız.”(Romalılar:6:14)Bir müjde haberi daha:”Zira eğer düşman iken Oğlunu ölümü vasıtası ile Allah ile barıştıksa barışmış olarak onun hayatı ile daha ziyade kurtulacağız.”Romalılar:5:10.Görülüyorki İsanın ölümü günahlarımız yüzünden olmuştur;ölümü yenip sonsuz yaşam varlığını ortaya koyuşuyla bize sonsuz yaşama kavuşma ümidimiz ve yolumuz olmuştur.İsaya bakan herkes ondan her sorununa mutlaka yardım alacaktır.Çünkü ölüler bize yardım edemezler ancak yaşam başkanı olan İsa Mesihten bize yaşam akar.Sonuç olarak,”İsa suçlarımız için ölüme teslim edildi ve aklanmamız için diriltildi.”(Romalılar:4:25)İsa Mesihin kurbanlık kanıyla yıkanmadıkça ve aklanmadıkça hiçbir insan adil yargıç allahın önünde duramaz.
Yol ve Hakikat ve Hayat benim;ben vasıta olmadıkça Babaya kimse gelmez.
Bu soz peygamberliginin kanitidir suan Islam dinindede boyledir peygamberlere iman gerekit ona inanmak vasitasi gerekir …
Hristiyanlikta Isa nin Tanrisalliginin sonralarda buyutulerek ve onun erdeminin onun durustlugunun donemin kosullarina bakildigi zaman cok buyuk ve imkansiz gorulmesi sonucu boyle insan olamaz bu tanrinin kendisi denilmis olabilir mi yani sonradan dsunceler sonucu incilde yorumlar sonucu peygamberlikten tanriliga …
aklima takilan soru bu yani bu mantikli olabilir gibime geliyor …
yorumlariniz nedir saolun …
Kelam(SÖZ:İSA MESİH) başlangıçta var idi, ve Kelam(SÖZ:İSA MESİH) Allah nezdinde idi, ve kelam(SÖZ:İSA MESİH) Allah idi.O, başlangıçta Allah nezdinde idi. Her şey onun ile oldu, ve olmuş olanlardan hiç bir şey onsuz olmadı.Hayat onda idi, ve hayat insanların nuru idi.(YUHANNA:1:1-4).Burada Kelam ve Söz olarak ifade edilen karekter ve kişi Rab İsa Mesih’tir.Dikkat ederseniz Rab İsa Mesih’in herzaman varolduğu ve Allahın kendisi olduğu hakikatını yakalarsınız.Yine şöyle yazar incilde:Ve Kelam beden olup inayet ve hakikatle dolu olarak aramızda sakin oldu bizde onun izzetini Babanın biricik Oğlunun izzeti olarak gördük.(YUHANNA:1:14).Sizin iddaa ettiğiniz gibi İsa Mesihe sonradan bir Tanrısallık yüklenmemiştir o başlangıçtan beri Allahtır.Bunu incilin heryerinde görebilirsiniz.Yine İncilde şöyle yazar:Hayat Kelamı hakkında, başlangıçtan varolanı ,işittiğimizi, gözlerimizle gördüğümüzü ,temaşa ettiğimizi ve ellerimizin dokunduğunu (ve hayat izhar olundu ,ve gördük, ve şahadet ediyoruz,ve babanın nezdinde olup bize izhar olunan hayatı ,ebedi hayatı ,size ilan ediyoruz ),evet, gördüğümüzü ve işittiğimizi sizede ilan ediyoruz ;ta ki sizinde bizimle beraber müşareketiniz olsun; gerçek müşareketimiz de Baba ile ve Oğlu İsa Mesih iledir, sevincimiz de ikmal olunsun diye bu şeyleri size yazıyoruz.(1.YUHANNA:1:1-4).İSA ona dedi:Yol ve hakikat ve hayat benim ben vasıta olmadıkça Babaya kimse gelmez.(YUHANNA:14.6).Rabİisa Mesih diridir ve aAahın kendisidir.
‘bebeklerin günahlılıkları Adem atadan gelmektedir’
PEKİ BİRŞEY SORMAK İSTİYORUM.GERÇEKTENDE MERAK EDİYORUM. BU KONUNUN İNCİLDE OLUP OLMADIĞINI BİLMİYORUM. AÇIKÇASI BAKMADIM. DÜNYAYA BİR BEBEK GELDİ VE GÜNAHKAR OLARAK DUĞDU VAFTİZ OLUNA KADAR GÜNAHKARMI.Sevgili kardeşlerim;
Dünyaya gelen bir bebek, Adem’den gelen günahın yükü altında, günah işleme potansiyeline sahiptir. Yani bunu bir tohum olarak içinde taşımaktadır. Elbette dünyaya gelir gelmez, bir bebek günahlı değildir. Ancak içindeki tohum elbette ilerde meyvelerini mutlaka gösterecektir ve günah ortaya çıkacaktır. Bunun karşıtı asla olmamıştır.
“Rom 3:23 Çünkü herkes günah işledi ve Tanrı’nın yüceliğinden yoksun kaldı.”
Aynı şekilde, vaftiz de kişiyi kurtaran bir eylem değildir. Kurtuluş Tanrı’nın sağladığı kurtuluş, İsa Mesih’e imanla lütuf sayesinde gerçekleşir. Bu nedenle önce yürekte bir vaftizin olması ve kişinin ‘ruhta yeniden doğması’ gereklidir. Su ile yapılan vaftiz ise bu eylemin topluluk önünde ikrarından ibarettir. Kurtuluş Tanrı’nın sağladığı karşılıksız lütuf ile gerçekleşir.
teşekkür ederim.
Tanrımız bizleri günahlılıktan kurtarmak için kendi öz oğlunu gönderdi
Şu takıldı aklıma şimdi. Daha önce neden aklıma gelmedi anlamadım. Hz.Adem den, Hz.İsa’ya kadar olan tüm insanlar günahkar olarak mı kaldı? Nasıl kurtuldular? Yani sırf Hz.İsa ile kurtuluşa eriniyor ise neden Allah bunca zaman beklesin oğlunu göndermek için? Neden insanlar bu yükle ile yaşadılar? Hz.İsa öncesi peygamberler dahil?
Dünyaya gelen bir bebek, Adem’den gelen günahın yükü altında, günah işleme potansiyeline sahiptir. Yani bunu bir tohum olarak içinde taşımaktadır. Elbette dünyaya gelir gelmez, bir bebek günahlı değildir. Ancak içindeki tohum elbette ilerde meyvelerini mutlaka gösterecektir ve günah ortaya çıkacaktır. Bunun karşıtı asla olmamıştır.
Her insan, yaratılışı gereği günah işleme potansiyeline sahiptir. Günahsız insan olamaz. Lakin Hz.İsa ya imandan sonra dahi, iman etmiş olanlar-dindar dahi olsa- günah işliyorlar. İşlemeye devam ediyorlar. Bu durumda vaftizin ne anlamı kalıyor?
Günah işleme potansiyeli olan biri neden vaftiz ediliyor ki? Vftiz olunca günahlardan arındın diyorlar. Senin lafına göre günahkar değil potansiyel sahibi çocuklar(bence de öyle) ama böyle bakınca vaftizin nedenini ile zıtlaşılmıyormu?
Sevgili Asil Kardeşim,
Vaftiz olmayı size izah etmeye çalışacağım. Vaftizin ruhsal anlamı: ‘Birileri ile bütünleşme, bir olma, ayni kaderi paylaşma’dır.Biz, bir zamanlar, Adem ile Havva’ya vaftiz idik (suda demiyorum, ruhsal konuşuyorum). Daha doğmamıştık. Onların bedenlerinde idik. Onların kaderleri, bizim kaderimizdi. Ölseler, biz de ölürdük. Yani hiç doğmazdık.
‘AİDS’ hastalığına yakalansalar, bizde aids’li doğardık. Binlerce yıl sonra da olsa. Nesilden nesile geçer, bize de gelirdi. Ama onlar AİDS’e değil, GÜNAH hastalığına yakalandılar. Ve o da, nesilden nesile geçip, bize de geldi ve her birimiz günahlı bir doğa ile doğuyoruz. Öyle yaratılmadık. Düşmenin neticesidir. Aynen AİDS’li yaratılmadığımız gibi. AİDS, bir beden hastalığıdır. GÜNAH ise bir RUH hastalığıdır. AİDS’e çare aradığımız gibi, GÜNAH’A da çare aramalıyız. Doğal kabul etmemeliyiz. Allah öyle yarattı dememeliyiz.
Allah ‘Günah’ın ilâcını da verdi. Bu ilâç, taa baştan, hatta ‘İlk Düşüş’ten hemen sonra vaad edilen İsa Mesih’tir. İsa Geldi ve vaftiz oldu. Niye? Günahkâr mıydı? Hayır. O, bize; yani Günahkâr olan tüm insanlığa vaftiz oldu. Anlatabildim mi?
Nuh’un gemisine binen, Nuh’un kaderine vaftiz oldu. Tanrı, Nuh’u kurtaracaktı. İman eden, Nuh’un kaderini paylaştı. Yani ona vaftiz oldu. Asırlarca sonra da, Tanrı Musa’yı kurtaracaktı. Kızıl denizi açıp, onu geçirecekti. Musa’ya inananlar, Musaya vaftiz oldular. Yani ayni kaderi paylaştılar. O ölse, onlar da ölecekti. Kurtulursa, kurtulacaklardı.
İsa, bize (Günahkârlara) vaftiz olduğunda, bizi temsil etti. Her yönden, insanlığın temsilcisi ve kaderi oldu. “Aman! Adem ve Havva ölmesin. Yoksa biz asla bu dünyaya doğmayız” diyen insan ruhları; şimdi de: “Aman! Sakın düşmesin. Günah işlemesin. Bizi kurtarmaya gelen, binlerce yıl evvelinden vaad edilen, ümitle beklediğimiz, bizim temsilcimiz, tek kurtarıcımız düşerse, bizleri kim kurtaracak? Bizler için cehennem kesinleşir” demekteydi.
Yani, İsa bu dünyada iken, bizi temsil ediyordu. Futbol sahasında bizi temsil eden takımımız gibi. Bedensiz insan ruhları hayal edin, ölmüş veya daha doğmamış, fark etmiyor; “Kaderiniz İsa’ya bağlı. Düşerse; artık kurtuluşunuz kalmadı demektir. O galip gelirse, siz de galip geleceksiniz. O ölümü yenerse, siz de yeneceksiniz. O sizin yeni Adem’inizdir. Siz O’nun içindesiniz ruhsal olarak” deniliyor onlara. Onların yakarışları ise “Ne olur İsa’m, sakın düşme. Şeytan’a kanma. İşkence görsen bile, günaha düşme” olurdu.
İsa düşmedi. Futbol takımımız kazandı. Ama:”Ben de kazanan takımdan yanaydım” demek olmuyor. “Ben, seni temsil ettim sahada, sana vaftiz olmakla. Ben ‘Günahkâr İnsan Takımı’ formasını giydim. Bendensen eğer, ve bu güzellikleri, bu sevinci; ‘Şeytan ve Günah Takımı’na karşı aldığım bu galibiyeti, sen de paylaşmak istiyorsan eğer,’Ben İsa’ya Vaftiz Oldum’ formasını giymelisin” diyor İsa.
İman edip, vaftiz olursan, O’nun galip gelmiş Ruhu, içine gelir ve seni her geçen gün kendisi gibi Kutsal yapar. Bunu döverek, zorlayarak yapmaz. Her seferinde, senin rızan gerekir. Bu yüzden imanlılar, imanlarının zayıflığı nedeniyle düşüp günah işleyebilirler. Ama düşseler bile bu geçicidir. İsa’nın zayıflığından değil, imanın zayıflığındandır. Ama her geçen gün iman güçlenir. Düşenler kalkar, hemen tövbe eder ve bilerek asla günah işlemezler.
Geçmişte, İsa’nın geleceğine inanıyorlardı. Şimdi de, İsa’nın gelmiş olduğuna. Yani, ezelî ve ebedî olan bu hayatta, zaman önemli değildir. İman eden herkes kurtulur. Vaftiz de, günahların yıkanması değildir. Ama eski benliğin ölümünün ilânı ve ‘İsa’da Yeni Yaşam’ın beyanıdır. “Benliğin gücü ile yaşadığım eski hayatıma son veriyorum; O’nu gömüyorum ve İsa’nın Ruh’unun gücüyle Tanrı’da Yeni Yaşamı selâmlıyorum” demektir.
Yardımcı olabildiysem kendimi mutlu sayacağım. Tanrı seni bereketlesin.
Sevgi ve Dualarımla.
- Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.