Türkiyede Hristiyan Olmak Nasil Bir Seydir?
- Bu konu 21 izleyen ve 39 yanıt içeriyor.
-
Yazılar
-
Selam kardeşler,esenlik artan ölçüde İsa Mesih Rab’dir diyen her bir can ile olsun.
En son konu hakkında yazan Viran Dede abim ve başlık.
Türkiye’de hristiyan olmak nasıl bir………
Aşağıdan başlayıp yukarı doğru okudum Timur,Kemal abi,diedline,Başlangıçta söz vardı,ve en son Viran Dede abimiz yazmış.
Türkiye’de Hristiyan olmak demek, her bir yazıda kendinden bir şeyler bulabilmesi demek,
Türkiye’de Hristiyan olmak demek en azından haftada bir kaç kez kelimelerin bittiği yerde olmak demek..!
Kardeşler gerçekten onbeş gündür ağır gribal enfeksiyon geçiriyorum fakat çalışmak zorundayım,gribin iyileşme koşullarından biride bir süre dinlenmek fakat benim şu an öyle bir şansım yok,nedenine gelince, bir bahaneler bulup beni bir an önce işten çıkatmak için apartta bekleyen bir işverenim ve benimle aynı statüde bir mesai arkadaşım var ve bende Mesih’e ait isem bunlara yenilmeyeceğim deyip direniyorum.
Türkiyede Hristiyan olmak galiba böylede bir şey..:)
Türkiye’de Hristiyan olarak yaşamak demek… her kese açık olan, her insanın arabasını koyabileceği bir yere arabanı koyduğunda ,senin Hristiyan olduğunu bilen ve orda sözü geçen Allah ve islam sevgisi ile dolu birileri tarafından kaldır arabanı ordan Nikolas…(Ki ismim Nikolas değil fakat kendilerince bana ney olduğumu ifade etmek istiyorlar) deyip uyarıldığında,
kaldırmıyorum burası herkese açık bir yer dediğinde,kaldır seni burdan kazıyarak kaldırırız dediklerinde…!
Senin filminin kopup..Psikolojinin tavan yapıp,
Kaldırmıyorum ulan…senin el kai-den mi olur,hizbullahın mı olur gelsin onlar beni kazısın..ne zannediyorsunuz siz,yaşarım Mesih’i anlatır,ölürüm Mesih’le olurum demektir Türkiyede Hristiyan olarak yaşamak.
Türkiye’de Hristiyan olarak yaşamak demek….!
İzmir’in kırk kilometre dışında yaşayan Annene meşhur havra sokağından ananın sevdiği balığı alıp elini opmeye gittiğinde komşuların toplanıp…ki içlerinde elinde tesbihle dolaşan akrabalarının olduğu insanların,annene ……. hanım senin oğlan kafir,onun getirdiklerini yemek caizmidir,bir hocaya soralım demektir Türkiyede Hristiyan olarak yaşamak..
Türkiye’de Hristiyan olarak yaşamak demek….
Kilise behçesinde ayinden sonra arkadaşlarla bahçede çay içip sohbet ederken Necati’nin elinde birkaç kağıt ile çıkıp hızla aşşağı doğru giderken, Necati kardeş gel çay içip iki kelam edelim dediğinde,esenlik olsun kardeşler acil karataşa gitmem gerek deyip bembeyaz dişleri ile tatlı gülümsemesi demek..ve
Hele her gün karabağlar Hristiyan mezarlığından günde iki defa geçmek zorunda isen, ve Necatinin mezarı üzerindeki güllere bakıp iç geçiriyorsan,Hele Necati’yi katledenlerin sırıtarak boğazını kesdik fakat fazla acı çekmesin diye başının altına yastık gibi yüksekce birşeyler koyduk demelerinin bizdeki cıldırı nöbetleri demek Türkiyede Hristiyan olarak yaşamak ….
Türkiye’de Hristiyan olarak yaşamak demek kendini emekli lise öğretmeni olarak takdim eden ,kültür seviyesi yüksek…! zatın,
Evet 1915 de bizim güney doğuda ermeni ve Hristiyan techiri olmuştur fakat yinede çok insaflı davranmış bizimkiler, annesi babası ölen bir kızı bizim aile almış büyütmüş vallahi,billahi inanın o kız büyüdü ve beş vakit namazını hiç kaçırmadı..:) öyle güzel bir müslüman olduki,gibi acı ve bir o kadarda psikolojisi bozuk insan martavalları dinlemektir..
Türkiyede Hristiyan olarak yaşamak.
Soğumuşsundur,kelamda yanlışlar, benlikten taşan işler görmüşsündür kiliselerde ve önder Martin Luther gibi yürekle haykırmışsındır, yapmayın etmeyin yazıktır. Mesih bizlerden bunları istemiyor demissindir, söz birlik etmişcesine kilise hokkabazları, seni tehlikeli görmüşlerdir.
Türkiye’de hristiyan olmak bazen tapınaklarda istenmemektir…
Bayağı olmuştur, şehrindeki imanlı arkadaşları görmeyeli ve birkaç kilise toplanmış şifa dağıtmaya kalkmışlardır, haydi kalkıp gideyim demişsindir.
Fakat yıllar da geçse hiç bir şeyin değişmediğine tanık olursun, kafadaki adamlar ve saz arkadaşları aynı fakat, doldur boşalt yaptıkları için değişen sadece ikiyüz kişilik cemaat üyeleridir.
Seni gördüklerinde yanından bir u yaparak geçerler, yokmuşsun gibi davranırlar ve sen onların beynini okursun içlerinden derler ki, halayı bozan adam yine mi sahneye çıktı..:)
Alırsın ceketini çıkarsın kapıdan dışarı kapıda eski bir kardeş, nereye Mutaf kardeş dediğinde, için buruk bir vaziyette, gidiyorum kardeşim İsa bu gece iki ton şifa gönderse bu adamlar onu bile bize vermez, şifa bankasına kendi adlarına yatırırlar der ve o dilini gene tutamazsın… Serin ve çiseleyen yağmurun olduğu izmir gecesinde, Halil Rıfat’tan Göztepe sahiline inip bayiden bir kutu bira alıp, gazeteye sarıp yudum yudum içip, Karşıyakayı seyretmektir, Türkiye’de Hristiyan olarak yaşamak..
Bazen Viran Dede’ye özenmektir,Türkiyede Hristiyan olmak…
Özgür kiliselerin ve Mesih imanlılarının olduğu, insanların hiç bir karşılık beklemeden tapınaklara gittiği bir ülkede,
Gece yarısı kar altında ışıklandırılmış bir katedral veya Rab’bin evini, kalın paltonun yakalarını kaldırıp, bankta oturup gün ışıyana kadar seyredip kendini dinlemektir..
Türkiyede Hristiyan olarak yaşamak…………………………………………!
Esenlikle olsun gerçek Mesih İsa imanlısı kardeşlerim.Sevgili Mutaf… çok iyi anlıyorum seni… hiç merak etme… Ama, sanma, kiliselerin serbestçe ayinlerini yaptıkları, gelenekleri Hristiyan olan ülkelerde de Hristiyanlık pek o kadar şahane bir şekilde yaşanmıyor… Tabi, her nasıl yaşanıyorsa yaşansın tehdidin olmadığı, hür bir ortam içersinde yaşanıyor olması paha biçilmez bir Tanrı armağanı… her ne kadar inanılmaz bir nankörlükle karşılanıyorsa da bu armağan, sık sık.
Buralarda da Efendimiz’in müridliğine canla başla düzülmüş kişiler dışlanıyor, horlanıyor, alay mevzu oluyor, haksız yargılanmalara uğruyor… Üstelik sadece günümüz dünyasının tanrı tanımaz hayat yaklaşımını benimsemiş kişiler tarafından değil (ki bunlar artık toplumun çok büyük bir kesimini oluşturur durumdalar), kendilerini has Mesih inanlısı sanan nice riyakarlar tarafından da…
Mesih yolu bu düşkün dünyanın ruhuna ters, her mekan ve zamanda. Efendimiz’in İllahi paklığı karanlık işler peşindeki dünyeviliğe batmış insana her zaman eleştirel geldiğinden, bu tür insan Kendisine her zaman nefret besler. Efendimiz’in sırf mevcudiyeti bile kire batmış olana eleştiri teşkil eder, rahatsız eder, nitekim.
Ama, tabi, dediğim gibi… sizin durum bambaşka… İnsanın hayatının bile tehdit altında bulunuyor olması büsbütün zor bir koşul, şüphesiz.
Forumda yazıyorken senin değindiklerin hep aklımda… Hatta, çok kez, şımarıklık olmasın veya şımarıklık gibi görünmesin diye, yazmamayı bile düşündüğüm oluyor… Ama hayatımdaki tecrübe birikimini de paylaşmam gerektiği hissi itiveriyor hep… ‘Boşver, şımarık görünme pahasına da olsa, paylaş’ şeklinde bir dürtü döktürüveriyor sözleri… ‘Rab kalplerde olanları bilendir nasıl olsa, korur beni şımarıklık ayartısından’ deyip yazıveriyorum işte.
Rab hepinizi korusun, dayanılması güç durumlardan esirgesin ve, en önemlisi, Kendisi’nden kopmanıza izin vermesin, hiç bir zaman. Bizler, ırki, milli menşeimiz ne olursa olsun kardeşiz… bunu hiç unutmayın… Biz Rab müridlerinde kana dayalı akrabalıkların en ufak bir önemi yoktur… Önemi olan tek şey manevi akrabalıktır. Kendi öz anamız Rab’bın arzusunu ihlal eden bir davranışta bulunsa, kendisine ihtilafta bulunuruz… Kutuplarda yaşayan bir yerlinin Rab’bın arzusuna uygun bir tavrı olsa ona destek veririz, kendisini hiç tanımıyor bile olsak. Bizim Mürşidimizin hayat yaklaşımı bu… bizim de hayat yaklaşımımız öyle olmazsa müridi sayılamayız.
En candan sabır dilekleri…
Ben kendimi herkese ifade etmek zorunda değilim Saygı duymayan benim çevremde zaten bulunamaz.Bu yzüden Türkiye de hristiyan olmak bence zor değil…İranla kıyaslanamaz bile…
[QUOTE” Ben kendimi herkese ifade etmek zorunda değilim Saygı duymayan benim çevremde zaten bulunamaz.Bu yzüden Türkiye de hristiyan olmak bence zor değil…İranla kıyaslanamaz bile…”
][/quote]Kardeş Allıturna
Galiba siz toplumla iç içe yaşamıyorsunuz. Aileniz, çevrenizle olan ilişkileriniz demek ki pek yok, ya da saklanbaç oynuyorsunuz veyahut siz Hrıstıyan değilsiniz! Eğer Hrıstıyansanız, yani kısaca kapalı bir fanus içinde mi hayatınızı yaşıyorsunuz? Bu toplum bir şekilde hayatımızı idame ettirmek için bizleri besliyorsa ve iç içe yaşıyorsak, nasıl kendimizi ifade etmekten alıkoyabiliriz ki? Bu her konu için geçerli değil midir.?Saklıyalım, anlatmayalım, konuşmayalım, İSA MESİH’i ve O’nun MÜJDE’sini es geçelim. Sonra da ‘ben Hrıstıyanım’ diyelim. Bu ikiyüzlülüktür, bu kaçıştır, bu korkaklıktır. Bakın, şu an benim çalıştığım iş yerinde herkes benim Hristiyan olduğumu biliyor.Ve tabi ki bozulanlar olmadı değil, daha önceleri, hiç açılmayan din konuları açılır oldu. Bir iş yapılırken ya da ele bir evrak ya da v.s gibi şeyler alınıp birakılırken, ya da kapıdan içeri girerken. millet başladı besmele çekmeye. Bunu yaparlarken de bakışları her nedense :) bana çevrilmiş oluyor. Ben ise sadece gülümsüyorum. Bir yanda bu davranış şekilleri, diğer taraftan bana gelen sorular. Bana inancımıza ait sorular soruyorlar. Onlara hiç tanımadıkları çünkü İSA MESİH’i sadece peygamber olarak biliyorlar, anlatıyorum. Müjdeyi paylaşıyorum, merakları şu an bir kaç arkadaşın bizi kiliseye götür israrlarına kadar geldi. Kendimi, inancımı ifade etmek zorunda değilim deseydim, müjdeyi anlatamazdım. Bu her konu için geçerli midir dersen..çok özel konuları kalk paylaş, her düşünceni ifade et anlat, özelini paylaş demek farklıdır. Aralarında sınır vardır ki, bu sınıra rağmen anlatır, paylaşırız. İnancı paylaşma ve bu konuda kendini ifade etmede “Zorunlu değilim ifadeniz bence Kutsal kıtap dışı. Açmanın, anlatmanın,paylaşmanın bir zamanı,vardır.Bugün bizlevarsak, düşüncelerimizle, duygularımızla ,hissettiklerimizle varız.Yaşadıklarımız bu toplumda gerçekleşiyor. Yaşadıklarımızla, hissettiklerimizle, inancımızla bu toplumda var olma mücadelesi veriyoruz. Kendimizi soyutlayalım. Din, ekonomik, sosyal konularda kendimizi nasıl soyutlayabiliriz ki? Din konusunda RAB ne diyor? ‘Gidin beni anlatınyo’ diyor. Ekonomik konularda ifade etmeyelim. Bu toplumda kazanıyoruz, işlerimiz bu toplum içinde, sosyal konularda ise hiç var olmayalım. Kendimizi bitirelim.Bakın şimdi merak ettim.? “Saygı duymayan benim çevremde olmaz” demişsiniz.Yani bu bir nevi kaçış mı?
Bu bana saygılı değil, ya da bunlar bana sayğılı değil deyip ilişkinizi mi bitiriyorsunuz? Görüşmeme kararı alıp çevrenizi hep size iyi olanlarla mı dolduruyorsunuz? Vay bu işe yaramaz at çöpe mi? Gerçekten merak ettim.!Türkiye’de iman etmiş gerçek Hrıstıyanlar her zaman acı çeker, her zaman dışlanır, her zaman sözle tacize ugrar, her zaman dayakla yüzyüze kalabilir, aile dışlar, iş yaşamında sana uzaydan gelmişin gibi davranırlar, işten atılabilinirsin, yere yatırılır boğazlar, kurbanlık koyun gibi biçaklarla kesilir.Ya ne kadar güzel ve rahatız değil mi kardeş.
Evet kardeş.. gerçekten Türkiye’de Hrıstıyan olmak çok kolay.Esenlikle.Allıturnam kardeşten alıntı:
Ben kendimi herkese ifade etmek zorunda değilim Saygı duymayan benim çevremde zaten bulunamaz.Bu yzüden Türkiye de hristiyan olmak bence zor değil…İranla kıyaslanamaz bile…
____________________________________________________Allı turnam bizim ele varırsan,
Şeker söyle, kaymak söyle, bal söyle,
Eğer bizi sual eden olursa,
Boynu bükük,benzi soluk,yar söyle.Esenlik olsun İsa Mesih Rab ve kurtarıcıdır diyen her bir cana.
Allıturna kardeşim paylaşımıma buram buram anadoludan bir halk türküsü ile başladım.
Türküdeki turna galiba başka diyarlarda yaşıyor,siz nerede yaşıyorsunuz Allıturnam kardeşim…!
Baksana sizin tabiriniz ile çok rahat yaşıyormuşuz.
Tabi ki rahat yaşarsınız,kışın kışlıkta yazın yazlıkta yaşarsanız emin olun Hristiyan olarak çok rahat yaşarsınız.
Veya sizin hristiyanlığınız kilise kapısından girip çıkana kadar ise yine sizin açınızdan problem yoktur çok rahat yaşarsınız.
Veya sizin hristiyan olduğunuzu sadece İsa Mesih biliyorsa emin olun hiç bir problem yaşamazsınız.Gül gibi geçinir gidersiniz.*Bizler çevremizdeki insanlara kendimizi ifade etmek zorundayız,çünkü canların kurtuluşa ihtiyacı var ve Rab bu konuda bizleri her daim kullanıyor.
Bu konudada her insandan olumlu tepki alacağız diye bir kural da yok.*”Saygı duymayan zaten benim çevremde bulunamaz”
Siz nasıl bir çevrede ve nasıl bir ünvan ile yaşıyorsunuz..:)
Elinizde asa ve yüz kişilik mürit gurubunuz ile mi dolaşıyorsunuz.
Ki insanlar aman ha hazretlerini incitmeyelim diye zorlada olsa size saygı duysunlar..!
Hristiyanların öyle aman aman bana karşı insanlar saygılı olsunlar diye bir dertleri yok.Gerçek Hristiyan kendisine saygılı olmayanlara da saygılı olup iletişim kurabilenlerdir.” Yanlız sizi sevenleri severseniz ne ödülünüz olur? vergi görevlileride öyle yapmıyormu? Yanlız kardeşlerinize selam verirseniz,fazladan ne yapmış olursunuz? Putperestlerde öyle yapmıyormu?”
Matta.5:46-47Hristiyanlığın özü,bizi sevmeyenleride sevebilmek,
Bize saygı duymayanlarada saygı duyabilmektir,aksi taktirde diğerlerinden ne farkımız kalır.Bak kardeşim İran’da Hristiyan olarak yaşamak çok daha zormuş..!
Ne yapalım yani Bodrum veya Alanya’da Hristiyan olarak yaşam daha kolay diye Erzurum,Malatya veya Konya’daki Hristiyan kardeşlerimiz tası tarağı toplayıp Bodrum’a mı yerleşsinler.İran’da saygın bol dolarlı,nüfuzlu bir aileden olursun,dört ay Londra beş ay Oslo kalan üç ayıda İranda Malikanende, sapa samana bulaşmadan yaşarsın,senin için İran’da da problem olmaz.
Tam tersi Kum kentinde doksan model taksi ile şöförlük yapıp ekmek paranı çıkarmaya çalışirsın,Rab İsa’na sabahın seherinde dua ederken yakalanırsın din ajanına,kolunu,kafanı kestirirsin TURNAM kardeşim.
Bak Turnam kardeşim Suudi elleri kolları kesik bir sürü Senegalli,Sudanlı gariban müslüman ile dolu,neymiş hırsızlık ve benzeri suçlar işlemişler.
Tabi garibanlar ya,
Peki Suudi ağalar ne yapıyor,atla uçağa, bir saat sonra Roma’da senin Milano’da, ye tiyebildiğin her haltı nasıl olsa şeriat yok.
Ülkende’de iki metre kilim çaldı diye garibin sağ eli yok
Sonrada dünya televizyonlarında flaş haber homoseksüel suudi prens ilişkisi olduğu afrikalı kölesini Londra’daki otelin asansöründe vura vura öldürdü.
Neyseki olay avrupada oldu,prens yirmi yıl ceza aldı. Ağamın ülkesinde olsaydı hacı baba prens, bırakın kölenin kendisini,kölenin yedi sülalesinide öldürttürdü.
Elline sağlık zaten pek çok cevabı size Saba vermiş.
Kalın esenlikle.allıturna;19986 wrote:Ben kendimi herkese ifade etmek zorunda değilim Saygı duymayan benim çevremde zaten bulunamaz.Bu yzüden Türkiye de hristiyan olmak bence zor değil…İranla kıyaslanamaz bile…Sevgili Kardeşim,
Şu an söyliyeceğim şeyin doğru olmadığını biliyorum, Çünkü Tanrı, ‘asla ve asla Tanrın olan Rab’bi denemeyeceksin’ der. Ama senin bu iddialı konuşmana karşılık şunu söylemek istiyorum.. Bir Hristiyanın Türkiye’de hangi şatlarda yaşadığını anlamak tatmak ister misin?
Önce ailene, yakın dostlarına, çevrene, sonra sosyal paylaşım ağ adreslerinde Hristiyan olduğunu açıkla, birkaç tane İncil’den ayet koy bakalım. Sadece bunu anlamak için yaptığında bile nasıl bir tepki alacaksın gör….
Ama hamdolsun ki, Rab bizlere zorluklar içinde O’nu sevmemizi O’na iman etmemizi sağladı…
Sevgiyle..NURDEM;20015 wrote:Sevgili Kardeşim,
Şu an söyliyeceğim şeyin doğru olmadığını biliyorum, Çünkü Tanrı, ‘asla ve asla Tanrın olan Rab’bi denemeyeceksin’ der. Ama senin bu iddialı konuşmana karşılık şunu söylemek istiyorum.. Bir Hristiyanın Türkiye’de hangi şatlarda yaşadığını anlamak tatmak ister misin?Önce ailene, yakın dostlarına, çevrene, sonra sosyal paylaşım ağ adreslerinde Hristiyan olduğunu açıkla, birkaç tane İncil’den ayet koy bakalım. Sadece bunu anlamak için yaptığında bile nasıl bir tepki alacaksın gör….
Ama hamdolsun ki, Rab bizlere zorluklar içinde O’nu sevmemizi O’na iman etmemizi sağladı…
Sevgiyle..
Türkiye’de veya Islam Ülkelerinde hristiyanlara karsi hosgörü vardir(!!) diyen herkese Nurdem kardesimin önerdigi tecrübeyi yapmalarini bekliyorum.Eger YAPAMIYORLARSA sessiz kalsinlar ve hristiyanlarin neler yasadiklarina dair fikir yürütmesinler.
SevgilerNURDEM´isimli üyeden Alıntı
Sevgili Kardeşim,
Şu an söyliyeceğim şeyin doğru olmadığını biliyorum, Çünkü Tanrı, ‘asla ve asla Tanrın olan Rab’bi denemeyeceksin’ der. Ama senin bu iddialı konuşmana karşılık şunu söylemek istiyorum.. Bir Hristiyanın Türkiye’de hangi şatlarda yaşadığını anlamak tatmak ister misin?Önce ailene, yakın dostlarına, çevrene, sonra sosyal paylaşım ağ adreslerinde Hristiyan olduğunu açıkla, birkaç tane İncil’den ayet koy bakalım. Sadece bunu anlamak için yaptığında bile nasıl bir tepki alacaksın gör….
Ama hamdolsun ki, Rab bizlere zorluklar içinde O’nu sevmemizi O’na iman etmemizi sağladı…
Sevgiyle..
Nurdem kardeşim esenlik siz ve tüm Mesih imanlıları ile olsun.Gerçekten sade ve yalın bir kaç kelime ile konunun özünü anlatmışsınız.
Eğer gerçek Hristiyan’lar sa ve Mesih’in dediği gibi insanların önünde yaşayan Tanrı Rab İsa Mesih’e ait olduklarını söylerlerse,onu inkar etmezlerse….!
Önce ailenin % 70’ini,
Sonra dostlarının %80’ini,
Ve sosyal hayatının……..% 90’ını kaybederler.Bu istatistikleri nereden mi çıkardım,kendi hayatımdan.
Ha……! kilise kuşu isen ve sadece kilisede ötebiliyorsan hiç bir şey kaybetmezsin.
Hatta,mesela hem kilisede pastör olmak istersin, hem de Denizli veya Aydın’da veya bir başka şehirde
müslüman akrabanın cenaze namazında,namaza saf tutarsın.Böyle yaşar isen senin hayatında hiç bir problem olmaz.Müslüman ve Hristiyanlar arasında gül gibi,bal gibi yaşar,geçinir… :) gidersin.
Nurdem kardeş yüreğine sağlık aslında az ve öz çok şey söyledin.
Esenlik olsun İsa Mesih Rab ve Kurtarıcımdır diyen her bir cana….Amin.
“İnsanların önünde beni açık ca kabul eden herkesi, ben de göklerdeki Baba’mın önünde açıkca kabul edeceğim,İnsanların önünde beni inkar edeni,ben de göklerdeki babam’ın önünde inkar edeceğim.”
Matta 10:32-33
allıturna;19986 wrote:Ben kendimi herkese ifade etmek zorunda değilim Saygı duymayan benim çevremde zaten bulunamaz.Bu yzüden Türkiye de hristiyan olmak bence zor değil…İranla kıyaslanamaz bile…Aslında senin yazını kopyalıyor olmam sana karşı bir antipadi beslediğim için değil sevgili kardeşim, Sadece notlarına baktığımda 1 defa not yazmış biri olarak sadece eleştirini yapmak adına burada olduğuna inandığımdandır. Rab senin yokluğunda senin kalbini kıracak sözler sarf etmekten beni men etsin… (amin)
Bu forumda Hristiyanların Türkiye Cumhuriyet’i koşullarında gayet mütevazi yaşam sürdüklerini, bu toprakların birçok medeniyete ve inanca beşiklik yaptığı safsatalarını yazanlar adına bu hafta yazdığım son köşe yazımı okumalarını rica ediyorum. İnanın okuyacağınız yazı benim yaşadığım engellemelerin en basitleri, en acısı az olanlardan biri diyebilirim. Çünkü çok daha zor yıldırma politikalarının üzerimde uygulandığını açıkça ifade edebilirim.
Bu günlerde de on binlerce insanın ( bunların arasında ateisti, deisti, hristiyanı da mevcuttur. Mutlaka oy vermek mecburidir çünkü) oy verdiği bir Belediye Meclis Üyesi bir senedir hakkımda söylencelerde bulunmuş, başarılı olamayınca da, bünyemizde yazarlık yapanları tenkit ederek “Sen nasıl m üslümansın? Bu adamın gazetesinde nasıl çalışıyorsun?” tarzında söylemlerde bulunarak içten yıkma girişiminde bulundu. Ama Rab’be şükürler olsun ki, bünyemizde faaliyet gösteren herkes dini inancımı bilerek benimle kalemşörlük yapmaya başladılar. Ve şimdi artık daha özgürüm, benim görüşümde olmasalar da, herkesin fikri ve inancında özgür olacağını savunan 8 kişi, her ne olursa olsun seninleyiz diyecek cesareti gösterdiler. Uzun zamandan beri çıkmayan gazetemizde bu gün baskıya giriyor :)) Bu sevinçle bu duygularımı paylaşmak istedim…
Sevgiyle Kalın..
Rab zorlukların ardından karanlığı yenecek ışığı mutlaka gönderiyor.. Yeter ki imanınızı yitirmeyin…!
http://www.kariyergazetesi.net/hbr/haberdetay.asp?ID=1033Sevgili Nurdem,
İsa Mesih’e iman ettikten sonra yaşadıkların kolay şeyler değil, ama Rabbimiz bunların olacağını daha önceden söylemişti. İsa Mesih’e iman eden kişileri Şeytan tekrar geri kazanmak için çeşitli şekillerde saldırır ve onları yıldırmaya çalışır. Mesih uğruna öldürülenler, evlatlıktan atılanlar, evlerinden ve işlerinden kovulanlar vardır. Ama Rab’bin izni olmadan saçımızdan bir tel dahi düşmeyecektir. İncil’de İsa Mesih şöyle diyor:‘ Kardeş kardeşi, baba çocuğunu ölüme terkedecek. Çocuklar anne babaya başkaldırıp onu öldürecek. Benim adımdan ötürü herkes sizden nefret edecek. Ama sonuna kadar dayanan kurtulacaktır.’ (Matta 10:21-22).
‘Bedeni öldüren, ama canı öldüremeyenlerden korkmayın. Canı da bedeni de cehennemde mahvedebilen Tanrı’dan korkun’ (Matta 10:28).
‘İnsanların önünde beni açıkça kabul eden herkesi, ben de göklerdeki Babam’ın önünde açıkça kabul edeceğim. İnsanların önünde beni inkar edeni, ben de göklerdeki Babam’ın önünde inkar edeceğim’ (Matta 10:32-33).
Sevgili Nurdem, Rab’bin seni gücünden fazla denemeyeceğinden emin ol! O her durumda, her sıkıntıda senin yanındadır. Bu zorlukları İsa Mesih’le birlikte aşacağına inanıyorum. Hamdolsun yaşamında güzel şeyler olmaya başlamış bile… Evet senin de dediğin gibi ışık karanlığı yenecek!
‘Bu nedenle şimdi kısa bir süre çeşitli denemeler sonucu acı çekmeniz gerekiyorsa da, sevinçle coşmaktasınız. Böylelikle içtenliği kanıtlanan imanınız, İsa Mesih göründüğünde size övgü, yücelik, onur kazandıracak, imanınız ateşle arıtıldığı halde yok olup giden altından daha değerlidir’ (1.Petrus 1:6-7).
Sevgilerimle
- Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.