Tevrat’ta ve İncil’de Kehanetler.

  • Bu konu 2 izleyen ve 3 yanıt içeriyor.
4 yazı görüntüleniyor - 1 ile 4 arası (toplam 4)
  • Yazar
    Yazılar
  • #27688
    Anonim
    Pasif

    İNCİL ve TEVRAT’ taki KEHANETLER.

    İncelendiğinde genel olarak, sembolik bir dil kullanılmış olan kutsal kitap’taki kehanetlerde,bazen üstü-örtülü,bazende anlaşılır ifadelerin
    var olduğu görülür.

    Eski Antlaşma bölümünde ifade edilmiş,günümüze ilişkin kehanetler o dönem yaşamış olan,peygamberlerinin, çevrelerine ürkütücü gelen,çok sayıda gerçekleşmiş kehanetleri vardır.

    En belirgin olanı,Kutsal Kıtap’ı okuyan bir kişinin ,dikkatini çeken peyganberlerin bildirdikleri kehanet ,dünyanın dört bir yanına dağılmış olan İsrail’lilerin ,yeniden bir bayrak altında bir araya geleceklerini söyleyen kehanet’tir.Bunu belirten peyganberler ise, Hezekiel, Yeremya, Hoşea gibi peygamberlerdir.

    Örneğin:

    “Onlara de ki ‘Eğemen Rab şöyle diyor İsrailliler’i gittikleri ulusların içinden alacağım.
    Onları her yerden toplayıp ülkelerine geri getireceğim.Onları tek ulus yapacağım.”
    Hezekiel 37:21

    Ve bu gün İsrail Halkının hala direnmelerine ilişkin.

    “Atalarımızı dinlemek istemediler,inatla sırtlarını çevirdiler,duymamak için kulaklarını tıkadılar.Kutsal Yasa’yı ve herşeye eğemen Rab’bin kendi Ruh’uyla gönderdiği önceki peyganberler aracılığıyla ilettiği sözleri dinlememek için yüreklerini taş gibi sertleştirdiler.”
    Zekeriya 7:12

    Kehanetler içinde “Zamanların sonu” kıyamet gününe ilişkin kehanetleri de bulunmaktadır.
    kıyamet gerçekleşmeden önce, meydana geleceğini bildirdikleri bazı doğal afetler ve savaşlar vardır ki, anlatılanlar günümüzde gördüğümüz ve şahit olduğumuz şeylerdir.

    Apokrif Ezra’nın kitabında, “Korkunç bulutlar yükselip tüm canlıları yok edecek. .. kentleri, duvarları, dağları, ormanların ağaçlarını, otlakların otlarını ve ekinlerini yok edecekler … “

    Tevrat’daki İklim Değişiklikleri İle İlgili Kehanetler

    Peygamber Yeremya’nın kitabında üstün bir kaynaktan geldiği şüphe götürmeyen şu kehanet mevcuttur burada ,babillerden bahsediyor ve ilerde bu ülkede oluşacak sularla ilğili, ve kuraklıkla ilğili suların kuruması ile ilğili bir bildirim söz konusudur.Yeremya 50:38

    Ayrıca Peygamber Yeşaya’nın ,Yeşaya Bölümünde, Babil hakkında aynı anlamda bir kehanet mevcuttur:

    “Ben Tanrı,Sadom ve Gomora’yı nasıl yerle bir ettimse,Kralların en güzeli Babil’i de yerle bir edeceğim.
    Yeşaya13:19 .

    Bu kehanetler Mezopotamya dünyanın en zengin tarım bölgesi olduğu zamanlar kaydedilmişlerdir. Hiç kimsenin akıl ve hayaline buraların bugün böyle tamamen çorak bir çöl haline dönüşebileceği gelmezdi.

    Örneğin bugün size biri kalkıp
    “Batı Avrupa’nın veya diğer zengin bir tarım ülkesinin en bereketli arazileri çöl haline gelecektir!” dese buna inanabilir misiniz?
    Eminim ki buna hayır derdiniz.

    Yukarıda ismi geçen bu peygamberlerin ölümlerinden sonra dahi Babil’de önemli tarımsal üretim değişmelerine sebep olacak hava değişimleri kaydedilmemiş..
    Bu peygamberlerin, o günün insanları için, bu şartlar altında tamamen saçmaladıkları sanılmıştı. Normal olarak herkes öyle düşünmekte haklı idi. Fakat zaman, bu kehanetlerin aynen söylendiği şekilde gerçekleştiğini ortaya koymuştur.

    Heredot’un zamanından kısa bir müddet sonra bu arazinin verimi nehirlerden gelen suların azalmasıyla süratle düşerek nihayet İmparator Hadrian zamanında kuraklıktan Roma kıtalarının tamamen çekilmelerine sebep olmuştur.

    Bundan 2000 yıl evvel Mısır’ın iklimi çok farklıydı. Meşhur İskenderiyeli Grek coğrafyacısı Ptolemeus,Mısır’ın milattan iki yüzyıl evvelki iklimini gayet dikkatle izlemiştir ..

    Bugün aradaki fark muazzamdır!
    Bugün, Mısır iklimi yazları kuraktır. Halbuki o zaman gayet bol yağmur yağardı. Şimşekler devamlı görünen olaylardandı.

    Peygamber Hezekiel’in kitabında 29’uncu, bölüm ayet 9-10 da.Mısır’ın kurak bir ülke haline geleceğine dair kehanet vardır. Mısır’a ait bu hükümler çok sonra gerçekleşmiştir. Mısır, Roma devrinde dahi imparatorluğun hububat ambarı olmakta devam etmişti.

    Tevrat’ta Peygamber Hezekiel’in kitabında şu ifadeler yer almaktadır:

    “Ve! Mısır diyarı harabe ve çöl olacak ve böylece benim Rab olduğumu bilecekler; zira o nehir benimdir ve onu ben yaptım dedi; bundan dolayı Ben sana karşıyım ve senin nehirlerine karşıyım ve Mısır diyarını Sevene Kulesi’nden Habeş il sınırına kadar tamamen bir harabe ve çöl yapacağım.”
    Hezekiel: 29:9.10

    Ayrıca dikkate değer bir nokta ise, Sahra’nın 2000 mil (Nil kıyısından) kadar bir kısmının o zamanlar yemyeşil otlak olduğun, Fransız arkeologları tarafından keşfedilmiş olmasıydı. Fakat sonuçta kehanetler aynen gerçekleşerek, Mısır bugünkü iklim şartlarına kavuşmuştur. Nil kıyıları dahi bugün ekseriyetle kupkuru çöl rüzgarlarına açık vaziyette ve genişlemekte olan çölün kurutucu tesirlerine maruzdur.

    Milattan önce 586 senesinde kaydedilmiş olan bu keha*netten sonra neler olmuştur?

    İşte tarih ve arkeolojinin inkar kabul etmez delilleri gözlerimizin önüne serilmişlerdir.

    Peygamber Hezekiel yukarıdaki ifadeleri yazmış olduğu zaman Mısır firavunları Nil Vadisi’nin 2000 mil batısına kadar uzanan arazileri kontrol edebiliyorlardı.
    Son zamanlarda iki Fransız arkeoloji uzmanı, Sahra’da yapmış oldukları araştırmalar sonucunda, Eski Mısır tarafın dan kontrol edilen bu dünyanın en büyük çölünde, son dere*ce dikkate değer sanat eserleri bulmuştur. Kaya üzerinde kazılmış olan şekillerden Sahra’nın vaktiyle:

    “Büyük hayvan sürülerini besleyebilecek geniş bir mera halinde bulunduğu” meydana çıkmıştır
    Baltimore Sun gazetesi 29 Mart 1964

    Bu şaşılacak kitabelerde oranın o derecede verimli bir arazi olmakla beraber, aynı zamanda da Mısır’a ait olduğunu ispat eden Mısır’ın sembolü boynuzları arasında bir güneş diski tutan bir koç da bulunmuştur.

    Hezekiel zamanındaki bu kehanetler hiç şüphe yok ki, Mısırlılara bir deli saçması gibi gelmiş olabilir.Bugünkü Mısır çorak bir memleketin, hatta Nil’in etrafındaki arazi dahi yarı çorak, çölden esen sıcak rüzgarların kavurduğu ve gittikçe çölleşen bir arazidir.

    SONUN BELİRTİLERİ:

    ” İsa onlara şu karşılığı verdi: “Sakın kimse sizi saptırmasın!
    Birçokları, `Mesih benim’ diyerek benim adımla gelecek, birçok kişiyi saptıracaklar.
    Savaş gürültüleri, savaş haberleri duyacaksınız. Korkmayın sakın! Bunların olması gerek, ama bu daha son demek değildir.
    Ulus ulusa, devlet devlete savaş açacak; yer yer kıtlıklar, depremler olacak.
    Bütün bunlar, doğum sancılarının başlangıcıdır.
    O zaman sizi sıkıntıya sokacaklar ve öldürecekler. Benim adımdan ötürü tüm uluslar sizden nefret edecek.
    O zaman birçok kişi imandan sapacak, birbirlerini ele verecek ve birbirlerinden nefret edecekler.
    Birçok sahte peygamber türeyecek ve bunlar birçok kişiyi saptıracak.
    Kötülüklerin çoğalmasından ötürü birçoklarının sevgisi soğuyacak.
    Ama sonuna kadar dayanan kurtulacaktır.
    Göksel Egemenliğin bu müjdesi tüm uluslara bir tanıklık olmak üzere bütün dünyada duyurulacak, ve son o zaman gelecektir.
    Damda olan, evindeki eşyalarını almak için aşağı inmesin.
    Tarlada olan, abasını almak için geri dönmesin
    O günlerde gebe olan, çocuk emziren kadınların vay haline.
    Dua edin ki, kaçışınız kışa ya da Sept gününe rastlamasın.
    Çünkü o günlerde öyle korkunç bir sıkıntı olacak ki, dünyanın başlangıcından bu yana böylesi olmamış, ondan sonra da olmayacaktır.
    O günler kısaltılmamış olsaydı, hiç kimse kurtulamazdı. Ama seçilmiş olanlar uğruna o günler kısaltılacak.
    Eğer o zaman biri size, `İşte Mesih burada’, ya da `İşte şurada’ derse, inanmayın.
    Çünkü sahte mesihler, sahte peygamberler türeyecek; bunlar büyük mucizeler ve harikalar yaratacaklar. Öyle ki, ellerinden gelse, seçilmiş olanları bile saptıracaklar.

    İşte size önceden söylemiş bulunuyorum.

    Bunun için size, `İşte Mesih çölde’ derlerse gitmeyin. `Bakın, iç odalarda’ derlerse inanmayın.
    Çünkü İnsanoğlu’nun gelişi, doğuda çakıp batıya kadar her taraftan görülen şimşek gibi olacaktır.
    Leş neredeyse, akbabalar oraya üşüşecek.
    O günlerin sıkıntısından hemen sonra,
    Güneş kararacak,
    Ay ışığını vermez olacak,
    Yıldızlar gökten düşecek ve,
    Göksel güçler sarsılacak.’
    O zaman İnsanoğlu’nun belirtisi gökte görünecek. Yeryüzündeki bütün halklar ağlayıp dövünecek, İnsanoğlu’nun gökteki bulutlar üzerinde büyük güç ve görkemle geldiğini görecekler.
    Kendisi, güçlü bir borazan sesiyle meleklerini gönderecek ve onlar, O’nun seçtiklerini, göklerin bir ucundan öbür ucuna kadar dört yelden alıp bir araya toplayacaklar.
    İncir ağacından ders alın! Dalları filizlenip yapraklarını sürünce, yaz mevsiminin yakın olduğunu anlarsınız.
    Aynı şekilde, bütün bunların gerçekleştiğini gördüğünüzde bilin ki, İnsanoğlu yakındır, kapıdadır.
    Size doğrusunu söyleyeyim, bütün bunlar olmadan bu kuşak ortadan kalkmayacak.
    Gök ve yer ortadan kalkacak, ama benim sözlerim asla ortadan kalkmayacaktır.”
    Matta24:1.32

    “Bunun için uyanık kalın.Çünkü Rabbinizin geleceği günü bilemezsiniz.”
    Matta 24:42

    “Bunun için siz de hazır olun! Çünkü İnsanoğlu, ummadığınız bir saatte gelecektir.”
    Matta 24:44

    Dünyadaki Her Yerde Yüzlerce Can Alan,Giderek Artan Depremler

    İsa Mesih’in Mesih hakkında Eski Antlaşmada’ki (kehanet demiyorum ben buna peyganberlik diyorum) tümünü denetlemesine olanak yoktur.neydi yapılan peyganberlikler örneğin İsa Mesih’in doğacağı yeri seçme (Mika 5:2) ,bakireden doğma(Yeşaya 7:14) öleceği zamanı belirleme (Daniel 9:25) ait olacağı boyu(yaratılış 7:14) gördüğü ihanet ve ölüm şekli,bedeninin delinmesi ve gömülüşü bunlar yerine gelmiş peyganberliklerdir.
    İSA Mesih’in söylemiş olduğu çoğu şey gerçekleşti.Çevrenize ,ülkelere,
    insanlığa bir bakın. Her yerde ayaklanmalar, savaşlar, terör olayları tırmanarak sürüp gitmektedir. Çok kısa aralıklarla yaşanan iki buyük Dünya Savaşı’nın ardından silahlanma yarışı daha hızlanmış, nükleer silahlar tüm insanlığı tehdit eder bir hale gelmiştir. Depremlerde büyük bir artış olduğu ve bunların giderek şiddetlendiği de bir gerçektir. 30-40 yıldan beri Peru, Çin, Alaska,Meksika, Türkiye, Endonezya, Kaliforniya, Japonya ve daha pek çok yerde meydana gelen depremlerde şiddet artışı saptanmıştır. ve bu depremlerde bir çok insan hayatını kaybetmiştir.Sahte peyganberler ortaya çıkarak Mesih olduklarını iddia ediyorlar.Afrikaya bakın kıtlıktan bebekler ölüyor.İman edenlerin çektikleri sıkıntılar,yaşanılan ölümler,korkularına yenilen Mesih’ten uzaklaşan imanlılar,
    nefretin, öfkenin her yere eğemen oluşu.sevgisizliğin,her yere kök salışı..

    İSA Mesih’in, dediği bir çok şey gerçekleşmiş durumda.
    Rab İsa Mesih,hepimize yardımcı olsun.

    Esenlikle.

    #37322
    Anonim
    Pasif

    Yukarıda kıyamet öncesi alametlerden bahsetmissiniz,gercekten cok ilginc bir calısma olmus.Yalnız dikkatimi ceken bir bölüm var..” O zaman sizi sıkıntıya sokacaklar ve öldürecekler. Benim adımdan ötürü tüm uluslar sizden nefret edecek ” Su anki dünyada hristiyanların sıkıntıya düstügü ya da inancından dolayı öldürüldügünü söylemek cok zor bence.Hristiyan aleminde ölen insan sayısı müslüman cografyasında ölenlerin yüzde biri kadar dahi degildir.Öyle ki afganistan,ırak.suriye ve aklıma gelmeyen hemen her müslüman cografyasından yüzlerce ölüm haberini televizyonlardan sizlerde takip ediyorsunuzdur.Ileride müslüman nüfus hakimiyeti ele gecirip hristiyan aleminde bugünkü müslüman cografyasında olan ölümler,savaslar orada mı yasanacak? (Acık söylemeliyim ki önümüzdeki 500 sene müslümanların hakimiyeti ele geciremeyecegi gün gibi ortadadır)…Calısmalarınız ve eger verirseniz cevabınız icin simdiden tesekkür ederim.

    #37326
    Anonim
    Pasif

    Sayın. Sefikinan.diyorsunuz ki:

    “Ileride müslüman nüfus hakimiyeti ele gecirip hristiyan aleminde bugünkü müslüman cografyasında olan ölümler,savaslar orada mı yasanacak?”
    Hayır Ayet’te bu anlatılmıyor.Ayet büyük sıkıntı dönemini,zamanını anlatıyor,burda anlatılmak istenilen Mesih’in ikinci gelişidir. bu ikinci gelişinden bir önceki zaman olan ,büyük sıkıntı dönemidir Büyük sıkıntı döneminde sadık inanlılar büyük sınanmalardan geçecek İsa Mesih’e sadık olanlar mahkemelere verilecek inancından vazgeçmeyenler öldürülecek,şehit edilecek.İsa Mesih’in ikinci gelişinden önce yedi yıllık dönemden bahsediyor söz konusu olan bu yedi yıllık zamandan bahsediyor.
    Esenlikle.

    #37327
    Anonim
    Pasif

    Zaman ayırarak cevapladıgınız icin tesekkür ederim.Esenlikle kalın…

4 yazı görüntüleniyor - 1 ile 4 arası (toplam 4)
  • Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.