Sorum olacak…
- Bu konu 11 izleyen ve 17 yanıt içeriyor.
-
YazarYazılar
-
10. Ağustos 2010: 19:29 #35322AnonimPasif
Kuran da her şey yazılıdır değil mi?! Ama yalnızca bu söz söylenir, miş li geçmiş zamanın rivayeti ekiyle söylenir. Öyleymiş, yazılıymış, kuran da yazarmış…. Peki hadi gösterin ayetleri dediğinizde ise kalakalırlar. Bilmiyorum tam hangi ayet ama kuranda varmış denir. Ama bunun bir geçerliliği var mıdır? Tabii ki yoktur. Hikayelere, uydurmalara, fesatlıktan kaynaklanan söylemlere,iddialara da inanamayız.
Asıl siz şimdi kuranda varolduğunu ısrar ettiğiniz istanbul’un fethiyle ilgili ayeti yazın, ben de buna çok sevinirim.
10. Ağustos 2010: 20:44 #35323AnonimPasifKuranda bunun hangi ayette gectigini bilmiyorum. Eger geciyorsa da inan hic önemli degil. Budist rahipler bile mucizeler temsil edebiliyorlar. Komsu falci teyze bile bazi mucizevari seyler gösterebiliyor. Medyumlar Büyücüler Hindu inanisinda kimseler evet kabul ediyorum ki bircok mucizevari seyi basariyorlar. Ruhsal dünyada gücler cok, iletisim kurulur da birlikte yasanir da Onlardan yararlanip mucizeler de gösterilebilir. Sunu belirtmeliyim ki bizer Rab bin disinda hicbir kaynagin suyundan icmek istemiyoruz. Baska kaynaklar tatlidir ama zehirlidir de. Ayrica belirtmerliyim ki Mesihin yapmis oldugu mucizelerin büyüklügünde mucizeleri bu dünyada kimse gerceklestirmedi, gerceklestiremeyecektir de. Önceden bir seyi haber vermek nedir ki Mesihin yaptiklarinin yaninda (incili okursaniz görürsünüz) Incilde gecen önceden haber verme, bir sehir icin degil tüm dünya insanlik icin var. Söylenen her sey gerceklesti de hala gerceklesiyor da
11. Ağustos 2010: 8:56 #35329AnonimPasifhadisi şerifmiş.. Hz. Muhammed söylemiş.. ve olduda..
Ama bize Kuranda müjdelendi demişlerdi.. Kandırdılarmı yaaaaa11. Ağustos 2010: 18:32 #35327AnonimPasifSevgili Diedlie hadislerde geciyorsa yalnizca sahih hadisler ciddi alinir. Sana kac numarada gectigini söylesinler. Astronotlar ezan sesi duydu dediler, yalan cikti. Cristof Colmb müslüman oldu dediler yalan cikti. Obama müslümanlarin kurtaricisi dediler, simdilerde sesleri kesildi. Yalan cok
11. Ağustos 2010: 22:35 #35328AnonimPasifSevgili diedlie,
Evet söylediğin doğru.bende bir zamanlar bunu duymuştum.ve hatta,fethi yapacak Komutanın Fiziksel tarifi bile Kuran’da yazılı demişlerdi.İman etmeden önce Kuranı okuyup incelediğimde,Istanbul’la ilğili bir Sure’ye rastlamadım.
Senin değimin’le..KANDIRILDIK..Yaaa.12. Ağustos 2010: 9:26 #35336AnonimPasif@Mustifi 19041 wrote:
Sevgili Diedlie hadislerde geciyorsa yalnizca sahih hadisler ciddi alinir. Sana kac numarada gectigini söylesinler. Astronotlar ezan sesi duydu dediler, yalan cikti. Cristof Colmb müslüman oldu dediler yalan cikti. Obama müslümanlarin kurtaricisi dediler, simdilerde sesleri kesildi. Yalan cok
haklısınız yalan olabilir.
@Saba 19042 wrote:
Sevgili diedlie,
Evet söylediğin doğru.bende bir zamanlar bunu duymuştum.ve hatta,fethi yapacak Komutanın Fiziksel tarifi bile Kuran’da yazılı demişlerdi.İman etmeden önce Kuranı okuyup incelediğimde,Istanbul’la ilğili bir Sure’ye rastlamadım.
Senin değimin’le..KANDIRILDIK..Yaaa.İnanamıyorum.. müslümanlıkta yalanlar dolaşıp duruyor.
mesela bir kıssa yazıyordu kitapta.. Hz. Muhammedin kediyi uyandırmaması ile ilgiliydi.. Ama Meğerse O kediyi uyandırmayan Hz. Muhammed değilmiş.. Bunu açıkladılar.. Hepte kandırılıyoruz.. Zaten çok disiplinde yaşıyorum resmen.. Her şey günah.. saçını siyaha boyamak,yüzüstü yatmak,saçlarını açmak… Tabi bende uymadığım için kendimi bana günahkar hissetirdi müslümanlık..16. Ağustos 2010: 14:07 #35366AnonimPasifŞimşeği çaktıran TANRI, Yağmuru yağdıran TANRI, depremi yapan TANRI … Eee , o halde ne gerek var boş rivayetlere ? Herşeyden mesul olan TANRI ise, salla hadisleri ve araştırmaları herşey boş ! Bize DÜNYA DÜZDÜR diye gelecek bir Hristiyanın veya “vatan için ölen şehit değildir” diyecek taşdevrinden kalma bir Müslümanın fikrine saygı duymamızı beklemeyin…
17. Ağustos 2010: 13:56 #35371AnonimPasif@diedline 19031 wrote:
Mesela Kuranda İstanbulun fethedileceği önceden müjdeleniyor. Ve olduda… İncilde bir şeyin önceden söylenildiği ve sonradanda bunun olduğu oldu mu hiç?…
Cevap verirseniz sevinirim.linieSevgili Diedline;Kur’anda geçmeyen bir konuyu, Kur’anda var olduğunu ve bunun da zaman içinde gerçekleştiğini savunurken, “hadi İncilde’de gelecekten mesaj varsa söyleyin” tarzında bir söylemde bulunuyorsun..! Lakin Kur’anı da bilmeden bunu yapıyorsun..
Günüzmüzde Kur’anı iyi bilenler içindeki ayetleri okuduklarından İncil için sadece dğiştirilmiştir gibi basit kaçamal bir bahane ye savunurlar. Kur’anı okumayan sadece duyumları ile itikat sahibi olanlar ise, Gerçek Müslüman edası ile savunma yaparlar..
Gelelim senin iddiana..Söylemiş olduğun kehanet Kur’an yeti değil, Hadis olarak geçmektedir.
Hadis-Kur’an-Sünnet
bu üçleme ye baktığımız da günümüz de Kur’an değil, Hadis ve Sünnet uygulanır, Kur’anda geçmeyen ama geçerlilik olarak kabul edilen hadisler ışığında ibadetler ve itikat görevleri yapılır…
Peki Diyelim ki Kur’an gerçek..!! O halde neden Kur’anın içinde geçen ibadet şekillerine hadislerde ve sünet olduğu iddia edilen eklemeler yapılırda buna uyulur..Bugün baktığımızda su geçirmez bir gerçek var, Müslümanlar kendi kitaplarından daha çok sünnetleribilmekteler.. Hadislere itikat etmeteler….
Tevrat-Zebur ve İncil’de ise Tanrının sözlerinin yanı sıra kendilerinin sözleri de bizzat yer almışken, Muhammed’in hadis denilen sözleri neden kitapta yer almamıştır.
Biz insanoğlunun kendimize olduğu kadar başkalarına da kahramanlık yüklemekte üstümüze yoktur. Bir başarı yada olay gerçekleştiğinde başkası kapmadan biz kapar ve o an ona bir söylem yükleriz.
Ben Kemalist,Milliyetçi bir Türk Vatandaşıyım.. Atatürkçüyümdür..
ama şöyle bir bakalım, bugün Atatürk, hemşiresinden tutun, kömürüne, öğretmenine, doktoruna kısacası yeryüzünde ne kadar meslek varsa adeta her biri için ayrı ayrı sözler söylemiştir… Öy lemi gerçek?Tabiiki hayır, bu kesinlikle doğru değil! ama birileri kendilerini itibarlarını otoriterlerini kaliteli ve kabul edilir bir hale getirmek için, O Ülkede en sayılır kim ise, onun ağzından bir cümle anında kuruluverir…
İşte senin İstanbul Fethi’de buna benzer bir oalydır… ve Türkler dışında hiç biryabancı uyruklu müslüman’da bu hadisi bilmez nedense:)
Ayrıca geçtiğimiz yıllarda Diyanet bir heyet kurup kendilerince sahih hadisler yanlış hadisler diye ayrım yapmış bazılarını da elemiştir.
Sözün kısası, Ku’an imanlıları Kur’andan çok hadislr ile dinlerini yaşamaktalar….
Mucizeye gelince, İncili okuduğunda Mucize’yi göreceksin!
Sevgiyle kal ..
27. Ağustos 2010: 6:08 #35391AnonimPasifNURDEM;19113 wrote:Sevgili Diedline;Kur’anda geçmeyen bir konuyu, Kur’anda var olduğunu ve bunun da zaman içinde gerçekleştiğini savunurken, “hadi İncilde’de gelecekten mesaj varsa söyleyin” tarzında bir söylemde bulunuyorsun..! Lakin Kur’anı da bilmeden bunu yapıyorsun..Günüzmüzde Kur’anı iyi bilenler içindeki ayetleri okuduklarından İncil için sadece dğiştirilmiştir gibi basit kaçamal bir bahane ye savunurlar. Kur’anı okumayan sadece duyumları ile itikat sahibi olanlar ise, Gerçek Müslüman edası ile savunma yaparlar..
Gelelim senin iddiana..Söylemiş olduğun kehanet Kur’an yeti değil, Hadis olarak geçmektedir.
Hadis-Kur’an-Sünnet
bu üçleme ye baktığımız da günümüz de Kur’an değil, Hadis ve Sünnet uygulanır, Kur’anda geçmeyen ama geçerlilik olarak kabul edilen hadisler ışığında ibadetler ve itikat görevleri yapılır…
Peki Diyelim ki Kur’an gerçek..!! O halde neden Kur’anın içinde geçen ibadet şekillerine hadislerde ve sünet olduğu iddia edilen eklemeler yapılırda buna uyulur..Bugün baktığımızda su geçirmez bir gerçek var, Müslümanlar kendi kitaplarından daha çok sünnetleribilmekteler.. Hadislere itikat etmeteler….
Tevrat-Zebur ve İncil’de ise Tanrının sözlerinin yanı sıra kendilerinin sözleri de bizzat yer almışken, Muhammed’in hadis denilen sözleri neden kitapta yer almamıştır.
Biz insanoğlunun kendimize olduğu kadar başkalarına da kahramanlık yüklemekte üstümüze yoktur. Bir başarı yada olay gerçekleştiğinde başkası kapmadan biz kapar ve o an ona bir söylem yükleriz.
Ben Kemalist,Milliyetçi bir Türk Vatandaşıyım.. Atatürkçüyümdür..
ama şöyle bir bakalım, bugün Atatürk, hemşiresinden tutun, kömürüne, öğretmenine, doktoruna kısacası yeryüzünde ne kadar meslek varsa adeta her biri için ayrı ayrı sözler söylemiştir… Öy lemi gerçek?Tabiiki hayır, bu kesinlikle doğru değil! ama birileri kendilerini itibarlarını otoriterlerini kaliteli ve kabul edilir bir hale getirmek için, O Ülkede en sayılır kim ise, onun ağzından bir cümle anında kuruluverir…
İşte senin İstanbul Fethi’de buna benzer bir oalydır… ve Türkler dışında hiç biryabancı uyruklu müslüman’da bu hadisi bilmez nedense:)
Ayrıca geçtiğimiz yıllarda Diyanet bir heyet kurup kendilerince sahih hadisler yanlış hadisler diye ayrım yapmış bazılarını da elemiştir.
Sözün kısası, Ku’an imanlıları Kur’andan çok hadislr ile dinlerini yaşamaktalar….
Mucizeye gelince, İncili okuduğunda Mucize’yi göreceksin!
Sevgiyle kal ..
xxxxxxxxxxx
Sevgili dogruyol
Politikayi politik forumlarda tartismak gereklidir.Burasi yeri degildir.Atatürk’ün söylenmis gibi görünen ama söylenmemis, söylememis ama söylemis gibi gösterilen sözleri cok ca ortalikta mevcuttur.Ayrica Atatürk ismini kullanarak Islam propagandasi yapmaniza izin vermiyoruz.Onun icin yazinizi kaldirdik.
Sevgiler.
28. Ağustos 2010: 14:09 #35409AnonimPasifEmperyalizm ve Kapitalizm sömürü sistemleridir. Kendi iclerinde ve disarda kalan milletlerle sömürü iliskisi varliklarinin olmazsa olmaz bir kosuludur. Bu iliski din inan baglaminda saglaniyor degildir. Borsada bir ülkeyi inanci ne olursa olsun isgal de edebilirsin-askersiz- bagimlida yaparsin yönetirsin de. Bu iliskilerin belirlendigi nokta borsadir
29. Ağustos 2010: 14:03 #35433AnonimPasif@NURDEM 19113 wrote:
Sevgili Diedline;Kur’anda geçmeyen bir konuyu, Kur’anda var olduğunu ve bunun da zaman içinde gerçekleştiğini savunurken, “hadi İncilde’de gelecekten mesaj varsa söyleyin” tarzında bir söylemde bulunuyorsun..! Lakin Kur’anı da bilmeden bunu yapıyorsun..
Günüzmüzde Kur’anı iyi bilenler içindeki ayetleri okuduklarından İncil için sadece dğiştirilmiştir gibi basit kaçamal bir bahane ye savunurlar. Kur’anı okumayan sadece duyumları ile itikat sahibi olanlar ise, Gerçek Müslüman edası ile savunma yaparlar..
Gelelim senin iddiana..Söylemiş olduğun kehanet Kur’an yeti değil, Hadis olarak geçmektedir.
Hadis-Kur’an-Sünnet
bu üçleme ye baktığımız da günümüz de Kur’an değil, Hadis ve Sünnet uygulanır, Kur’anda geçmeyen ama geçerlilik olarak kabul edilen hadisler ışığında ibadetler ve itikat görevleri yapılır…
Peki Diyelim ki Kur’an gerçek..!! O halde neden Kur’anın içinde geçen ibadet şekillerine hadislerde ve sünet olduğu iddia edilen eklemeler yapılırda buna uyulur..Bugün baktığımızda su geçirmez bir gerçek var, Müslümanlar kendi kitaplarından daha çok sünnetleribilmekteler.. Hadislere itikat etmeteler….
Tevrat-Zebur ve İncil’de ise Tanrının sözlerinin yanı sıra kendilerinin sözleri de bizzat yer almışken, Muhammed’in hadis denilen sözleri neden kitapta yer almamıştır.
Biz insanoğlunun kendimize olduğu kadar başkalarına da kahramanlık yüklemekte üstümüze yoktur. Bir başarı yada olay gerçekleştiğinde başkası kapmadan biz kapar ve o an ona bir söylem yükleriz.
Ben Kemalist,Milliyetçi bir Türk Vatandaşıyım.. Atatürkçüyümdür..
ama şöyle bir bakalım, bugün Atatürk, hemşiresinden tutun, kömürüne, öğretmenine, doktoruna kısacası yeryüzünde ne kadar meslek varsa adeta her biri için ayrı ayrı sözler söylemiştir… Öy lemi gerçek?Tabiiki hayır, bu kesinlikle doğru değil! ama birileri kendilerini itibarlarını otoriterlerini kaliteli ve kabul edilir bir hale getirmek için, O Ülkede en sayılır kim ise, onun ağzından bir cümle anında kuruluverir…
İşte senin İstanbul Fethi’de buna benzer bir oalydır… ve Türkler dışında hiç biryabancı uyruklu müslüman’da bu hadisi bilmez nedense:)
Ayrıca geçtiğimiz yıllarda Diyanet bir heyet kurup kendilerince sahih hadisler yanlış hadisler diye ayrım yapmış bazılarını da elemiştir.
Sözün kısası, Ku’an imanlıları Kur’andan çok hadislr ile dinlerini yaşamaktalar….
Mucizeye gelince, İncili okuduğunda Mucize’yi göreceksin!
Sevgiyle kal ..
Burda haklısınız.. Ben bir hata yaptığımda annem direk hadisleri örnek vererek düzeltir.. Hadis ne diyorsa o , gibisinden .
Ayrıca biz Atatürkçü değiliz… Yani anlarsınız işte.. Daha soğrusu ailem Atatürkçü değil… Çok dindar müslümanlar.. Hani öyle kişiler Atatürkçü olmuyor bilirsiniz… Eğer ben laik,Atatürkçüyüm dersem, ve “anne, ben hristiyanlığı araştırıyorum İncil okuyacağım bakacağım” dersem.. Benim üstüme düşüp baskı yaparlar.. Mahfederler beni… Böyle dindar aileden gelipte araştırmak kolay olmuyor.. Bir defter bile tutamıyorum evde ..
Bu arada Teşekkürler .. İncili tam okuyacağım ..29. Ağustos 2010: 19:57 #35440AnonimPasifdiedline;19218 wrote:Burda haklısınız.. Ben bir hata yaptığımda annem direk hadisleri örnek vererek düzeltir.. Hadis ne diyorsa o , gibisinden .
Ayrıca biz Atatürkçü değiliz… Yani anlarsınız işte.. Daha soğrusu ailem Atatürkçü değil… Çok dindar müslümanlar.. Hani öyle kişiler Atatürkçü olmuyor bilirsiniz… Eğer ben laik,Atatürkçüyüm dersem, ve “anne, ben hristiyanlığı araştırıyorum İncil okuyacağım bakacağım” dersem.. Benim üstüme düşüp baskı yaparlar.. Mahfederler beni… Böyle dindar aileden gelipte araştırmak kolay olmuyor.. Bir defter bile tutamıyorum evde ..
Bu arada Teşekkürler .. İncili tam okuyacağım ..Sevgili diedline
Seni tebrik ediyorum.Incili okumaya karar vermek güzel ve cesaretli bir baslangictir.Tanri’nin senin yüreginde calismasina izin ver.Gercegi ara ve ne pahasina olursa olsun ona sahip cik.O zaman gercek seni özgür kilacak.Tabi bunun bedeli büyüktür.Bu bedeli de ödemeye hazir olmalisin.Zorlandigin ve anlamadigin yerler olursa buradan sormaya devam et.Sana memnuniyetle yardimci olacagiz.
Esenlikle..1. Eylül 2010: 17:00 #35106AnonimPasifSevgili Diedline,
Ailem Atatürkçü değil,çok dindar müslümanlar,diye yazmışsın.Yaşadığın zorluklardan bahsetmişsin.Ama,doğruyu bulmak,her zaman sandığımız kadar kolay değildir.Bazen zorluklara göğüs germek gerekir.Benim babam da kimlik müslümanıdır,annem 5 vakit namaz kılar,sürekli evde yasinler,mevlütler okutulur.Eşim,40 derece sıcakta,masa başı değil,aktif çalışmasına rağmen oruç tutar.Böyle bir mozaikten çıktım ben ve bak buradayım.Forumdaki diğer kardeşler,bilirler hikayemi,boşanma konusu bile konuşulur olmuştu evde.Herşey toz pembe değil anlayacağın.Sen,sadece dua et ve İncili oku,Hayatında neler değişecek,bi gözlemle….
İnanıyorum ki,buradaki herkes dua edecek senin için,Rabbe kavuşman için.
Esenlikler1. Eylül 2010: 18:21 #35101AnonimPasifAslına bakarsanız İsa Mesih beni kendisine çekiyor.. Hristiyan olursam annem babam beni gebertir evden atar…Daha çok gencim.. İman etsem gizleyemem ki. Annem zorla namaz kıldırıyor.
dualarınıza çok sevindim.. Bu arada incil okuyorum.. [annemler evde yokken]1. Eylül 2010: 18:58 #32957AnonimPasifTevrat’ta geçen bir ayette “Tanrı ile güreşti” anlamı vardır ve müslümanların görüşü şu şekildedir “haşa! Tanrı pehlivan mı ki güreşsin”(!)
Tekvin:32/30’da”Allah’ı yüzyüze gördüm ve canım sağ kaldı”ifadesi varken,Çıkış:33/20’de”Ve Rab dedi,yüzümü göremezsin çünkü insan beni görüpde yaşayamaz.” ifadesi vardır.haşa burada Musa(a.s)yalanmı söylüyor?4) “
Hayır söylemiyor iki açıklaması var:
1)Çıkış 33/20 de Tanrı nın özünün görülemeyeceği söylüyor…Tanrı nın “yüzü” olmayacağına göre burada kastedilen İncil deki “Baba” ifadesidir Yani Tanrı nın özüdür.Kimse Baba yı göremez..Zaten Tevrat ta vahyeden “Baba” değil Tanrı nın sözüdür…Yani İsa Mesih in beden almadan önceki “özü”dür!
Tanrı nın özü yani “Baba” görülemez ama “sözü” çok açık bir şekilde hissedilebilir! olağanüstü belirtileri gözle görülebilir Bu hissetme sonucunda “Tanrı yı gördüm” ifadesi RAHATÇA KULLANILABİLİR!2)”Tanrı yı yüz yüze gördüm” ifadesi aslında Tanrı nin kendisini değil Tanrı yı temsil eden bir MELEĞİ anlatıyor..Burada bu Tanrıyla güreşme iddialarına da cevap verelim..
Tevrat’ta geçen bir ayette “Tanrı ile güreşti” anlamı vardır ve müslümanların görüşü şu şekildedir “haşa! Tanrı pehlivan mı ki güreşsin”(!)
Tabi ki olay bu değildir…Ayetlere bakılırsa:“”21 Böylece armağanı önden gönderip GECEYİ KONAKLADIĞI YERDE GEÇİRDİ.
22 Yakup O GECE KALKTI; iki karısını, iki cariyesini, on bir oğlunu yanına alıp Yabbuk Irmağı’nın sığ yerinden karşıya geçti.
23 Onları karşıya geçirdikten sonra sahip olduğu her şeyi de geçirdi.
24 Böylece Yakup arkada yalnız kaldı. BİR ADAM gün ağarıncaya kadar onunla güreşti.
25 Yakup’u yenemeyeceğini anlayınca, onun uyluk kemiğinin başına çarptı. Öyle ki, güreşirken Yakup’un uyluk kemiği çıktı.
26 Adam, “Bırak beni, gün ağarıyor” dedi. Yakup, “Beni kutsamadıkça seni bırakmam” diye yanıt verdi.
27 Adam, “Adın ne?” diye sordu. “Yakup.”
28 Adam, “Artık sana Yakup değil, İsrail denecek” dedi, “ÇÜNKÜ TANRIYLA, İNSANLARLA GÜREŞİP YENDİN.”
29 Yakup, “Lütfen adını söyler misin?” diye sordu. Ama adam, “Neden adımı soruyorsun?” dedi. Sonra Yakup’u kutsadı.
30 Yakup, “Tanrı’yla yüzyüze görüştüm, ama canım bağışlandı” diyerek oraya Peniel adını verdi.
31 Yakup Peniel’den ayrılırken güneş doğdu. Uyluğundan ötürü aksıyordu.
32 Bu nedenle İsrailliler bugün bile uyluk kemiğinin üzerindeki siniri yemezler. Çünkü Yakup’un uyluk kemiğinin başındaki sinire çarpılmıştı”(yaratılış)İlk once söylenmelidir ki bu olay bir rüya olabilir…(bazı hristiyan teologları bu olayı bir rüya olarak yorumlamıştır)devam edilirse ,Peki Yakup hem bir ADAMLA güreştiğini söylüyor hem de “Tanrı yı yendin” diye bir ifade geçiyor.Peki Yakup kiminle güreşti?
Ayetlere devam edilirse;
“RABBİN davası var Yahuda’yla,
Yakup’u izlediği yola göre cezalandıracak,
Yaptıklarının karşılığını verecek.
3 Yakup ana rahminde kardeşinin topuğunu tuttu,
Büyüyünce Tanrı’yla güreşti.
4-5 MELEKLE GÜREŞİP YENDİ,
Ağladı, kutsanmak istedi.
Tanrı’yı Beyt-El’de buldu,
RAB, Her Şeye Egemen Tanrı bizimle orada konuştu,
O Yahve diye anılır.”Demek ki Yakup kendisine insan şeklinde görünmüş bir melek ile güreşmiştir.Peki bu meleğin Tanrı ile ne ilgisi var?
Tekrar ayetlere dönülürse;
“20 “Yolda sizi koruması, hazırladığım yere götürmesi için önünüzden bir MELEK göndereceğim
21 Ona dikkat edin, sözünü dinleyin, başkaldırmayın. ÇÜNKÜ BENİ TEMSİL ETTİĞİ İÇİN başkaldırınızı bağışlamaz
22 Ama onun sözünü dikkatle dinler, bütün söylediklerimi yerine getirirseniz, düşmanlarınıza düşman, hasımlarınıza hasım olacağım.
23 Meleğim önünüzden gidecek, sizi Amorlular’ın, Hititler’in, Perizliler’in, Kenanlılar’ın, Hivliler’in, Yevuslular’ın topraklarına götürecek. Onları yok edeceğim.” (Exodus)Demek ki bu melek”Tanrı yı temsil etmektedir” Yani Tanrı nın gönderdiği bir meleğidir.Yakup bu meleği insan şeklinde görmüştür.Yani “Tanrı yı yendin” ifadesi “Tanrı nın meleğiyle güreşip yendin” anlamına gelmektedir.
“Tanrı yı yendin” ifadesi özel bir kullanımdır.Bu meleği ifade eder.Yakup un “Tanrı’yı yüz yüze gördüm” şeklindeki konuşması da bu meleği ifade eder.
_geriye şu sorukar kalır: Bu “güreşme” nedir? İnsan bir meleği nasıl güreşte “yener”?Nasıl bir Baba oğluyla oyun oynarken “ah beni yine yendin” demesi o Baba nın gerçekten oğlundan güçsüz olduğu anlamına gelmiyorsa bu Tanrı yı temsil eden onun MELEĞİ yenilirse bu da meleğin “güçsüz” olduğu anlamına gelmez.Tanrı nın amacı burada Yakup ile “güreşmek” ya da onu öldürmek değildir ya da ona gücünü göstermek değildir onun kim olduğu konusunda bilgilendirmektir.Daha sonra onu kutsamış ve “İsrail” demiştir.Dolayısıyla Tevrat ta böyle bir anlatım bulunur….
Konunun basit ve yüzeysel olarak “Tanrı güçsüz mü ki yenilmiş” şeklindeki yorumlarla alakası yoktur… Ayrıca buradaki “güreşme” kelimesi bilindiği anlamda değildir….Bazı İbranice profösörleri ve tarihçilerine göre anlam “Tanrı dan birşeyi çok çok istemek ve en sonunda o isteğini yerine getirtmektir”(bir örnek verilirse nasıl bir çocuk birşey için tutturuyor ve annesi onu en sonunda alıyor bu olay da bu şekildedir)yapılan bu açıklama dogrumudur incil.com dan alıntır
-
YazarYazılar
- Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.