[Anonim]

Sevgili Kardeşlerim,
Uzun bir zamandır siteye girme olanağım olmadı. Dolayısıyla da sizlerden uzun süre ayrı düştüm. Yeniden selam ve sevgiler, Rabbin esenliği ve barışı üzerinizde olsun!….
Rabbin sofrası başlığında açtığınız konu gerçekten çok önemli. Her ne kadar değişik uygulamalar ve değişik anlamlar yüklense de “Rabbin Sofrası” bizleri Yeşua Mesih’in çarmıhtaki işine tekrar ve tekrar baktırdığı için önemlidir.
Kardeşimiz Rabbin sofrasının simgesel anlamda neler içerdiğini açıklamış; yüreğine ve emeğine sağlık. Biraz da Ruhsal anlamına değinirse sevineceğiz…Çünkü, ekmeğin ve şarabın simgesel olduğu kadar ruhsal bir anlam taşıdığını biliyoruz.
Bazı kiliselerimizde imalı olmayanlarında bu sofraya katılım göstermesinde sakınca görülmüyor. Osa ki bu sofraya katılanlar Yeşua Mesihin bedenini ve kanıni fark etmiş, bu gerçeği öğrenmiş, bu sofradan beslenmenin önemini ve zorunluluğunu fark etmiş, kısaca Mesih’in çarmıhtaki işine iman etmiş, tövbe ve sevgiyle kendilerini sınayan kişilerin bu sofraya katılmaları beklenir.
Rabbin lütfu artan ölçüde sizlerle olsun!
Mehmet

[Anonim]

Rabbin esenliği ve barışı üzerinizde olsun!
“Rab’in Sofrası nedir?” sorusunun bence en doyurucu tanımı
Westmınster Uzun İlmihal‘de bulunur.
Rab’bin Sofrası Yeni Ahit’in bir sakramentidir,[1] İsa Mesih’in buyurduğu şekilde ekmeğin ve şarabın verilmesi ve alınması ile O’nun ölümü sergilenir; bu sofraya uygun olarak katılanlar ruhsal gıda ve lütufta büyümek[2] için O’nun bedeninden ve kanından beslenirler, Mesih’le birlik ve paydaşlığa katılır ve bundan emin olurlar;[3] Tanrı’ya bağlanırlar,[4] aynı mistik bedenin üyeleri olarak birbirleriyle olan sevgi ve beraberliğe [5] tanıklık ederler ve şükranlarını yenilerler.[6]

---

[1] Luka 22:20

[2] Matta 26:26-28, I.Korintliler 11:23-26

[3] I.Korintliler 10:16

[4] I.Korintliler 10:14-16, 21

[5] I.Korintliler 10:17

[6] I.Korintliler 11:24

[Anonim]

Rab’in sevgisi, gücü, adaleti ve bilgeliği sizlerle olsun!

Öncelikle şunu belirtmek isterim ki; hizmet ettiğim kilisede vaftiz olmamış kişilerin Rab’bin sofrasına katılmalarına izin verilmiyor (gerekli açıklama yapılarak sadece izlemeleri ve dua etmeleri isteniyor).
İman etmemiş kişilerin bu sofraya katılmalarının tabi ki belli bir dayanağı var. İsterseniz ilk once bunu açıklayayım;
Bu sofraya katılım gösterenlerin Yeşua Mesih’e iman etmiş, yaşamlarını O’na adamış olmaları, O’nun bedeni ve kanının ne anlama geldiğini biliyor olmaları, bu sofranın bir ruhi beslenme yeri olduğunun bilincinde olmaları, bu sofranın özü olan antlaşmanın (Yeni Antlaşma) altında olmaları beklenir. Bu sofraya katılanların Yeşua Mesih’i Rab’leri ve Kurtarıcıları olarak Kabul etmeleri gerekir. Mesihin çarmıhtaki işine iman ederek tövbeye gelmiş olmaları gerekir. Günahının bilincinde olmalı ve günahının bedelinin nasıl ödendiğinin bilgisinde olmaları gerekir. Imanda, hizmette, tapınmada, amaçta, hedefte “bir” olanların diğerleriyle ne paydaşlığı olabilir ki? Rab’bin sofrası Rab’bin halkıyla, O’nun oğulları ve kızlarıyla kutlanır veya anılır.
Mesih, kendisine iman etmeyenlerle bu sofraya oturmamış. Tapınakta ya da herhangi bir yerde bu anılmayı başlatmamış. Antlaşma yaptığı kişilerle bu sofrada yer almış. Çünkü bu sofra zaferin, barışın, esenliğin, kutlanıldığı yerdir. Bu nedenle sofraya katıların “bir” olmuş kişiler olması gerekir.
Rab’bin lütfu üzerinizde olsun!

[Yazar]

Yazılar