Meleklerin İlahisi – Vakit Dolunca
- Bu konu 1 izleyen ve 3 yanıt içeriyor.
-
YazarYazılar
-
16. Haziran 2008: 19:31 #25178AnonimPasif
O görkemli olayı herkes duymuş olmalı. Geceleyin kırda koyunlarını otlatan çobanlar, karanlığın ansızın parlaklığa dönüştüğünü görerek küçük dillerini yutacak gibi oldular. “Bu bölgede gece kırda nöbetleşerek sürülerini gözleyen çobanlar vardı. Rab’bin meleği onlara göründü ve Rab’bin görkemi çevrelerinde parladı. Büyük bir korkuyla sarsıldılar. Melek onlara, “Korkmayın” dedi. “İşte size tüm insanlığı ilgilendiren çok sevindirici haberi müjdeliyorum. Çünkü bugün size Davut’un Kenti’nde bir kurtarıcı doğdu. Rab olan Mesih’tir O. Belirtiyi size bildiriyorum: Hayvan yemliğinde yatan, kundağa sarılı bir bebek bulacaksınız.” O anda, Tanrı’yı öven göksel bir topluluk, meleğin yanında yer alarak hamtlar sundu: “En yücelerdeki Tanrı’ya yücelik, yeryüzünde O’nu hoşnut eden insanlara esenlik..” (Luka 2:8-14). “Söz beden oldu, kayra ve gerçekle dolu olarak aramızda yaşadı ” (Yuhanna 1:14a).
“Melekler çobanlardan ayrılıp göğe çekilince, çobanlar birbirleriyle danışarak, ‘Haydi gelin’ dediler, ‘Beytlehem’e varalım, Rab’bin bize açıkladığı bu olayı görelim.’ Koşarak geldiler; Meryem’i, Yusuf’u ve yemlikte yatan bebeği buldular. Olayı görünce çocuğa ilişkin kendilerine açıklanan haberi yaydılar. Tüm duyanlar çobanların anlattıklarına şaşıp kaldı… Çobanlar kendilerine açıklandığı gibi duydukları, gördükleri her şey için Tanrı’yı yücelterek ve överek geri döndüler… Anne karnına düşmeden önce melek aracılığıyla bildirildiği gibi, O’na İsa adı verildi” (Luka 2:15-21). “O, halkını günahlarından kurtaracak” (Matta 1:21).
“İsa Kral Herodes’in günlerinde, Yahudiye’nin Beytlehem kasabasında doğduğu sırada doğudan Yeruşalim’e gökbilimciler geldi. ‘Yahudiler’in yeni doğan kralı nerede?’ diye soruşturuyorlardı, ‘Çünkü O’nun yıldızını doğuda gördük ve kendisine tapınmaya geldik.’ Gelgelelim Kral Herodes bunu duyunca sarsıldı. Onunla birlikte bütün Yeruşalim de sarsıldı. Herodes halkın tüm başrahiplerini, dinsel yorumcularını bir araya getirerek onlara Mesih’in nerede doğacağını sordu. Onlar, ‘Yahudiye Beytlehemi’nde’ diye yanıtladılar,‘Çünkü peygamber aracılığıyla yazılmıştır: ‘Ey Yahudiye bölgesindeki Beytlehem! Yahuda yöneticileri arasında hiçbir bakımdan en önemsizi değilsin. Çünkü senden halkımı güdecek bir yönetici çıkacak’” (Matta 2:1-6). “Hükümranların Hükümranı, rablerin Rabbi” (Vahiy 19:16).
“Gökbilimcilerin doğuda gördükleri yıldız önlerinden gidiyordu. Çocuğun bulunduğu yerin üzerine varınca orada durdu. Yıldızı görünce yoğun sevinç duydular. Eve girdiler, annesi Meryem’le çocuğu gördüler, yere kapanarak O’na tapındılar. Değerli nesnelerle dolu olan sandığı açıp O’na armağanlar —altın, günlük ve mür— sundular. Gördükleri bir düşte Herodes’e dönmemeleri için uyarılınca başka bir yoldan ülkelerine döndüler” (Matta 2:9-12). “Dünyaya Işık geldi, ama insanlar karanlığı Işık’tan daha çok sevdiler. Çünkü onların işleri kötüdür” (Yuhanna 3:19).
“Yeruşalim’de Simeon adında bir adam vardı. Doğru ve tanrısayar biriydi o. İsrail’in avunç bulacağı günü beklemekteydi. Kutsal Ruh onun üzerindeydi. Rab’bin Mesihi’ni görmeden ölmeyeceği Kutsal Ruh aracılığıyla kendisine bildirilmişti. Simeon Ruh yönetiminde tapınağa geldi. Anneyle baba, ruhsal yasanın gereğini uygulamak üzere çocuk İsa’yı tapınağa getirdiklerinde, Simeon O’nu kucağına aldı; Tanrı’ya yücelikle yüklü sözler söyledi: ‘Ey egemen Rab, verdiğin söz uyarınca, artık uşağını esenlikle bu yaşamdan ayırabilirsin. Çünkü gözlerim kurtarışını gördü. Tüm insanlığın önünde ha-zırladığın bu kurtarış uluslara Tanrı açıklamasını sağlayan ışık ve halkın İsrail’e yüce-liktir’” (Luka 2:25-32). “Tanrı önceki çağlarda çeşitli biçimlerde, ayrımlı yollardan atalarımıza peygamberler aracılığıyla konuştu. Ama şu son günlerde Oğul aracılığıyla bizimle konuştu. O’nu her şeye mirasçı atadı. O’nun aracılığıyla evrenleri yarattı” (İbraniler 1:1,2). “Rabbimiz İsa Mesih aracılığıyla Tanrı’ya şükürler olsun!” (Rom. 7:25a).”Dille anlatılmaz armağanı için Tanrı’ya şükürler olsun!” (II.Kor. 9:15).
18. Haziran 2008: 17:15 #28491AnonimPasifYaratan’ın o parlak yaratığı, Adem’le eşi Havva günah işleyince sonuç tümden sarsıcı oldu. Kurulu düzen güzelliğini, temizliğini, güvenliğini hep yitirdi. Barış mekânı olmaya yaratılan yeryuvarlağı barut fıçısına dönüştü. Kadının erkeğin baş özelliği başkaldırma, büyüklenme ve bencillik oldu. Bu savaş, çatışma ve kan akıtma ortamında Barış Başkanı’nın gelmesi gerekti. Tanrı Eden bahçesinde, günah eyleminin işlerliğe konulduğu yerde, Mesih’in gelişini haber veriyordu. O, bir kızdan doğacaktı. Tüm insanlığın kurtarıcısı elbette yaratık kuşaklarından gelemezdi. Bencil, çıkarcı insandan böyle bir hizmet beklenemezdi. Yaratan insanı baştanbaşa yoksul bir varlık olarak gördü, tanrısal eylemle onu zengin kılabileni gönderdi, zamansız çağlarda var olan, insan zamanına girdi. Mesih yüce Tanrı’nın insanlığa parlak armağanı oldu.
Tavuk civcivlerini yutulmaktan kayırır. Çoban koyunlarını hırsızdan canavardan kayırır. Seven anne can pahasına yavrusunu ateşin içinden kurtarır. Kayıran kendi canı-nı vermeyi göze alır. Hiçbir karşılık istemez. Yaratanın senin içindeki köklü gereksini-mi göksel zenginliğiyle karşıladı. Tanrı sevgisinin göstergesi, O’nun benzersiz kayrası.. Teşekkürle O’nu kabul etmek boyun borcundur. İman orununda öncü olan çobanlar, gökbilimciler, yaşlı Simeon, Anna adındaki peygamber kadın bu gönence seni de çağırıyor. Ve Mesih çağırıyor: “Ey bütün yorulanlar ve ağır yük altında yıprananlar! Bana gelin. Sizleri dinlendiririm… Canlarınıza dinlenme bulacaksınız” (Matta 11:28,29). “Bana iman edenin içinden diri su ırmakları kaynaklanacaktır” (Yuhanna 7:38). “Duyan herkes, ‘Gel!’ desin. Susayan herkes gelsin” (Vahiy 22:17).
21. Haziran 2008: 20:02 #29529AnonimPasifTanrı O’nun geleceğini Adem’le Havva’ya haber vermişti. Daha sonra İbrahim’e açıkladı. Yine Musa’nın ağzıyla tüm topluluğa duyurdu. Davut’a verilen bilgi Mezmurlar’da çağlar öncesi kutlandı. Peygamberler O’nun geleceğini somut bilgi olarak tanıttı. Bunlardan Mika O’nun öncesizliğini, Beytlehem’de doğacağını şu çarpıcı sözlerle anlattı: “Efrata’da olan Beytlehem! İsrail üzerine hükümran olacak kişi bana senden gelecek. O’nun çıkışı eski vakitten, öncesiz çağlardandır” (Mika 5:2). Ve Tanrı’ca verilen sözün, çok öncelerden kesinleşen eylemin en sonunda gerçekleşmesi Kutsal Ruh’un yetkisiyle evrene açıklanıyor: “Vakit dolunca, Tanrı öz Oğlu’nu gönderdi” (Galatyalılar 4:4). “Tanrı, Mesih’in kişiliğinde kıvançla tasarladığı kendi isteğinin gizini bizlere belirgin etti” (Efesoslular 1:9).
İnsan ve kurulu düzen tarihin doruğunu oluşturan gelişimi sabırsızlıkla beklemekteydi. Tanrı’ca saptanan insansal vaktin dolması gerekti. Tüm tarihte, öncelerden bildirilen bu Tanrı olayının gerçekleştiği andan daha kutlu bir zaman dönemi yoktur. Tanrı’nın her durumda vaadini tutan olduğu insan tarihi boyunca görülmüş, kanıtlanmıştır. Başlangıcı olmayan çağlardan bu yana Baba’yla birlikte olan öncesiz Oğul, erden kızdan insanlık ailesine katıldı, sevgiyle ademoğullarının acısına, gözyaşına ortak oldu. Evreni yaratan, insan oldu. Günahlı kişilere ruhsal yasayı veren, ruhsal yasaya bağımlı oldu, yasayı saymayanlarca çarmıha çakıldı. Böylesi şaşırtıcılıkla kendisini alçalttı O.
26. Haziran 2008: 14:27 #28883AnonimPasifDin yasalarının, şeriatçılığın, her tür biçimciliğin yetersizliği düşünen kişiye Kutsal Söz’de açık açık anlatılır: “Çünkü bedenin gereksiz istekleri yüzünden, ruhsal yasanın güçsüzlükten ötürü yapamadığını Tanrı yaptı. Günahlı insan bedeni benzerliğinde ve günaha karşı sunu niteliğinde kendi Oğlu’nu göndererek insan bedeninde günahı yargıladı” (Romalılar 8:3). Cansız şeriatın yapamadığını, öncesizlikten bu yana diri olan Mesih kutsal, günahsız canını sunarak bütünledi.
Günah köleliğinde olmayan, günahsız doğan, günahlılıktan yargılanmayan İsa, günah-lılık nedeniyle ölüme yargılı insan soyuyla özdeş oldu. Günahlılık dışında, başka her ilişkide her bağlılıkta insan soyuyla bir sayıldı. Tüm tanrıbilimde bundan daha somut ve kanıtlı bir olgu düşünülemez. O Kutsal Gece’yle ilgili görkemli gerçek her insanı yenileyebilir. Arıtılmış, yeniden doğmuş, doğrulukla donatılmış yaşamı O’na iman edene sağlayabilir. Kurtarıcı’nın Evrensel Hükümran olarak yeniden gelişini bildirir.
Kutluluk getiren bu olaydan yaklaşık 750 yıl önce Yeşaya peygamber Tanrı’nın bildiri-sini şöyle açıkladı: “Erden kız hamile kalacak ve bir Oğul doğuracak. Adını İmmanuel —Tanrı bizimle— koyacak… Bizlere bir çocuk doğdu, bize bir Oğul verildi. Başkanlık O’nun omuzları üstünde olacak; O’nun adı Şaşılacak Öğütçü, Güçlü Tanrı, Sonsuzluk Babası, Esenlik Başkanı denecek” (Yeşaya 7:14; 9:6). Bu gerçekleşen peygamberlik sözü inananın kanıtı ve güvenidir, inanmayana Tanrı’nın üstelemeli çağrısıdır.
Böyle bir doğum, doğa kurallarıyla çelişki oluşturuyordu. Tanrı’nın eylemleri doğasal yasaların ötesindedir. Erden kız Meryem’den bir hayvan ağılında doğdu, yemliğe yatırıldı O. Daha doğar doğmaz düşmanlıkla karşılaştı. Zamanın kralı Herodes O’nun kanına susadı. Bu nedenle, Yusuf, Meryem’le çocuğu alarak Mısır’a sığındı. “Herodes’in ölümüne dek orada kaldı. Rab’bin peygamber aracılığıyla söylediği söz yerine gelsin diye oldu bu: ‘Ben Oğlum’u Mısır’dan çağırdım’” (Matta 2:15; Hoşea 11:1). Tüm yaşamında gittiği en ırak köşeydi bu. Kendi ülkesinde dar bir bölgede dolaştı. Ne yersel varlığı, ne de etkisi vardı. Hatırlı yakınları yoktu. On iki yaşında, tanrıbilimcilerle yaptığı bir söyleşi tümünün parmağını ağızlarında bıraktı.
-
YazarYazılar
- Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.