Hezkiel
- Bu konu 3 izleyen ve 17 yanıt içeriyor.
-
YazarYazılar
-
26. Ağustos 2008: 21:44 #30397AnonimPasif
Hezekiel, Mesih doğmadan beş yüz yıl kadar önce Babil’de tutsak bir Yahudi’ydi. Rab, ona sık sık görümler yoluyla konuşurdu. Bu görümlerden biri şöyle başlar: ” Tanrı beni görümlerde İsrail diyarına götürdü ve çok yüksek bir dağ üzerine koydu ” ( Hez. 40:2 ) Daha sonra Hezekiel’in önünde ” tunç görünüşlü bir adam ” belirir. Adamın elinde keten ip ve bir ölçü kamışı vardır. Hezekiel bu adamın, Kudüs’teki dağda yer alacak yeni tapınağı ölçtüğünü görür. Yahudiler, gelecekte bu dağda tapınacaklardır. Tapınağı ölçen adam, Hezekiel’e tapınağın kurallarını, orada yer alacak nesneleri ve nasıl kurban sunularak tapınalacağını anlatır. Adam, Hezekiel’i tapınağın doğuya bakan kapısına getirir. Orada, kapının altından çıkan sular doğuya doğru akıyordu ( Hez. 47:1 ). Hezekiel, kuzey kapısından çıkarılarak; Ürdün ırmağına doğru bakan dış kapıdan geçirilir. Tapınağın sağından su akmaktadır.
Hez. 47:3-7 ayetlerinde; Hezekiel, kuru topraktan alınıp görkemli bir ırmağın sularına götürülüyor. Birçok kişi bu ırmağın Kutsal Ruh’un yaşam sularını temsil ettiği konusunda fikir birliği içindedir. Ne büyük bir deneyim ! Soğuk bir dinin ölü kuruluğundan çıkıp Kutsal Ruh’un capcanlı gerçekliğini tatmak ! Kurtuluşumuzun bu yönünü tanımak ne kadar heyecan verici ! Bunu anlatmaya dil yetmez. Karizmatik ve Pentikostçu akımların dünya çapında büyüdüğüne şaşmamak gerek !
Rab, bana bu etkileyici görüm aracılığıyla, ruhsal çürümüşlüğe mahkum olmamak için gereken dersleri verdi. ( R. BONNKE )
Karizmatik: Armağanlı, ruhsal armağanlı, mevhibeli. Kutsal Ruh’un armağanlarına inanan ve kilisenin ruhsal olarak bina edilmesi için bunları kullanmayı amaçlayan akım.
Pentikostçu : 20. yüzyılın başlarında, Kutsal Ruh’un, imanlıların üzerine dökülmesiyle ve ruhsal armağanların imanlılarda yeniden işlemeye başlamasıyla kurulan akım.Rabbin sevgisi ve ışığı sizinle olsun.
Lütuf, İsa Mesih’i sevenlere ölümsüz sevgiyle !
Dünyayı kazansan neye yarar ? isasiyahbeyaz
30. Ağustos 2008: 21:51 #28338AnonimPasifTanrı’nın en düşük ölçüsü topuğa kadar doluluktur
Melek, Tanrı adamını adım adım yönlendirdi ve dikkatlice bin arşın ölçtü. İlk evrede sular, Hezekiel’in ancak topuğuna geliyordu.
Kutsal Ruh’un gücünü dolaysız bir şekilde yaşamak kesinlikle harikadır, ama ” topuğa kadar yükselen doluluğun ” Tanrı’nın en düşük ölçüsü olduğunu unutmayın. Birçok imanlının bu kadarcık doluluğu yeterli bulması trajiktir. Bu düzeyde kalırsanız, pek bir yere gideceğinizi sanmayın. sadece bu düzeyde kalan bir kilise önderini ya da kilise üyesini izlemeyin. Tanrı’nın sunduğu en düşük düzeye takılıp kalmayın. Kuşkusuz kendi deneyiminizi, topuğuna kadar bile olmayan kişilerle kıyaslayabilirsiniz. Ancak hedefiniz daha sığ değil, daha derin olmaktır. Ne yazık ki Tanrı için büyük potansiyele sahip insanlar, bebek havuzunda oturup bir kaşık suda oynuyorlar.
Charles Haddon Spurgeon şöyle yazıyor: ” Bazı imanlılar teknelerini öylesine sığ olan ruhsal sularda yüzdürüyorlar ki, çoşkun dalgaların sırtında hızla göğe doğru yükselecekleri yerde omurgaları dibe sürttüğü için gıdım gıdım ilerliyorlar. “
Hepimizin kaçınması gereken bir karabasan değil mi ?
Hayal kırıklığına uğramış o kadar çok Rab’bin işcisi var ki ! İliklerine kadar ruhsal hizmete adanmışlar, ama çok az sonuç alıyorlar. Niçin ? Çünkü sadece kıyıda kürek sallayıp duruyorlar. Ellerinden geleni yapıp bunu birazcık duayla baharatlıyorlar. Oysa Rab’bin Luka 5:4’teki * buyruğunu dikkate alıp asla derin sulara açılmıyorlar. Bugün, İsa, kıyıda duruyor ve sığ sulardan ayrılıp derinlere açılmamızı istiyor.Ama buna kim cesaret edecek ?
Pentikost yolu nedir ? İsa, büyük işler yapacağımızı, çünkü bize Kutsal Ruh’unu göndereceğini söyledi ( Yu. 14:12-17 ). Demek ki, aslında işi yapacak olan kendisidir. Rab, elimize, yalnızca bizi yaşamda tutmaya yetecek bir iki sıkımlık güçle dolu bir diş macunu tüpü tutuşturmakla kalmaz. Normal imanlı yaşamı, ” akarsu kenarına dikilmiş ağaca ” benzemelidir ( Mez. 1:3 ) **
İmanlının başarısı, Kutsal Ruh’un doluluğuna dayanmaktadır. Kutsal Ruh’un daha derin sularına girmeliyiz. O’nun akışına kapılınca değişeceğiz.
*Konuşmasını bitirince Simun’a, ” Derin sulara açılın, balık tutmak için ağlarınızı atın ” dedi. ( Luka 5:4 )
** Böylesi akarsu kıyılarına dikilmiş ağaca benzer. Meyvesini mevsiminde verir, yaprağı hiç solmaz. Yaptığı her işi başarır. ( Mez. 1:3 )
Rabbin sevgisi ve ışığı sizinle olsun.
Lütuf, İsa Mesih’i sevenlere ölümsüz sevgiyle !
Dünyayı kazansan neye yarar ? gv gv gv
6. Eylül 2008: 21:15 #29458AnonimPasifTANRI’NIN KİŞİSEL YAKLAŞIMI
Hezekiel’in görümünü gözümün önüne getirirken, adamın Hezekiel’i neden dört aşama halinde biner arşın yürüttüğünü düşündüm. Ben, Rab konuştuğu zaman hemen atlamaya hazır bir kişiyim. O halde 4.000 arşın neden tek bir adımda geçilmedi ? Kutsal Ruh bana bu yüzme dersini öğretti.
_____________________________________________Kutsal Ruh’ta yüzdüğüm zaman O’nun suları beni sürüklüyor. Ruh, beni kaldırıyor. Yüzmek, ayaklarımızdaki ağırlığı alır. Sırtımızdaki yük hafifler. Yorgun kemikleriniz bayram eder. Çünkü sizi taşıyan sudur.
_____________________________________________Babamız, çocuklarının her birine anlayış gösterir. Bizi kaldırıp hemencecik boyumuzu aşan sulara atmaz. Ruhsal gelişim ve olgunluk zaman alan bir süreçtir. tanrı, her birimize ayrı ayrı yaklaşır. Meleğe ilkönce ölçüm yapması, ondan sonra adım atması buyrulmuştu.Aynı şekilde bizim Rabbimiz de kişisel sınırlarımızı ölçmekte, ondan sonra bizi yönlendirmektedir. Hezekiel, 4.000 arşını bir anda geçip suya dalsaydı boğulacaktı. Ama derin sulara varması, dört aşamada gerçekleşti.
Rab, bizi yumuşak bir şekilde yönlendirmektedir. Evet, bizim harekete geçip ilerlememizi ister, ama bunun için bizi tutup kabaca itmez. Böylece gözümüz, kaşımız sağlam kalmış olur. ( BONNKE )
Söz, Mesih’ti; O, Hak’tı.
Lütuf, İsa Mesih’i sevenlere ölümsüz sevgiyle !
Dünyayı kazansan neye yarar ? isasiyahbeyaz :papatya: :papatya: :papatya:
-
YazarYazılar
- Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.