Göklerin Kapaklarını Size Açacağım
- Bu konu 1 izleyen ve 0 yanıt içeriyor.
-
YazarYazılar
-
31. Mart 2008: 20:04 #24722AnonimPasif
Göklerin Kapaklarını Size Açacağım -Ondalık(İsmail Kulakçıoğlu)
‘Tapınağımda yiyecek bulunması için bütün ondalıklarınızı ambara getirin. Beni bununla sınayın” diyor Her Şeye Egemen RAB. “Göreceksiniz ki, göklerin kapaklarını size açacağım, üzerinize dolup taşan bereket yağdıracağım’ (Malaki 3:10).
Kimine göre ondalık vermek Eski Antlaşma dönemine ait bir uygulamadır; Yeni Antlaşma’da geçmez. Yasa’nın kalkmasıyla günümüzde kişi ‘ondalık vermekten’ özgürdür. Kimine göre ise ondalık, Yeni Antlaşma’da Eski Antlşama’dakine benzer bir biçimde geçmese de günümüzde ‘sunu, bağış, cömertlik’ adında varlığını sürdürür; kişi verebileceğinin en çoğunu vermelidir.Peki biz neye göre davranacağız? Eski Antlaşma ondalık konusunda yeterince açıktir; ondalık verilmelidir; Rab için kutsaldır. Zaman zaman Tanrı’nın halkı bu sorumluluklarımızı yerine getirmediğinde, halkın sert bir biçimde uyarıldığını görüyoruz (Malaki 3:6-12).
Çünkü ondalığın verilmemesi demek, tapınak hizmetlerinin yerine getirilmemesi demekti. Tapınak hizmetlerinin yerine getirilmemesi ise Rab ile halkının arasındaki ilişkinin durması anlamına geliyordu. Rab ile halkının arasındaki ilişkinin durması ise, Tanrı’ya karşı olan gücün ilerlemesi demekti. Halkın Tanrı’yla ilişkisinin gerilemesi ise kendi varlıklarını kolayca putlara adamalarına ve dünyasal yollarda yürümelerine neden oluyordu.
Ondalık veren insanın Tanrı’yla ilişkisinin güçlendiği sonucu gerçektir (1.Tarihler 29-5). Gerçektir, çünkü ondalık vermekle hem ruhsal yönden hem fiziksel gereksinimlerimizin karşılanması yönünden bereketleniriz! Eski Antlaşma’da ondalık vermeyi teşvik eden bereket vaatlerinden, Tanrı’mızın ondalık veren herkesi çok zengin kişiler yapacağı sonucunu çıkartamayız. Ama ondalık veren halkın fiziksel gereksinimlerini Rabbin karşıladığını gösteren birçok ayetler vardır.
Ondalık Garip, Öksüz ve Dul içindir‘Her yıl tarlalarınızda yetişen ürünlerin ondalığını bir yana ayıracaracksınız.
Tahılınızın, yeni şarabınızın, zeytinyağınızın ondalığını, sığırlarınızın ve davarlarınızın ilk doğanlarını, Tanrınız RAB`bin adını yerleştirmek için seçeceği yerde O`nun önünde yiyeceksiniz. Bunu yapın ki, her zaman O`ndan korkmayı öğrenesiniz’ (Yasanın Tekrarı 14:22-23).
‘Öyle ki, sizin gibi payları ve mülkleri olmayan Levililer, kentlerinizde yaşayan yabancılar, öksüzler, dul kadınlar gelsinler, yiyip doysunlar. Bunu yaparsanız, Tanrınız RAB el attığınız her işte sizi kutsayacaktır’ (Yasanın Tekrarı 14:29).
‘Üçüncü yıl, ondalığı verme yılı, bütün ürününüzün ondalığını bir yana ayırın. Ayırma işini bitirdiğinizde, ondalığı Levililer`e, yabancılara, öksüzlere ve dul kadınlara vereceksiniz. Öyle ki, onlar da kentlerinizde yiyip doysunlar.
Sonra Tanrınız RAB`be, `Bana buyurduğun gibi, RAB`be ayırdıklarımı evden çıkarıp Levililer`e, yabancılara, öksüzlere ve dul kadınlara verdim diyeceksiniz, `Buyruklarından ayrılmadım, hiç birini unutmadım.
Ne yas tutarken ayırdıklarımdan yedim, ne dinsel açıdan kirliyken onlara dokundum, ne de ölülere sundum. Tanrım RAB`bin sözüne kulak verdim. Bana bütün buyurduklarını yaptım.
Kutsal konutundan, göklerden aşağıya bak! Halkın İsrail`i ve atalarımıza içtiğin ant uyarınca bize verdiğin ülkeyi, süt ve bal akan ülkeyi kutsa’ (Yasa’nın Tekrarı 26:12-15).
Mathew Henry’s Commentary On The Whole Bible adlı kitabında, ayetlerde iki tür ondalık verildiği yazıyor: Birinci ondalık her zaman Levililer, yani Rab’bin hizmetini yapanlara verilirdi. İkinci ondalıksa üç yılda bir gariplere, yoksullara, öksüzlere, dul kadınlara verilirdi; onların ihtiyaçları karşılanırdı. Böylelikle elinde fazlası bulunan, kardeşinin eksiğini tamamlardı (2.Korintliler 8:15).
Eski Anlaşma döneminde ondalıkla ilgili yasaların Tanrı’nın gözündeki önemini, her aile reisinin, bu yasanın uyguladığını Rab’bin önünde belli bir yeminle ifade etmesinden anlayabiliriz (Yasanın Tekrarı 26-13:15). Tanrı ondalıkla ilgili buyruklarının yerine getirilmesine önem verdi. Böyle davranmakla halk, minnetle Rab’be tapınma yükümlülüğünü yerine getirirdi. Halk, ondalıkları aracılığıyla Tanrı’nın sevgisini, merhametini gereksinim içindeki insanlara gösterirdi.
Ayetlerde geçen kutsama vaadi, Rab’den gelecek maddesel bereketleri içermektedir. Böylece Rab, imanlılara verdikleri ondalığın aslında onlar için bir kayıp olmadığını anımsatmak istemektedir.
-
YazarYazılar
- Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.