Gerçek Bereketlenme
- Bu konu 2 izleyen ve 3 yanıt içeriyor.
-
YazarYazılar
-
5. Mart 2008: 18:04 #24580AnonimPasif
“…….Ne mutlu Tanrı'nın Sözü'nü dinleyip uygulayanlara !.. ” ( Luka 11: 27-28 )
Rab İsa 'nın öğretişleri ve mucizeleri bir çok insanı hayrete düşürmüştü. daha önce böylesi harikaları ne görmüşler ne de duymuşlardı. İncil yazarları, insan yazarların İsa'nın yaptıkları karşısında düştükleri hayret ve şaşkınlıklardan bir çok kez bahsetmişlerdir. Yukarıdaki ayette geçen olayda İsa ders verirken kalabalığın arasından bir kadın hayretinden seslenmişti. Duygularını kontrol edememişti. İsa'nın yaptıkları ve söyledikleri karşısındaki hayreti şaşkınlıkla seslenmesine neden olmuştu.
Kadının sözleri o an ne düşündüğünü bize anlatıyor. O kadın İsa'yı dünyaya getiren kadını bereketledi çünkü İsa'nın öğretişini dinlemekten, O'nun muhteşem mucizelerini görmekten çok memnundu. Bu kadın için İsa'nın muhteşem şeyler yaptığı bir yerde bulunmak görkemli bir deneyimdi.İsa'ya karşı çıkan din adamları ve Ferisileri sözleriyle susturmasını görmek bu kadın için müthiş bir şeydi. Dünyaya bu muhteşem kişiyi vereni bereketledi.
Rab İsa onu şaşırtan bir cevap verdi. Kadın İsa'ya karşı bir derecede övgü belirtmesine rağmen O bunları kabul etmiyor gibi gözüküyordu. Aslında, kadının sözlerini bazı konularda yanlış bir bakış açısına sahip olduğu için yadsıyordu.Tabi ki Rab İsa'nın muhteşem bir kişi olduğu ve öğretişleriyle mucizelerinin görkemli olduğu doğrudur. Buna rağmen sadece O'nun işlerini görmek ve öğretişlerini dinlemek gerçek bereketlenme değildir. Aslında binlerce insan kadının orada duyduklarını ve gördüklerini görüp de hiç bir zaman gerçekten “bereketlenmemişti”.
Peki bundan sonra gerçek bereketlenmenin ne olduğunu İsa nasıl söylüyor ? ” ne mutlu Tanrı'nın Sözü'nü dinleyip uygulayanlara.” Gerçek bereketlenme Tanrı Sözü'yle bir şekilde bağlantılıdır. Sadece mutluluk, heyret ve diğer herhangibir duyguyla olan bir deneyim değildir. Bunun gibi duygusal deneyimler geçicidir ve önceden beklenmez. Onlar gelir ve gider , biz onlara bel bağlayamayız .Eğer gerçek bereketlenme sadece duygusal deneyimler olsaydı, o zaman çoğunlukla gerçekten bereketlenme hemen hemen imkansız olacaktı. Günümüzün büyük bir kısmında işimizle, çocuklarımızla, okulla ya da diğer sorumluluklarımızla meşgul oluyoruz ve mutluluğumuz hakkında düşünmeyi durduramayız. Diğer tarafta, eğer bir kişi her zaman mutluluğu hakkında düşünüyorsa tamamıyla bereketlenmeyecektir. Üstelik bu dünyada Tanrı için herhangi bir yararlı rol sahibi olması da mümkün olmayacaktır.
Gerçek bereketlenmenin ne olduğu sana sorulsaydı ne derdin ? Tanrı'nın zor zamanlarında sana yaptığı yardımlardan, muhteşem deneyimlerden mi bahsedersin ? Tanrı'nın yaşamında büyük ihtiyaçlarını karşılamasından mı söz edersin ? Aslında bunlar da bereketlerdir. İsa'nın kadına verdiği cevabı hangi birimiz nasıl verebilir ? Kaçımız gerçek bereketlenmenin Tanrı Sözü'nü anlayıp uygulamanın olduğunu düşünürdü ? İsa böyle düşünüyor. Ya sen ? ( Steve LUDWIG )
Rabbin svegisi ve ışığı sizinle olsun.
5. Mart 2008: 20:24 #28399AnonimPasifSevgili kardeşim değerli paylaşımınızı ilgiyle bilgilenerek okudum. Gerçek bereketlenmenin Tanrı'nın Sözü'nü dinleyip uygulamak olduğunu bizlere bir kez daha vurgulamanızı çok önemsiyorum.
Tanrı yalnızca bilmemizi değil bildiklerimizi yaşamımıza geçirmemizi yani Kendi'sinde yaşamamızı istiyor. Tanrı bilgisine sahip olmak önemlidir; ancak Tanrı'nın istediği yalnızca bilgiyle dolu imanlılar olmamız değildir. Tanrı'yı hoşnut edecek olan Sözü'nü sevgiyle yaşamımızda göstermemizdir. Boş yani eylemsiz imanla gerçek yani eylemli imanın ayrımını net bir şekilde yapmalıyız. Etkin iman diri Tanrı'da yaşamak yani buyruklarına elimizden geldiğince itaat etmeye çalışarak Tanrı'ya hizmet etmektir.
Rab'bin lütfu, sevgisi ve merhameti sizinle olsun.
8. Mart 2008: 10:05 #28416AnonimPasif” Ne mutlu Tanrı'nın Sözü'nü dinleyip uygulayanlara ! ” ( Luka 11: 27-28 )
Gerçek bereketlenme Tanrı'yı dinlemek ve itaat etmekle bağlantılıdır; çünkü Kendisi, Tanrı Sözü'nde böyle olduğunu açıkladı. Bahsi geçen yazıdaki kadın Rab İsa'yı Tanrı Sözü'nü söylerken dinlemişti. Tanrı'yı Kendisi konuşurken dinlemişti.Tanrı'dan öğrenme konusunda değeri ölçülemez bir fırsata sahipti çünkü Tanrı tam karşısında duruyordu. Ama yine de onun için heyecenlı bir tercübeden fazla bir şey değildi.Bu yüzden İsa hatasını düzeltiyor ve ona gerçek bereketlenme yolunu gösteriyor.
Rab bu kadına yeni bir şey anlatmıyordu. Mezmurlar'ın bir yazarı daha kimse İsa'yı dinlemeden çok daha önce bunun hakkında yazmıştı. ” Ne mutlu yolları temiz olanlara, Rab'bin yasasına göre yaşayanlara ! Ne mutlu O'nun öğütlerine uyanlara, bütün yüreğiyle O'na yönelenlere ! ” ( Mezmur 119:1-2 ). ” Ne mutlu o insna ki,… zevkini Rab'bin yasasından alır. ” ( Mezmur 1:1-3 ) Gerçek bereketlenmeye giden yol çok önceden açıklanmıştı ve İsa sadece bunu bu kadına tekrar edip hatırlatıyordu.
Bu yol, Tanrı Sözü'nü dinlemekle ve uygulamakla tarif edilmiştir. Birçok insan Rab İsa'nın yeryüzünde ders vermesini dinlemişti. Dinleyenlere bilge kişinin O'nun sözlerini dinleyip onlara uyacağını anlatmıştı (Matta 7:24- 27 ). Gerçi İsa cennete yükseltildikten sonra sözleri nasıl duyulabilirdi ? Bunun cevabı belli : Elçilerin Kutsal Ruh'un yöneltmesiyle bunları yazmasıdır. Eski Antlaşma peygamberlerinde olduğu gibi bu elçiler, Kutsal Ruh tarafından yönlendirilip İsa'nın ne yaptığını mektuplarında açıkladıkları gibi İsa'nın sözlerini de İncil kısımlarında yazıya dökmüşlerdir. Elçilerin bu yazıları İsa'nın bahsettiği ” Tanrı Sözü” nün son kısmıdır. Bu yüzden bu kadının İsa'yı duyduğu gibi duyamıyoruz ama, Kutsal Kitap'ın sayfalarında O'nun sözlerini yani, Tanrı Sözü'nü duyabiliriz. Kutsal Kitap'ın sözlerini ” duyarak ve saklayarak “, Tanrı'nın bizi bereketlemesine sadık kaldığını öğreneceğiz.
Bundan dolayı, İncil'i düzenli okumaya ve çalışmaya elimizden gelen en büyük gayreti gösterip buna önem vermeliyiz. ….. Biz Tanrı'nın söylediklerinin doğru olduğuna inanıyoruz. Rab İsa'nın söylediği gibi gerçek bereketlenmeye giden yol O'nun Sözü'nü ” dinlemek ve uygulamak” tan geçiyor. O'nun Sözü'nü hergün dinleyip uygulamadığımız sürece gerçek bereketlenmeyi tanıyamayacağız. Tanrı'nın sevgisi ve bağışlamasıyla çok özel tecrübelerimiz olanilir, ” büyük ” şeyler yapmak için bize yardım edilmiş olabilir ama Tanrı Sözü'nü duyup uyguladıktan sonra alacağımız bereketler bunlardan çok daha fazla olacaktır. O'nun Sözü'nü düzenli ” dinleme” ye olan ihtiyacımızı bize göstermesi için belki Tanrı'nın bizi disiplinle ( örneğin zor durumlar ya da üstesinden gelemediğimiz ayartılmalar ) bereketlemesi gerekir. Ya dilencile gibi Tanrı'nın kapısında ya da Sözü'nde bizim için yaydığı sofrasında içerde yaşayabiliriz. Seçim bizim.
Gerçekten bereketlenmiş olmayı istiyor musun ? ( Steve LUDWIG )
Rabbin sevgisi ve ışığı sizinle olsun.
31. Mart 2008: 22:58 #28467AnonimPasif“ Rab’bin yasası yetkindir, cana can katar. ” ( Mez. 19:7 )
Eğer Tanrı Kendisi’ni bize açıklamazsa, O’nun hakkında hiçbir bilgiye sahip olamayız. Bizi günahımızın karanlığında bırakmadığı için O’na teşekkür etmeliyiz. Mezmur 19, Tanrı’nın Kendisi’ni insana nasıl açıkladığını anlatır. Tanrı ilk önce, Kendisi’ni yarattığı dünyanın aracılığıyla bildiriyor. Sonra Mezmur yazarı tanrı’nın Kendisi’ni esinlediği Söz aracılığıyla nasıl açıkladığını anlatıyor. Burada bir liste gibi gözlerimizin önüne serilen Kendi Sözü aracılığıyla Tanrı’nın yaptıklarını anlatan sayısız terimler bizi şaşırtmamalı.
Öncelikle Tanrı’nın bizim yeni doğuşumuzda Kendi Sözü’nü kullandığı bize anlatıldı. Bunu daha önce 1. Petrus 1:23′ e bakarak anlıyoruz. Dönüştürüldükten sonra ” Rabbimiz ve Kurtarıcımız İsa Mesih’in lütfunda ve O’nu tanımakta ilerleme “ ye ( 2. Pe. 3:18 ) ihtiyacımız vardır. Yani , Tanrı’nın isteğini anlamada ve bu isteğe itaat etmedeki bilgelikte gelişmeliyiz. Bu bilgelik Tanrı’nın Sözü’nden gelmektedir: ” Saf adama bilgelik verir. ”
Lütufta büyürken sıkıntı ve zorluklarla karşılaşacağız. Bunlar Tanrı’nın çocuk yetiştirme programının bir parçasıdır. Bu denemelerde Tanrı’nın Sözü bir kaç yolla ” yüreği sevindirir.” Öncelikle, Tanrı’nın Sözü’nden şunu anlıyoruz: Tanrı yaşadığımız zorlukları bizleri daha iyi kutsal yapmak için kullanır. Denemesiz lütufta büyüyemeyiz. ” Çünkü bilirsiniz ki, imanınızın sınanması dayanma gücünü yaratır. Dayanma gücü de, hiçbir eksiği olmayan, olgun ve yetkin kişiler olmanız için tam bir etkimliğe kavuşsun. ” ( Yakup 1:3-4 ) Tanrı’nın bizi yönlendirmesi ve zorluklarımızı kullanmasını bilmek yüreğimizi sevindirir. Sonra da bunu öğreniyoruz: ” Her insanın karşılaştığı denemelerden başka türlü denemelerle karşılaşmadınız. Tanrı güvenilirdir, gücünüzü aşan biçimde denenmenize izin vermez. Dayanabilmeniz için denemeyle birlikte çıkış yolunu sağlayacaktır. ” ( 1. Kor. 10:13 ). Ayartılmalarımıza ve zorluklarımıza dayanabilmek için Tanrı’nın bir çıkış yolunu yaptığını öğrenmemiz yüreğimizi sevindirir. Bu ve diğer ayetlerde Tanrı Sözü ” yüreğimizi sevindirmekte” dir.
İmanlı yaşamda geliştikçe bizim için çözülmesi bir öncekinden çok daha zor ve çok daha fazla durumla ve problemle karşılaşacağız. Ayrıca takip edilmesi zor yollara da götüreleceğiz. Tanrı anlamamız zor yollarda çalışacaktır. Bu yüzden gözleri aydınlatacak bir şeye ihtiyacımız vardır : ” İsa Mesih’in yüzünde parlayan Kendi yüceliğini tanımamızdan doğan ışığı bize vermek üzere yüreklerimizi aydınlattı. ” ( 2. Kor. 4:6 ) Yoksa yüreğimizde karanlıktan başka bir şey olmayacaktı. Bu aydınlatma işi için Tanrı Kendi Sözü’nü kullandı. ” Sözlerinin açıklanışı aydınlık saçar…. ” ( Mez. 119:130 )
İnsanlar bu dünyada kalıcı hazineler arıyor ama bulamıyor. Tek sonsuz hazine Tanrı Sözü’dür. Çünkü Tanrı Sözü bizi Sözü’n Tanrı’sına götürür. Sonsuz yaşayan Tanrı, O’na Mesih aracılığıyla gelen herkese sonsuz yaşam vaadini verir. Daha neye ihtiyacımız var ?
Baldan ve petekten dahi daha tatlı. ( Steve LUDWIG )
Rabbin sevgisi ve ışığı sizinle olsun.
-
YazarYazılar
- Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.