Eşcinselliğe Eğilim
- Bu konu 39 izleyen ve 84 yanıt içeriyor.
-
YazarYazılar
-
5. Kasım 2008: 20:21 #31525AnonimPasif
EŞCİNSELLİK
Yasanın tekrarın da Tanrı bizlere ne demek istiyor.
Dikkatli okuyunuz lütfen
Yas.14: 1 “Siz Tanrınız RAB’bin çocuklarısınız. Ölülere ağıt yakmak için bedenlerinizi yaralamayacaksınız. İki kaş arasındaki tüyleri almayacaksınız.
Ben Tanrı nın çocuğuyum demek, O benim Baba’mdır demekle eşdegerdedir.
Çocuklar her zaman babalarını örnek alırlar.
Babalarına benzemeye çalışırlar.
Örnek alabiliyormuyuz?
Bedenlerimizden bahsedilmekte burada.
Bedenlerimiz üzerinde herhengi bir değişimin olmaması gerektiği bizlere ögretilmekte.
Yaralamayacaksın denilmekte,
İki kaş arasındaki şekil bozukluğunun bile uygun olmadığı anımsatılmakta.
Bir tüy nolacak dememeliyiz.
Tanrı bizi var ettiği, yarattığı gibi benimsemekte ve sevmekte.
Ama bizler O’nun bu sözlerini yok saymakta,
Geçersiz kılmak için, elimizden gelen her tür ikna yöntemini kullanabilmekteyiz.
Neden peki?
Kendi mutlulugumuz için.
Aldığımız bu kişisel kararı, bir başkasının onayına sunup, kendimizi ikna etmeye çalışıyoruz.
Bırakın bir tüyüüüü.
Tüm bedenimizin uzuvlarını operasyonlarla değiştiriyoruz.
Sizce verimli olabiliyormuyuz bu operasyon neticelerinden.
Kemik yapımızı değiştirebiliyormuyuz?
Vücutlarımızda doğal oluşan kıllardan arınabiliyormuyuz?
Ses tenumuzu değişime ugratabiliyormuyuz?
El kol hareketlerimizdeki o dogallığı, konuşmalardaki mimikleri, gözlerdeki albeniyi, o hormonal kokuyu, çekiciliği verebiliyormuyuz?
Üretken olarak bebek doğurabiliyormuyuz?
Cinsel etkenliğimizde, o doğallığı, rahatı, akışkanlığı, sürekliliği yakalayabiliyormuyuz?
Kendimizi kandırıyoruz sadece.
Çevremizide iknaya çalışıyoruz. Ne üzücüüüü
Ef.1: 23 Kilise O’nun bedenidir, her yönden her şeyi dolduranın doluluğudur.
Kilise deyince ne anlıyoruz acaba?
Dört duvar mı yoksa bedenlerimiz mi?
İmanlıyım diyebiliyorsak eger, bilmeliyiz ki…
Tanrı’nın denetimindeyiz. O’nun dolulugunu yaşıyoruz. O’na benzemeye çalışıyoruz.
Bizler Tanrı’nın kiliseleriyiz kardeşler.
Yaşamlarımızda, bedenlerimize lekeler sürmemeliyiz. Kirletmemeliyiz.
Değiştirmeye çalışmamalıyız.
Kutsal lık yolunda, Rab’bi izlemeliyiz.
Kusursuz olmalıyız.
Kendimizi görkemli bir şekilde O’na sunmalıyız.Sevgiyleeeeee
16. Ocak 2009: 18:56 #31932AnonimPasifKimse bir şeyi basına gelmeden anlayamaz. Ben bir eşcınselim. Ne yani, gunah mı işliyorum? Cehhenneme mi gıdeceğim? Herkes ne derse desın, hıc umrumda degıl. Kımse kimsenin nereye gıdecegını asla bılemez!!! Gunahsa benim yaşadıgım ilişki, ALLAH o zaman beni böyle yaratmasaydı. Ben seçmedım bunu. O kadar cahil insanlar var ki, ne desem boş. Salak salak konuşmasın kimse.. yok cehhennem felan… otur o zaman kendine bak. Sen nereye gıtceksin acaba????
17. Ocak 2009: 14:34 #31936AnonimPasifMerhaba Hükümsüz,
hükümsüz;11852 wrote:kimse bir şeyi basına gelmeden anlayamaz.
-Kesinlikle haklısın kimse kimsenın sıkıntı ve dertlerin bilemez, bu konuda sizinle aynı görüşteyim.
hükümsüz;11852 wrote:Ben bir eşcınselim. Ne yani, gunah mı işliyorum?
-Evet
hükümsüz;11852 wrote:Cehhenneme mi gıdeceğim?
-Evet
hükümsüz;11852 wrote:Herkes ne derse desın, hıc umrumda degıl. Kımse kimsenin nereye gıdecegını asla bılemez!!!
-Evet Kimse bilemez, Ancak Tanrı”nın kutsal kitap”ı aracılığı ile Tövbe etmeden Eşcinselliğe devam edenin Tanrı cehenneme gideceğini söylüyor
hükümsüz;11852 wrote:Gunahsa benim yaşadıgım ilişki, ALLAH o zaman beni böyle yaratmasaydı. Ben seçmedım bunu.
-Evet yaşadığın günah ama Tanrı seni cinsel ilişkiye girmen için zorladımı? Yoksa sen kendi arzunlamı bunu yapıyorsun?
İnsanların en büyük hatası günah işledikten sonra EE TANRI BÖYLE OLMASINA İZİN VERDİ, DEMEK Kİ KADERİM buymuş derler, Ama Kader diye birşey yok, özgür irade vardır, Tanrı bizleri özgür bir irade ile yaratmıştır, Örneğin şimdi bu yazıyı okuyabilirsin veya yukarı sağ üst köşede bulunan X tuşuna basıp bu sayfayı kapatabilirsin, O zaman bunu Tanrı mı yaptırmış oluyor?? Lütfen Tanrı`nın, o kutsal ve hiç Leke olmayan Tanrı`nın Günahkar yarattığını iddia etmeyin
hükümsüz;11852 wrote:O kadar cahil insanlar var ki, ne desem boş. Salak salak konuşmasın kimse.. yok cehhennem felan… otur o zaman kendine bak. Sen nereye gıtceksin acaba????
Öncelikle neden ağresif olup insanlara Salak diyorsun? Neyse önemli değil ancak Cehennem yok diyerek sadece kendini kandırıyorsun, Evet bizler de günah işliyoruz, ancak Tanrı`ya tövbe edip, Tanrı beni günahkar yaratmış ne yapayım deyip, GÜNAHA devam etmiyoruz.
Esen Kal18. Ocak 2009: 13:27 #31942AnonimPasifhükümsüz;11852 wrote:kimse bir şeyi basına gelmeden anlayamaz. Ben bir eşcınselim. Ne yani, gunah mı işliyorum? Cehhenneme mi gıdeceğim? Herkes ne derse desın, hıc umrumda degıl. Kımse kimsenin nereye gıdecegını asla bılemez!!! Gunahsa benim yaşadıgım ilişki, ALLAH o zaman beni böyle yaratmasaydı. Ben seçmedım bunu. O kadar cahil insanlar var ki, ne desem boş. Salak salak konuşmasın kimse.. yok cehhennem felan… otur o zaman kendine bak. Sen nereye gıtceksin acaba????Sevgili Hükümsüz, Tanrı’nın varlığına inanıyorsan, Kutsal Kitap’a da inanmalısın, dolayısıyla orada yazılanlar Tanrı’nın diri Sözleri’dir. Tanrı’nın Sözü, günahlarından tövbe etmeyenlerin sonunun ne olacağını açık bir şekilde belirtmektedir. Sen ister cehennemin var olduğuna inan, ister inanma, ama bu, gerçeği değiştirmez. Eğer bu şekilde günahlarından dönmez, Tanrı’ya kafa tutarak tövbe etmezsen günahlarının içinde öleceksin ve gideceğin yer cehennem olacak MAALESEF! Bunu Kutsal Kitap söylüyor, ben değil! O zaman gerçeği anlayacaksın, fakat çoook geç olacak, çünkü kurtulmak için başka bir fırsatın olmayacak sevgili Hükümsüz. Kutsal Kitap’ta Mezmurlar 53:1- 3’de şöyle okuyoruz:
‘Akılsız içinden, ‘Tanrı yok’ der.
İnsanlar bozuldu, iğrençlik aldı yürüdü. İyilik eden yok.
Tanrı göklerden bakar oldu insanlara,
Akıllı, Tanrı’ya yönelen biri var mı diye.
Hepsi saptı, tümü yozlaştı’.Ayrıca İncil’de Yuhanna 8: 44 – 47’de İsa Mesih şöyle der:
‘Siz babanız İblis’tensiniz ve babanızın arzularını yerine getirmek istiyorsunuz. O, başlangıçtan beri katildı. Gerçeğe bağlı kalmadı.
Çünkü onda gerçek yoktur, yalan söylemesi doğaldır, çünkü o yalancıdır ve yalanın babasıdır.
Ama ben gerçeği söylüyorum, işte bunun için bana iman etmiyorsunuz.
Hanginiz bana günahlı olduğumu kanıtlayabilir? Gerçeği söylüyorsam niçin bana iman etmiyorsunuz? Tanrı’dan olan, Tanrı’nın Sözleri’ni dinler. İşte siz Tanrı’dan olmadığınız için dinlemiyorsunuz.’Sevgili hükümsüz, daha bu dünyada yaşarken zamanın ve fırsatın var. Bu fırsatı değerlendirip Tanrı’nın yüzünü arar ve günahlarından tövbe ederek İsa Mesih’e iman edersen kurtulacaksın. Fırsatı kaçırma ve Rab’be dön! Seni bu şekilde yaratan Tanrı değildir. Tanrı Kutsaldır ve günahtan nefret eder, ama günahlı insanı sever ve kendisine dönmesini ister. O seni çok seviyor ve bu günahından özgür etmek , kurtarmak istiyor. Sen kendi çabalarınla günahla başedemezsin. Olduğun gibi İsa Mesih’e gel, o seni olduğun gibi çağırıyor ve sana yardım etmek için kollarını açmış bekliyor.
var PS = “96689”;
if(null==window[“$Config”]) window[“$Config”] = {};window.$Config.Themes ={ baseUrl:’httpx3ax2fx2fgfx8.hotmail.comx2fmailx2f13.2.0260.1209x2fstylesx2f’, current:’Base’, version:”, url:’httpx3ax2fx2fgfx8.hotmail.comx2fmailx2f13.2.0260.1209x2fstylesx2fx2fBasex2f’, hmtwUrl:’x2fmailx2fOptionsWriter.aspxx3fnx3d1079257567x26mtx3d01_fe879ce023015cff237a7513afbddcb6bbd4df6b94a6fddccfcec4e84d236d52x257ccca1ff55349afe73x26themeIdx3d’}PerfRecorder.page.landingPageName = “I”;PerfRecorder.page.timeStamp = new Date().getTime();21. Ocak 2009: 23:08 #31964AnonimPasifEşcinsel olmadığım için bir eşcinselin ne tür acılar yaşadığını, sıkıntılar çektiğini bilmiyorum. Bu yüzden yargılayıcı ve sevgisiz bir yazı yazmamaya çalışacağım. Bu bir acıma yazısı veya Ferisi tarzı bir şükür duası olmayacak. Sadece Rab’bin bu konudaki düşüncesini anlamaya çalışacağım.
Herhangi bir konuda Kutsal Kitap’ın ne söylediğini öğrenmek istediğimde, dua ederek okumaya başlıyorum. Rab’den samimi olarak öğrenmek istiyorum. Kendi ön kabullerimi, bedensel ve duygusal isteklerimi merkeze almamaya çalışıyorum. Sadece ve yalnızca Kutsal Kitap’ın, Yaşayan Diri Tanrı’nın sözlerini araştırmaya başlıyorum.
Romalılara yazılan mektubun birinci bölümü Tanrısızların düştüğü aşağılık durumları özetleyerek Müjde’yi ilan etmeye başlar.
21. ayet şöyle der: ‘Tanrı`yı bildikleri halde O`nu Tanrı olarak yüceltmediler, O`na şükretmediler. Tersine, düşüncelerinde budalalığa düştüler; anlayışsız yüreklerini karanlık bürüdü.
Bana göre, benim için gibi ifadelerle başlayan cümleler verdiğim kararı ifade eden KENDİ görüşümü aktaran ifadelerdir. Bir konuda Tanrı Sözü’nün ne dediğine bakmak yerine kendi düşüncemde ısrar etmem beni iman dışı bir alana götürür.
25. ayet konuyu detaylandırır: ‘Tanrı`yla ilgili gerçeğin yerine yalanı koydular. Yaradan`ın yerine yaratığa tapıp kulluk ettiler. Oysa Tanrı sonsuza dek övülmeye layıktır!’ Amin.
Benliğimin istekleri Söz’ü yanlış yorumlamama yol açabilir. Rab’bin Sözü bazen çok sert gelebilir ve Rab de bunu bilir ve aktarır. İbraniler 4:12 bu konuyu açıklar:
Tanrı`nın sözü diri ve etkilidir, iki ağızlı kılıçtan daha keskindir. Canla ruhu, ilikle eklemleri birbirinden ayıracak kadar derinlere işler; yüreğin düşüncelerini, amaçlarını yargılar.
İtaate hazır bir yürekle ve adanmış bir zihinle Rab’be yaklaşırım. Hristiyan Rab tarafından denetlenmeyi, terbiye edilmeyi kabul etmeli ve Rab’be itaat etmelidir. İbraniler 12. bölümde bu konu detaylandırılır:
Yorulup cesaretinizi yitirmemek için, günahkârların bunca karşı koymasına katlanmış Olan`ı düşünün.
Günaha karşı verdiğiniz mücadelede henüz kanınızı akıtacak kadar direnmiş değilsiniz.
Size oğullar diye seslenen şu öğüdü de unuttunuz: Oğlum, Rab`bin terbiye edişini hafife alma, Rab seni azarlayınca cesaretini yitirme.(İbraniler 12:3-5).
Rab bize çağlar ötesinden seslenir: Çünkü Rab sevdiğini terbiye eder… (İbraniler 12:6).
Zaman zaman çok acı verse de bu terbiyeye açık olmak gerekir. Romalılara geri döndüğümüzde şunu aklımızda tutmalıyız: Sevgi varsa fuhuş yoktur anlayışı SAPKIN bir öğretiştir. Seviyorum diyerek kız arkadaşımla cinsel ilişkiye giremem. Evlenene kadar beklemek zorundayım. Fuhuş günahtır, ama evlilik yatağı kutsaldır…
‘İşte böylece Tanrı onları utanç verici tutkulara teslim etti. Kadınları bile doğal ilişki yerine doğal olmayanı yeğlediler
Aynı şekilde erkekler de kadınla doğal ilişkilerini bırakıp birbirleri için şehvetle yanıp tutuştular. Erkekler erkeklerle utanç verici ilişkilere girdiler ve kendi bedenlerinde sapıklıklarına yaraşan karşılığı aldılar.’
‘Tanrı`yı tanımakta yarar görmedikleri için Tanrı onları yararsız düşüncelere, yakışıksız davranışlara teslim etti.
Her türlü haksızlık, kötülük, açgözlülük ve kinle doldular. Kıskançlık, öldürme hırsı, çekişme, hile, kötü niyetle doludurlar.
Dedikoducu, yerici, Tanrı`dan nefret eden, küstah, kibirli, övüngen, kötülük üreten, anne baba sözü dinlemeyen, anlayışsız, sözünde durmaz, sevgiden yoksun, acımasız insanlardır ‘(Romalılar 1:26-31).
Bu ayetlerde çok açık olarak Tanrı eşcinselliği İĞRENÇ bir eylem olarak lanetler. Özür dilerim ama gerçeği söylemek zorundayım. Bu günahtır ve yanlıştır…
‘Eğer gelmemiş ve onlara söylememiş olsaydım, günahları olmazdı; ama şimdi günahları için özürleri yoktur’ (Yuhanna 15:22).
Sevgili eşcinsel kardeşlerim, dua ederek bu günahtan kurtulmak için Rab’bin kurtarışına dönünüz.
Rab yardımcınız olsun…23. Ocak 2009: 11:14 #31979AnonimPasifEşcinselliğe bende karşıyım fakat onlar ceheneme gidecek,yanacak gibi şeyler asla söyleyemem bu Tanrının bileceği iştir. Dünyada bu kadar güzel kız varken eşcinsellik mantıksız geliyor.
Dinsel anlamda eşcinsellik yasaktır.Fakat Tanrı eşcinselleri affedebilir.Çünkü hormonal bozukluklar ve psikolojik bozukluklar bunu tetikler.Bunun dışındaki eşcinseller bence kendini biraz suçlu hissetmelidir.Çünkü bu olay doğanın ve Kutsal Kitabın yasalarına aykırıdır.
28. Ocak 2009: 10:50 #32087AnonimPasifeşcinselliğe tüm dinler ve inananları karşıdır ve Kutsal Kitap ta eşcinseller için ayetler bellidir. hormonal bozukluklar varsa kendini tedavi ettirsin, çevresinde sorunlar varsa çevreyi değiştirsin bunlar bahane değil. virüs gibi çoğalıyorlar bunlar cehennemliktir bunlar imanlıların yanında yaşamamalıdırlar. Rab bildiği gibi yapsın
28. Ocak 2009: 13:47 #32096AnonimPasifeşcinselliğe her zaman karşıyım zaten 3 hak dinde de yasaktır.
28. Ocak 2009: 16:52 #32077AnonimPasifXğristiyan;12067 wrote:eşcinselliğe tüm dinler ve inananları karşıdır ve Kutsal Kitap ta eşcinseller için ayetler bellidir. hormonal bozukluklar varsa kendini tedavi ettirsin, çevresinde sorunlar varsa çevreyi değiştirsin bunlar bahane değil. virüs gibi çoğalıyorlar bunlar cehennemliktir bunlar imanlıların yanında yaşamamalıdırlar. Rab bildiği gibi yapsınSayın Xğristiyan,
Eşcinseller için yorum yaparken lütfen daha anlayışlı olun, kimseyi rencide etmeyin ve yargılamayın. Tabii ki Kutsal Kitap’ta eşcinseller için yeterince ayet vardır. Kutsal Kitap’a göre eşcinsellik günahtır, ama aynı zamanda zinanın tüm çeşitleri Tanrı’nın gözünde aynıdır. Yani günahın her türü aynıdır eğer pişmanlık duyulmaz ve tövbe edilmezse sonuç cehennem yargısıdır.
Ama İsa Mesih bütün günahlıları seviyor ve onları kurtarmak istiyor. Rabbimiz hiçbir zaman günakarlardan iğrenmedi, onları aşağılamadı, tam tersine onlara sevgiyle, şefkatle yaklaştı. Zaten İsa Mesih günahkarları aramaya ve kurtarmaya geldi. O herkesin tövbe etmesini ve kurtulmasını istiyor.
Quote:çevresinde sorunlar varsa çevreyi değiştirsin bunlar bahane değil. virüs gibi çoğalıyorlar bunlar cehennemliktir bunlar imanlıların yanında yaşamamalıdırlar. Rab bildiği gibi yapsın
Bizler eğer gerçekten Mesih inanlılarıysak, herkese sevgiyle yaklaşmalıyız, eşçinsellere de. Çünkü bir zamanlar bizler de günah içerisindeydik. Tanrı bizleri kurtardığı gibi, onları da kurtarabilir. İnanlılar yaşamlarıyla, o insanlara örnek olmalıdırlar, onlara Mesih’in sevgisini yansıtmalıdırlar.29. Ocak 2009: 15:53 #32105AnonimPasifSayın suna aşırı iyimser olmanın bir faydasıda sevabıda yoktur. Her derdin bir dermanı vardır. Tanrı insana akıl ve irade vermiş bunlar en önemli yetilerimizdir. Ben haşa kimseye düşmanlık yapmıyorum hayat tarzı ne olursa olsun ama o tür insancıklarıda sevmediğimi ve karşı olduğumu belirtiyor bu düşmanlık değil burada kimse beni yanlış anlamasın. Haşa yargılamak benim gibi bir kul a düşmez. Rab günü geldiğinde yargılayacak ve günahkarları cehenneme atacaktır onlarda çok yalvaracaklar ama ne yazık ki kimse affedilmeyecek. Günahların hepsi bir değil küçük günahlar ve büyük günahlar var. Eşcinsel olmak hele hele bilerek isteyerek en büyük günahtır. Tövbe etmesi o kişiye bir umut ışığı olur ama tövbeden uzak durursa, bunun ticaretini yaparsa-yaptırırsa, eşcinsel evlilik talebinde bulunurlarsa v.b sapkın isteklerle İmanlıların karşılarına çıkarlarsa ben dahil tüm imanlılar tepki vermelidir. ama pişman olan böyle bir hayattan kurtulmak isteyenlere kalplerimizde açık olmalı onları dışlamamalıyız. Abd nin kalifornia eyaletinde eşcinsel evliliklere eyalet meclisi onay verdi ne oldu birkaç ay sonra orman yangınları başladı evler yandı çoğu kişi orayı terk etti. Buna benzer birçok vakanın bu tür sapkınlıklar neticesinde ortaya çıkmasıda tesadüf değildir. Bunları bir kez daha düşünmeli peşin kararlar vermemeliyiz.
29. Ocak 2009: 20:57 #32110AnonimPasifEn küçük günah bile lanetlenmeyi hakketmeyecek kadar küçük değildir(Romalılar 6:23; 5:12, Matta 12:36) ve aynı şekilde hiçbir günah da gerçekten tövbe edenler üzerine lanet getirecek kadar büyük değildir.
28. Mart 2009: 19:33 #32505AnonimPasifXğristiyan;12067 wrote:eşcinselliğe tüm dinler ve inananları karşıdır ve Kutsal Kitap ta eşcinseller için ayetler bellidir. hormonal bozukluklar varsa kendini tedavi ettirsin, çevresinde sorunlar varsa çevreyi değiştirsin bunlar bahane değil. virüs gibi çoğalıyorlar bunlar cehennemliktir bunlar imanlıların yanında yaşamamalıdırlar. Rab bildiği gibi yapsınSayın xğristiyan, Kutsal Kitap’ta eşcinseller için ayetler belli olduğu gibi, Tanrı adına insanları yargılamaya kalkanlar için de bazı ayetler vardır.. Onlara geçmeden önce, eşcinselliğin gerçekten sapkın bir hastalık derecesinde olduğu şüphesiz aşikardır.. Tanrı’nın tahtına otururmuşcasına, ”o cehennemliktir, şu kesin cehenneme atılacaktır” gibi ifadeleri kullanmak son derece yanlıştır.. Son ana kadar, kimin cennete, kimin ise cehenneme gideceğini kimse bilemez.. Tanrı’dan başka, bunun sonucunu kimse belirleyemez.. Siz de belirleyemezsiniz..
Ayetlere bakacak olursak;
Matta 7:1-5
Başkasını yargılamayın ki, siz de yargılanmayasınız.
Çünkü nasıl yargılanırsanız öyle yargılanacaksınız. Hangi ölçekle verirseniz, aynı ölçekte kalacaksınız.
Sen neden kardeşinin gözündeki çöpü görürsün de kendi gözündeki merteği farketmezsin?
Kendi gözünde mertek varken kardeşine nasıl, ”İzin ver, gözündeki çöpü çıkarayım” dersin.
Seni ikiyüzlü! Önce kendi gözündeki merteği çıkar, o zaman kardeşinin gözündeki çöpü çıkarmak için daha iyi görürsün.
Ayetlerden de anlaşılacağı üzere, kimseyi yargılamamamız gerekmektedir.. Evet, bazı şeyler bize ters gelebilir.. Tanrı için de durum böyledir.. Ama Tanrı gibi insanları yargılamak bizlerin işi değildir..Eşcinseller, fahişeler her türlü ahlaksızlığı yapanları savunma gibi bir amacım yok.. Eşcinselliğin, fahişeliğin ne kadar kötü birşey olduğunu çok iyi biliyorum.
Fakat Benim İsa’m bir fahişeyi bağışlamıştır.. Onu YARGILAMAMIŞTIR.
Yuhanna 8:1-11’de bulunan ayetlerde bakalım Rabbimiz ve Kurtarıcımız nasıl bir davranış sergilemiştir.1- İsa zeytin Dağı’na gitti.
2- Ertesi sabah erkenden yine tapınağa döndü. Bütün halk O’nun yanına geliyordu. O da oturup onlara öğretmeye başladı.
3-4 Din bilginleri ve Ferisiler, zina ederken yakalanmış bir kadın getirdiler. Kadını orta yere çıkararak İsa’ya, ”Öğretmen, bu kadın tam zina ederken yakalandı” dediler.
5- Musa, Yasa’da bize böyle kadınların taşlanmasını buyurdu, sen ne dersin?
6- Bunları İsa’yı denemek amacıyla söylüyorlardı, O’nu suçlayabilmek için bir neden arıyorlardı. İsa eğilmiş, parmağıyla yazı yazıyordu.
7- Durmadan aynı soruyu sormaları üzerine doğruldu ve, ”İçinizde kim günahsızsa, ilk taşı o atsın!” dedi.
8- Sonra yine eğildi, toprağa yazmaya başladı.
9- Bunu işittikleri zaman, başta yaşlılar olmak üzere, birer birer dışarı çıkıp İsa’yı yalnız bıraktılar. Kadın ise orta yerde duruyordu.
10- İsa doğrulup ona, ”Kadın nerede onlar? Hiçbiri seni yargılamadı mı?” diye sordu.
11- Kadın, ”Hiçbiri efendim” dedi. İsa, Ben de seni yargılamıyorum” dedi. ”Git, artık bundan sonra günah işleme!”Bu sözler, İsa Mesih’in ağzından çıkan sözler.. Bu söz, inandığımız İncil’in ayetlerinden oluşan sözler.. Tanrı adına, insanları yargılamaya kalkanlara, İsa Mesih gereken yanıtı vermiştir..
İsa Mesih’e iman eden bir insan, Tanrı’nın tahtına otururmuşcasına insanları yargılamamalıdır.. Ferisi zihniyetli olan kişiler, İsa’nın krallığında olamayacak, Göksel Yeruşalim’de yaşayamayacaktır..
Sevgiyle kalın.
29. Mart 2009: 13:33 #31919klausAnahtar yöneticiXğristiyan´isimli üyeden Alıntı
eşcinselliğe tüm dinler ve inananları karşıdır ve Kutsal Kitap ta eşcinseller için ayetler bellidir. hormonal bozukluklar varsa kendini tedavi ettirsin, çevresinde sorunlar varsa çevreyi değiştirsin bunlar bahane değil. virüs gibi çoğalıyorlar bunlar cehennemliktir bunlar imanlıların yanında yaşamamalıdırlar. Rab bildiği gibi yapsın.
Sevgili arkadaşım bu sözlerinizi bende yadırgadım. Bizim kilisemizde de var böyle bir arkadaşımız. Tövbelerini etti, Rabbe deli gibi hizmet etmekte. Hepimiz çok seviyoruz, onunla oturup dışarda olsun kilisede olsun vakit geçiriyoruz. Dışlamıyoruz. Yardımlarımızı kabul etti ve kendini Rabbin ellerine teslim etti. Sizin gibi düşünen insanlar da var o kardeşi yargılayan ama benim aklıma şu olay gelir hep;
Günahkar bir kadını taşlamak isteyen ferisilere İsa diyor ki ;
” Kim günahsız ise ilk taşı o atsın.” ve kimse atamıyor tabiki.Bakın günahı sadece eylemsel olarak düşünmeyelim. Ferisilerde eylemsel olarak düşünürlerdi. Adam öldürmüyoruz, hırsızlık yapmıyoruz vs vs.. Bakın günah düşüncede başlar zira şeytan boş durmaz. Bu yüzden biz mükemmel insanlar değiliz. Öyle olsaydı İsa gelmezdi değil mi ? İsa hastalara gelmiştir, iyilere değil !
Bizler neden İsa’ yı seçtik ? Çünkü günahlarımız bir tek o bağışlar ve yüklenir diye seçtik değil mi ? Çünkü başka yolumuz yoktu ! Çünkü biz ölümü değil, bol yaşamı seçtik ! Kul ile Rabbin arasına kimse giremez !
Esenlikle kalın.
29. Mart 2009: 15:06 #31914AnonimPasifUzun yıllar evvel okumaya merâklı ve birikimli bir arkadaşla sohbetler ederdik. Sohbetin konusu bâzen tarih, bâzen din ve sosyoloji, bâzen de siyaset olurdu. Tabi ki konu ne olursa olsun, tartışmanın odağında hep insan…
O zamanlar analitik düşünceden pek haberim yoktu. Belki bir fikri münâkaşa esnâsında, ya da soru vey sorunlara cevap ararken analitik düşünebiliyordum. Ama bunun farkında değildim. Gerek tarihi, gerekse güncel mevzûlarda ne zaman bir olumsuz hâdise konuşulsa, meseleyi somutlaştırır, hoş karşılanmayan olguların baş aktörlerini suçlardım. Çünki; yanlış yapan, çalan, öldüren, yalan söyleyen mazlumu ezen hep onlardı.
Bir gün bu arkadaşım bana hitâben şunları söyledi.
“Olayları inceleyip değerlendirirken sebep sonuç ilişkisine dikkat ediyor, mevzûları hep mantıksal örgü içerisinde ele alıyorsun. Bu çok iyi. Ancak sonuçlara varırıken bâzen hatâ yapıyor, insanları suçlayarak sorunları çözeceğini zannediyorsun.” dedi.
Ben, başka nasıl olabilir ki, diyerek; arkadaşın anlatmak istediğini anlamadığımı, bu husus da ne kadar cahil olduğumu da açığa vurmuş oldum.
Bana verdiği cevap âdetâ yüzüme tokat gibi inmişti.
“İnsana karşı olunmaz. İnsanın yanlış fikir, düşünce ve eylemlerine karşı olunur.”
Aradan yıllar geçti. Bu cevabı hiç unutmadım. İnsana karşı olursanız, onu kaybedersiniz. Ama yanlış olduğunu düşündüğünüz, ya da yanlışlığını kanıtladığınız davaranışlarına karşı olur ve o kişiyi gerektiğinde ikaz edip, gerektiğinde de yardımcı olursanız, ‘Kötü’ diye bilinen insanları kazanma ve onları içine düştükleri sıkıntılardan kurtarma imkânı doğacaktır.
Fakat şunu unutmamak gerkir ki, kişi kendisi içinde bulunduğu durumun yanlışlığını idrâk etmedikçe, değişmeyi istemedikçe ve hattâ imanlıların yanlış olarak gördüğü kimi davranışların aslında ‘Doğru’ olduğunu ileri sürdükçe; bu gibi insanlara Tanrıdan başka kimse yardım edemez.
Bir sayın üye ne güzel ifâde etmiş. İsa Mesih günahkârları ayırmadan hepsine el uzattı. Hepsine bağışlanma imkânı verdi. Hâlâ da yardım etmeye, kurtarmaya devam ediyor. O’nun ayırmadığı insanları bizim ayırmamız, okuduklaımızı yanlış yorumlayıp durumdan vâzife çıkararak, ‘Kraldan çok kralcı’ olmamız çok hatâlı bir davranış olur. Tanrı İnsana karşı değil; günaha, günahı ortaya çıkaran davranışa karşıdır.
Saygılar.1. Nisan 2009: 14:42 #32515AnonimPasifSevgili arkadaşlar şu konuyu iyi anlayalım ki ben burada haşa şiddeti savunmuyorum. bu tür eğilimleri olan insanlara yardım etmeyi herkes gibi bende isterim. Çünkü bu tür sapkınlıkta insanları Rab İsa gibi doğru yola ulaştırmak ve bunun tebliğini yapmak hepimizin boynunun bir borcudur. Lakin şu ayetlerde bize hakikatin en sonunda ne olduğunu belirtiyor:
Herkes evliliğe saygı göstersin. Evlilik yatağı günahla lekelenmesin. Çünkü Tanrı fuhuş yapanları, zina edenleri yargılayacak.
(İbraniler 13:4)Günahkârların, Tanrı Egemenliği`ni miras almayacağını bilmiyor musunuz? Aldanmayın! Ne fuhuş yapanlar Tanrı`nın Egemenliği`ni miras alacaktır, ne puta tapanlar, ne zina edenler, ne oğlanlar, ne oğlancılar, ne hırsızlar, ne açgözlüler, ne ayyaşlar, ne sövücüler, ne de soyguncular
(1. Korintliler 6:9-10)Çünkü kötü düşünceler, fuhuş, hırsızlık, cinayet, zina, açgözlülük, kötülük, hile, sefahat, kıskançlık, iftira, kibir ve akılsızlık içten, insanın yüreğinden kaynaklanır.
(Markos 7:21-22)İnsanların hayatlarında birçok problem vardır ve hepimiz bazı sorunlar yaşarız ama birde kötülükler vardır. Eğer zina varsa o yürekte kötülük vardır biz bu kötülükleri olan insanların temizleyicileri olalım yok olmadı o insanları Rab’be havale edelim.
Esenlikte kalın.
-
YazarYazılar
- Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.