[Anonim]

Kazı çalışmaları ve bunların sonucunda bulunan el yazmalar,kutsal kitabı ve Tanrının sözünün gerçegini, desteklemektedir.Bu yazmanlar sırası ile Kumran Yazmanları,Arsoinoe Yazmanları,ve Sina yazmanları dır.

KUMRAN YAZMANLARI: 1947yılında ürdündeki Kumran magaralarında bulunan hazineler arasında ortaya çıktı.Deri üzerine yazılmış bu yazmanlar ibrani,ceydi ve işaya Peyganberin kitabının tamamını içeriyordu.Milattan önce 2 yüzyılda yazılmıştı.Kumran mag_ aralarında Leviler,Eyüp mezmurlar ve habakkuk Kıtaplarından oluşan bir nüsha da bulundu,ve daha sonra eski antlaşmanın bütün bölümlerini içeren bir liste daha ortaya çıkarıldı,

ARSOİNOE YAZMANLARI: 1877 yılında Kahirenın güneyinde kuma gömülü papirüs yapraklarına yazılı bir çok belge bulundu,içlerindeki en dikkat çekiçi belge elimizdeki incil,le birebir olan Yuhanna inciliydi.

SİNA.YAZMANLARI. Sina daginda süryanice 4 incil nüshası bulundu tarihi 2 y.yıl da yazılmış bir çevirinin kopyasıydı.benzerlik birebirdi.ve sonuçta.. Tanrı sözünü…hiç kimse degiştiremez..ve Tanrı sözlerini insanlara esinledigine göre onları koruyacak güçtedir Matta 5:19’da Size dogrusunu söyleyeyim,yer ve gök ortadan kalkmadan,her şey gerçekleşmeden Kutsal yasadan ufaçık bir harf yada bir nokta bile yok olmuyacak…..amin.

[Anonim]

Verdiğiniz bilgilere eklemek istediğim bir konu var. Tanrı’nın kendi sözünü nasıl koruduğunun en güzel örneklerinden birini Kutsal Kitap’ta 1. Samuel bölümünde anlatılıyor.

İsrailliler Filistlilerle olan savaşlarında galip gelebilmek amacıyla Tanrı’nın Antlaşma Sandığı’nı da yanlarında götürüyorlar. Hatta sandığın da getirildiğini duyan Filistliler oldukça korkuyorlar. Ama o gün Filistliler İsraillileri yenerek sandığı ele geçiriyorlar. Sandık ilk olarak Dagon Tapınağı’na götürülüyor. Daha ilk sabah tapınağa gelenler Dagon heykelinin Tanrı’nın Sandığı’nın önünde yere düşmüş olduğunu görüyorlar. Heykeli düzeltip gidiyorlar fakat, ertesi sabah tekrar geldiklerinde bu sefer heykelin başının ve ellerinin kırılmış olduğunu görüyorlar. Ayrıca sandığın bulunduğu kent olan Aşdot’ta herkesi urlar kaplıyor. Bunun nedeninin Tanrı’nın sandığı olduğunu bildikleri için sandığı oradan gönderiyorlar. Sandık bu sefer Gat’a götürülüyor ve o kentte de halkın başına aynı şey geliyor:

Urlar… Gat’tan sonra sandık Ekron’a götürülüyor ve sonuç yine aynı. Tanrı’nın Sandığı ile başa çıkamayacağını anlayan Filistliler sandığı sahibine yani İsraillilere geri vermeye karar veriyor.(1.Samuel 4,5 ve 6. bölümler )

İnandığımız ve güvendiğimiz Tanrı Sözünde de belirtildiği gibi Tanrı sahip olduklarını koruyacak kudrettedir. İnsan aklı hiçbir zaman Tanrı’nın planlarını alt edememiştir.

Sevgiler…

[Yazar]

Yazılar