Eskatoloji (Son Günler), Eskatoloji (Son Günler)
- Bu konu 1 izleyen ve 0 yanıt içeriyor.
-
YazarYazılar
-
11. Ekim 2006: 10:04 #23847EvangelistAnahtar yönetici
ESKATOLOJİ SORU CEVAPLAR
MINTS DERS NOTLARIHazırlayan Orhan Pıçaklar
1. Eskatoloji Nedir?
Eskatoloji’nin anlamını açıklamak gerekirse, ona basitçe son zamanlarda dünyanın sonunda nelerin olacağının anlatıldığı bir öğretiştir diyebiliriz. Ancak bu öğretişte kullandığımız SON kelimesi Tanrı’nın planı ve amacı doğrultusunda, Adem’in yaratılmasından, İbrahim’in çağrısı, Musa ile Mısır’dan Çıkış, İsrail’in Tarihi, İsa’nın gelişi, Kilise tarihi ve en sonunda da dünyanın sonunda olanları / olacakları anlatan bir öğretiş olarak algılamak doğru değildir.
Eskatoloji’nin tanımını yaparken kullandığımız SON kelimesi için 2. farklı anlamı vardır, Birinci Anlam Bitmek anlamındaki sondur. (Örnek 6 saat 10 dakika sonra benim mesaim bitecek.) Buradaki Son zamanın sonunu belirtmek için kullanılmaktadır.
İkinci Anlam ise Amaç yada ulaşılmak istenilen Hedef anlamındaki SON’dur bunun anlamını kavrayabilmemiz için Westminister İnanç Açıklaması ve Kısa İlmihalinin ilk sorusuna bakalım. Soru şöyledir “İnsanın varlığının en baş amacı nedir?” Buradaki amacı kelimesi yerine İngilizce’de Son kelimesi kullanılmaktadır. Buna göre bu soru insanlığın SON’undan değil AMACI’ndan bahsetmektedir. Eskatoloji dendiğinde sadece dünyanın sonunda olacak olayları savaşları, yıkımları, kurtuluşları anlatan bir öğretiş olarak algılamak yerine İnsanlığın son günlere yaklaşılırken yaşama amacını, nasıl yaşaması gerektiğini öğreten bir öğretiş olarak algılamalıyız.
İbraniler 1:1-2 Tanrı eski zamanlarda peygamberler aracılığıyla birçok kez ve çeşitli yollardan atalarımıza seslendi. Bu son çağda da her şeyin mirasçısı olarak belirlediği ve aracılığıyla evreni yarattığı kendi Oğluyla bize seslenmiştir.
Buna göre Eskatoloji Son zamanlarla ilgili bir öğretiştir, ancak bazı inançlarda olduğu gibi Kıyamet günü adı altında Kıyametin gününün başlamasıyla dağların tepelerin eriyip bu dünyanın yok olduğu an değildir, Tanrı’nın amacı ve planı doğrultusunda seçmiş olduklarını sonsuz ve ebedi hayata Geçireceği zamanın başlamasından, Geçiş zamanına kadar süre içerisindeki uzun zaman denmektedir. Az sonra bir soruda cevap vereceğimiz günü Eskatoloji Mesih’in gelişi ile zaten başlamıştır, Yani bunu diğer inançların tabiri ile söylemek gerekirse bizler Yaklaşık 2000 yıldır Kıyamet gününde zaten yaşamaktayız.
2. Eskatoloji Ne Zaman Başlayacaktır?
Bu soruya cevap Eskatoloji Nedir? Sorusuna verdiğimiz cevapta kullandığımız İbraniler 1:1-2 ayetinde gayet açık bir şekilde anlatılmaktadır, bildiğimiz gibi İbraniler kitabı 1. Yüzyılda yazılmış bir kitaptır. Ve yazar eski çağın kapandığını ve yeni çağın artık başladığını İsa Mesih aracılığı ile başladığını anlatmaktadır. İncilci, 2000 yıl önce “Son Günlerde” demektedir artık, buna göre Son günler Tarihin sonunda olacak son anlar değildir, Son günler İsa Mesih’in gelişi ile başlamış olduğunu anlatmaktadır.
Yaratılış İsa Mesih’in Gelişi Sonsuzluk
ß
†
àYukarıdaki çizelgede Yaratılıştan sonsuzluğa uzanan bir çizgi vardır bunu bir zaman çizgisi olarak düşündüğümüzde, Tarihin tam odak notası İsa Mesih’tir. Eskatoloji’nin son günler hakkındaki bir öğretiş olduğunu söylemiştik, Fakat İbraniler 1.bölüme göre Eskatoloji yani son günler Rabbimizin dünyaya gelmesi ile başlamış ve ikinci gelişi ile tam doluluğa erişecektir.
Tanrı Kelamı Kutsal Kitap’a göre İsa Mesih’in birinci gelişi ve ikinci gelişi arasındaki geçecek zaman SON GÜNLER denilmektedir.
1.Yuhanna 2:18 Çocuklar, bu son saattir. Mesih-karşıtının geleceğini duydunuz. Nitekim daha şimdiden çok sayıda Mesih- karşıtı türemiş bulunuyor. Son saat olduğunu bundan biliyoruz.
3. Kronos Zamanı Nedir?
Bu zaman geçmiş gelecek ve şimdiki zaman anlamındadır, “Örnek 2 ay, 2 gün sonra benim doğum günümdür.” Kutsal Kitap’ta Daha gerçekleşmemiş bir çok olaylar vardır, ancak bu olayların olacağı ile birçok peygamberlikler bulunmaktadır. Bu yapılan peygamberliklerin henüz gerçekleşmediği için o peygamberlik yapılan dönem “Kronos” zamanıdır. “Örnek Kutsal Kitap’ta beklenen Mesih örneğini gösterebiliriz. Peygamberler Tanrısal Vahiy yolu ile Mesih’in geleceğini insanlara bildirirken kesin zaman ve saat bilinmese de gelecekte bir Mesih’in geleceğini bildirmişlerdir bu beklenen zaman Kronos zamanıdır.
4. Kayros Zamanı nedir
Bu zaman ise içi belirli olaylarla dolu bir zamandır, Kayros zamanı tam doğru olan zamandır. Kayros zamanı Kronolojik zaman içerisinde belirli bir önemi olan zamandır. Kayros zamanı, Kronos zamanı içine girdiğinde, Kronos zamanı değişime uğrayıp Kayros zamanı olur. (Kronos zamanında gösterdiğimiz beklenen Mesih olayı, Mesih dünyaya geldiğinde artık zaman Kronos zamanı değil Kayros zamanı olmuştur.)
Markos 1:14-15 Yahya'nın tutuklanmasından sonra İsa, Tanrı'nın müjdesini duyura duyura Celile'ye gitti. “Zaman doldu” diyordu, “Tanrı'nın Egemenliği yaklaştı. Tövbe edin, Müjde'ye inanın!”
Burada Rabbimiz, zamanı anlamak için Güneşe bakıp, “Evet zaman gelmiş” demiyor, İçinde bulunduğu anın sonsuzluk ile damgalanmış bir önem taşıdığını anlatmaktadır. Tanrı’nın Krallığı artık doğmaya başlamaktadır.
2.Korintliler 6:2 Çünkü Tanrı diyor ki, “Uygun zamanda seni işittim,kurtuluş gününde sana yardım ettim.” Uygun zaman işte şimdidir. Kurtuluş günü işte şimdidir.
Bu ayette de zaman kavramı kullanılmaktadır, ”Kurtuluş günü işte şimdidir.” Peygamberler aracılığı ile söylenen gerçek kurtuluş vaadinin zamanı artık gelmek üzeredir, Kronos zaman Kayros zamana dönmektedir.
Galatyalılar 4:4 Ama zaman dolunca Tanrı, Yasa altında olanları özgürlüğe kavuşturmak için kadından doğan, Yasa altında doğan öz Oğlunu gönderdi.
Yukarıda Kayros zamanını tanımlarken “Kayros zamanı Kronolojik zaman içerisinde belirli bir önemi olan zamandır” demiştik işte bu ayet bunun kanıtıdır, İsa Mesih’in Kayros (Zaman dolduğunda) gelişiyle insanların Kronos zamanı artık; ölçülemez derece anlama ve öneme kavuşmuştur.
5. Eskatoloji Sadece Son Günlerle mi İlgilidir?
Evet Eskatoloji son günlerle ilgili öğretişleride içermektedir, ancak Eskatoloji sadece Tanrı’nın “Benim kullarım son günleri merak edecektir ben onlara bunu açıklayayım” dediği bir öğretiş değildir, Bizler Tanrı’nın öğretişlerini, buyruklarını, sevgisini ve kızgınlığını anlamak için Kutsal Kitap’a bakmaktayız, ancak bu Kutsal Kitap bizim için geleceği gösteren bir sihirli madde değildir. Rabbimizin dünyaya ikinci gelişinden önce her zaman bizim bilgimiz sınırlı olacaktır,
I. Korintliler 13:12-13 Şimdi her şeyi aynada silik bir görüntü gibi görüyoruz, ama o zaman yüz yüze görüşeceğiz. Şimdi bilgim sınırlıdır, ama o zaman, bilindiğim gibi tam bileceğim. İşte böylece, kalıcı olan üç şey vardır: iman, ümit ve sevgi. Bunlardan en üstün olanı da sevgidir.
Aynı şekilde 1. Yuhanna 3:2’de “ama ne olacağımız henüz bize gösterilmedi.” Der. Bu ayetler gelecek hakkında bilgimizin ne kadar kısıtlı olduğunu göstermektedir. Eskatoloji; geleceğin ışığı altında şimdiki zamanı anlamaktır ve buna uygun yaşamaktır, Eskatoloji bilgisi bizim hayatımıza bir yön vermesi gereken bir öğretiştir.
Kutsal Kitap’taki Eskatolojik yaşama en güzel örneklerden biri İbraniler 11:8-13’te geçen iman atamız İbrahim’in yaşantısıdır, Tanrı’nın vaadine inanarak gelecekte Tanrı’nın vaadi aracılığı ile kavuşacaklarına bakarak o günkü yaşantısını değiştirdiğini görmekteyiz.
Buna göre Eskatoloji sadece son günler hakkında bilgi veren bir öğretiş değil aynı zamanda şimdiki zamanda Eskatolojik olarak düşünüp yaşamımızı değiştirmemizi öğreten, bir öğretiştir.
6. Eskatoloji Bize Ne Öğretmek İstiyor?
Eskatoloji’ye sadece inanmak yeterli bir öğretiş olmayıp aynı zamanda Eskatolojik olarak yaşamamızı Eskatoloji’nin hayatımızın bir parçası olması gerektiğini öğretmektedir. Yani Kutsal Kitap’ı okuyup insanların İsa Mesih’e iman etmelerini, ve bu iman aracılığı ile Tanrı’nın lütfu ile kurtulduklarını bilmek bizi kurtarmıyor, Bizi kurtaran o bildiğime uymak hayatımızda uygulamaktır. Eskatolojide tıpkı böyle son günleri bilmek ve son günlere kendimizi hazırlamak gereklidir.
Esinleme 3:14-18 “Laodikya'daki topluluğun meleğine yaz. Amin, sadık ve gerçek tanık, Tanrı yaratılışının öz kaynağı şöyle diyor: `Senin yaptıklarını biliyorum. Ne soğuksun, ne sıcak. Keşke ya soğuk, ya da sıcak olsaydın! Oysa ne sıcak ne de soğuksun, ılıksın. Bu yüzden seni ağzımdan kusacağım. Zenginim, zenginleştim, hiçbir şeye ihtiyacım yok diyorsun ama, zavallı ve acınacak durumda, yoksul, kör ve çıplak olduğunu bilmiyorsun. Zengin olasın diye benden ateşle arıtılmış altın, giyinip çıplaklığının ayıbını örtesin diye beyaz giysiler, göresin diye de gözlerine sürmek üzere merhem satın almanı salık veriyorum.
Yukarıdaki Ayet’te Ümidini kaybetmiş, Tanrı’nın vaadini unutmuş ve içinde bulunduğu çağda kendi kendine yaşamaya çalışmaya başlayan bir Kilise görmekteyiz, bizlerde Tanrı’nın vaadini unutmadan, Tanrı’nın o Kiliseyi ağzımdan kusacağım dediği gibi bizleride kabul etmeyeceğini unutmadan Tanrı’nın vaadine, Tanrı’nın bizlere sunduğu sonsuz hayata layık bir şekilde yaşamamızı öğretir. Yukarıda İbrahim’den bahsetmiştik bizlerde Kutsal Kitap’a göre Tanrı’nın yapın dediğini yapmayı, yapmayın dediğinden’de uzak durmayı öğretmektedir.
7. Eskatoloji Öğretişini Nasıl Kullanmalıyız
Eskatoloji’yi (gelecek olaylar hakkında bilgiyi) öğrenip “Tamam artık ben son günlerin nasıl olduğunu biliyorum.” Deyip bu öğretişi bir kenara bırakmamalıyız. Aksine Eskatolojik olarak yaşamalıyız, Geleceğe bakmalıyız, o bazılar için yıkım bazıları için ise zafer zamanı olacak günlere bakarak Eskatolojik olarak yaşamaya çalışmalıyız. Eskatolojik olarak yaşamak bizleri hem bu dünyada, Hemde sonsuz ve ebedi hayatta çok güzel bir yere sahip edecektir. Eski Antlaşmadaki Peygamberler, Yeni Antlaşmadaki Elçiler üzerine basa basa ümidinize sıkı sıkı sarılın, ayartılmamak için uyanık olun çünkü vaad edilen şey çok güzel çok muhteşem ve bu vaadi yapanda Tanrı’nın kendisidir demiştir.
Yani gözlerinizi geleceğe dikip şu anda şu anı yaşamalısınız. Demiştir.
8. Eskatoloji’yi doğru anlayıp uygulamakla ilgili Hıristiyan ahlakına faydalı bir örnek verirmisiniz.
İnancımızda iki sakrament vardır bunlardan biri Rab İsa Mesih’in düğün şölenine benzettiği Rabbin Sofrası yani Kominyon’dur, Rab’bin sofrasının anlamını biliyoruz ve Rab’bin sofrası o mutlu günün, o mutlu anın bir temsili gösterisi gibidir, ve bizler Eskatoloji’mizi bu önemli anda doğru uygularsak sonsuzluk ve tapınma kesişirler ve şu anda yaptığımız bu tören gerçek amacına ulaşarak Rab’bin gelişindeki duyacağımız o mutluluğu şimdide yakalayabiliriz. Bunun için önemli olan Eskatolojik bilgimizin tam ve doğru olmasıdır.
Korinteki Kiliseyi Pavlus’un yaptığı hatalardan dolayı uyardığını biliyoruz o kilise bu töreni düzenliyorlardı ancak o tören artık Rab’bin gelişindeki düğünden sevincinden farklı olmuştu orada ayrımcılık oluşmuştu, zenginle ve fakirler olarak ayrı ayrı yapıyorlardı, Ancak bizim eskatolojik bilgimiz Kutsal Kitap Eskatolojisi bize bu durumun böyle olmadığını ve olmamasını öğretiyor, Rabbin gününde ister zengin ister fakir hangi ırktan olursa olsun insanların Rabbin gözünde eşit olacağını bildirmektedir.
Buna göre Eskatoloji’miz bizi bu sakramentte olduğu ayrımcılık yapmamamız gerektiğini öğrettiği gibi bu konu ile daha birçok örnekler verebiliriz.
9. Eskatoloji’yi Yapılandırmak için Kullanacağımız Tanımlar nelerdir?
a- Eskatoloji Mesih Merkezlidir
b- Eskatoloji’de gelecekte olan olaylar olmuş olan olaylarla çok yakından ilişkilidir.
c- Eskatoloji, Tanrı’nın tek halkı hakkındaki, tek Antlaşmasal amacıyla ilişkilidir.
d- Eskatoloji her zaman Kutsallık hakkındadır.
10. Eskatoloji’nin Merkezi Nedir?
Eskatoloji Mesih merkezlidir.
Luka 24:25-27 İsa onlara, “Sizi akılsızlar! Peygamberlerin tüm söylediklerine inanmakta ağır davranan kişiler! Mesih'in bu acıları çekmesi ve yüceliğine kavuşması gerekli değil miydi? ” dedi. Sonra Musa'nın ve tüm peygamberlerin yazılarından başlayarak, Kutsal Yazıların hepsinde kendisiyle ilgili olanları onlara açıkladı.
İsa yukarıdaki ayet’te öğrencilerine Eski Antlaşma’nın önemini vurgulayıp öğrencilerinin anlamalarını sağlamaktadır. Aslında Rabbimiz burada öğrencilerine Eskatoloji’nin ve Eskatoloji öğrenmenin önemini vurgulamaktadır.
Luka 24:44 Sonra onlara, “Ben daha sizlerle birlikteyken size şu sözleri söylemiştim: `Musa'nın Yasasında, peygamberlerin yazılarında ve Mezmurlarda benimle ilgili yazılmış olanların tümünün gerçekleşmesi gerektir'” dedi.
Biliyoruz ki tüm peygamberlik sözlerinin odak noktası, özü İsa Mesih’tir. Ancak Rabbimiz Mezmurlar’dan örnekler verirken Musa’nın yasasından ve peygamberlik sözlerinden örnekler verirken sadece kendisini işaret edenleri almıyor, hepsini gösteriyor. Tüm bu yazıların hepsinin anlamını öğrencilerine aktarıyor.
Yuhanna 5:39 Kutsal Yazıları araştırıyorsunuz. Çünkü bunlarda sonsuz yaşama sahip olduğunuzu sanıyorsunuz. Bana tanıklık eden de bu yazılardır!
Sadece peygamberlik sözleri değil, Kutsal Yazılar’ın hepsi İsa Mesih hakkında tanıklık etmektedir. Ama Yeşeya gibi peygamberlik kitaplarını okurken düşünmemiz gereken şey, gelecek hakkında bu bulmacanın bazı parçalarını nasıl çözdüğünü değil; İsa hakkında bize ne açıkladığını kavramak olmalıdır.
Elçilerin işleri bölümünde Luka peygamberlerin yazılarına değinmekte ve özellikle Elçilerin İşleri Bölümü 3:17-24 ve 10:43’te peygamberlerin Mesih hakkında tanıklık ettiğini belirtmektedir.
Elçilerin işleri 26:19-23’e baktığımızda 2. Soruda Eskatoloji ne zaman başlayacaktır (son günler ne zaman başlayacaktır)’a verdiğimiz cevapta kullandığımız yaratılıştan sonsuzluğa giden zaman çizgisinin tam ortasında İsa Mesih’in Çarmıhı olduğunu anlatmıştık, Pavlus bu bölümün özellikle 23. ayetinde Mesih’i ve Tanrı’nın Mesih aracılığı ile son zamanlarda gerçekleştireceği olayı bildirerek “son günler” dediği tarihin bir özetini vermektedir. 23. ayette özet olarak verilen bu tarih özeti, 22. ayetin sonundaki Musa’nın önceden haber verdiği olaylardır.
11. Eskatolojik Öğretiş Bizlere Ne Kazandırır?
Eskatoloji öğretişi devamlı söylediğimiz gibi bize SADECE son günleri anlatan bir öğretiştir değildir, Eskatoloji bir Mesih İmanlısının yaşaması hakkında, yaşamını biçimlendirmesi hakkında bilgiler verir. Bunlara örnekler.
UMUT
ÖZDENETİM
EYLEME HAZIR
KİŞİSEL SAFLIK, TEMİZLİK
SABIRLI OLMAK
SEVİNÇ
Eskatoloji’ye uygun bir hayat sürersek bize UMUT dolu insanlar olacağız.
1 Petrus 1:3-4 Rabbimiz İsa Mesih'in Tanrısı ve Babasına övgüler olsun. Çünkü O, kendi büyük merhametiyle yeniden doğmamızı sağladı. İsa Mesih'i ölümden diriltmekle bizi yaşayan bir ümide, çürümez, lekesiz ve solmaz bir mirasa kavuşturdu. Bu miras sizin için göklerde saklıdır.
İsa Mesih’in dirilişi aracılığı ile yaşayan halk olduğumuz için, yaşayan bir ümide sahibiz. Sahip olduğumuz bu ümit, Tanrı’nın yaptığı iş ve vaadine yatmaktadır. İsa Mesih’in ölümden dirilmesi aracılığıyla ümidimiz vardır.
İsa Mesih’in ölümden dirilişi, bizler için gerçekleşen ve hepimizin ölümden korkmayıp kendimizin tekrar Rable birlikte olacağımıza yani dirileceğimize dair ümittir. Ve bu ümit dünyanın verdiği anlamda bir ümit vermez. Bu ümidi biz Kutsal Kitap’tan biliyoruz ve Kutsal Kitap’ta Tanrı kelamıdır, asla yalan söylemez.
İbraniler 10:23 Açıkça benimsediğimiz ümide sımsıkı tutunalım. Çünkü vaat eden Tanrı güvenilirdir.
Bizler ümit edip gelecek olan o mutlu güne şanlı kurtuluşa baktığımızda, bu beklediğimiz ümit kesindir. Buna göre Eskatolojik olarak yaşayan insanların sağlam ve güvenilir bir ümitleri vardır.
Eskatoloji’ye uygun bir hayat sürersek ÖZDENETİM sahibi insanlar olacağız.
1 Petrus 1:13-16 Bu nedenle zihinlerinizi eyleme hazırlayın. Ayık olun. Ümidinizi tümüyle İsa Mesih'in görünmesiyle size sağlanacak olan lütfa bağlayın. Söz dinleyen çocuklar olarak, bilgisiz olduğunuz geçmiş zamandaki tutkularınıza uymayın. Sizi çağıran Tanrı kutsal olduğuna göre, siz de her davranışınızda kutsal olun. Nitekim şöyle yazılmıştır: “Kutsal olun, çünkü ben kutsalım.”
Eskatoloji bizleri söz dinleyen çocuklar yapıyor. Aynı zamanda Tanrı aracılığı ile içimizde kutsallık yaratıyor.
1 Petrus 4:7 Her şeyin sonu yakındır. Bu nedenle, sağduyulu olun ve dua etmek için ayık durun.
Okuduğumuz ayetin “Her şeyin sonu yakındır.” ilk kelimesi Eskatolojik bir ifadedir. Son’un yakın olması nedeniyle bizlerin sağ duyulu ve ayık olmaya çağırıyor Tıpkı Rabbin öğrencilerine söylediği gibi.
1 Selanikliler 5:6-8 Öyleyse başkaları gibi uyumayalım, ayık ve uyanık olalım. Çünkü uyuyanlar gece uyurlar, sarhoş olanlar da gece sarhoş olurlar. Gündüze ait olan bizler ise, iman ve sevgi zırhını kuşanıp başımıza miğfer olarak kurtuluş ümidini giyerek ayık kalalım
1 Selanikliler 4:13’uncu ayetten sonra Petrus, Rab’bin gelişi üzerine o mutlu olay üzerine konuşmaktadır ve bizlerin ona göre yaşamamızı özdenetimli yaşamamızı öğretmektedir.
Buna Göre Eskatolojik Yaşayan İnsanlar Özdenetim Sahibi Olurlar.
Eskatoloji’ye uygun bir hayat sürersek Eyleme Hazır (Rab’bin 2. Gelişine Her An Hazır ona Layık olarak yaşayan) insanlar olacağız.
Rab bizlerin daha iyi anlayabilmemiz için o kadar çok benzetmeler kullanarak önce öğrencilerine sonrada İncil aracılığı ile bizlere öğretişlerde bulunmuştur, Bunlardan Matta 25:1-13’teki, on kız benzetmesini anlatmaktadır. Birinci beş kız akılsız olarak nitelendirilmektedir. Bekledikleri güvey gelmekte iken hepsi uykuya daldılar. Bu kişiler Güvey’in gelişine hazır değillerdi. Ama bizler ikinci beş kız akıllı kız gibi olmaya çağrılıyoruz. Her zaman için kandilleri hazır ve güveyin ikinci gelişini çok dikkatle bekleyen ikinci beş kız kız gibi olmamız isteniyor. 13. Ayette bize yapılan çağrıyı alıyoruz. “Bu nedenle uyanık durun. Çünkü o günü ve saati bilemezsiniz.”
Eskatolojik yaşayan Tanrı halkı her zaman eyleme hazır bir halk olurlar.
Eskatoloji’ye uygun bir hayat sürersek “Kişisel saflık ve Kişisel temiz” insanlar olacağız.
2 Petrus 3:10-14 ayetlerinde Havari Petrus Rab’bimiz Mesih’in ikinci gelişine dair bilgiler verirken aynı zamanda Rab’bin gününü beklerken bizim nasıl davranmamız gerektiğini söylüyor.
1 Yuhanna 3:1-3 Bakın, Baba bizi o kadar çok seviyor ki, bize `Tanrı'nın çocukları' deniyor! Gerçekten de öyleyiz. Dünya Baba'yı tanımadığı için bizi de tanımıyor. Sevgili kardeşlerim, daha şimdiden Tanrı'nın çocuklarıyız, ama ne olacağımız henüz bize gösterilmedi. Ne var ki, Mesih göründüğü zaman O'na benzer olacağımızı biliyoruz. Çünkü O'nu olduğu gibi göreceğiz. Mesih'te bu ümide sahip olan herkes, Mesih pak olduğu gibi kendini pak kılar.
Bu ayette ise Elçi Yuhanna, Mesih’te sahip olduğumuz ümit hakkında konuşmaktadır. Bizler İsa’yı göreceğiz ve O’na benzer kılınacağız. Eğer İsa’nın ikinci gelişi ümidine sahipsek, Mesih pak olduğu gibi bizlerin de kendimizi pak tutmamız gerektiğini söylüyor.
Eskatolojik yaşayan Tanrı halkı her zaman kişisel olarak pak bir halk olurlar.
Eskatoloji’ye uygun bir hayat sürersek “Sabırlı” insanlar olacağız.
Yakup 5:8 Siz de sabredin. Yüreklerinizi güçlendirin. Çünkü Rab'bin gelişi yakındır.
Sabır Rabbimizin ikinci gelişinden kaynaklanmaktadır.. Ümidimizin Kaynağı İsa’nın ikinci gelişinden kaynaklanmaktadır. Tanrı’nın gelişinin yakın olduğu gerçeği bizleri sabır içinde dayanmaya teşvik eder.
Romalılar 8:23-25 Yalnız yaratılış değil, biz de, evet Ruh'un turfandasına sahip olan bizler de evlatlığa alınmayı, yani bedenlerimizin kurtulmasını özlemle bekleyerek içimizden inleriz. Çünkü bu ümitle kurtulduk. Ama görülen ümit, ümit değildir. Gördüğü şeyi kim ümit eder? Ama henüz görmediğimize ümit bağlamışsak, sabırla bekleyebiliriz.
Mesih’e inananlar olarak bizlerin ümide sahip olduğu fakat ümidin daha açıkça bizlere gösterilmediği ya da bunu görmediğimizdir. Ama bu ümide sahip olduğumuzdan, sabırla bekleyebiliriz. Bunun sebebi de ümidimizin Tanrı vaatlerinde temellenmiş olmasından kaynaklanmaktadır.
Eskatolojik yaşayan Tanrı halkı her zaman Sabırlı bir halk olurlar.
Eskatoloji’ye uygun bir hayat sürersek “Sevinçli” insanlar olacağız.
1 Petrus 1:8 Mesih'i görmemiş olsanız da O'nu seviyorsunuz. Şimdi O'nu görmediğiniz halde O'na iman ediyor ve sözle anlatılamayacak yüce bir sevinçle coşuyorsunuz.
Bu ayete dikkatle bakalım, İsa Mesih’i beklememizle ile sözle anlatılamayacak yüce bir sevinç arasındaki ilişkiye dikkat edelim!! her şeyden çok sevdiğimiz ve beklediğimiz bir kişi, tekrar bizimle olmak için geri gelecek ve her geçen gün bu beklediğimiz güne bir gün daha yaklaşmaktadır, Yani geçen zamanlar bizim lehimize geçmektedir. Ve bu geçen zaman içerisinde sevincimiz dahada büyümektedir.
Eskatolojik yaşayan Tanrı halkı her zaman Sevinçli pak bir halk olurlar.
Tüm bu özelliklerde gördüğümüz genel olan şey, Eskatoloji’nin hayatlarımızı nasıl değiştirmesi gerektiğidir, Eğer yaşamımızda yukarıda yazdığımız gibi, Sevinç, Özdenetim ve saflık görmüyorsak Eskatoloji’mizin bir yerinde hata olduğunu bir yerde yanlış olduğunu düşünmemiz gerekmektedir. Bu nedenle Eskatoloji her zaman Kutsallık hakkındadır.
12. Kutsal Kitap’ın Eskatolojik özeti nedir?
Kutsal Kitap’ın bakış açısı, “Tanrı ve tüm Yaratılışın, bir antlaşma içerisinde yaşıyordur.” Tanrı yaratmış olduğu dünyayı sevmektedir. Tanrı tüm evreni kendi görkemini kendi gücünü sahne olarak kullanmaktadır. Ve tüm yaratılış Tanrı’ya açıktır ve Yaratılışın inde kabul etmektedir. Ve Tanrı evrende birlikte olduğu için zaman ilerledikçe Tanrı tüm tarihi kendi amaçladığı hedefe doğru götürmektedir, ve buna hiçbir günah ve Şeytan’ın gücü engel olamaz. Tanrı’nın amacı kesinlikle hedefe ulaşacaktır. Tanrı kendi yarattığı yaradılış için belirtilen iyi amacı ortaya çıkarmak üzere tarihi şekillendiren, Tanrı’nın kendisidir. Bu Kutsal Kitap’ın Eskatoloji’sinin bir özetidir.
13. Kutsal Kitap’a göre Tanrı’nın Eskatolojik olaylarda etkisi nedir?
İnsalar tamamını Tanrı’nın yarattığı muhteşem yaratılışın içinde yaşamaktadırlar, ve yaratılışa anlam ve amaç veren Tanrı’nın kendisidir. Tanrı tüm evreni kendi kendi görkemini ilan edilmesi ve gösterilmesi için yaratmıştır. Bundan dolayı tüm yaratılış Tanrıya açıktır ve dünyada olan her olayda Tanrı’nın planıdır (Yağmurların yağması, güneşin doğup batması) ve Tanrı bunları yaparken kendi amacına planına doğru götürmektedir yaratılışı ve buna hiçbir kimse engel olamaz. Kutsal Kitap Eskatolojisi budur kısaca tekrar özetlemek gerekirse, Tanrı tüm evreni kendisi yarattı ve Tanrı Son zamanlara kadar bu yarattığı evreni kendisi yönetti ve tarihler değişirken bunların hepsi Tanrısal plan çerçevesinde gelişti ve son güne kadarda böyle olacaktır ve sonra Tanrı bu dünyayı yok etmeden yenileyerek sonsuz ve ebedi hayatı sunacaktır.
14. Diğer inançlara göre Tanrı’nın Eskatolojik olaylara etkisi nedir?
Modern dünya görüşü : Bu görüş batı kültüründe 18 yy. dan sonra başlamış bir görüştür, Bu görüşün başlangıcında Tanrı ret edilmiyordu ancak Tanrı’nın belki “bu dünyayı yaratmış olabilir ancak artık bu dünyanın Tanrı’ya ihtiyacı yok” diye düşünülmekteydi, Bu görüşe göre insanların aklı zamanla geliştikçe ve modern cihazlar ürettikçe insan kendi zekasıyla her şeyi çözebilir ve anlamını anlayabilirdi, Bu görüşe göre’de tarihin bir amacı vardı ancak bu amaç bizim Kutsal Kitap görüşündeki Tanrısal amaç değildi, artık insan ilerleyişi ya da gelişimi için bir amaç olarak düşünülüyordu.
İslami Bakış Açısı : İslami bakış açısı’da Kutsal Kitap yani Tanrı kelamına uygun olmasa da bazı konularda Tanrısal amaca uygun görüşler mevcuttur. Örnek, onlarda bu dünyayı yaratanın Tanrı olduğuna, Tanrı’nın her şeye egemen olduğuna ve tarihin akışında etkin olduğuna gibi inanmaktadırlar, Ancak en bütün ve en önemli farklılıklardan biri dünyanın sonu ile ilgilidir, bu inanca sahip olan kişiler son gün Tanrı’nın bu dünyayı yok edeceğini ve yeni bir yer aratıp onun adını da Cennet koyacağını ve Cennete gitmeye layık insanların buradan alınıp cennete gönderileceğidir, Ancak Tanrı kelamında bizlere dünyayı yok etmeyip onu yenileyeceğini söylemektedir.
Uzakdoğu Dinlerinin Bakış Açısı : Bu inançlarda tarihin hiçbir anlamı yoktur Reankarnasyon yani tekrar tekrar dünyaya gelerek sonsuz bir döngü sağlamaktadırlar.
15. Eskatoloji İsa Mesih’i Tanımamız konusunda bize yardımcı olabilirmi?
Bu konuyu anlatmadan önce şöyle bilgi vermek daha iyi olacaktır, Bazı insanlar İbrahim aracılığı ile İbrahimin soyu ile Tanrı’nın antlaşma yaptığını ve bu soydan gelemeyen insanlarında Tanrı’nın lütfündan yararlanamayacağını iddia edebilirler, Örnek “Türkler diyelimki İshak’ın soyundan değilde İsmail’in soyundan geldiyse, çünkü Tanrı
İbrahim yüzüstü yere kapandı ve güldü. İçinden, «Yüz yaşında bir adam çocuk sahibi olabilir mi?» dedi, «Doksan yaşındaki Sara doğurabilir mi?» Sonra Tanrı'ya, «Keşke İsmail'i mirasçım kabul etseydin!» dedi. Tanrı, «Hayır. Ama karın Sara sana bir oğul doğuracak, adını İshak koyacaksın» dedi, «Onunla ve soyuyla antlaşmamı sonsuza dek sürdüreceğim. Yaratılış 17:17-19
Demiştir, buna göre bir Türk Tanrı’nın öz halkı olamazmı? Hayır, bu soruya cevabı yine Kutsal Kitap’ın kendisi vermektedir. Havari Pavlus’un Efeslilere yazdığı mektupta Tanrı halkı olarak sadece bir soydan bir ırktan gelen insanların değil, Tanrının amacının bu olmadığını, Tanrı’nın İsa Mesih aracılığı ile tek bir halk yaratmak olduğunu belirmektedir ve Tanrı’nın seçtiği halkın ırk, renk, dil’e bakmaksızın olduğunu anlatmaktadır.
Efesliler 2:11-22 Bunun için, diğer uluslardan doğmuş olan sizler, bedende elle yapılmış sünnete sahip olup sünnetli diye anılanların sünnetsiz dedikleri sizler, bir zamanlar ne olduğunuzu hatırlayın. O zaman Mesihsiz, İsrail'de vatandaşlıktan yoksun, vaadi içeren antlaşmalara yabancı, dünyada ümitsiz ve Tanrısızdınız. Ama bir zamanlar uzak olan sizler, şimdi Mesih İsa'da, Mesih'in kanı sayesinde yakınsınız. Çünkü Mesih'in kendisi barışıklığımızdır. Kutsal Yasa'yı, buyrukları ve kurallarıyla birlikte etkisiz kılarak iki topluluğu birleştirdi, kendi bedeninde aradaki engel duvarını, yani düşmanlığı yıktı. Amacı, bu iki topluluktan kendisinde yeni bir insan yaratarak esenliği sağlamak, düşmanlığı çarmıhta öldürmek ve çarmıh aracılığıyla bir bedende iki topluluğu Tanrı'yla barıştırmaktı. O gelip, hem uzakta olan sizlere, hem de yakındakilere esenliği müjdeledi. O'nun aracılığıyla hepimiz aynı Ruh'ta Baba'nın huzuruna çıkabiliriz.Buna göre artık yabancı ve garip değil, kutsallarla birlikte yurttaş ve Tanrı'nın ev halkısınız. Elçilerle peygamberlerden oluşan temel üzerine bina edildiniz. Köşe taşı Mesih İsa'nın kendisidir. Bütün yapı, Rab'be ait kutsal bir tapınak olmak üzere O'nda kenetlenip yükseliyor. Siz de Ruh aracılığıyla, Tanrı'nın konutu olmak üzere hep birlikte Mesih'te bina ediliyorsunuz.
Ve bu konuya bir örnek daha vermek gerekirse Tanrı’nın İbrahim ile antlaşmasının simgesi sünnet’ti ancak bu bedenin sünnet ettirmek Tanrı’nın halkı olamak için yetmiyordu önemli olan yüreğini sünnet etirmekti kim yüreğini sünnet ettirirse İsrail’li, Amerikalı, Türk, Alman, Arap (İsa Mesih’in lütfu aracılığı) işte Tanrı’nın gerçek halkı o olacaktır. Çünkü Tanrı yürek sünnet’ine önem vermektedir,
Yeremya 9: 24-26 Dünyada iyilik yapanın, Adaleti, doğruluğu sağlayanın Ben RAB olduğumu anlamakla Ve beni tanımakla övünsün övünen. Çünkü ben bunlardan hoşlanırım» diyor RAB. «Yalnız bedence sünnetli olanları cezalandıracağım günler geliyor» diyor RAB. «Mısır'ı, Yahuda'yı, Edom'u, Ammon'u, Moav'ı, çölde yaşayan ve zülüflerini kesenlerin hepsini cezalandıracağım. Çünkü bütün bu uluslar gerçekte sünnetsiz, bütün İsrail halkı da yürekte sünnetsizdir.»
Eskatoloji bilgimiz bize gerçek Tanrı’nın halkının kim olduğunu, Tanrı’nın halkı olmak için neye ihtiyacımız olduğunu ve Bizi gerçek Tanrı halkı yapan İsa Mesih’in kim olduğu hakkında bilgi verir.
16. İsa Mesih’in dirilişi ve Göğe yükselişi Eskatolojik bir bilgi sunarmı?
Bu sorunun cevabına bakmak için İsa Mesih’in dirilişine ve Göğe alınışına bakmalıyız. İsa Mesih’in dirilişinde mezardan Ruhsal bir varlık olarak çıkmamıştır çünkü birçok insanla 40 gün süre ile bir bedende yaşadığını biliyoruz, buna göre İsa Mesih’in dirilişi sadece ruhsal bir diriliş değil bir bedensel diriliştir. İsa Mesih yüceltilmiş olarak, yine kendi bedeniyle dirilmiştir. İsa Mesih’in Göğe yükselişi ise yine bedensel olarak olmuş ve Baba Tanrı’nın sağına yükseltilmiştir. Bu durum bizim sonsuz hayattaki nasıl bir yaşayış içinde olacağımızı açıklamaktadır. Kutsal Kitap’ın Mesih hakkındaki verdiği bilgiler bu sorulara ipucu niteliğinde cevaplar vermektedir. Biliyoruz ki Rab’bimiz geri döndüğünde, o gün O’nu göreceğiz ve O’na benzer kılınacağız, ve İsa Mesih nasıl bedeni ile göğe alındı ise bizlerde beden olarak dirileceğiz, ve beden olarak yaşayacağız.
Bu gibi konulardaki tüm bilgimiz Eskatoloji’yi iyi anlamaktır, Geçmişteki peygamberlerin geleceğe bakarak yaşadıkları gibi bizde Kutsal Kitap aracılığı ile geleceği yaşayıp kendimiz hakkında ne olacağımız hakkında ipuçları çıkarabilmekteyiz.
17. İncilin Vahiy bölümü bir Eskatolojik Kitap’tır, Vahiy’de geçen rakamlar gerçek ve tam rakamlar mıdır?
Bu sorunun cevabını vermek için birkaç örneğe bakalım.
Esinleme 13:18 Bu konu bilgelik gerektirir. Anlayabilen, canavara ait sayıyı hesaplasın. Çünkü bu sayı bir insanı simgeler. Onun sayısı altı yüz altmış altıdır.
6 rakamı ise insanı simgeler insan 6.günde yaratıldı, 6 mükemmele ulaşamayan ve Şeytan tarafından körüklenen insan çabaları ve dünyanın sistemidir. 6, Tanrı'ya ulaşmak isteyen 7 'ye yaklaşan ama 7 olamayan rakamdır. Yani 6 rakamı Şeytan'ın kullandığı, O'nun yalanlarına uyan doğal benliğin durumunu simgeler. Vahiy bölümünde peş peşe sıralanan 6'lar ise Şeytan'ı simgelemekte. Yukarıdaki ayet’de geçen 666 sayısı Şeytan, Mesih karşıtı ve sahte peygamberin üçlü birliğinin gizli şifresidir.
Esinleme 1:20 Sağ elimde gördüğün yedi yıldızın ve yedi altın kandilliğin sırrına gelince, yedi yıldız yedi topluluğun melekleri, yedi kandillik ise yedi topluluktur.
İncilin Vahiy bölümünde devamlı 7 rakamından bahsedilmektedir. 7 Kandil, 7 mühür, 7 Borazan, 7 Alamet, 7 Gazap Tası, 7 Vay, 7 Yenilik
7 Rakamı ise Tamlığın, doluluğun simgesidir,
Esinleme 4:9-11 Canlı yaratıklar, taht üzerinde oturanı, sonsuzluklar boyunca yaşayanı yüceltip ona saygı ve şükran sundukça, yirmi dört ihtiyar, sonsuzluklar boyunca yaşayıp taht üzerinde oturanın önünde yere kapanarak O'na tapınıyorlar. Taçlarını tahtın önüne atarak diyorlar ki, “Rabbimiz ve Tanrımız! Yüceliği, saygıyı ve gücü almaya layıksın. Çünkü her şeyi sen yarattın. Hepsi senin isteğinle yaratılıp var oldu.”
Yukarıdaki ayetteki ihtiyar Rabbimizin kilisesini temsil eden kişidir ve bu ihtiyarlar, Tanrı’nın tahtı önünde tapınan Tanrı’nın halkını temsil etmektedirler. Yani İsrail’in on iki atası ve İsa Mesih’in on iki elçisini. Eğer bu ayete bakarak sadece yirmi dört ihtiyarın olduğunu düşünürsek biraz iç karartıcı olmuş oluruz. Gördüğümüz gibi Vahiy bölümündeki tüm rakamlar gerçek rakamlar değil simgesel rakamlardır.
18. Hristiyanlar arasında da farklı Eskatolojik görüşler varmıdır?
Birçok yorum farklılıklarından doğan ayrımlar vardır ancak en çok tartışılan konu Milenyum yani bin yıllık egemenlik dönemidir.
Vahiy 20:2-7 bu konunun noktasıdır. Ve bu görüşe Pre-Milenyum görüşü adı verilen ve 19 yüzyılda John Darby tarafından ortaya atılan bu görüşte, ayette geçen bin yıl harfi anlamda bin yıldır (yani gerçekten zaman olarak tam 1000 yıl) ve bu İsa gelecek bir tarihte dünyaya gelerek Yeruşalimde dünyasal bir krallık olarak bin yıl egemenlik sürecek, bu bin yıllık egemenlikten sonra sonsuzluk başlayacaktır.
Fakat A-Milenyum görüşüne göre ise bu bin yıl 17. soru-cevap bölümündeki açıklamamız gibi sadece sembolik bir rakamdır ve bu süre İsa Mesih’in birinci gelişi ile ikinci gelişi arasındaki süreyi tanımlamaktadır, yani biz şu anda yaşadığımız süre Vahiy bölümünde geçen bin yıldır.
Pre-Milenyum görüş Kutsal kitap’ın yorum ilkesi olan “tam açık olmayan kavramları, daha açık olan olan kavramlarla yorumlanmalıdır.” İlkesini hiçe saymaktadır. Bildiğimiz gibi Vahiy bölümü anlaşılması çok zor olan bir bölümdür, çünkü çok fazla semboller kullanmışlardır. Kutsal Kitap’ın Vahiy bölümünde geçen 1000 yıl’ı tam olarak anlamak için Kutsal Kitap’daki bize gelecek 1000 yıl’ı nasıl anlamamız gerektiğini öğreten daha net ayetlere bakıp yorumlamalıyız.
Örnek vahiy 20 bölümdeki simgeleri harfi olarak yorumlarsak o zaman ikinci bir diriliş olduğunu anlayabiliriz, ancak bu Kutsal Kitap’ın öğretişine ters bir şeydir. Çünkü İsa Mesih tek diriliş olduğunu söylemiştir.
19. Hristiyanlar arasında da farklı Eskatolojik görüşler olsa bile aynı görüşü savundukları görüşler varmıdır?
Bazı yorum farklılıkları yüzünden ayrı görüş öne sürülse de birçok görüşte aynı eskatolojik görüş içerisindedirler bunların başlıcaları
İsa Mesih’in görülebilir ve beden almış olarak tekrar dönecek olması
Her yaştaki insanların dirilişi (hem iyilerin Hem Kötülerin)
Herkesin yargıdan geçmesidir.20. Eskatolojik yaşarken özellikle yapmamız gereken şey nedir?
Eskatolojik yaşam yukarıda anlattığımız sorularda olduğu gibi geleceğe bakarak bugünü yaşamaktır. Bir Hıristiyan için en önemli ve en mutlu olay Rab İsa Mesih’in gelişini görmek onunla birlikte yaşamak, kötülükten uzak, dertlerden uzak, sıkıntılardan uzak Onunla bir yaşam sürmektir, bunun içinde bunu sağlamak içinde yine Eskatolojimiz ortaya çıkıyor.
2. Petrus 3.9-12 şöyle diyor
Bazılarının gecikmiş saydığı gibi Rab, vaadini yerine getirmekte gecikmez; ama size karşı sabrediyor. Çünkü hiç kimsenin mahvolmasını istemiyor, herkesin tövbe etmesini istiyor. Ne var ki, Rab'bin günü hırsız gibi gelecek. O gün gökler büyük bir gürültüyle ortadan kalkacak, maddesel öğeler yanarak yok olacak, yer ve yeryüzünde yapılmış olan her şey yanıp bitecek. Her şey bu şekilde yok olacağına göre, sizin nasıl kişiler olmanız gerekir? Tanrı'nın gününü bekleyip o günün gelişini çabuklaştırarak kutsallık içinde yaşamalı ve Tanrı yolunu izlemelisiniz. O gün gökler yanarak yok olacak, maddesel öğeler şiddetli ateşte eriyecektir.
Elçi Petrus’un dediği gibi bizlerin Eskatoloji’si güçlü ve gerçek bir Eskatoloji olmalı eğer İsa Mesih’i gerçekten seviyorsak onunla birlikte olmak istiyorsak, yapmamız gereken Kutsallık içinde yaşamak, Tanrı’nın yolunu izlemek gerekiyor çünkü, bizim Eskatoloji’miz öğretiyor ki bizim beklentimiz onunla birlikte yenilenmiş bir hayat sonsuz ve ebedi bir hayat bekliyoruz.
M.Orhan PICAKLAR
1Ko 2:14 Doğal haliyle kişi, Tanrı'nın Ruhuyla ilgili gerçekleri kabul etmez. Çünkü bunlar ona saçma gelir. Ruhça değerlendirildikleri için de bunları anlayamaz. -
YazarYazılar
- Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.