Doğuştan Müslüman çocuk yoktur! – RADİKAL
- Bu konu 39 izleyen ve 99 yanıt içeriyor.
-
YazarYazılar
-
4. Ekim 2008: 10:24 #31126AnonimPasif
:isa:merhaba aylin rumuzlu kardeşim dün sana bir mesaj yoladım sanırım okudunuz bu konuda dün sizi rüyamda gördüm hata bu gün fala baktırdım sabahtan bir teyzeye. çokmükemel şeyler söyledi inaiyorsan falcı sizin hoş bir insan olduğunuzu sesinizin insana huzur verdiyini bana söylediler. bakın herşey güzel olacak tanrı sizinle beni tanıştırdı ve bizim yaşamamızı istiyor. sen iyi düşün kararını bilale bildir o sana gerek li bilğiyi veecektir..teşisa-gaziantep yeni yaşam dan kilsede yarın sana dua yapılacak bizim için sende iyisi olması için dua et..halanuya iyi günler.
4. Ekim 2008: 13:28 #31127AnonimPasifmenderes samancıoğlu;10143 wrote:bu gün fala baktırdım sabahtan bir teyzeye. çokmükemel şeyler söyledi inaiyorsan falcı sizin hoş bir insan olduğunuzu sesinizin insana huzur verdiyini bana söylediler.Hristiyanlikta Falcilik diye birsey yoktur, Hatta falcilik isi ile ugrasanlar Lanetlenmistir, Hristiyanlar Fal`a baktirmazlar, bu konuda tovbe etmeniz gereklidir, bazi yazilarinizdan okuduguma gore, ya vaftiz olacaksiniz, yada yeni oldunuz, Bence onderinize soyleyin Size bu konuda bilgiler versin,
Tanri sizinle olsun
Lev.19: 26 “‘Kanli et yemeyeceksiniz. Kehanette bulunmayacak, falcilik yapmayacaksiniz.
Yas.18: 10-11 Aranizda oglunu ya da kizini ateste kurban eden, falci*, büyücü, muskaci, medyum, ruh çagiran ya da ölülerin ruhlarina danisan kimse olmasin.
Yas.18: 14 “Ülkelerini alacaginiz uluslar büyücülerin, falcilarin ögüdüne kulak verirler. Ama Tanriniz RAB buna izin vermiyor.
1.Sa.15: 23 Çünkü baskaldirma, falcilik kadar günahtir Ve dikbaslilik, putperestlik*fç* kadar kötüdür. Sen RAB’bin buyrugunu reddettigin için, RAB de senin kral olmani reddetti.”
Ysa.57: 3 Ama siz, ey falci kadinin çocuklari, Fahiselik ve zina edenlerin soyu, buraya gelin!
4. Ekim 2008: 18:42 #31129AnonimPasifSayin Menderes Samancioglu
Bir kiliseye gittiginizi söylüyorsunuz hatta vaftiz olmaktan bahsediyorsunuz öte yandan fala baktiriyorsunuz ve tanri “sizi benimle tanistirdi” diyorsunuz.(!!!!)
Kusura bakmayiniz ama hala eski inancinizin etkisinde kalmissiniz.Kutsal Yazilari iyi anlamamissiniz ve iman konusunda hala eksikleriniz var.Orhan kardesim tövbe etmenizi önermis ve bazi ayetler yazmis.Bende kendisiyle ayni fikirdeyim ve size de bazi ayetler vermek istiyorum.Ama korkak,imansiz,igrenc,adam öldüren,fuhus yapan,büyücü,putperest ve bütün yalancilara gelince,onlarinyeri,kükürtle yanan ates gölüdür.Ikinci ölüm budur. Vahiy 21,8
Kaftanlarini yikayan,böylelikle yasam agacindan yemege hak kazanarak kapilardan gecip kente girenlere ne mutlu! Köpekler,büyücüler,fuhus yapanlar,adam öldürenler,putperesler,yalani sevip hile yapanlarin hepsi disarida kalacaklar. Vahiy 22,14-15
Samuel Israil halkina söyle dedi:”Eger bütün yüreginizle RAB’be dönmeye istekliyseniz,yabanci ilahlari ve astoret’in putlöarini aranizdan kaldirin.Kendinizi RAB’be adayip yalniz O’na kulluk edin. 1.Samuel 7,3
Size tavsiyem bir daha hicbir sekilde fala baktirmamaniz,böyle seylere inanmamaniz,muska yaptirmamaniz,büyü ve hertürlü sihirli islerden uzak durmanizdir.Böyle seylerden dolayi Tanri’nin yargisina ugrama ve seytani güclere davetiye cikarmi riskine girmis olabilirsiniz.
Rab merhamet etsin.6. Ekim 2008: 17:27 #31168AnonimPasifiman ettim merhaba dostum gönderdiyiniz yazışmadan çok şey anlamak mümkün matıklı olan herşey insana güzel gelir. benim gönlüm sizinledir biz belkide isa-in önderliyinde kardaeşler olarak birbirimizi tanıyoruz..sorularınızdan1..insan canına karşılık ne vere bilir? 1.ölüm yaşamın karşılığı.2.dünyayı kazansa neye yara?2.hayat biterse günahlarınla birlikte o servetin sana faydası yoktur..
Kutsal Kitap, öğretiş konularında tek yetkinin kendisinde olduğunu iddia eder (2. Timoteus 3:16,17). Kutsal Kitab’ın içeriğine ters düşen tüm kitaplar, yazılar veya öğretişler Mesih İnanlılarınca reddedilmelidir. Kutsal Yazılar bu konuyu çok açık bir biçimde ifade etmektedirler. Yahuda şöyle yazmıştır: “Bu arada sizi, kutsallara ilk ve son kez emanet edilmiş olan iman uğrunda mücadeleye özendirmek üzere yazma gereğini duydum.” (Yahuda 3).2 Kutsal Yazılar, Kutsal Kitab’a ekleme ve çıkarma yapılmasına izin vermemektedir. Pavlus şöyle der; “…Biz ya da gökten bir melek bile, size bildirdiğimiz müjdeye ters düşen bir müjde bildirirse, lânet olsun ona!” (Galatyalılar 1:8, bkz Esinleme 22:19; Tesniye bu ayet ban yazma teşfini veriyor.-kurtuluş isa mesitedir..-amina-hamdolsun a-tanri sevgidir,menderes samancıoğlu ..
6. Ekim 2008: 18:43 #31171AnonimPasifa-hamdolsun3a-hamdolsun3:isa:konuya duyarlılıklarından dolayo yönetime ve tüm hiristiyan kardeşlere teşekürler ederim ben bu yolu ABD:filmlerinde öğrendim.bülöf yapmka. nedir yani bir arkadaşım falaniçin baktırıyorsun demiş her zanman söyleriz bu konular bir türlü aklımıza gelmez dedikodu yapıp bir birimizi çekiştirmek konular çok ancak size yinede minettarım bu konuyu bildigim halda gündme taşıdım bu konular bana gerçekten soruların cevabını verdi fala yada çiy et yemek gibi konular bunları bilmeyen kardeşlede öğrensinle istedim.. asıl konu işte bunlar az önce bir forumda bir arkadaşım kurtlar vadisi vs. gibi halkın isteklerinden uzak dizilerin neanlatmak istediyini birtürlü anlamak zor ve hiç bir ABD. filiminde .hiç bir AB filiminde bu kadar kendi devletini küçük gösteren dizi filim yapılamaz. örnek yıllar önce ben komiser kolombonun dizilerile büyüdüm kendimi bazan onun gibi hisederim kurtlarvadisi ırak gaziantepte çevrildi bir ABD li askerler düğünü basara k katliyam yapıyorla. benim tek olara dikatimi çeken şey şudur orada komutanı canlandıran kişinin kendi adına değil ben devletim adın isa mesihin adile incil ayetlerile cevab veriyordu. hata sükas yapıldıktan hemen dua eti ve rab isamesihten özür diledi. bu çok önemli değilmisizce ben çekimlerinde bukundum sınırda güya türkiyeden giden üç dört ajan ırak sınırına gelince olaya müdale ediyorlar.. ama nedense kulandıkları cip. üzerlerindek silahlar:kucak: ABD silahları gülünç olan nedir bir :kucak:RANBO vardı bir zamanlar adam filim setini bir şavaş alanı olarak kulaanıyorduve bizi sanki o rada imişiz gibi. kıyafetleri kulandıkıları silahları kendi ülkesinindi bunlar amerikan tıraşlı amerikan ceketli insanlar bu kadar olsa iyi.ben bu tür dizi ve filileri türk miletini küçüteceyine inanıyorum.. bu konuda bu sitede kanpanya başlatılmasını yüce yönetimden istiyorum.. bu tür saçma dizler çocuklarımız. terörist yapar başka da bir işe yaramaz bu konuyu destekliyorum kama oyonda ben sizin müsadenizle bu dizilere evet yada hayır imza kampanyasını başlatmanızı yüce türk devletini kulanan bu zavalı insanlara uyarıda bulunmak istiyorum hepinize bu konuda hasasiyet göstermenizi diliyorum :amin:NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE.a-tanri sevgidir…türküye cümhüriyetini hiç bir diz yada fili rat yada para için kötülemesinle din kendilerine bir carşaf gibi görenler gelsinle isamesihin filimini bizim kiliselerimizde yada evlerinde izlesinler.. öyle üç beş serseri bu inanlara hele hiristiyan alemine hakaret edemez çok ayıptıra-hamdolsun3iman ettim
6. Ekim 2008: 20:11 #31172AnonimPasifDeğerli kardeşim Menderes Samancıoğlu, sizin yazınızı daha şimdi okudum ve acaba yanlış mı anladım diye birkaç kez tekrar okudum. Hatta bir ara birisi şifresini kırmış ve mesaj imanlı kardeşime ait değildir diye bile düşündüm. Ben iman etmeden önce birkaç kez fal baktırmış fakat hiçbir zaman inanmamışım. Hamdolsun iman ettim ve fal gibi Rabbin yasakladığı şeylerden uzak durmaya çalışıyorum. Bu konuda gerekenleri zaten OrhanAnt ve Kores kardeşlerim yazmışlar, üstüne birşey yazmaya gerek yok. Bir kardeş tavsiyesi siz de baktırmayın. Bu arada kilisenizde dualarınızda beni de hatırladığınız için çok teşekkür ederim. Bilal kardeşimle görüşüyorum, yeni oluşumla ilgili olarak bizim kilisemizde de geçen pazar dua ettik. Ayrıca küçük topluluğumuzdaki bir kardeş Antepli ve 1 ay sonra oraya gelecek, sizlerle görüşmek istiyor. Geleceği zaman sizlere haber vereceğim. Umarım güzel bir buluşma olur, Rab sizi bereketlesin.
6. Ekim 2008: 21:26 #31173AnonimPasifİçinde az da olsun ışık olmayan insanın bu sitede yeri yoktur .Yani inancınız ne olursa olsun bu sitede iseniz, İçinizde muhakkak Hristiyan olmak için atan bir kalbiniz vardır siz anlamasanız da.. Ben Müslümandım 1 ay öncesine kadar.Hemde Hristiyan olmadan günler önce oruç tutan kandilde namaza ve bazı cuma namazlarına giden biriydim.ama benim sorunum heryerde-her ibadette Tanrıya değil de boşluğa seslenişimdi. Putperestler gibi anlamını bilmediğim kelimeler tekrarlıyordum. Hristiyanlık bana hep güzel geliyordu cezbedici geliyordu. Araştırdım ve anladım ki belli zamandan sonra benim gerçeklerim değişti tek doğru Isa idi. Şimdi Tanrı’ya dua ederken sadece içimden ne gelirse onu söylüyorum. bazen istekte bile bulunmuyorum. Aslında şimdi herşeyi tam olarak bilmiyorum ama inanın ki Hristiyan olduktan sonra veya önce Hristiyan insanların size muamelesinden sonra GERÇEK KARDEŞLİĞİ tadacaksınız. Her çocuk Müslüman olarak doğmaz tabii ki. Yeni dogan bebeği dillendirseler de sorsalar seni yaradan kim peygamberin kim diye eminim cevap vermeyeceklerdir. Dünya’da insanlar var Tanrı’nın sözlerinden haberdar olmayan şimdi onlar güneşe çeşitli şeylere tapıyorlar onların bazı inanclar hakkında hiçbirşey bilmeden veya hiçbirşeye inanc duymadan Bir inanca ait oldugunu söylemek mantıklı mı? Yani en basit en komik örneği: G.Amerika’da yaşayıp da Türk futbolu hakkında hiçbirşey bilmeyen ve duymayan(az da olsa) bir adama sen Galatasaray sempatizanısın demek gibi birşey. Istanbula hiç gitmemiş bir adama Sen Istanbulun en karizmatik adamısın demek gibi,F.Sultan Mehmet’i hiç duymamış bir adama sen F.Sultan Mehmet’in arkadaşısın demek gibi.
Benim bildiğim kadarıyla her insan kayıp bir koyun olarak doğar .(yanlısım var ise düzeltiniz)7. Ekim 2008: 7:19 #31185AnonimPasifaylin kardeşe yazdığın mesajdaki fal baktırma kısmına Kores ve Orhanant kardeşler gereken cevabı vermişler tekrarlamak güzel değil, aylin kardeşe yazdığın mesajda bahsettiğin bilal sanırım benim, yazdığın mesajı 2 gün önce gönderdiğine göre sanıyorum pazar günü kilisede dua edileceğinden bahsetmişsin ama aylardır kiliseye uğramayan sen bunu nerden biliyorsun bilmiyorum doğrusu, pazar günü de kilisede seni gördüğümü hatırlamıyorum, her neyse bir an önce tövbe edip Rab’e dönmen ve O’nun bağışlamasına güvenmen gerekiyor, senin için dua edeceğim.
Galatyalılar 5,1 Mesih bizi özgür olalım diye özgür kıldı. Bunun için dayanın. Bir daha kölelik boyunduruğuna girmeyin.
18. Ekim 2008: 13:00 #31329AnonimPasif@happychristmas 10210 wrote:
İçinde az da olsun ışık olmayan insanın bu sitede yeri yoktur .Yani inancınız ne olursa olsun bu sitede iseniz, İçinizde muhakkak Hristiyan olmak için atan bir kalbiniz vardır siz anlamasanız da.. Ben Müslümandım 1 ay öncesine kadar.Hemde Hristiyan olmadan günler önce oruç tutan kandilde namaza ve bazı cuma namazlarına giden biriydim.ama benim sorunum heryerde-her ibadette Tanrıya değil de boşluğa seslenişimdi. Putperestler gibi anlamını bilmediğim kelimeler tekrarlıyordum. Hristiyanlık bana hep güzel geliyordu cezbedici geliyordu. Araştırdım ve anladım ki belli zamandan sonra benim gerçeklerim değişti tek doğru Isa idi. Şimdi Tanrı’ya dua ederken sadece içimden ne gelirse onu söylüyorum. bazen istekte bile bulunmuyorum. Aslında şimdi herşeyi tam olarak bilmiyorum ama inanın ki Hristiyan olduktan sonra veya önce Hristiyan insanların size muamelesinden sonra GERÇEK KARDEŞLİĞİ tadacaksınız. Her çocuk Müslüman olarak doğmaz tabii ki. Yeni dogan bebeği dillendirseler de sorsalar seni yaradan kim peygamberin kim diye eminim cevap vermeyeceklerdir. Dünya’da insanlar var Tanrı’nın sözlerinden haberdar olmayan şimdi onlar güneşe çeşitli şeylere tapıyorlar onların bazı inanclar hakkında hiçbirşey bilmeden veya hiçbirşeye inanc duymadan Bir inanca ait oldugunu söylemek mantıklı mı? Yani en basit en komik örneği: G.Amerika’da yaşayıp da Türk futbolu hakkında hiçbirşey bilmeyen ve duymayan(az da olsa) bir adama sen Galatasaray sempatizanısın demek gibi birşey. Istanbula hiç gitmemiş bir adama Sen Istanbulun en karizmatik adamısın demek gibi,F.Sultan Mehmet’i hiç duymamış bir adama sen F.Sultan Mehmet’in arkadaşısın demek gibi.
Benim bildiğim kadarıyla her insan kayıp bir koyun olarak doğar .(yanlısım var ise düzeltiniz)@happychristmas 10210 wrote:
İçinde az da olsun ışık olmayan insanın bu sitede yeri yoktur .Yani inancınız ne olursa olsun bu sitede iseniz, İçinizde muhakkak Hristiyan olmak için atan bir kalbiniz vardır siz anlamasanız da.. Ben Müslümandım 1 ay öncesine kadar.Hemde Hristiyan olmadan günler önce oruç tutan kandilde namaza ve bazı cuma namazlarına giden biriydim.ama benim sorunum heryerde-her ibadette Tanrıya değil de boşluğa seslenişimdi. Putperestler gibi anlamını bilmediğim kelimeler tekrarlıyordum.
yukarıdakı paragraf sızın yazınızdan alıntıdır ben muslumandım dıyorsunuz sızde kendını musluman sanan turkıyedekı bırcok ınsan gıbı musluman sanmısınız bugun hrıstıyanlıgın ve dıger bırcok dının enbuyuk problemı sızın gıbı mensuplarıdır mesela bugun amerıka veya dıger bır cok ulkelerde de hrıstıyan oldugunu ıddıa eden ınsanlar var ınanın onların gercek hrıstıyan olmadıgını bundan en cok zararı gercek hrıstıyanlar gormekte cumku ınsanın ımanı hayatına etkı edemıyorsa tum yasamına etkı edemıyorsa o ınsan ınanmıs degıldır sız ben bır ay once muslumandım dıyorsunuz bır seyı bılmeden gırmek ınanmadan yapmak ne kadar acı bırsey.ben de muslumanım ama musluman olalı 8 10 sene oldu oncekı yıllarımda senın gıbı kendımı musluman sanıyordum kuran ı okudum ınceledım ıncılı okudum tevratı okudum hrıstıyan turklerle gorustum ve uzunsuren arastırmalar sononda musluman oldum asla hıcbır dının mensubuna ınanısından dolayı saygısızlık yapmam bırcok hrıstıyan ıle hala gorusuyorum ama uzuntum su bız uzerımıze gıyecegımız elbıse ıcın bırkac magazayı dolasıp bırkacını gıyıp cıkardıktan sonra karar verıyoruz fakat aynı hassasıyetı dınımız gıbı meselelerde gostermıyoruz.sız 1 ay once muslumandım dıyorsunuz 1 ay ıcınde hrıstıyan oldum dıyorsunuz 1 ayda kac kaynak okuyup kıyas edıp hrıstıyan oldunuz yarın musevı olma ıhtımalınız varmı? emınım butun samımı hrıstıyan arkadaslar benım soyledıklerıme katılıyorlardır cumku ben onlarında aynı konudan muzdarıp olduklarından suphem yok
18. Ekim 2008: 14:10 #31332AnonimPasifSanırım o cümleler, İslam’ı bırakıp İsa’yı Rab olarak benimsemeye başlama manasında kurulmuş olan cümledir.
Hiç bir kilise İsa’yı bir ay önce kurtarıcısı ve Rab’bi olarak benimseyen bir kişiyi vaftiz etmez. Katolik kilise “en az 2″ yıl der. “Vaftiz olabilmen için en az 2 yıl benim kiliseme geleceksin”. Protestanlar belirli bir tarih vermese de onlarda bir kişiyi 2 yıl ya da 2 yıla yakın bir süreç bekletirler; çünkü kilise görevlisinin vaftizi yapacağı kişiyi iyi tanıması gerekir; acaba gerçekten Mesih’e inanıyor mu, yoksa içinde yaşadığı bir özenti ya da heyecan mı?
“Kutsal Kitabı okudum, bu konuya çok hakimim” diyeceğinize keşke biraz da bu konuları araştırsaydınız.
Ki zaten yaşından ötürü happychristmas kardeşimiz vaftiz olamamıştır. Kilisesi vaftiz için 2 yıl daha beklemesi gerektiğini söylemiştir.
Saygılar…
20. Ekim 2008: 7:28 #31341AnonimPasif@BURÇ 10508 wrote:
Sanırım o cümleler, İslam’ı bırakıp İsa’yı Rab olarak benimsemeye başlama manasında kurulmuş olan cümledir.
Hiç bir kilise İsa’yı bir ay önce kurtarıcısı ve Rab’bi olarak benimseyen bir kişiyi vaftiz etmez. Katolik kilise “en az 2″ yıl der. “Vaftiz olabilmen için en az 2 yıl benim kiliseme geleceksin”. Protestanlar belirli bir tarih vermese de onlarda bir kişiyi 2 yıl ya da 2 yıla yakın bir süreç bekletirler; çünkü kilise görevlisinin vaftizi yapacağı kişiyi iyi tanıması gerekir; acaba gerçekten Mesih’e inanıyor mu, yoksa içinde yaşadığı bir özenti ya da heyecan mı?
“Kutsal Kitabı okudum, bu konuya çok hakimim” diyeceğinize keşke biraz da bu konuları araştırsaydınız.
Ki zaten yaşından ötürü happychristmas kardeşimiz vaftiz olamamıştır. Kilisesi vaftiz için 2 yıl daha beklemesi gerektiğini söylemiştir.
Saygılar…
Vaftiz için belirli bir süre verilmesini asla onaylamıyorum ben iman ettikten 1,5 yıl sonra vaftiz oldum ancak bu kilise önderinin değil benim isteğimdi kişilerin ne kadar imanlı olduklarını ya da ne kadar inandıklarını çoğu zaman anlamak mümkün değildir, 10 yıldır kiliseye katılan vaftiz edilen ama vaftiz edildikten sonra İsa Mesih’in kim olduğunu soran bikaç insanla karşılaştım. Vaftiz, Mesih’in öğrettiği gibi Baba, Oğul ve Kutsal Ruh’a adanmak demektir. Yani Tanrı’ya adanmak demektir, bu bir evlilik töreni gibidir o halde Mesih kişiyi evlilik için kabul ediyorsa (ki O’nun sevgisi herkesi kabul eder) o zaman kişi de Mesih’i kabul ediyorsa bu tören yapılabilir süreye gerek yoktur, ancak Matta 28. bölümde “Baba, Oğul ve Kutsal Ruh’un adıyla vaftiz edin.” sözünden önce “size öğrettiğim herşeyi onlara öğretin” değil “size öğrettiğim herşeye UYMAYI onlara öğretin” diyor. Mesih’in kim olduğunu gerçekten anlayarak iman eden herkes vaftiz olabilir, olmalıdır.
Kardeşim iman etti ben de ettim, Babam imanlıydı ben de imanlı oldum gibi sebeplerle bile kişilerin vaftiz edildiklerini gördükten sonra GERÇEKTEN!? anlamak ve GERÇEKTEN!? iman etmek gerektiğinin bi kez daha altını çizmek istiyorum…
Rab’in sevgisi yüreklerinizde egemen olsun… –amin
20. Ekim 2008: 22:40 #31352AnonimPasifben birgün icime ilham dolarak yasama sevinciyle kendi sahsi kararımla dinimi tercih ettim.o günden bu yana süphem yok kurtulusumu buldum dogru yoldayım cevremde kendimden emin olarak yasantıma devam ediyorum.hic pismanlık duymadım ben hep İsa Mesih’e inanıyor gibiyim sanki dogdugumdan beri.icimde kibir ve bencillikten uzak kalmaya cabalıyorum.herkesin benim gibi huzura kavusmasını diliyorum.Tanrı hepimizin yüreginden kibiri silip sevgi doldursun günahlarımızı affedip bizi kutsasın. insanı zaaf ve kötü duygular hissedince hemen incil’i okuyorum iyi geliyor rahatlıyorum.
24. Kasım 2008: 18:51 #31679AnonimPasifk-kitapGöğün ve yerin yaratanı, herşeye gücü yeten Baba,
Tek Tanrı’ya ve O’nun biricik Oğlu Rabbimiz Mesih İsa’ya inanıyoruz.
O Kutsal Ruh’tan vücut buldu ve bakire Meryem’den Doğdu.
Pontiyus Pilatus zamanında acı çekerek çarmıha gerildi, öldü ve gömüldü, ölüler diyarına indi, üçüncü gün ölüler arasından dirildi ve göğe çıktı, herşeye gücü yeten Baba Tanrı’nın sağında oturdu.
Oradan dirileri ve ölüleri yargılamak için tekrar gelecektir.isamesihyasiyor
Kutsal Ruh’a, Kutsal Evrensel Kilise’ye Kutsalların Birliğine, günahların affına, ölülerin dirilişine ve sonsuz yaşama inanıyoruz. Amin
japon atasözleri a-tanri sevgidirKör bir dilenci de hiç olmazsa çiçeklerin kokusunu duyar.Pirincin içindeki siyah taşlardan korkma beyaz olanlardan kork.
obama da bir zencidir..
Ruhun ilacı kitaptır. incil okumaktır::kitap:Savaşı bilmeyen, barışı da bilmez. 01 01 2009 saksi barış yılı olması umudu ile.:papatya:
Sis yelpaze ile dağıtılmaz. fish
Üç taşınma bir yangına bedeldir. yani üç defa din deyiştiri
lmez çünki fikri şaşan şeytanı dost edimiştir.iman ettimYalan dört nala gider. Hakikat ise adım adım yürür, fakat yine de vaktinde yetişir. a-rabbe hamdolsun
3. Aralık 2008: 19:47 #31734AnonimPasifisasiyahbeyazBu günlerde etrafımızda yine bir kurban bayramı kutlanmaktadır. Belki bugün bazı hac5kurbanların kesildiğine tanık olmadıysanız dört gün boyunca muhakkak olursunuz. Bu günlerde genellikle düşündüğüm budur. Acaba insanlar neden kurban keserler siz hiç bu soruyu kendi kendinize sordunuz mu? hac5Kurban nedir? Ne amaçla kesilir? Bu eylem bizim kültürümüze nasıl girdi ve ne zamandan beri uygulanıyor. Aslında bu uygulama tarih içerisinde bir çok kültür ve inançlarda görülen bir şeydir. İnsanlar yeryüzünde bulundu bulunalı kurban kesmişlerdir.hac5 Ve dini bir tören içerisinde uygulamışlardır. Öyleyse kurbanın anlamıhac5 ve önemi nedir? Bu inançlara ve kültürlere göre değişiyor insanlar değişik amaçlarla kurban kesiyorlar. Örneğin kimileri et yemek için hac5kurban keserken, kimisi de adet olarak görüyor ve adet yerini bulsun diye kesiyor. Kimileri de benim babam gibi konu komşuya ayıp olmasın diye kesiyor. Bazıları da İslam inancında olduğu gibi hem fakirler doysun hem de dinimizin bir farzıdır diyerek kurban kesiyorlar.
Yahudi inancına baktığımızda ise hac5kurbanın insanın günahına dayanan bir eylem olduğunu görüyoruz. Şu anda Yahudilerin tapınağı olmadığı için onlar kurban kesmiyorlar ama Yahudi inancında kurban günahların bağışlanmasını sağlamak için kesilirdi. Bize gelince Hıristiyanlıkta kurban kesme gibi uygulamamız yoktur ama Yahudilerden kaynaklanan bir kurban inancı vardır. Yahudiler daha önce de bahsettiğim fısıh denilen bayramlarında günahların bağışlanması için kurban keserlerdi. hac5Biz Hıristiyanlar ise İsa Mesih’in gelişiyle bu kurban uygulamasının sona erdiğini kabul ederiz.
Bütün bu uygulamalara baktığımızda kurban konusunda en önemli olan şeylerden birisi kesilen kurbanın eti, kemiği ya da başka bir yeri değil önemli olan kanıdır. Kan ölüm kalım konusunda mecazi anlamlarla yüklü bir sözcüktür. Çünkü kan sözcüğü yaşamı ve ölümü simgeler. Dikkat ettiniz mi? Kesilen kurbanın kanı son damlasına kadar akıtılır ve bunun simgesel bir anlamı vardır. Bu anlamı açıklamadan önce sizinle kurbana biraz bakmak istiyorum. Kurban nedir? Kurban bizim inancımızda sadece bir simgedir. Ama neyi simgeler? Bu gün sizlerle bu simgelere bakmak ve kurbanın taşıdığı simgesel anlamlardan biraz bahsetmek istiyorum.
Kurban kesilirken, günahların bağışı için_hac: kurban edilen hayvanın kanı akıtılıyor ve bu kan sadece bir simge olarak bize günahlar için bir canın verilmesi gerektiğini gösteriyor. Madem ki kurban sadece bir simgedir o halde kurban kesmekle günahların bağışı sağlanamaz. Bir simge olan şey bunu sağlayamaz. O halde kurban günahların bağışını sağlayan başka bir şeyi simgeler ve ona işaret eder. Kurban üzerindeki simgelere bakmaya devam edelim.
Kurbanda aranan en önemli özelliklerden biride kesilecek olan hayvan saf ve kusursuz olmalıdır. Sakat ya da hastalıklı olmamalıdır. Çünkü Kutsal Yazılara göre insanın günahının bağışlanabilmesi için ya günahlı kişinin kendisi ölüm cezasına çarptırılacak ya da onun yerine kusursuz bir can verilecektir. Lakin ne kadar özen gösterilse de hiçbir hayvan tam anlamıyla kusursuz olamaz aslında tek kusursuz olan Tanrı’nın kendisidir. Bu yüzden İsa Mesih Tanrı kuzusu olarak kusursuz bir kurban oldu.
Eski antlaşmada kurban ile ilgili çok çarpıcı bir olay var. Tanrı, bir gün İbrahim’den oğlu İshak’ı kurban etmesini istiyor bu olay İbrahim’in imanının bir denenmesiydi ama başka bir olayı daha gösteriyordu. Ve İbrahim oğlu İshak’ı Tanrı istediği için kurban etmek üzere Moria dağına çıkarıyor. Burada görüyoruz ki İbrahim Tanrı için biricik oğlunu vermeye hazırdı. Ama buna gerek kalmadı çünkü İbrahim tam oğlunu kurban etmek üzereyken Tanrı bir kurban sağladı ve İbrahim oğlu yerine Tanrı’nın sağladığı hayvanı kurban etti. Ve İbrahim oranın ismini Tanrı sağlar koydu. Daha öncede oğluyla birlikte dağa çıkarken İbrahim Tanrı’ya tapınmak için çıkıyoruz dediğinde İshak babasına, o zaman kurban nerede baba diye sorduğunda İbrahim Kurbanı Tanrı sağlayacak diye cevap vermişti. İbrahim’in bu olayı ve söyledikleri yıllar sonra Tanrı’nın sağlayacağı gerçek hac5kurbanı gölgeliyordu. Yani günahlarımız uğruna kendini feda eden İsa Mesih’i işaret ediyordu. Daha önce dediğim gibi İbrahim Tanrı için biricik oğlunu vermeye hazırdı ama buna gerek kalmadı. Fakat Rab Allah ise kendi özünden dünyaya gönderdiği biricik Oğlu İsa Mesih’ini verdi ve onu bizim canlarımızın kurtulması için feda etti. Günahlarımız için gerekli olan kurbanı Tanrı sağladı.
Bir canın kurtulması için başka bir canın feda edilmesi yeni bir şey değildir. Kutsal Kitaba baktığımızda İlkhac5 kurbanın Tanrı tarafından kesildiğini görürüz. Adem ile Havva günah işleyince kendilerini çıplak hissettiler. İlginç olan şu ki günah işlemeden öncede çıplaktılar ama bunu fark etmiyorlardı. Fakat günah onların utancını açığa çıkarmıştı ama Tanrı ne yaptı? Onların bu utancını deriden bir kaftan yaparak örttü. Deriden bir kaftan yapmak için ne gerekliydi? Bir hayvana ihtiyaç vardı ve Tanrı kaftan için ilk kurbanı kesti ve insanın utancını örttü.
İbrahim’den sonra hac5kurban kesilerek Tanrı’ya yaklaşmak bir dini tören haline geldi ve Tanrı bunu onayladı. İsrailliler 40 yıl çöldeyken yaptıkları tapınma çadırında Tanrı’ya tapınıp ibadet ediyor ve kurban kesiyorlardı. Kesilen kurbanın kanı en kutsal yerin önündeki perdeye serpiliyordu. Sadece baş kahinin kendisi yılda bir kez hem kendi günahları hem de halkın günahları için kesilen kurbanın kanıyla en kutsal yere girer ve orada günahların örtülmesi için dua ederdi. İşte yapılan tüm bu uygulamalarda bile kurbanın günahları örtmek amaçlı kesildiğini görüyoruz.
Türk dil kurumu hac5kurbanın mecazi anlamını şöyle açıklıyor: Bir ülkü uğruna feda edilen ya da kendini feda eden kimse. Şimdi düşünelim insanın günahlarını örtmek yüce bir amaç sayılmaz mı? Diyelim ki bir kişi günahlarımız uğruna ölürde onun ölümü aracılığıyla günahlarımızın tümü ortadan kaldırılırsa o zaman o kişinin ölümü değerli olmaz mı?
İşte bu yüzden İsa’nın ölümü değerli ve önemlidir. Tanrı özünden insan bedeni alıp dünyamıza gelen kusursuz ve tamamıyla günahsız yaşamış olan İsa Mesih bizim yerimize kendi canını verdi ve bizim yerimize kurban oldu. İsa bizim için kurban oldu demekle ne demek istiyoruz? Onun bizim günahlarımız için ölmesine gerek var mıydı? Her koyun kendi bacağından asılmaz mı? Öyleyse bir adamın ölümüyle başka biri nasıl günahlarına bağış bulabilir? diye sözler duyuyoruz.
Ama önce şunu söylemeliyim ki İsa Musa gibi yapmadı, yeni bir din veya şeriat kuralları getirmedi. Tam tersine çarmıh üzerinde ölümü ile yasanın bütün gereklerini yerine getirerek Tanrı’nın sevgisini ve adaletini insanlara açıkladı. Tanrı’nın adaleti yerine geldi. Çünkü bizim günahlarımızı kendi özünden dünyaya gelen İsa Mesih’in üzerine yükledi. Tanrı için acısız duygusuz bir durum değildi. Ta başlangıçtan beri hiç ayrılmadığı mükemmel olan ve özünden gelen oğlunu bizim için çarmıhta ezdi. Biz günahlarımızdan dolayı Tanrı’dan ayrı kalmaya mahkumken çarmıh üzerinde İsa Mesih özde kendisiyle bir olan ve aralarında hiçbir zaman ayrılık bulunmayan Baba Tanrı’dan ayrı kaldı. Bu ayrılık beklide acıların en acısıydı. Bu yüzden İsa Getsemani bahçesinde dua ederken “Baba mümkünse bu kase benden uzaklaşsın” dedi. İsa çarmıha gitmeye korktuğu için değil Baba Tanrı’dan hiç ayrılmadığı için ve ayrılmak istemediği için böyle dua etti. Çünkü İsa Mesih için ta öncesizlikten beri en önemli şey Tanrı’yla birlikte olmak.
İsa bizim günahlarımız için kalıcı ve yeterli son kurban oldu ve bundan başka da kurban olmayacaktır. Eski Atlaşma döneminde kesilen bütün kurbanlar İsa’yı simgeleyen birer işaretti. Üstelik bu kurbanlar günahı kaldırmıyor sadece örtüyordu. Oysa İsa’nın kurbanı bütün günahları kaldırabilecek güçte ve niteliktedir. Öyleyse daha önemli bir soruyla karşılaşıyoruz.
Mademki İsa Mesih son kurban olarak sunuldu ve ondan önceki kurbanlar o son kurbana işaret ediyordu. O halde ülkemizde neden hala kurban kesilmekte? Belki bazıları Tanrı’nın İbrahim’e yaptıklarını hatırlamak ve anmak için diyecek. Elbette ki bu olayı hatırlamalı ve bu olayı anımsamalıyız ama sadece anılmakla kalmamalıdır verilmek istenen oradaki mesajı anlamaya çalışmalıyız. Çünkü İbrahim’in kurbanı İsa’nın dünyaya geleceğini belirtiyordu. O zaman kurban bizim dikkatimizi İbrahim’e değil İsa’nın kendisine çekmeli. Çünkü İbrahim’in kurbanına değil İsa’nın kurbanına bakarsak onda günahlarımızın bağışlandığını göreceğiz.
Evet kardeşim senin günahların bağışlandı mı? Eğer İsa Mesih’in akıttığı kana sığınmamışsan günahlarına bağış bulamazsın. İbrahim öz oğlunu sunak üzerine yatırırken İsa Mesih’in çarmıh üzerindeki kefaretine işaret ediyordu. İsa yeryüzüne gelinceye dek günahların örtülmesi için kurban kesildi. Ama kurbanların kanı günahı ortadan kaldıramazdı. O eski dönemin kurbanları sadece tek gerçek kurbanı işaret ediyorlardı. Kurban Tanrı ile insan arasında yaptığı yeni antlaşmanın mührüdür.
Eski antlaşma şeriata dayanır, şeriata göre Tanrı ile diri bir ilişkimiz olacaksa onun evrensel kurallarını tümüyle hayatımız boyunca harfi harfine yerine getirmeliyiz. Ama Tanrı biliyor ki hiçbir insan Tanrı’nın kurallarını tam olarak yerine getiremez. Şeriat bize ne kadar günahlı olduğumuzu göstermek için verilmiştir. Durum böyle olmasaydı bir insan yasa aracılığıyla Tanrı’yı hoşnut edebilseydi, yasanın bütün gereklerini yerine getirebiliyor olsaydı İsa’nın bizim için ölmesine de gerek kalmazdı. Ne var ki Tanrı kendi hikmetine, sevgisine ve adaletine göre İsa’nın bizim için kurban olmasını gerekli gördü. Tanrı bizden daha hikmetli ve akıllı değil mi ki biz hayır efendim biri başkası için ölemez diyebiliyoruz?
İsa’nın günahlarımız aracılığıyla kurban olacağı bir çok peygamberler tarafından da önceden bildirildi. Yeşeya peygamber İsa’dan 750 yıl önce şöyle dedi: Yeşeya 53:3-5 bundan başka daha açık söz olamaz.
Herkes gibi sende günahlısın kardeşim ve günahlarının getirdiği bir ceza vardır. Bu ceza ölüm cezasıdır. Bu ceza verilmeden seninle Tanrı arasında bir barış bir ilişki söz konusu olamaz, tek kurban olan İsa Mesih seninle Tanrı’yı barıştırmak için günahlarını ve cezanı yüklendi. Bu günlerde kesilen hayvanlara bakarken Rab Tanrı’nın bize nasılda sevdiyine tanık oluruz örnek ölmek uzere olan oğlunuzun ölüm meleyi gelipte bir bıçak çalıp boğazlasaidi vaşet .olurdua-hamdolsun–amin
Pastor Ramazan Bey`e bu vaazindan dolayi tesekkur ederiz.
15. Haziran 2009: 10:22 #32962AnonimPasifDoğuştan hiç bişey yoktur- öyle şey mi olur? Tanrı neden yarattığı insanı dünyaya gönderirken bir kimlik altında gönderme mecburiyeti hissetsin ki? Saçma!
-
YazarYazılar
- Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.