[Anonim]

Sevgili Rab dostları ve arayış içinde olan kardeşlerim, daha önce de söylediğim gibi sizleri okumak, sizlere yazmak, sanki sizlerle konuşuyormuşum yüz yüzeymişim hissini yaşatıyor bana, ve ailem dışındaki tek ve gerçek dostlarımsınız… Kendi şehrimse bana düşman diyebilirim… Ama ben mutluyum çünkü binlerce insanın yanımda olması tek Rabbin yanımda olmasına eşdeğerde olabilir mi?
Bu hafta gazetedeki köşemde yazdığım yazıyı sizlerle paylaşmak istedim. Gazetede kendimi inacımı açıkladığımdan beri dini açıdan yazdığım 4. yazım. Tepkiler de alıyorum yerine göre, bazen tepkiler tehdite de varabiliyor, ama canı ve ruhu bana veren rabdir.. onlar değil..

ÇAKMA ZONGULDAKLI SEVDALILAR GİBİ, MÜSLÜMANLARINDA ÇAKMALARI VAR!

Nedir Din olgusu;

Sadece İnsanları bir hizaya sokabilmek adına uydurulmuş eski kurallar mıdır?

Yoksa ikinci bir dünyayı kazanmamız adına sunulmuş bir imtihan mıdır?

Kim hangi dine mensup ve mensup oldukları dine ne kadar inanıp, ne kadar tanıyorlar?

Bu sorunun cevabı, sadece yaşayan olan insanın kendisini ilgilendiriyor

Lafa geldiğimizde ya zındık, kafir gibi kelimeleri sıralıyor, ya da herkesin dini kendine diye sahte bir sözün ardına sığınıyoruz…

Olaysa aslında hiç de görüldüğü gibi öyle geçiştirilecek türden değil

Birçoğu kendi dininin gerekliliklerini bilmeyi bırakın, hangi mezhebin üyesi olduğunu dahi bilmezken,

Allah için yapıyorum-yaptım diyebilmek için ya savunma moduna geçer, ya da alim kesiliverir başımıza.

Secdeye gitmez başı ömrü boyunca

Duaya varmaz dili, sıkışmayınca;

İş savunmaya geldiğinde ise,

Ya para ile İmanın kimde olduğu belli olmaz,

Ya da İbadet’in gizli olanı makbul,

3’5 katıp kılıyoruz namazımızı

Elhamdülillah deyiverirler.

Tefe ile para alır verir, Camiye gider, hac hazırlıkları yaparlar

Sorarsın bu ne tezat? Diye

Onun yeri ayrı bunun yeri ayrı derler.

Tahtakale mallarını alır, çakma etiket yapıştırıp, millete marka diye satarlar

Sorarsın ticarette her şey mübah derler

10 Liralık malı 100 Lira, indirimle 60 lira yaparlar

Sorarsın Pazarlık Sünnettir derler

Kafa kağıdı doğuştan tutuşturulmuş eline

Uymasa da, Bilmese de

Elhamdülillah Müslümanım derler

Okulda yarısından çoğu Türkiye Tarihi bilgisi ile dolu olan Din Kültürü dersinde öğrendiklerinden gayrisine itikat etmezler, Dinim İslam derler

Kur’anı ya kitaplık boş kalmasın ya da duvarda Süs olsun diye asar, tek bir sayfa bile okumazlar

Kitap ehlindenim derler

Din adına bilen biri konuşur

İşlerine gelmez, yobaz derler

Dinsiz olana, Kafir, Ateist olana Kominist derler

Kendisi ise dalmış dünya işine kafasını çıkaramaz

Düşmüş koltuk peşine poposunu kaldıramaz

Din’in kaç harften oluştuğunu bilmezler

Ama din dersi verirler

Başlarını secdeye getirmezler

Ama fetva verirler

Biri kendisini beklenen Mesih ilan eder

Diğeri mehdi

Biri elinden kül çıkarıp iyileştirdiğini söyler

Diğeri nefesi ile

Biri otobüslere dinleme cihazı koydurur, dinler

Derdini adını söyleme ben zaten biliyorum der kendini şeyh ilan eder

Birileri, kendisi gibi dini bilmeyenler, dua etmeyenler, tarafından çeşitli dini kurumlara getirilmiş kendini fetva vermeye yetkili görür

Biri parti lideri olmuş, gecelerden sabahlara akar, leş gibi içki kokar, Allah’ın ismi ile oy almaya çalışır

Diğeri de etkilemek için bir tarafları düşürmez, Allah’ın adını dilinden, İçki kadehini elinden

İşte böyle…

Ey Resimlerin en güzelini çizen, her rengi ayrı bir sanat şaheseri gibi desen desen hayatımıza sokan

Yüce Yaratıcı; Bu insanlar kimi-kimleri kandırıyor-lar

Kendisine, Bana, Ona, Şuna, Bize, Onlara, herkese yalan söyleyerek gezen bu Ahmaklar

Senide mi kandırdıklarını düşünüyorlar yoksa…!

[Anonim]

Sevgili Nurdem Kardeşim,
Çok doğru bir tespit ve çok güzel bir anlatım olmuş. Aynı bahaneleri ailem de bana söyler. Onlara verilmiş bu dini kendilerine göre yorumlayıp, değiştirip öyle uygalarlar.Aslında çoğu şeyi yapmazlar, yalnızca dildedir. Ve bizi ise aptal olarak görürler. Ruhsal konuları anlamazlar. Anlattığımızda ise biz üniversite mezunu okumuş insanlar olsak bile iman ettiğimiz için saf ve aptalız. Bilmek istemezler. Ne kendi dinlerini ne de diğerlerini. Aslında bilmek istemedikleri din de değil, Rab ve onun kutsal yolu.

[Anonim]

Sevgili nurdem, yazinizi okudum ama biraz celiskide kaldim.Siz burada muslumanlara elestiri mi yapiyorsunuz yoksa hareketlerinden dolayi kahir mi oluyorsunuz anlayamadim. Beni aydinlatirmisiniz.YHVH s’z’nle olsun.esenlikler diliyorum.

[Anonim]

@aleksis 17828 wrote:

Sevgili nurdem, yazinizi okudum ama biraz celiskide kaldim.Siz burada muslumanlara elestiri mi yapiyorsunuz yoksa hareketlerinden dolayi kahir mi oluyorsunuz anlayamadim. Beni aydinlatirmisiniz.YHVH s’z’nle olsun.esenlikler diliyorum.

@aleksis 17828 wrote:

Sevgili nurdem, yazinizi okudum ama biraz celiskide kaldim.Siz burada muslumanlara elestiri mi yapiyorsunuz yoksa hareketlerinden dolayi kahir mi oluyorsunuz anlayamadim. Beni aydinlatirmisiniz.YHVH s’z’nle olsun.esenlikler diliyorum.

Değerli Kardeşim, Müslümanların hareketlerinden dolayı kahır duyduğum söylenemez, Onlar doğru yol kendilerininki olduklarını söylerler ve bunu kendilerinmce doğru bildikleri yaşam tarzına göre benimserler yazımda bunu açıklamak istedim. Bilen biri konuştuğunda yobaz burada doğruya intikal etmelerini söyleyen kişiye verilen isim oluyor…
Kitapları var ama sadece kitaplığı yada duvarlarını süslüyor tek yaprak dahi okumadan diğer kitapları işnkar ediyorlar halbuki kendi kiytaplarını okumayan kendi dinini bilmeyen gerçek yolu bulabilir mi..HAYIR! burada bunu anlatmak istedim.
bunu neden yazdığıma gelince;
Ben, “Rabbin Beni Bulmasın’dan sonra onu kabul edişimle çevremde bana akıl veren, dışlayan kesimlere biraz ima olsun diye esinlenerek yazdığım bir köşe yazımdır o…

Benim bulunduğum şehir olan Zonguldak’ta şu ana kadar tek inanlı benim, bunu uzun bir süre sakladım, Fakat sonra açıkladım, ve şimdi saha rahatım.. Bu tercihimi bilenlerin ise, aslında bana akıl verip, doğruyu bulmuşken, kendi doğrularını bilmedikleri halde doğru yol diye itikat ettikleri şeyi bilmemelelerini biraz mizahen yaklaşmak istedim.

Yorumun için Teşekkürler Tuba; kesinlikle sen de haklısın, Hayatı boyunca bir tek araştırma bile yapmayan, kendi inançlarını ise sadece kimlik kağıtlarında yaşayan bir çok inmsan var ve bunların akıl hocası kesilmesi durumunu son günlerde çok fazla yaşadım.
Bana Rab İsa ile alakalı sorular soran bu insanlara Kutsal Kitap’tan yanıtlar veriyorum ama dinlemek inanmak istemediklerinden tatmin olmadıkları için zorluklar yaşadım, Ama bir gün ben sormak istiyorum dediğimde, Ukelaca evet diyen bir çok arkadaşımın İnandıkları dinin üyesi oldukları mezhebin imamını dahi bilmediklerini gördüm…O zaman Rabbe şükürler sundum… Çünkü ben onların inandıkları ama bilmediklerini kendiminse bildiğim ve çarpık bularak kabul etmediğim gerçekleri görmüştüm…

ESENLİKLER

[Anonim]

sevgili nurdem; oncelikle yaziniz ve aydinlatmaniz icin tesekkur ederim.sizin bahsettiginiz o insanlar dusunceden aciz ve sevgiden yoksun.arastirmayan ve okuyarak gercegi bulamayan veya bulmak istemeyen bir toplum olarak sadece kendilerine verilenlerle yetinmek zorunda.sunulan bilgi nedir kocaman bir hic.cahil insanin ogretisi sadece kendi uydurmus oldugu sozler degilmidir.bu acidan bakinca insanlar ister istemez sacmalamaya baslar.kendi yasamlarinin ve gerekse din gerekse kulturel olarak bilincsiz bir yasama ulasirlar.[tanri bizleri korusun].o tarz insanlara sadece varlik diye bilirim.yasayan organizma.benim yolda giderken bana yapilan kufurler hakaretlerle karsilastigim gibi.sadece uzerime duseni yapar karsima almadan onlara herhangi bir sey soylemeden giderim. sadece butun varliklari sevdigim icin.cunku TANRI SEVGIDIR sozunu yerine getiririm.istesekte istemesekte bu toplumun[belki yozlasmis ve yobazlasmisda olsa]icinde yasiyoruz.bazen oyle olaylara tesaduf ediyorumki dayanamayip agladigim zaman oluyor.[ama sace icime gonlume agliyorum ve dahada kotulerini dusunerek boynumda tasidigim hacima sarilarak yuce tanri YHVH’ye daha kotulerini gostermemesi icin dua ediyorum]yuce rRABB ISAMESIH hepizin yardimcisi olsun ve esenlikler versin.

[Yazar]

Yazılar