[Anonim]

İsa’nın doğduğu dönem,o zaman Filistinde yaşayanlar için çok sıkıntılı bir dönemdi.
Yıllarca işgal altında kalmışlardı. Babil sürgününün hemen arkasından önce Grekler’e sonra da Romalılara boyun eğmişlerdi. o kurak zorlu topraklarda.
Sahte peyganberler .çıkıyordu,sahte mesihler kısa vadeli umutlar saçıyordu,ayaklanmalar çıkıyordu.Kimi çözümü dağlarda mağaralarda mistik bir yaşam tarzında buluyordu .Tapınak bile artık çıkar için vardı.Kimileri ellerindeki politik güçlerini tutabilmek için kendi aile fertlerini bile öldürüyordu,kimiyse zengin olmakta görüyordu o anlatamadıkları ama yaşamı hep eksik bırakan histen kurtulmayı.

Umut yoktu ve kısa vadede repoya konmuş her umut hüzünle bitiyordu.

İşte tam o sahte çözümlerin,politik teorilerin çığlıkları arasında çölde deve derisinden bir kıyafet içinde Vaftizci Yahya gerçek umudu bağırıyordu.

“Rab bin yolunu hazırlayın geçeceği patikaları düzleyin.”Matta 3:3

Yahya zengin değildi,ihtişamlı saraylarda iyi kıyafetlerle çözümler üretmiyordu.. üst rütbeli bir tapınak görevliside değildi..Cılız bir sesti.net basit ama bir o kadarda doğru.,zor etkin bir sesti. .
Kimileri fark ettiler onu,tüm öteki seslerin arasından gerçeği söylüyordu.

O ses yankılanıyor hala bu gün tüm bu gürültünün arasında,
reklamların,kitapların,filmlerin,kanpanyaların,moda dergilerinin..kısaca dünyanın ürettiği tüm çözümlerin arasında,kulakları okşamıyor çok en son şarkılar kadar..
Yada renkli değil en son filmler kadar.En şık kıyafetlerle,lüks arabaların üstünde bilğisayar ekranından okunan konuşmalar gibi dikkat çekmiyor..
Banka faizleri kadar cazip gözükmüyor.verdiği umut.
Beynimizi ruhumuzu dolduruyorlar satmak istedikleri ürünlerle.
Biz eriyoruz…
Yoruluyoruz,fark etmekten korkuyoruz aslında sunulan tüm bu çözümlerin bizi kurtaramayacağını,kumdan inşa ettiğimiz güvencelerimizin ilk dalgada yıkılacağını bilmek korkutucu geliyor.
Çığlık atıyoruz.
Ağlıyoruz.
Ve tam o anda tüm bu seslerin bizi tek tek hüsrana uğrattığı,bizi yalanla soyup çıplak bıraktığı çölden bir ses geliyor kulaklarımıza.
Çok net,çok basit,çok anlamlı,çok derin..

“Hırsız ancak çalıp öldürmek ve yok etmek için gelir.Bense insanlar yaşama bol yaşama sahip olsunlar diye geldim.”Yuhanna 10:10

Yazar:
Ziya Meral

[klaus]

Hırsız meselindeki “hırsız”dan, doğal olarak o hırsızın çalmaya niyet ettiği şeylerden ve “Bol Yaşam”dan kasıt nedir? Yani çölden gelen söze olumlu cevap vermiş olduğunuzu farz ederek daha önce nasıl bir yaşamdaydınız da “bol yaşam” a kavuştunuz? tş.

[Anonim]

“Hırsız ancak çalıp öldürmek ve yok etmek için gelir.Bense insanlar yaşama bol yaşama sahip olsunlar diye geldim.”Yuhanna 10:10

Soruyorsunuz.

---

Hırsız meselindeki “hırsız”dan, doğal olarak o hırsızın çalmaya niyet ettiği şeylerden ve “Bol Yaşam”dan kasıt nedir? Yani çölden gelen söze olumlu cevap vermiş olduğunuzu farz ederek daha önce nasıl bir yaşamdaydınız da “bol yaşam” a kavuştunuz?

---

Sevgili Redchurch.
Hırsız ne demektir..? ..Tabiki bunu biliyorsunuz.
Başkasına ait bir şeyi gizlice alan, çalan kimse. Ayet’te maddesel bir durum dan bahsedilmez.Kastedilen Ruhsal durumdur.
Hırsız gelirken,kendisine ait olmayan şeyleri elde etmek istediği için bencil güdülerle gelir,bunun için karşısına kim çıkarsa çıksın,niyet kötüdür.karşısındaki kimseye kötülük yapabilir.,hatta öldürebilir.Burda bahsi geçen Hırsızın yüreğindeki kötülüktür,yürekteki bencilliktir.

İsa Mesih,insan yüreğine,kendisine ait menfi yada bencil hiç bir nedenle gelmez.Almaya değil,vermeye ve insanlar yaşama kavuşsunlar diye geldi. “Bol yaşam” kurtuluşu almaktır.Kurtuluşu almak,Ruhsal kölelikten kurtuluş demektir.Ruhsal Kölelikten kurtuluş sa,dünya ile ilgili her tür kötülük pislik,bencilce egolardan uzak bir yaşam sürmek demektir.Ruhtaki gerçek özgürlük bu dur.Bu yaşamdan, tat almak budur.
Kin yok,öfke yok,kıskançlık yok,bencillik,yok,kötülük yok,mutsuzluk yok

Önceden bunların hepsini taşıyorduk.yürekte,kin öfke kıskançlık,kısasa kısas,dünyasal pislikler. Bunları,bizden alan bizi ruhsal temizleyen iSA MESİH’tir. Ayet’te geçen “BOL yaşam” dünyasal pisliklerden kurtulmadır.

Tanrı,bizlere Kutsal Kıtapta şöyle sesleniyor.

“Ben senden uzaklarda öfke dolu degilim.
Ben SEVGI’nin tek yorumuyum.
1.Yuhanna 4:1

Ve benim arzum bu sevgi ile seni mest etmektir
1. Yuhanna 3:

Çünkü ben sana sahip çikaninim ve tüm karsilastigin
zorluklarda sana dogru yönelirim, ihtiyaçlarini biliyorum
Matta 6:31-3

Senin gelecegin hakkindaki planlarim ümit dolu
Yeramya 29:1

Hiçbir zaman sana iyilik etmekten vazgeçmeyecegim
Yeremya 32:4

Seni güçlendirmek benim yüregim
ve ruhumdaki en büyük arzu
Yeremya 32:4

Çoban kuzuyu kucaginda nasil tasirsa
iste bende seni öylesine… bagrimda (yüregimde) tasiyorum
Isaya 40:1

Bütün gözyaslarini silecegim ve bu dünyada seni
üzen tüm acilari ortadan kaldiracagim, yok edecegim
Esinleme 21:3-

Bu şekilde bizlere konuşan bir Tanrı,bizlerdeki Ruhsal açlığı doyurur.Ona ait her inanlıya,kendisinin bizden, istediği yükümlülüğün üstesiden gelebilmesi için gerekli güçü verir.Kutsal Ruh’u her zaman uyanık ve tehlikelere karşı dikkatli olmamızı sağlar.Yüreklerimizi değiştirir,düşünce yapımızı yeniden inşa eder.Hayatımızda yaptığı mücizeler ile bize her zaman yanımızda olduğunu hissettirir.O’ndaki güç,bizlerdeki zayıflıkları darma dağan eder.

Koyunların gerçek çobanı ( İSA MESİH) Kapıdan girer.

Rab Çobanımdır.
Eksiğim olmaz.
Beni yemyeşil çayırlarda yatırır.
Sakın suların kıyısına götürür.
İçimi tazeler.
Karanlık ve ölüm vadisinden,
geçsem bile,
Kötülükten korkmam.
Çünkü sen benimlesin.
Mezmur 23..

Sevgili Redchurch.
Rab İsa Mesih, yüreğinizi aydınlatsın.
Esenlikle.

[klaus]

Esenlik olsun!
Cevabınız için tşk.
şöyle diyorsunuz:
“Kurtuluşu almak,Ruhsal kölelikten kurtuluş demektir.Ruhsal Kölelikten kurtuluş sa,dünya ile ilgili her tür kötülük pislik,bencilce egolardan uzak bir yaşam sürmek demektir.Ruhtaki gerçek özgürlük bu dur.Bu yaşamdan, tat almak budur.
Kin yok,öfke yok,kıskançlık yok,bencillik,yok,kötülük yok,mutsuzluk yok”
Ruhsal kölelik tarifiniz tamamen şeytana olan bir kölelikten öte değil olamaz da. Rabb’in yolu bunları barındırmaz.”
Peki Mesih’le beraber kurtuludğunuzu iddia ettiğiniz bu kölelik Mesih’e kadar nasıl oldu peki? Yani biliyoruz ki Mesih kendilerine daha önce Yüce Yaratıcı’dan hiçbir şekilde dokunulmamış, birileri gönderilmemiş bir topluma değil aksine seçilmiş bir topluluğa sürüye geldi.
o halde birinci sorum:
“Ben İsrail’in kaybolmuş koyunlarından başkasına gönderilmedim” ayeti ne demektir o zaman.
2. sorum : Bu ayetten yola çıkarak diyebilirz ki İsrail’in kaybolmamış koyunları da var dı. o zaman bu ne anlama gelir? (Mesih’in gelişi açısından, çölden gelen ses kimler içindi mesela sadece kaybolmuşlara mı)
3. ya hiç kaybolmamış olanları bağlayan durum nedir, neye tabidirler? onlar neden kaybolmamıştır?
4. Mesih’e kadar İsrailoğullarına ve onların bünyesinde tüm insanlığı bağlayan İlahi , Kutsal Tanrı Sözü Ruhsal özgürlük vermiyor muydu? Ya da tam tersi onları bizatihi inandıkları Tanrı Sözü mü ruhsal köleliğe sokuyordu? Böylece Mesih bizlere bol yaşam verdi?
5. 4. soruma paralel olarak bu bir tezatlık içermemekte mi?
esenlik olsun!
Redchurch

[Anonim]

Sevgili redchurch.
Bana İlk Sorunda diyorsun ki..

---

“Peki Mesih’le beraber kurtuludğunuzu iddia ettiğiniz bu kölelik Mesih’e kadar nasıl oldu peki?”

---

Önce bir Ayet yazıyorum.

“Tanrı eski zamanlarda peyganberler aracılığla bir çok kez ve çeşitli yollardan atalarımıza seslendi.Bu son çağda da her şeyin mirascısı olarak belirlediği ve aracılığla evreni yarattığı kendi oğluyla bize seslenmiştir.” İbraniler 1:12

Tanrı’nın seslendiği, örneğin Musa..Putperest ve çok tanrılı inanç yolunda yürümedi, tek Tanrı inancına sahipti. Musa ruhsal kölelikten İman’ı sayesinde kurtuldu.Kutsal Kıtapta Tanrı diyor ki:

“İnsan yürekten iman ederek aklanır.İmanını ağzıyla açıklayarak kurtulur.
Romalılar 10:10

Bizler ne öğrendik “İman umut ettiğimiz şeylere güvenmektir”
Pavlus Kutsal Kıtap’ta diyor ki:

“Müjde iman eden herkesin önce yahudiler’in ,sonra Yahudi olmayanların kurtuluşu için Tanrı’nın gücüdür”
Romalılar 1:6

Sorunuzun kısaca cevabı, Tanrı’ya İman ve Tanrı’ya itaat dir.

İkinci sorunuz.

---

“Ben İsrail’in kaybolmuş koyunlarından başkasına gönderilmedim” ayeti ne demektir.

---

Tanrı,yeryüzünde gerçekleştireceği tasarılar için,dünya da var olan topluluklar içinde,İbrahim’in kavmini seçilmiştir,ve İsa Mesih İnsan olarak Yahudi kavminde dünya’ya gelmiştir.Bu yüzden ilk tanrı’sal mesaj bu kavime verilmiştir.Tanrı ,özel bir kavim olmanın yanında,bu kavime sorumluluk yüklemiştir.

“Ey İsrailliler ve Tanrı’dan korkan yabancılar, dinleyin” dedi. “Bu halkın, yani İsrail’in Tanrısı, bizim atalarımızı seçti ve Mısır’da gurbette yaşadıkları süre içinde onları büyük bir ulus yaptı. Sonra güçlü eliyle onları oradan çıkardı, çölde yaklaşık kırk yıl onlara katlandı.
Elçilerin işleri 13 :16.18

Üçüncü Sorunuz.

---

: Bu ayetten yola çıkarak diyebilirz ki İsrail’in kaybolmamış koyunları da var dı. o zaman bu ne anlama gelir?

---

Elbetteki kaybolmamış koyunları vardı.
Tanrı inancına sahip, İsrail halkından İman edenler ve kutsal kıtap’tan örnek vereceğimiz.Musa ,Yusuf,Habil,Hanok,Nuh ,Eyüp ve Eski Antlaşmada adı geçen tüm Yahudi peyganberler:
Yeşaya,yeremya,Hezekiel,Daniel,Yoel,Amos,Ovadya,Mika,Nahum,Habakuk,stefanya,Hagay,Zekeriya,Malaki ,İbrahim, ve sara,Rahav,gibi Tanrı inancına sahip kadınlar.

Mesela İbrahim:
Tanrı onu çok zor bir sınavdan geçirmişti.Oğlu İshak’ı kurban olarak sunmasını istemiş ,başka oğulları olmasına karşılık,”Tanrı vaatine göre doğan”tek oğlu İshak olduğu için Tanrı İshak’ı kurban etmesini istemişti. Burda İbrahim İnandığı Tanrı’nın, bu isteğini yerine getirmek için oğlunu kurban etmeye çalışmıştı.

Mesela Yusuf:
Ölüm döşeğindeyken bile halkına, Tanrı’nın vaatlerini hatırlattı.bu Yaratılış 50:22.26 ayet’inde yazılıdır. İnançlıydı Tanrı’nın vaatlerinin bir gün gerçekleşeceğini imanla biliyor ve kabul ediyordu.

Mesela Musa:
Sarayda rahat bir durumdayken, yaşadığı ihtişamlı hayatı bırakıp,İmanla ,Tanrı’nın kendisinden ,istediklerini yapma yolunu seçti.

Yani kısacası, İsa Mesih yeryüzüne hizmet etmeye gelmeden önce Tanrı yolunda yürüyen İmanlılar, Tanrı’nın beğenisini kazanmış ve İsa Mesih’ten önce Eski Antlaşma döneminde yaşayan bu insanlar, İMAN’ları sayesinde Tanrısal kutsanmayı almışlardır.Bunlar kaybolmamış İnanlılardır.Bu Kaybolmamış İnanlılar Tanrı’ya tabi ve Tanrı tarafından sınavdan geçmiş ve Tanrısal Lütfu almışlardır.

Sevgili redchurch
diyorsun ki:

---

, Kutsal Tanrı Sözü Ruhsal özgürlük vermiyor muydu? Ya da tam tersi onları bizatihi inandıkları Tanrı Sözü mü ruhsal köleliğe sokuyordu?

---

Tanrı Söz’ü ruhsal kölelik vermez.Ruhsal özgürlüğe kavuşturur.
İnançlı ve İMAN’lı insanlar, Tanrı yolunda yürürler.
Tanrı buyruklarını dinlemek, ruhsal ölümün önüne geçer.Bu ruhsal diriliş ve Ruhsal özgürlüktür.

“İman sayesinde onlar ülkeler fethettiler,adaleti sağladılar,vaat edilenlere kavuştular.aslanların ağızlarını kapadılar.Şiddetli ateşleri söndürdüler,
kılıçın ağzından kaçıp kurtuldular.Güçsüzlüklerden kuvvet aldılar,kadınları ölümden dirilen ölülerini geri aldılar.Salıverilmeyi reddeden başkaları ise dirilip,daha iyi bir yaşama kavuşmak umuduyla işkencelere dı..” katlandılar..Daha başkaları alaya alınıp kamçılandılar,hatta zincirlere vurulup hapsedildiler,testere le biçildiler,kılıçtan geçirilip öldürüldüler. .Koyun postu ve keçi derileri ile dolaştılar,yokluklar içinde
dolaştılar.Yoksulluk çektiler,sıkıntılara uğradılar.kötü muamele gördüler.Dünya onlara layık değildi.Çöllerde dağlarda ,mağaralarda ,yeraltı oyuklarında dolaşıp durdular.Onların hepsi İMANları sayesinde ,Tanrı’nın beğenisini kazandıkları halde,hiç biri vaat edilene kavuşamadı.

Rab İsa..kesin olan dönüşün öncesi,günahlarından tümüyle dönebilmeleri için ,insanlara son bir firsat ver. Yüce adınla

Esenlikle.

[klaus]

selam olsun. tş.

[Yazar]

Yazılar