Re: İsa Tanrı mıdır? İsa hiç Tanrı olduğunu iddia etmiş midir?
Bu konuda Müslümanlar tarafından işlenen en büyük hata (çoğu kez malümatsızlığı niyetli bir hata elbet) Hristiyanlar’ın ‘Tanrı bir insanın vücuduna bürünüp tarihte bir insan olarak yaşadı’ dediklerinde Tanrı’nın her yer ve her zamandaki, aşkın mevcudiyetinden sıyrılıp kendini sınırlandırdığını iddia ettiklerini sanmalarından doğar.
Halbuki Hristiyanlar’ın hiç bir zaman öyle bir şeyi iddia ettikleri yoktur. İnsan vücuduna bürünen Tanrı’nın ebedi Kelam’ıdır, ‘Oğul’dur yani ete ve kemiğe bürünen, ‘Baba’ değildir. Ezeli İllahi kaynaktan ‘doğan’ İllahi benliğin kendi farkındalığıdır. Tüm yaratılmış kainat da zaten bu ‘farkındalıktan’ doğar… Hristiyanlık’taki ‘teslis’ (birlikte üçlük, üçlükte birlik) öğretisi de bu Tanrı’nın ‘Kelamı’nın ete kemiğe bürünüp bir insan vücudunda tarihe girmesiyle doğrudan alakalıdır zaten.
Hristiyanlar İsa Mesih’e taptıklarında, tarihte yaşamış alelade ‘sınırlı’ bir varlığa taparmışçasına tapmazlar (öyle bir şey putperestlik olurdu). Secdenin belirli bir yöne doğru olması bir coğrafi istikamete tapıldığı anlamına gelmez kesinlikle… Tanrı’nın sesinin o yönden duyulduğundan olur sadece, misal yolu ile konuşacak olursak. Bize hitap eden kişinin yüzüne baktığımızda istikameten kendisine yöneldiğimiz gibi.
Ezeli ve Ebedi olan Tanrı bir vücuda bürünüp tarihe girdiğinde ne aşkınlığını kaybetmiş ne de her yer ve her zamanki mevcudiyetinden olmuştur. Vücutta dudakların konuştuğunda kendilerini değil bütün vücudun ve ruhun ifadesini temsil ettiklerinde olduğu gibi. Dudakların konuştuğunda dudaklar kendi sınırlı varlıklarını ifade etmezler tabi ki… vücudun ve ruhun bütünlüğünü ifade ederler. Ama bizler biri bize konuştuğunda yüzüne yönelir oraya bakarız… bu sadece yüzünün kendisini ifade ettiğine inandığımızdan değildir, yaradılmışlık sınırlılığımızdan dikkatimizin mecburen sadece bir yerelliğe yönelebileceğindendir.
İllahi idarede herşey birbiriyle bağdaşık ve birbirini izah eder durumdadır. En ufak bir detay bile anlamsız olarak, kendiliğinden var olmaz. Bu idarenin içersinde en ufak bir olayın bile bütünün içersinde bir sebebi ve bir görevi vardır.