Re: Sevgi

#35314
Anonim
Pasif

Sayın misafir Meraklı 123,

Bir yığın soru sormuşsunuz. Meraktan mı? Aslında bunlar soru da değil. Kendi inancınızın beyanları. Ama bütün bunlara, bu sitede cevaplar vardır. Defalarca ve çok detaylı yazılmıştır. Lütfen biraz araştırın.

Kuran’da birçok konuda, birbirlerine zıt pekçok ayet vardır. Bu söylediğim uydurma olmayıp, İslâm bilginleri de bunu kabul etmekte ve bu birbirine zıt ayetlerin, “Sonuncusu bir evvelkini iptal eder” (yani Mensuh ve Nesih) anlayışıyla bu problemleri çözmeye çalışırlar. (Bakınız Bakara 106, Ra’d 39, Nahl 101, İsra 86). Tabii ki bu da yeni bir çelişki yaratıyor. Hani Kuran, daha evren başlamadan çok önce ‘Ebedî Levhalarda’ yazılı idi ve Tanrı yanında saklanıyordu? Böyle iseydi, niye önce yanlışını veriyorsun ve sonradan düzeltiyorsun. Bu keyfi uygulama Tanrı’dan değil. Tanrı da, Kelâmı da değişmezdir. Kuran’da bulunan yüzlerce, hatta binlerce ayet, bu yüzden artık geçerli sayılmıyor.

Kuran’da bulunan ve “Sevgi”den bahsediyormuş gibi gözüken, sayıları bir elin parmaklarını bile geçmeyen ayetlerin tümü bu şekilde iptal edilmiştir. Yerine, kin nefret, hiddet, şiddet, savaş ve zulüm içeren 109 adet ayet gelmiştir.

Kureyş kabilesi’nin bile reddettiği İslâm, baskılar altında Medineye göç ettirildiğinde, önce bunları (Yahudi ve Hristiyanları) yandaş edinirim düşüncesiyle, birkaç yumuşak ayet uyduruldu. Başarısız olunca da, hem Yahudiler ve hem de Hristiyanlar, ‘Düşman ve Kâfir’ ilan edildiler. Kâfir ilan edilenin ise vay haline. Sen de birgün kâfir ilân edilebilirsin “Yeteri kadar Müslüman” olmadığın için. Unutma ki, Dar-ül İslâm olmayan her yer, her ülke, Dar-ül Harp’tır. Türkiye bile, birkaç radikal İslâmî Örgüt tarafından Dar-ül Harp ilân edilmiştir.

Maide 82’den bahsettiniz ama, bir de 72’yi okuyun: “Allah, Meryem oğlu İsa’dır diyenler, hiç şüphesiz Kâfir olmuşlardır” diyor. İşte biz öyle diyoruz. Dün de öyle söyledik, bugün de ve böylelikle “Kâfir” olduk. Ve yine hâlâ şüphede olanlara, Maide 51 cevap veriyor:”Ey iman edenler! Yahudi ve Hristiyanları arkadaş edinmeyin. Onlar ancak birbirlerinin arkadaşıdırlar. Sizden kim onları arkadaş edinirse, o da onlardandır. Allah böylesi zalimleri doğru yola iletmez.”

Daha önce “Kitap Ehli” idik. İşe yaramayınca da “Kâfir” ilan edildik. Peki, şimdi ki Kâfir olduk, bizleri neler bekliyor?

“Kâfirlerin kalplerine korku salacağım. Haydi onların boyunlarını koparın, parmaklarını kesin. Evet böyle! Çünkü onlar Allah’a ve Resüluna karşı çıktılar. Kim Allah’ın ve Resülünün karşısına çıkarsa, bilmeli ki Allah’ın cezası çetindir. İşte ey kâfirler! Bunları gördünüz ya, şimdi tadın bakalım onu; kâfirlere ayrıca bir de cehennem azabı var” (Enfal 12-13-14) (Yani: Ya dediğimi yapacaksın, ya yapacaksın, ya da yapacaksın. Yoksa kellen de gider, parmakların da. Müslüman olmazsan vay haline! Bir de ‘Dinde zorlama yok’ muşmuş).

Daha buna benzer bir yığın ayet var, hem Kuran’da hem de Hadislerde. Bugün uygulamalarda da bunu görüyoruz. İslâm’ı reddeden veya aleyhine konuşan herkes, ya ölü, ya gizleniyor. Ama, diğer yönden gelen bir tek fetva bile yok. Yani Maide 82 hala doğrudur.

Defalarca yazdık. İrak’ı işgal edenler ‘Hristiyanlar’ değildirler. Kendi siyasî çıkarları çerçevesinde hareket eden Amerika’dır. 300 milyonluk Amerika’da, sadece 3 milyon kadar Hristiyan vardır. Yani ‘İncil’e göre yaşayan’. Diğerleri çoğunlukla ateistir. İncil’de “Düşmanlarınızı sevin. Kötülüğe kötülükle karşılık vermeyin. Onlar için iyilik dileyin. Asla öç almayın” diye yazılıdır. İnanmayanlar için sadece gözyaşı ve dua vardır. Kılıç yoktur, tehdit yoktur, şiddet yoktur. Ama hep kılıştan geçirilenler biz olduk, aslanlara atılanlar, canlı canlı yakılanlar, ortadan ikiye bölünenler hep biz olduk.

Bu konuları tarafsız inceleyebilmeniz için dua edeceğim. Biz hiçbir Müslümanı öldürmedik. Öldürülme pahasına hep sevgi ile davrandık. Bile bile ölüme gittik. Felakete uğramış İslâm ülkelerine, Müslüman ülkelerin yaptığı yardımların 100 katı daha fazla yardım ettik. Hastalara baktık, öksüzleri sahiplendik. Karşılığında ise sadece nefret, şüphe, hiddet, şiddet ve tecavüz gördük. Ama bunları yapan bir tek Hristiyan söyliyemezsin. Hiçbir cami yıkılmadı, hiçbir imam öldürülmedi, hiç kimse sırf Müslümandır diye tecavüze uğramadı, kafası kesilmedi. Zorla ve tehditle kabul ettirilen bir imanın Tanrı huzurunda hiçbir değeri yoktur. Ama siz herhalde Türklerin bile zorla iman ettirildiklerini ne okudunuz, ne de duydunuz. Halbuki bu yazılar, bu sitede vardır.

Yaşayan Tanrı sizi Sevgi ve Işığıyla kucaklasın.