Re: Kafama Takılanlar….
Kapitalizmin ortaya çıkışını Reform dönemiyle ilişkilendirenler, Katoliklerin “öte dünyalığı”, onları dünya nimetleri karşısında umursamaz bir tavır sergilerken Protestanların iyi yaşam standardı yakalamak adına girişimci olduklarını dile getirmiştir ve buu girişimcilik kapitalist ruhun gelişimini sağlamıştır. Ayrıca, Protestanların birikimi büyük bir sermaye oluşturacak ve yeni nesil protestan kapitalizmi için büyük bir atılım olanağı sağladığını, Protestan lüks tüketim yapmadığını, sadece gereksinmesi kadarını satın aldığını; geri kalanını biriktirdiğini ve sermayeye aktardıklarını savunmuşlarıdır.
Sosyologlar ve düşünürler, faizin yasaklandığı toplumlarda hiç bir zaman refah düzeyinin artmadığına dikkat çekerek Protestanları (Özellikle Calvinistlerin) kapitalizmi ortaya çıkaran unsur olarak kabul etmişlerdi.
Kapitalizm, sermaye birikimi ve bu birikimin ekonomiye dönüştürülmesiyse; bunun Protestan öğretisi, düşünüşü ve yaşayışına ne kadar ters düştüğü Kutsal Kitap ayetlerinden rahatlıkla görülebilecektir. Çünkü Tanrı, para biriktirme, mal varlığı edinme ve elde edilen ekonomik güçün nasıl kullanılacağı gibi konulardaki görüşü oldukça nettir:
“Sonra onlara, ‘Dikkatli olun!’ dedi. ‘Her türlü açgözlülükten sakının. Çünkü insanın yaşamı, malının çokluğuna bağlı değildir.’ İsa onlara şu benzetmeyi anlattı: ‘Zengin bir adamın toprakları bol ürün verdi. Adam kendi kendine, `Ne yapacağım? Ürünlerimi koyacak yerim yok` diye düşündü. Sonra, `Şöyle yapacağım` dedi. `Ambarlarımı yıkıp daha büyüklerini yapacağım, bütün tahıllarımı ve mallarımı oraya yığacağım. Kendime, ey canım, yıllarca yetecek kadar bol malın var. Rahatına bak, ye, iç, yaşamın tadını çıkar diyeceğim.` Ama Tanrı ona, `Ey akılsız!` dedi. `Bu gece canın senden istenecek. Biriktirdiğin bu şeyler kime kalacak?` Kendisi için servet biriktiren, ama Tanrı katında zengin olmayan kişinin sonu böyle olur.”(Luka 12:15-21).
“Oysa eldekiyle yetinerek Tanrı yolunda yürümek büyük kazançtır. Çünkü dünyaya ne bir şey getirdik, ne de ondan bir şey götürebiliriz. Yiyeceğimiz, giyeceğimiz varsa bunlarla yetiniriz. Zengin olmak isteyenler ayartılıp tuzağa düşerler, insanı çöküşe ve yıkıma götüren birçok saçma ve zararlı arzulara kapılırlar. Çünkü her türlü kötülüğün bir kökü de para sevgisidir. Kimileri zengin olma hevesiyle imandan saptılar, kendi kendilerine çok acı çektirdiler.”(1.Timetios 6:6-10).
“Yeryüzünde kendinize hazineler biriktirmeyin. Burada güve ve pas onları yiyip bitirir, hırsızlar da girip çalarlar. Bunun yerine kendinize gökte hazineler biriktirin. Orada ne güve ne pas onları yiyip bitirir, ne de hırsızlar girip çalar. Hazineniz neredeyse, yüreğiniz de orada olacaktır.”(Matta 6:19-21).
Tabiki Kutsal Kitaba göre bir Hristiyan ahlaklı, dürüst, çalışkan, ölçülü olmalıdır ama bu niteliklerini ekonomisini güçlü kılmak adına değil; Yaratıcısına duyduğu korku ve sevgisinden yapar.
Bu nedenle Reform hareketini Kapitalizmi çıkışıyla ilişkilendirmek oldukça hatalıdır!