Re: Protestanlık hakkında bilgi
Kanuni Sultan Süleyman zamanında Avrupa, Osmanlı fütühatını engelleyebilmek için çareler üretmeye çalışıyordu. İspanya kralı ölmüştü ve yerine geçecek evlât bırakmamıştı. İspanya tahtı için iki aday bulunuyordu.
– Fransa kralu I. Fransua
– Alman imparatoru Charles Quint (Şalken)
İspanya tahtını da elde edecek kişinin seçimini yapan heyet Alman imparatorunu seçti. Almanya ile İspanya aynı taht idaresinde birleşti. Tam bir birleşmeyi engelleyn Fransa idi. Fransua bu seçimi tanımayıp Şarlken ile savaşa tutuştu. Ancak yenilerek hapsedildi. Bunun üzerine Fransua’nın annesi Kanuni Sultan Süleyman’a bir mektup yazarak yardım istedi.
Esasen Kanuni de Avrupa da Osmanlıya karşı oluşturulan bu ittifaktan rahatsız olmuştu. Eğer bu birlik engellenmeyecek olursa, ileride devletin başına bir takım sıkıntılar açabilirdi. Bu nedenle Kanuni Fransua’ya yardım etmiş, Mohaç savaşı sonrası Fransua serbest kalmıştır.
Bu esnâda Avrupa’da Katolik Kilisesine karşı tepkiler oluşmaya başlamıştı. Almanya da Martin Luther, Fransa da Calven Katolik Kilisesinin kimi uygulamalarının yanlış olduğunu anlatmaya çalışıyorlardı. Papa Martin Luther’i afaroz etti. Luther de Wittenberg kilisesi kapısına 95 maddelik bir bildiri asarak Papa’nın afarozunu tanımadığını belirtti. Katolik kilisesinin Hristiyan dünyası üzerindeki bu muazzam nüfuzuna karşı çıkanlara Protestan denildi.
Şarlken koyu bir katolik idi. Avrupa da Osmanlıya karşı oluşan en mühim kuvvetin başında idi. Protestanlar ise Kilisenin olumsuz tavırları ile büyük baskılar altında bulunuyordu. Hatta bu mezhep kavgaları sebebiyle Avrupa da 75.000 den fazla insanın öldürüldüğü söylenir. Katoliklere karşı mücadele eden Protestanlara destek vermek Kanuni Sultan Süleymanın da işine gelmekteydi. Bu dönem de Osmanlı tarafından Protestanlara önemli maddi destek sağlanmıştır. Fakat bu desteğin din ile veya Luther’in “Osmanlı casusu” olması ile hiç bir ilgisi yoktur.
Hatta Martin Luther afaroz edildikten sonra can güvenliği kalmamış, yaklaşık bir yıl kadar Saksonya Elektörü akıllı Frederic’in korumasında kalmıştır. Alman prensleri Luther’i Katolik kilisesine karşı korumuşlardı. Bir “Osmanlı casusu”nun bu şekil de korunduğunu iddia etmek hem bu insanlara, hem de Protestan mezhebi müntesiplerine karşı saygısızlık olur.
Kısacası Kanuni ile Protestan önderler arasında karşılıklı menfaatler dayalı bir dayanışma olmuştur. Bu dayanışmanın Kanuniyi ilgilendiren tarafı dini değil, siyasidir.