Sınırda Hrıstiyan Krallığı mı kurulacak?
- Bu konu 2 izleyen ve 1 yanıt içeriyor.
-
YazarYazılar
-
23. Kasım 2011: 0:12 #27604AnonimPasif
Sınırda Hrıstiyan Krallığı mı kurulacak?Evangelikanlar okullar, radyo istasyonları ve kiliselerle Türk-İran sınırında bir “Hristiyan Krallığı”kurmak için uzun vadeli bir plan devreye sokuldu.
Son Güncelleme: 12:05 17 Temmuz 2010, Cumartesi
Amerikalı yazar Michael Reynolds, Alternet sitesinde yayımlanan “Sağcı Amerikan Hıristiyanları, Kuzey Irak’ta Nasıl bir ‘Savaş’a’ Girişiyorlar” adlı makalesinde çok çarpıcı bilgilere yer verdi. Makaleyi Timeturk okuyucuları için özetleyerek veriyoruz; ,,,,
Sağcı Amerikan Hıristiyanları, Kuzey Irak’ta Nasıl bir ‘Savaş’a’ Girişiyorlar
Irak Kürdistan’ının güneyinde Süleymaniye’nin dışında küçük bir binalar grubu, gri ve toprak rengi duvarların arkasında bulunmaktadır. Üstteki bir duvarda, altın ve gök rengiyle parlayan büyük beyaz bir işarette Arapça ve İngilizce harflerle: Medes Klasik Okulu yazıyor. Bu bölgedeki, “Hıristiyan dünya görüşü”nü öğreten üç özel okuldan birisidir bu; Tennessee’li Amerikan evangelistlerin el işi. ABD işgalinden beri, Amerikan evangelistleri Kuzey Irak’ta sadece okullar değil aynı zamanda yazılı basın, radyo istasyonları, kadın merkezleri, sağlık ve diş klinikleri ve kiliseler açtı. Ve hepside Kürdistan hükümetini rızası ve yardımıyla. Bu işlerin birçoğu Amerikan savunma bakanlığı ve dışişleri bakanlığı vasıtasıyla ulaştırılan, ABD vergi mükelleflerinin dolarlarıyla finanse edildi.
Mesut Barzani ile görüştülerYıl 2003… 350 papaz ve kilise lideri, Kürdistan Bölgesel Hükümeti başkanı Mesut Barzani tarafından sıcak bir şekilde karşılandıkları Kerkük’te toplandı. Bu toplantıda, Nashville’de bir evangelist organizasyon olan Servant Group International’ın lideri George Grant şunları deklare etti; ” İsa her şeyin üzerinde olan Rab’dır; O her Molla’nın, her Ayetullah’ın, her İmamın ve her Mehdilik iddiasındaki kişinin üzerinde Rab’dır; O bütün yeryüzünün ve hatta Tanrısıdır, hatta Irak’ın bile.”
CENTCOM dokümanları gösteriyor ki, 2005 ve 2007 yılları arasında, DOD’s Joint Contracting Command Irak/Afghanistan, Kürt şirketi Daban Grup’a en az $465,639 ödedi. Bu para Grant’s School of the Medes’in inşaatı içindi. Aynı zamanda bundan iki yıl önce Amerikan dış işleri bakanlığından on binlerce dolar, Kuzey Irak’ta Sağlık Hizmetleri Ortaklığı adında bir programla çeşitli Servant Group evangelikan ve insani projelerine aktı.
Kürdistan’da evangelikan varlığına Bölgesel Hükümet’in desteğine karşılık olarak, Doug Layton, başka bir Tennessean ve bir Servant Group kurucusu, Kürdistan Bölgesel Hükümeti için Bush zamanında Washington’da hayati bir irtibat işlevi gördü. Orada Kürt halkla ilişkiler çabalarını yöneterek, evangelikan iş adamlarını bolgede yatırıma teşvik etti.
Açık Toplum Politikası Merkezin’de (Open Society Policy Center) yüksek bir Orta Doğu analisti olan Mike Amitay “Irak savaşının başlamasından beri, [Massoud] Barzani ve Kürt Bölgesel Yönetimi, Bush yönetimi ve onun sağcı evangelikan Hıristiyanlarına oynadı” dedi. ” parayı ve gücü orada gördüler. Barzani onların okul ve kilise kurmalarına müsaade ederek ihtiyacı olanları elde edecekti.” Ama, Amitay ” Kürdistan’da İslami partilerin yükselişi ve Asurlu Amerikan evangelikan biricikliği ve din propagandasıyla, onlar ateşle oynuyordu.” diye ekledi.
Tennessee Waltz
Saddam Hüseyin’in 1988’de Halepçe köyüne kimyasal silahlarla saldırmasıyla, Kürdistan’dan 14,000 kadar mülteci Nashville’ye gitti. Şimdi burası Amerika’da en çok Kürt nüfusa ev sahipliği yapan şehir. 1992’de, Servant Group International’dan Nashville evangelisti bir kadro, bunlara çok sayıda inanan Kürt’de dahil, birkaç blok ve müzik meydanı işgal eden bir mega-kilise olan Belmont Church’deki üslerini terk ederek, Irak Kürdistan’ına geldi ve orada bir yer açtılar. Orada Kürtçe İnciller, çantalar dolusu nakit para ve sağlık araç gereçleri paketleyerek, Türk-İran sınırında bir “Hıristiyan Kırallığı” kurmak için uzun vadeli bir plan devreye soktular. Servant Group 20 yıl kadar önce Kuzey Irak’a gelmesinden sonra Türkiye’de, Orta Asya’da Endonezya’da, Almanya’da ve Norveç’de varlığını artırarak ofisler, papazlıklar ve okullar açtı.
Bölgede yedi yıllık Amerikan yönetiminden sonra bunlar, Barzani’nin Kürt Demokrat Partisi ile Celal Talabani’nin Kürdistan Yurtseverler Birliği’nin Koalisyon yönetimi altında olan Kürdistan Bölgesel Yönetiminin içlerine sızdılar. Kürdistan Kalkınma Şirketindeki Layton’dan gelen yardım ve Washington’daki Cumhuriyetçi lobilerle Kongre Üyeleriyle olan bağlantıların desteğiyle, uluslar arası ticaret imtiyazları ve sondaj kontratları elde ettiler ve United States Agency for International Development (ABD Uluslar Arası Kalkınma Ajansı-USAID) ve DOD ( Amerikan Savunma Bakanlığı) paralarını kendi misyonları için akıtarak, kendi Hıristiyan okullar zincirini kurdular. Kürdistan Bölgesel Yönetimi (KRG), Servant Group’un papazlarını ve okullarını toprak ve bina bağışı ve diğer iyiliklerle desteklediler.
Servant Group ve onun ortakları kendi ordu modeli evangelizmleriyle sivrildiler (onlar buna “spritual warfare” diyorlar yani “ruhani savaş”); onların bu “çadır yapma” ya da “Krallık Ticareti” gibi gizleme taktikleri ( onlar bir ülkeye, evangelizmi gizlemek için, seküler bir ticaret görüntüsüyle girerler); onların istihbarat toplamaları ki onlar buna “manevi haritalama” diyorlar ( evangelist timlerin komşu ülkelerden diğer tüm ülkelere, demografik, tarihi ve coğrafi verileri içeren “alan araştırması” yapmaları); İslam’a karşı içselleştirilmiş bir düşmanlık; ve onların hükmedici “Kırallık Şimdi” (Kingdom Now) dünya görüşü (neo-Kalvinist otoritercilik ve “Yeni Havarici” (New Apostolic) Pentecostalism (çok duygusal ayinleri ve tutucu dini akideleri olan Hıristiyan mezheplerine ait), en iyi bilinen taraftarı Sarah Palin olan, Tanrı’nın Meclisinin bin yıllık mezhebi) Servant Group çok kurnaz bir şekilde kendilerini, Kürdistan Bölgesel Yönetimi’ne ve Bush/Cheney Irak Savaşı çabalarına değerli varlıklar olarak sundu. Bu grup’un Bush yönetimiyle yakın bağları vardı: 2004 yılında bir bestseller olan Stephen Mansfield’ın ‘The Faith of George W. Bush’ (George W. Bush’un İmanı) kitabında Bush’u Beyaz Saray’daki “Tanrı’nın adamı’ olarak portrelendirdi.
Servent Group’a ev üslüğü yapan Nashville’deki Belmont Kilisesinde 2002’ye kadar beş yıl boyunca papazlık yaptı. Mansfield öncelikli vaiz olarak Servent Group’la birlikte, Kürtlere karşı evangelikan din propagandası aleti olarak yoğun bir şekilde kullanılan İnciller ve İsa filmleri getirmek için seyahat etti. Mansfiel ve Grant birlikte, Kürdistan’da kalkınma projelerine yatırımda bulunanlara American Destiny (Amerikan Kaderi) adı verilen, “açık Hıristiyan ticaret icraları” konsorsiyumu için danışmanlık hizmeti verdi.
2002’de bir görüşmede, bir Association of Classical and Christian Schools bülteninde, bir Klasik Okul öğretmeni ve eğitmeni olan Mary Yacoubian, Servent Group’a katılmasının gerekçesini ” onlarsadece her şehirde bir kilise kurmakla yetinmiyorlar. Onların amacı milleti gerçek manada ‘disipline’ etmek ve İsa’nın Krallığını toplumun her alanında kurmak: hükümet, sanat, sağlık, eğitim vb.” İslam’ı “korku üzerine üzerinden üretilen bir din” olarak adlandırdıktan sonra Yacoubian coşarak “Biz aynı zamanda bahçemizdeki küçük bir plastik havuzda inananların vaftiz olduğuna şahit oluyoruz! Sadece bir düşünün. İslam’a kayan erkekler ve kadınlar şimdi İsa’ya dönüyor.” dedi.
Yacoubian’ın beyanları evangelikanların biricik inançlarının tehlikeli olan kalbini yansıtıyor- onların bu “Tanrının Kırallığı” (Kingdom of God) anlayışı, Amerikan patentli Hıristiyan toplum, idare ve kapitalizmin dışında bütün olasılıkları hariç tutar.
Başarılı Olarak İyiye Gitmek
Douglas Layton bu başarıların merkezinde yer alıyor. Uzun zamandır bir ‘Hıristiyan Yeniden İmarcısı’ ve George Grant’a yakın bir meslektaş olan Andrew Sandlin,Ocak 2002’de yayınlanan the Forerunner adlı kitabında Layton’ı Kürdistan’ın içine yaptığı tutkulu akınlarından dolayı methediyor. “Eğer biz misyonerleri destekleyeceksek, kültürleri yeniden ele geçmek için dünyanın dört bir yanına gidenlerini destekleyelim, orda burada birkaç kişi kazanlarını değil” diye yazdı Sandlin. “Kürdistan’da Kuzey Irak’ta Doug Layton’ı şöyle mütalaa edin; yenden,yeni Hıristiyan okulları, yeni Hıristiyan ticaretleri inşa eden birisi. Kiliseler inşa etmekle yetinmeyen, bütün Hıristiyan kültürünü orada isteyen birisi.” Layton 2000 yılında kendi misyonunu zarif bir şeşle de beyan ettiği, ortak yazarlığını yaptığı kitap olan ‘Our Fathers Kingdom: The Church and the Nation’ı( Bizim Tanrımızın Krallığı: Kilise ve Ulus) yayınladı: ” Eğer komünistler ve Müslümanlar milletleri ele geçirebiliyorsa, bizim Tanrımızda bunu yapabilir!”
Bu kitabın ortak yazarı, George Oits, ‘Manevi Savaş’ hareketinde gerçek bir generaldir. Bu “İsa’nın Krallığını” kurmak için “bölgesel taleplere” karşı verilen savaşta evangelikanların kendi tanımladıkları bir ordudur. George Oits küresel bir evangelikan ajans başkanlık ediyor. The Sentinel Group, hareketin yönlendirmek (din değiştirtmek) istediği ülkelerde “alan üniteleri” (field cells) kurarak, hedeflenen bu yönlendirme için demografik veriler toplamaktadır. Orta Amerika ve Ortadoğu’da birkaç ülkeyi de içeren bu faliyet şu anda Uganda ve Irak’ta yürürlüktedir. Bu veriler, “Manevi Haritalama” projesinin bir parçası olarak Sentinel’in bilgisayırına gonderildi.
Layton, Ortadoğu’da evangelizmin meşru sınırlarını zorladı. Alman mahkemesi dokümanlarına göre Layton 1993’te bir Kuzey Irak kasabası olan Dohuk’ta halka açık bir şekilde Kürdistan’ın “eğer Kürtler İsa’yı takip ederse” kendi vaat edilmiş toprakları olacağını ve “İslam’ın onlara talisizlikten başka hiçbir şey getirmeyeceğini” vaaz ettiği için tutuklandı. Bu konuşması kızgın sokak protestolarına sebep oldu ve tutuklanmasından sonra ona ülkeyi terk etmesi emredildi. O da KDP için Washington’da kişisel olarak lobi yaparak Council for National Policy’de konuşmalar yapıp Kongre dinletilerine tanıklık ederek bağımsız bir Kürdistan ve özelliklede Barzani’nin KDP’si için taraftarlık yaparak durumunu iyileştirmeye çalıştı. 1996’da Kürdistan’a geri döndü.
2009’un sonlarına kadar Kürdistan Kalkınma Şirketinin Erbil direktörü olarak hizmet etti. Kürdistan Bölgesel Yönetiminin sponsorluğu ile girişilen Kürdistan Kalkınma Şirketi 2004’te kurularak “Irak Kürdistan Bölgesinde ticaret ve yatırım imkânlarını artırmak için” kurulmuştu.
—30. Kasım 2011: 13:06 #36675AnonimPasifAmerikalılar’ın İran – Irak sınırında hristiyan okulları açmaları, hristiyanlığı yaymaları neden bu kadar garipseniyor. Osmanlı İslamiyeti dünyanın pek çok yerine yaymadı mı, müslümanlaştırmadı mı? Daha doğrusu onları buna mecbur etmedi mi? Kemal Başaran abimizin dediği gibi ‘Biz yapınca cici, onlar yapınca pis’ kadar da yerinde bir söz.
-
YazarYazılar
- Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.