Tüm bu fiyaskodan önce, zaten laik bir devlette zorunlu din dersinin olması saçma.

---

Sevgili Sacratus,
Benim oğlum da ilköğretimde şuan.Din kültürü dersinden nefret ediyor.Bana göre de din eğitimini aileleri vermeli çocuklara.Ders olması yanlış.Bir de sadece dinin temel gereklerini öğretmiyorlar.Oğlum bir gün baktm,gece yatmadan önce ,kıble nerede,o tarafa dönerek dua edeyim diyor.Anlattım ben de,Allahın bizi heryerden,her şeklde duyabileceğini.Bazen söze bile gerek yoktur,düşünmemiz,niyet etmemiz yeter,O BİZİ ANLAR, dedim.Bi rahatladı çocuk.Ben de özen gösteriyor ve özellikle Türkçe dua ettiriyorum,çocuk sonradan bana benzemesin diye.Çünkü bizde öyle yerleşmiş ki;şuan inanmasam da tam olarak,ağız alışkanlığı,sürekli besmele çekiyor,sonra da kendime kızıyorum…

---

Sevgili Aria..
İşin doğrusu..ben aile’lerinde Din hakkında.. doğruları bildiklerine inanmıyorum..Çevrendekilerle Din konusunda sohbet et..bunu göreceksin.Aile’lerimiz bir çok şeyi yanlış biliyor.Bizler araştırmasaydık bu gün isevi olmazdık RAB’İSA MESİH’i tanımazdık.Ülkemizde ne yazıkki okuma yok..araştırma yok insanlarda.. körü, körüne.. inanma var.
Gerçeği anlattığımız zamanda.. konum,itibarı kaybetme,dışlanma,
toplum dışı kalma,Birtakım..şahsi menfaat ilişkileri yüzünden,reddetme konusu var.kısacası korku her yanı sarmış..
Benim ilk okula(sınıf 3) giderken oğlum okul dönüşü,bana”Şaba(bana ismimle hitap eder)Öğletmen kulan(Kuran)iştedi.”demişti.
daha sonra..öğretmeninin Din dersinde namaz nasıl kılınır diye sınıfa hasır getirip.(sadece erkek öğrenciler) namaz kılmayı, gösterdiğinden bahsetti.

Okula gittim.öğretmeni ile görüştüm..bizim inancımız farklı bakın çocuğum..din dersine.. her ders saati dışlanmasın..bahçede tek başına..kalmasın, diye devam ediyor, dedim..

Bana alevi misiniz dedi..hayır dedim hrıstıyanız..ama bunu diğer öğrencilerinizin bilmesini istemiyorum..çocuğum henüz küçük kendini savunamaz..lütfen dediğimde.. tamam buna dikkat ederim dedi.bu kez en iyi kılana ceyrek altın ödülü koyduğunu duydum.Oğlum geceleri Dua ederken bir akşam şunu diyordu.

“Lab İŞAM bişi(bizi) kolu(koru)..annemi,babamı kolu..aylıca ali can(sınıfın kavgacı çocuğu) bana talşı.. çot selt tavtacı bil çoçut ona da engel olulmuşun..hertesin canını ağlıtıyol.lab İşam öğletmen tüçüt altın velcet ama ..ben o altını alamıyolum..şen bana altın alılmışın..her şey için amin edelim.”

0’nu alıp sımsıkı sarılmıştım..dua’sı çok hoşuma gitmişti..Benim bebeğ’im RAB’ten altın istiyordu,O küçüçük yüreğindeki.. inanç ve gerçeklik beni ağlatmıştı.

Yani demek istediğim Sevgili Aria İnanlı..Hrıstıyan her ailenin.. çocuğu toplumumuzda.. ister istemez açı çekiyor..bizler ne kadar da korumaya çalışsakta. Ama.. RAB her zaman bizimle..Önemli olan da bu..

Din derslerinden de sınıfın en iyi notunu oğlum alıyordu..buda ayrı bir güzellik..öğreniyordu..MESİH’in küçük kuzusu..
Ama TANRI’sı İSA MESİH’ti.

Hamdolsun RAB’bımın adına..

Merhaba Sayın Saba,

Çocuğunuzla ilgili yazdıklarınızı okurken çok duygulandım ve gözlerim doldu. Bu konu nedeniyle aklıma gelen ayetleri sizinle paylaşmak istiyorum.

Matta 10
13 Bu arada bazıları küçük çocukları İsa’nın yanına getiriyor, onlara dokunmasını istiyorlardı. Ne var ki, öğrenciler onları azarladılar.
14 İsa bunu görünce kızdı. Öğrencilerine, “Bırakın, çocuklar bana gelsin” dedi. “Onlara engel olmayın! Çünkü Tanrı’nın Egemenliği böylelerinindir.
15 Size doğrusunu söyleyeyim, Tanrı’nın Egemenliği’ni bir çocuk gibi kabul etmeyen, bu egemenliğe asla giremez.”
16 Çocukları kucağına aldı, ellerini üzerlerine koyup onları kutsadı.

Adres soran turiste
Asık suratla adres tarif eden trafik polisi!

Restorant’da yemek yiyen turiste
Kalk defol git der gibi servis yapan garsona!

Aileye katılmış avrupalı gelin veya damadı
Sokakta gördüklerinde arkasını dönen aile efradına!

Derici dükkanında alışveriş yapan yabancıya
Çekip bir an önce gitsede çayımızı içsek diyen tezgahtara!

Rastladınızmı tabiki “HAYIR”

Ama?
Hele bir de Türk isiminiz veya Asyalı isminizin olduğu din hanesinde “Hristiyan” yazan Nüfus cüzdanınız ile herhangi bir işinizin
takip etmeye gidin asık suratları o zaman görürsünüz.
Esen kalın.

Gökhan foruma hoş gelmişsin… Çok haklısın dediklerinde ama… nerdeeee kardeşim o senin dediğin olgunluk henüz insanoğlunda… hele bir de bizimkiler gibi tutku düşkünü toplumlarda… :-)))

Ama şimdiliğine her ne kadar ütopik de olsa öyle bir anlayış, her aklı başında insanın yönelimini teşkil etmeli en azından…

Hoşbuldum :)

Diğer toplumları hatta diğer bölgelerdeki insanları bilmiyorum ama ben şöyle eğitildim;

– İslam en doğru dindir
– Türk askeri en güçlü askerdir
– Osmanlı Devleti çok görkemliydi, hiç yanlışı yoktu.
– Atatürk bizi kurtardı ve hiç yanlışı yoktu.
– Türkler Müslümandır
– Türkiye’nin %99’u müslümandır.

Bunlar doğrudur ya da yanlıştır. Bunun karar vericisi ben değilim. Ama bunları sorgulayamadım belli bir yaşa kadar. Birçokları 50 yaşına gelmesine rağmen hala sorgulamıyor.

Mesela diyoruz din dersleri şöyle olmalıdır, böyle olmalıdır. Şuan herhangi bir iktidar gelse din dersi kitabında İsa’nın Rab ve Tanrı’nın Oğlu olduğunu yazsa neler olur? Halkın büyük tepkisi ile karşılanır ve iktidara ciddi oranda oy kaybettirir. Bir kesim çıkar Türkler Hristiyanlaştırılıyor, ülke elden gidiyor, Amerika işgal edecek tarzı söylemler yöneltirler.

Ama en azından bakın onlar böyle inanıyorlar, şu sebeplerden dolyı, Eski Antlaşma bunları doğruluyor vs.. tarzı açıklama yapsalar. Din derslerimden hatırladığım kadarı ile “İsa peygambere incil verilmiştir” tarzı bilgiler veriliyordu. Sonra bu kitap papazlar tarafından değiştirildi, doğru olanları ortadan kaldırıldı tarzında toplumda da egemen olan düşünce ile öğretiliyordu.

Ben İncili ve İsa’yı araştırmaya başladığımda ilk fark ettiğim o oldu. Öyle bir kitap hiç inmemiş ki dedim kendime. (Yani anlatılanlar gibi gökten indirilen veya direkt İsa’ya yazdırılan bir kitap gibi). Tanrı’nın oğlu olur mu hiç, Allah ilişkiye mi girdi Meryem ile deniyordu (din kitabında değil de din hocamız diyordu) sonra bu kavramın beşeri bir ilişki olmadığını öğrendim. Ruhsal anlamda bir Oğul.

Hep denir, misyonerler insanları kandırıyorlar, onları zayıf yönlerini kullanarak kendi saflarına alıyorlar, beyinlerini yıkıyorlar. Ne alaka? Asıl siz yanlış bilgilendiriyorsunuz. Beni siz kandırmaya çalışıyorsunuz olmayan şeylerle.

Kutsal kitap ve kuran arasınaki benzerlikleri de “değişmemiş kısımlar birbirine uyuyor” diye açıklıyorlardı. Sakın kuran kopya çekmiş olmasın kutsal kitaptan? Ben bunları ateistken düşündüm. 1-2 kilise toplantısına katıldım. Katılma sebebim de insaları izlemekti. “Abi para veriyorlar”, “Yurtdışına çıkarıyorlar ondan hristiyan oluyorlar” gibi sözlere inanmadığım için gittim. Gerçekten de umduğum gibi buldum. İnsanlar gerçekten inanıyorlardı.

Nasıl annem, babam islamiyete göre yaşıyor ve inanıyorlarsa onlar da inanıyorlardı. 2 Din arasındaki farkları burada benim yazmam biraz abes kaçar, çünkü çok yeniyim :) Ama sanki biraz farklı gibi gözüken ama aslında çok derin ayrımlar bunlar.

İncil’in ilk 4 bölümünü okuduğumda gerçekten İsa’nın mesajına hayran kaldım. İman etmedim ama ruhani bir lider gibi onun dediklerine uymaya çalıştım. Ama bu çok farklıydı. Ödüllendirilmek için değil, onun dediklerine uymak için yaptım bunları. Tomurcuk memeli huri beklentisi ile değil.

Henüz hala oturup “Seni rabbim ve kurtarıcım olarak hayatıma davet ediyorum Rabbim” demedim. Çünkü zamanında iyi bir müslüman değildim. Ama söz konusu İsa ve mesajı olunca ya onun istediği gibi biri olurum, iyi bir hristiyan olurum ya da hiç olmam diyorum. Daha çok okuyorum, içimdeki sesi dinliyorum. Bu sebeple hep erteliyorum.

Zannediyorum her imanlı da hemen incil okuyup peşinden iman etmiş değildir. Belki bu doğal bir süreçtir.

Yazdıklarım tamamen kendi görüşlerim. Yanlış bir şey söylediysem kusuruma bakmayın. Söyledim ya yeniyim :)

esenlikler

Gökhan kardeşimizin yazdıklarının 1 kelimesi hariç geri kalan herşey aynı zamanda benide anlatmakta. Aramızda ki tek fark kardeşim sen Ateist iken bunları düşünmüşsün ben Deist iken. :)

Ayrıca eğer İsa bile kalkıp vergi konusunda “Sezar’ın hakkı Sezar’a” diyorsa ben ne İncil’in ne de Hristiyanlığın devlete karşı çıkabileceğine inanmıyorum. Hristiyanlar arasında devlete düşman olanlarda dinlerinden ötürü değil, kendilerini bu devletin muhafızları ilan eden ve yaptıkları her katliamı, pisliği AB, ABD ya da İsrail’e yükleyen kafatascılardan ötürüdür.