Sorularım var lütfen yardım.
- Bu konu 5 izleyen ve 5 yanıt içeriyor.
-
YazarYazılar
-
28. Ekim 2009: 12:28 #26557AnonimPasif
Merhaba sorucaklarım var çok merak ettiklerim.
isa sonra 40 yıl sonra marcus 60 yıl sonra luka 80 yıllarında yuhhanah ıse neredeyse 100 yıl vardır
oysakı matta 40 yılında yazılmıs oysakı kendınden sonra kı luka dan bahsetmemekdedır.Yuhanna,matta,luka,markos bu kişiler isa zamanında yaşamadılar mı?Eğer yaşamadıylarsa nasıl İncil’i yazabiliyorlar.Yani yaşananları anlatmak bakımından incili nasıl yazarlar.
Birde Papa neden evlenemez?Ayrıca neden ortodokslar ve katolikler İncili yunanca okumak zorundalar.
Kusura bakmayın bilgisizim biraz umarım sizi kızdıracak bir şey dememişimdir28. Ekim 2009: 20:12 #33750AnonimPasifMesih’in doğumu bildiğiniz gibi milattır. Mesih 33 yılında çarmıha gerildi.
Luka’nın mesihi görmediği, ama diğerlerinin Mesih’i gördüğünü biliyoruz. Luka bir greekdi ve pavlusla tanıştıktan sonra iman etti. Tüm öğrendiklerini pavlus, ve havarilerden duydu. Elçilerin işlerinin yazarıdır. Havarileri tanımıştır. Öğrendiği ve yazıya geçirdiği bilgiler ve luka incili, havariler tarafında yazılan matta ve yuhanna incili ile çelişmez. Bu nedenle doğru bir aktarım yaptığı kanıtlanır. Çünkü Luka’nın öğrendiği, işittiği herşey, Mesih’in yaşamına birinci dereceden tanıklık eden havarileri ve öğrencileridir. Matta ve yuhanna Mesih’in havarileriydi. Ve yazdıkları herşeye kendileri de tanık olmuşlardı. Yalnızca incillerini farklı zamanlarda yazdılar. Yuhanna incilini 80 yılında yazdıysa yaşı en fazla 80 olabilir ki bu yaşa kadar insan yaşabilir zaten. Yıllara neden takıldığınızı ben açıkçası anlamadım. Önemli olan farklı zamanlarda yazılmış olmalarına rağmen aynı şeyi anlatmaları değil midir? Markos ise Mesih’in öğrencisi olan Barnabas’ın yeğeniydi, ya da akrabası olduğunu biliyoruz. Ve mesih öldüğü zaman o da yaşıyordu. O da luka gibi öğrendiklerini Mesih’in öğrencisi olan Barnabas’tan ve havarilerden duymuştu. Yani kaynaklar havarilerdir. Ve havariler de Mesih’le 3 seneyi beraber paylaşan, Mesih’in her yaptığına ve söylediğine bizzat tanık olan şahitlerdir. Sizce bu kadar kişi aynı şeyi yazmışsa, hele ki yazıya ise Mesih’in ölmünden yalnızca 10 sene gibi kısa bir zaman sonra geçirilmişse incil neden ve nasıl güvenilmez olabilir. Matta, markos, luka, yuhanna çelişmez. Okuma imkanı bulursanız siz de farkedeceksiniz.
Ben protestanım, bir din görevlisi evlenebilir, dediğiniz uygulamalar bir kural olarak incilde yer almamaktadır. Mesih’in böyle bir emri hiç olmadı. Ortodokslar ve katolikler neden incili yunanca vaya latince okumak zorundalar ben de bilmiyorum. Yine Rab İsa Mesih’in böyle bir isteği olmadı. Herkes anlayarak okumalı. İnsan gelenekleri en çok bu dediğiniz mezheplerde vardır, ama Rab’bin sözlerinde bu uygulamalar yoktur. İncili okumanızı öneririm. Duyumları bir kenara bırakıp ciddi olarak incili okumalısınız, araştırmalısınız.29. Ekim 2009: 7:14 #33763AnonimPasifÇok teşekkür ederim gerçekten yardımcı oldunuz.
29. Ekim 2009: 10:34 #33767AnonimPasif@paTCrik 15801 wrote:
Merhaba sorucaklarım var çok merak ettiklerim.
isa sonra 40 yıl sonra marcus 60 yıl sonra luka 80 yıllarında yuhhanah ıse neredeyse 100 yıl vardır
oysakı matta 40 yılında yazılmıs oysakı kendınden sonra kı luka dan bahsetmemekdedır.Yuhanna,matta,luka,markos bu kişiler isa zamanında yaşamadılar mı?Eğer yaşamadıylarsa nasıl İncil’i yazabiliyorlar.Yani yaşananları anlatmak bakımından incili nasıl yazarlar.
Birde Papa neden evlenemez?Ayrıca neden ortodokslar ve katolikler İncili yunanca okumak zorundalar.
Kusura bakmayın bilgisizim biraz umarım sizi kızdıracak bir şey dememişimdirTuba kardeşim İncil ve Papa hakkındaki sorunuza geniş bir şekilde cevap vermiş. Ben diğer sorunuza cevap vereceğim.
Sadece Ortodokslar kutsal kitab’ı grekçe yani yunanca okuyorlar. Buda zorunluluktan çok kendi dilleri olduğu için. Ortodoksların büyük bir kısmı, hatta geneli Rum, yani Yunan kökenlidir. Bu yüzden çeviriye gerek duymazlar.
Katolikler için durum öyle değildir. Katolikler hemen hemen her dilde kutsal kitabı okumaktadırlar. Mesela İngiltere’de yaşayan hem İngiliz, hemde Roman katolikler kendi dillerinde okumaktadır. Aynı şekilde Amerika ve İskoçya’da yaşayan insanlarda öyle. Hatta bildiğim kadarıyla İtalyanca ve İspanyolca çevirileride var.
Saydığım ülkeler dışında daha fazla ülke sayabilirim kendi dilinde okuyan.31. Ekim 2009: 18:24 #33797AnonimPasifBen ıncılı okudum kıtabıda dın kulturu hocamdan aldım.(hatta bırasda okumamı o ıstedı) okuduqumda hc bır sey hssetmedım bana duz bır metın bır hıkaye qıbı qeldı(bana kızmayın ) anlatımından tanRı sozunden coq dısardan gozlem yapmıs bırının yorumları qıbı qeldı ayrıca arastırdıqımda ıncılın dıqer dıllerdekı cevırılerınde cıddı anlam farkları olduqunu gordum.
31. Ekim 2009: 20:36 #33799AnonimPasifSevgili Efe,
Defalarca söyledik. İsa İncil falan getirmedi diye. ‘Kelâm’ benim dedi. O yaşayan kelâmdır. O, ol deyip de oldurtan Kelâm’dır. Kuran da O’na ‘Kelâmullah’ diye hitap eder. O Tanrı’dan gelen bir Ruh ve Tanrı’nın Kelâmı’dır der. O’nun sözleri canlıdır. Ebedî Hayat verir. Yazılı kelâmı veya herhangi bir yazıyı, hiç değişmemiş bile olsa, akıllı insanlar, istedikleri yere çekerler. Bu yüzdendir ki, bazı avukatların kaybettikleri davaları, başka avukatlar kazanabilirler. Yani yazılı sözleri, manipüle edebilirler. İstedikleri anlamı verebilirler. Ama bir yazının esas anlamını, ancak yazarının ruhu bilir ki, işte bu ruh sayesinde, (Kutsal Ruh), Rabbimizin hayatı, bu 4 yazarı esinleyerek, bunları yazdırmıştır.
Bu insanlar öyle kendi kafalarına göre yazmamışlardır. Bunları yazanlar, daha önceki tüm peygamberlerden üstün olan, Tanrı’nın yaratılmamış ve kendi öz Ruhu olan, ‘Kutsal Ruh’ ile dolmuş olan kişilerdir. Bunu İsa Mesih’in kendisi söylüyor. Yuhannalar, Pavluslar, Petruslar; tek silahları dua ve yüreklerindeki ‘Tanrı Kelâmı’ ile dünyayı değiştirmişler, sayısız hastalara şifa vermişler, kötürümleri iyileştirmişler, ölüleri diriltmişler ve ve bir sözle şeytanları kovmuşlardır.
Mesih’in hayatı, dünyadaki insanlara örnek olsun diye yazılmıştır. Hepimizin bu dünyada nasıl yaşamamız gerektiğini merak ediyorsak, bunun cevabı, “Aynen Mesih gibi”dir. Herkes böyle yaşasa, dünya cennet olurdu. Ben İncil’i 38 senedir okuyorum ve hala Matta 5,6 ve 7. bölümlerini bile tamamen kavramış değilim. Okyanusların suyunu bardak bardak içip bitirmek gibi oluyor. Yani sandığın gibi basit bir anlatım değildir.
Başka dillere çevirilerde, oldukça farklılıklar vardır diyorsunuz. Ama hayır, bu böyle değildir. Dillerin kapasiteleri ayni olmadığı halde, verilen anlam tamamen aynidir. Yani değişik bir öğreti yoktur. Vardır diyorsanız, buyurun gösterin.
Ruhsal yaşam, fiziksel hisler veya duygularla algılanamaz. İncil’i okudum ve hiçbirşey hissetmedim diyorsunuz. İyi da, kötü da hissetsek; ruhsal hakikatler asla değişmez. Ben Tanrı’nın varlığını hissetsem de, hissetmesem de, O vardır.
Ama, “Ya Rab! Bana doğruları göster. Seni bilmek, sana yanaşmak, sana kulluk etmek istiyorum. Ne olur gözlerimi aç. Düşüncelerimde, senden olmayan, doğru olmayan ne varsa al, götür. Işığınla beni aydınlat” diyerek okumaya başlarsanız, İncil’in canlandığını göreceksiniz.
Rab seni bereketlesin.
-
YazarYazılar
- Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.