Gazze, Savaş-Yıkım-Soykırım
- Bu konu 14 izleyen ve 45 yanıt içeriyor.
-
YazarYazılar
-
30. Aralık 2008: 8:26 #25865AnonimPasif
İşte bir yenisini daha yaşıyoruz.Kaybolan yaşamlar,yetim öksüz kalan ve hatta ölen çocuklar.Ne için?İktidar için mi?Dünyanın sahibi olmak için mi?Yoksa bana vurdun al sana misliyle demek için mi?
İsrail’in şu günlerde yapmış olduğu saldırıları sanıyorum ki bu forumda bulunan inancı ne olursa olsun hiç kimsenin kabullenmeyecektir.
Din inanç farklılığından öte savunmasız masum insanların öldürülmesi kabullenemeyecek bir olgudur.Yunus EMRE’nin dediği “Yaratılanı Sev Yaratandan Ötürü” cümlesi aslında hayatımız açısından şiar olacak bir söz.
Unutmayalım ki şu dünyada yaşadığımız sürece aynı acılar bizleri de bulabilir.Bu duygularla yapılan saldırıları kınıyor ve hepimizin duyarlı olmasını diliyorum.
Saygılarımla.Sağlıcakla kalın.4. Ocak 2009: 12:38 #30696AnonimPasif[QUOTEİşte bir yenisini daha yaşıyoruz.Kaybolan yaşamlar,yetim öksüz kalan ve hatta ölen çocuklar.Ne için?İktidar için mi?Dünyanın sahibi olmak için mi?Yoksa bana vurdun al sana misliyle demek için mi?
İsrail’in şu günlerde yapmış olduğu saldırıları sanıyorum ki bu forumda bulunan inancı ne olursa olsun hiç kimsenin kabullenmeyecektir.
Din inanç farklılığından öte savunmasız masum insanların öldürülmesi kabullenemeyecek bir olgudur.Yunus EMRE’nin dediği “Yaratılanı Sev Yaratandan Ötürü” cümlesi aslında hayatımız açısından şiar olacak bir söz.
Unutmayalım ki şu dünyada yaşadığımız sürece aynı acılar bizleri de bulabilir.Bu duygularla yapılan saldırıları kınıyor ve hepimizin duyarlı olmasını diliyorum.
][/quote]Sayın Bursalı68,
İşte burada savaşın korkunç yüzünü bir kez daha görüyoruz. Savaş kiminle olursa olsun, kim başlatırsa başlatsın farketmez, yürekler acısı manzaraların yaşandığı, kadınların, çocukların ve suçsuz insanların katledildiği bir cehennem alemidir. Televizyonlarda o küçücük yavruların, bebeklerin ellerde taşınan cesetleri, ailelerin yürekleri dağlanarak acılar içinde ettikleri feryatlar, tabii ki insan olan herkesin içini parçalıyordur. Bizim de yüreklerimiz dağlanıyor, bazen gözyaşlarımızı tutamıyoruz.
Rabbimiz hiç bir insanın acı çekmesini, ölmesini ve yok olmasını istemez. Ancak Şeytan bunu ister. Dünya varaolalı bu savaşlar, katliamlar olmuştur. İlk savaş Adem’in bir oğlunun diğerini kıskançlık nedeniyle öldürmesiyle başladı. Ne acıdır ki, kıskançlık, kardeşin kardeşi öldürmesi taa o zamanlardan beri büyüyerek günümüze kadar devam etmektedir. Dileğimiz bu savaşların son bulması, suçsuz insanların ölmemesi ve barışın sağlanması. Bu da sadece Rabbimiz İsa Mesih’in Yeryüzündeki Bin Yıllık Egemenliğinde mümkün olabilecektir. İsa Mesih ikinci kez gelinceye kadar yeryüzünde bu tür felaketler giderek artacaktır. Bizi daha iyi günler değil, ama çok daha kötü, günler bekliyor.. (bkz. Matta 24. bölüm).
Rabbimiz savaş acısını yaşayan ve yakınlarını kaybeden o acılı insanları teselli etsin, yaralarını sarsın, onları kucaklasın ve korusun.
Sevgilerimle4. Ocak 2009: 16:24 #31876AnonimPasifsidetin her turlusunu kiniyorum devlet yada kisisel sidet arasinda pek fark gormuyorum. sonucta sidet sidetir. iki yanlis bir dogru yapmaz.
saygilarimla
@bursali68 11646 wrote:
İşte bir yenisini daha yaşıyoruz.Kaybolan yaşamlar,yetim öksüz kalan ve hatta ölen çocuklar.Ne için?İktidar için mi?Dünyanın sahibi olmak için mi?Yoksa bana vurdun al sana misliyle demek için mi?
İsrail’in şu günlerde yapmış olduğu saldırıları sanıyorum ki bu forumda bulunan inancı ne olursa olsun hiç kimsenin kabullenmeyecektir.
Din inanç farklılığından öte savunmasız masum insanların öldürülmesi kabullenemeyecek bir olgudur.Yunus EMRE’nin dediği “Yaratılanı Sev Yaratandan Ötürü” cümlesi aslında hayatımız açısından şiar olacak bir söz.
Unutmayalım ki şu dünyada yaşadığımız sürece aynı acılar bizleri de bulabilir.Bu duygularla yapılan saldırıları kınıyor ve hepimizin duyarlı olmasını diliyorum.
Saygılarımla.Sağlıcakla kalın.4. Ocak 2009: 21:14 #31878AnonimPasifhaydar;11715 wrote:sidetin her turlusunu kiniyorum devlet yada kisisel sidet arasinda pek fark gormuyorum. sonucta sidet sidetir. iki yanlis bir dogru yapmaz.saygilarimla
Savaşın, şiddetin her türlüsünü bizler de kınıyoruz, ama elimizden gelen tek şey savaşın sona ermesi ve savaş mağdurları için dua etmek.
5. Ocak 2009: 13:47 #31689ArmaganAnahtar yöneticiSavas ve felaketler konusunda Kutsal Kitap’ın ne dedigini önceki konularımızda ele almıştık. Bkz. http://www.hristiyanturk.com/showthread.php?t=2377
Israil ve Hamas veya Filistinliler arasındaki savaş konusunda biz Hristiyanlar kimi destekliyoruz? Hristiyanlar olarak her iki grubu da desteklemiyoruz. Elbette Filistin halkının eşit olmayan koşullarda savaşarak ağır kayıplar vermesini bir haksızlık olarak görüyor ve yasamlarını yitiren yüzlerce sivil halk için bizler de üzülüyoruz. Bunun tek sorumlusu İsrail midir? İsrail bu saldırılara durup dururken mi baslatmıştır, yoksa tüm bu gelişmelere Hamas mı davetiye cıkrmışıtır? Bu gelişmelerde kim ne derse desin Hamasın suçu cok büyüktür. İsrail’in bu tür misillemelerde bulunacağını bile bile, kendilerinin daha zayıf ve güçsüz olduklarını bile bile İsrail’i çileden çıkartan roket saldırılarıyla gelin bizi vurun demistir.
Hamas’ın özgürlük savaşçısı olduğunu düşünen müslüman arkadaşlarımız olabilir. Türkiyemizde böyle düşünenlerin sayısı az degildir. Ama Hamas’ı destekleyenlerin sayısının cok olması onlarin bu saldırılarda haklı olduklarını göstermez. Uyuyan aslana igne batırırsanız o da sizi ısırır, hatta parçalar.
Pkk için de özgürlük savascilari diyenler çoktur, ama unutulmamalıdır ki her ülke kendi varlığı ve bağımsızlığını saldırgan güçlere karşı savunmak zorundadır. Türkiye pkk saldırılarına karşı savaşmakta ner kadar haklıysa, İsrail için de Hamasa, El Fetih`e veya FKOye karsi savaşması onlar açısından o kadar meşrudur.
Bu işin sonu nereye varacak dersiniz? Kutsal Kitap bunun yanıtını çoktan vermistir bile.. İsrail ile Araplar arasındaki savaş 1947lerden veya 1967lerden sonra baslamamış, taa Hz. Ibrahim’in günlerinden beri, yaklaşık 4000 yıldan beri devam etmektedir ve ne kadar barış görüsmeleri yapılırsa yapılsın, iki grup arasında bu barış hicbir zaman gerçeklesmeyecektir.
İngilizce bilenler konu üzerinde ayrıntı bilgileri bu linkte bulabilirler:
http://www.revelations.org.za/Countdown.htm6. Ocak 2009: 17:15 #31881AnonimPasifEscape From Hamas
6. Ocak 2009: 19:27 #31883AnonimPasifBu kirli savaşın sebepleri konusunda yeterli bilgiye sahipmiyiz ? Elimizde bulunan bilgiler İsrail’in “Meşru savunma” yaptığına yetecek düzeyde sağlammıdır; yoksa Hamas’ın el yapımı roketleri bu harekât için yeterli tehdit olark mı görülmektedir ?
Kısmen gerekçe gösterebileceği bir savaşı yıllardır masum ve mazlum siviller, çocuklar üzerinde sürdüren bir zihniyet için “Uyuyan aslan” benzetmesi, kalplerin derinliklerindeki İsrail sevgsinin aysberg biçiminde suyun üstüne çıkan kısmımıdır ?
Hamas yaptığı saldırlar nedeniyle tamamen “suçlu” kabul edilse dahi bu, şimdi yapılan israil vahşetini haklı çıkarır mı ?
Bir haftadır sürdürülen ve muhtemelen daha da sürecek olan bu kirli savaş sonrasında ölen kadın ve çocukların mazlumların âhı, zâlimleri ansızın yakalayacaktır.
Tanrının lâneti, iflâh olaz zâlimlerin; Şeytan’a azad kabul etmez köle olan merhametsizlerin üzerine olsun.
Merhamet etmeyene merhamet olunmaz.6. Ocak 2009: 20:50 #31885ArmaganAnahtar yöneticiSevgili Araf kardeşimiz, forumda mümkün olduğu kadar tarafsız olmaya ve olayları Kutsal Kitabın öğretişlerine ve geleceğe dönük peygamberliklerine uygun olarak yorumlamaya dikkat ediyoruz. İsrail’in acımasız saldırılarını elbette alkışlamıyoruz. Bizler de sizin gibi sadece uzaktan izliyor ve savaşın bir an önce sonuçlanmasını ve barışın tesis edilmesini bekliyoruz. Bunun ötesinde ne dersek politikaya girmiş oluruz ki, bizim burada böyle bir niyetimiz ve misyonumuz yok..
Rab bir an önce tüm bu savaşlara müdahele etsin ve durdursun diye dua edebiliriz ancak.
7. Ocak 2009: 11:05 #31519AnonimPasifSn. Evangelist
Benim de “Politika” yapmak gibi bir niyetim yok. Ölen mazlumlar üzerinden politika yapmak, açıkça zalimlerden yana olmaktan daha beterdir. Çünki safını belli eden, etmeyene göre daha merttir. Asla kişiselleştirme peşinde değilim. Yazdıklarım kişilere değil, kişilerin düşüncelerine yöneliktir.
İsrail için yapılan “Aslan” benzetmesi benim infiâl göstermeme sebep oldu. Bilindiği üzere bu benzetiş, cesaret ve kuvveti simgeler. Kültür kimlikleri ne olursa olsun kadın ve çocuklara silah yönetenler aslan olamazlar. Ne İsrail vahşeti, ne de üzerindeki bombaları siviller içinde ateşleyen intihar bombacılarının yaptıkları tasvip edilebilir.
Birisi bir yanlış yapar da, diğeri de “İntikam” sâikiyle aynı yanlışı tekrarlarsa zihniyet açısından ikisi de aynı safta yer almış olur. Bu durumda doğruluk peşinde olanların, bunlardan birisi lehinde az da olsa onay anlamına gelecek cümle kurmaları, üstlendiklerini iddiâ ettikleri misyon ile bağdaşmaz.
Saygılar.7. Ocak 2009: 13:25 #28639ArmaganAnahtar yöneticiBöylesine saldırgan ve hala suçsuz sivil halkı, çocukları yok eden İsrail’in yaptıklarına onay vermemiz kesinlikle sözkonusu olamaz. Bence Hamas atacağı her silahlı adımın sonuçta Filistin halkına ağır pahalar ödeteceğini bilmeli ve İsraille mücadelesini farklı platformlarda sürdürmelidir. Bu tamamen bu örgütün siyasi sorumluluğudur. İsa Mesih’in de sagduyu ile belirttiği gibi, ‘kılıç tutan kılıçla yok edilir.’ sözünü bütün silah tutanlar tekrar ve tekrar anlamalıdırlar.
Bizler de sizler gibi İsrail’in bu saldırılarını kınıyoruz. Gerisini siyasi liderler düşüneceklerdir. Umarım en kısa zamanda ateşkes ve kalıcı bir barış ortamı saglanır.
Ama benim şahsen böyle bir barışın sağlanacağına hiç inancım yok. Yine de Tanrı’nın isteği neyse o olsun.7. Ocak 2009: 14:00 #28640AnonimPasif-
Evangelist;11748 wrote:Bence Hamas atacağı her silahlı adımın sonuçta Filistin halkına ağır pahalar ödeteceğini bilmeli ve İsraille mücadelesini farklı platformlarda sürdürmelidir. Bu tamamen bu örgütün siyasi sorumluluğudur.
Bu tespitinize katılıyorum. Mevzu ile alakalı Sn. Emre KONGAR’ın bir tesbitini de buraya copy/paste ediyorum.
“Dinler ve mezhepler tarihi, geçmişin siyasal tarihi olduğu için, hem çok kanlıdır hem de çok ilginçtir;ama bence en önemli özelliği, dogmatik inançla siyaset birleştiği zaman, ortaya ancak ve ancak ölümcül hesaplaşmaların, sadece kanla çözülen iktidar kavgalarının çıktığını göstermesidir.”
Akl-ı selim’den yana olana ne mutlu.!
9. Ocak 2009: 6:37 #31893AnonimPasif@Â’raf 11749 wrote:
Bu tespitinize katılıyorum. Mevzu ile alakalı Sn. Emre KONGAR’ın bir tesbitini de buraya copy/paste ediyorum.
“Dinler ve mezhepler tarihi, geçmişin siyasal tarihi olduğu için, hem çok kanlıdır hem de çok ilginçtir;ama bence en önemli özelliği, dogmatik inançla siyaset birleştiği zaman, ortaya ancak ve ancak ölümcül hesaplaşmaların, sadece kanla çözülen iktidar kavgalarının çıktığını göstermesidir.”
Akl-ı selim’den yana olana ne mutlu.!
Sevgili A’raf
Emre Kongar ülkemin yetiştirdiği önemli bir şahsiyettir.
Bunun farkında olan biri olarak..
Yinede o paragraftaki sözlerin günümüz filistin ve israil savaşımına atıfta bulunduğu kanısında değilim.
Geçmişi konuşursak elbette doğru bir tespittir.
Ki Emre Kongar da geçmişteki dinler ve mezhepler tarihinden bahsetmektedir.
Günümüz yaşanılanlarından söz etmemektedir.
Ama
Filistin israil dersek.. burdaki inanç… dinsel bir inanç anlamından çok uzaktır. Buradaki savaş, hakim güçlerin ortadoğudaki egemenlik savaşıdır.
Söz sahibi olma savaşıdır. Çıkar savaşıdır.
İnanç savaşımı değildir bu, inançların benimsetilmesi savaşımı asla değildir.
Doğmatik inanç la uzaktan yakından alakası yoktur.Eger derseniz ki, o savaşı yaşayan insanlar doğuştan bu günler için yetiştirildi… amennaaa
Bu görüşte ve düşüncede bir inanç şeklidir çünkü.Oradaki savaşı bir din savaşı olarak algılamayalım lütfen.
Adı soykırımsa soykırım, İstilaysa istila. ama din davaşı kesinlikle değil.
Aklı selim olmak.. gerçeği görebilmekten geçmektedir.
Birilerinin ne dediği o kadarda önemli değildir aslında.
Sizin ne düşündüğünüz önem taşımaktadır bizler için.
Şahsen ben o savaşı kınıyorum.
Bir an önce birilerinin barış adımlarını atmasını özlemle bekliyorum.
Ateşlenen tüm silahların susmasını ve savaşın son bulmasını ümid ediyorum.
Yürekten diliyorum RAB’bimden.Sevgiyleeee
9. Ocak 2009: 13:57 #31896AnonimPasifSn. halleluya
Mustafa Kemâl, “Meşru mudâfaa durumu olmadıkça savaş cinâyettir.” der. Bu düşünceyi ben de kabul ediyorum. Hatta “Meşru müfâfaa” durumunda dahi, savaşla doğrudan ilgili olmayan her canlıyı sebepsiz yere yok etmek de cinâyettir.
Emre KONGAR bu sözlerini İsrail-Filistin savaşı için söylemedi elbette. O, belli şartlar oluştuğunda her daim geçerli olacak bir olgudan söz ediyor. Bu savaş da her ne kadar menfaatler ön plân da gibi gözükse de, din fanatizmi içinde olanların birbirlerini sebepsiz yere düşman olarak görmediklerini, tek sebebin çıkarlar olmadığını düşünmekteyim.
Yüce yaratıcı hep var edendir. Yok olmak irâde sahibinin tasarrufudur.Hep var olmak içinde; doğru olandan, haklı olandan, mazlum olandan yana tavır koymak gerkiyor. Bu son sözlerim benim kabul ettiğim temel insanlık ilkeleridir. Bir “Siyasal taraf” mesajı değildir. Bu gün sivil halkı katleden, okul vuran, kadın/çocuk demeden öldüren İsrail’e karşı ad vererek ve açıkça tepkimi koyarken; bir intihar bombacısı nedeniyle hayatını kaybeden savaşla ilgisi olmayan sivil İsrailli için de, yine isim vererek aynı tepkiyi koyarım.
Saygılar.9. Ocak 2009: 14:53 #31897AnonimPasifSevgili A’raf arkadaşım.
Bir türk olarak; bu günlere gelmemizi sağlayan Mustafa Kemal Atatürk’e çok şeyler borçlu olduğumuzu bilmekteyim.
O bir lider, o bir komutan, o bir önderdir.
Önünde saygı ve sevgiyle eğilirim.
Ama
Bilmelisiniz ki burada bir siyasetten sözetmemekteyiz.
İnsan sözlerinin ardından koşmamaktayız.
Bir tek gerçek vardır, oda Rab İsa Mesih’in sözleridir.
Şimdi size soruyorum!
Savaş konusunda Kutsal Kitap ne buyurmaktadır?
Ne tür öğretiler vermektedir?
Sizden ricam dünyasal konuları veya sözleri araştıracağınıza, Tanrının sözleriyle insanların yaptıklarını birbirine bağlamaya calışınız.
Nerede doğru, nerede yalnışlar yapmaktalar bunu çözümleyiniz.
Şu ana kadar da hiçbir kardeşim filistin israil savaşı konusunda taraf olmamıştır, alkışlamamıştır bu haksız savaşı.
Sizin verdiğiniz haklı tepkiyi bizlerde vermekteyiz zaten.
Sevgilerrr.9. Ocak 2009: 16:23 #31898AnonimPasifSizden ricam dünyasal konuları veya sözleri araştıracağınıza, Tanrının sözleriyle insanların yaptıklarını birbirine bağlamaya calışınız.
Nerede doğru, nerede yalnışlar yapmaktalar bunu çözümleyiniz.Sn.halleluya,
Kullandığım müstear’ın anlamını biliyor olmalısınız. Din hususunda başklarına bilgi aktarabilecek ehliyette görmedim kendimi. Tek başına okuyup bilmek de yetmiyor. Çünki sadece bilgi “Eşek arısı” na benzer. Vızıldar ve kafa ağrıtır. Davranışa dönüşen bilgi, bal arısına benzer. Hem sesi duyulur, hem tadı alınır.
Ben şu an “Bal arısı” olamadım. Bu sebeple sadece kendimi bağlayan düşüncelerimi yazmaktayım. Yanılsam da, sorumluluğu bana aittir. İman adına konuşamıyor; şu anda sadece soruyor ve sorguluyorum. Mevzu ile alâklı serdettiğim düşüncelerim “Suçlu ayağa kalk” mantalitesi taşımaz. Kâlbinde merhamet duyguları körelmemiş her sıradan insanın verdiği tepkiyi veriyorum.
HZ. İbrahim ateşe atılmadan evvel, Nemrut’un yaktırdığı ateşin şiddetinden herkes başka taraflara kaçışır olmuş. Bu esnâda küçük bir karınca, ağzında bir damla su ile yanmakta olan ateşe doğru ilerlemeye çalışırken, durumu gören diğer karıncalar gülerek şöyle demişler.
” O ağzındakibir damla su ile ateşi söndürebileceğimi mi sanırsın ?”
Küçük karınca;
“Ben de bilirim ki, ağzımda ki su damlası ateşe bir zarar vermez. Ama bir haksızlığa karşı safım belli olsun istedim.”
-
-
YazarYazılar
- Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.