Kutsal Kitap Terör hakkında ne diyor?
- Bu konu 1 izleyen ve 0 yanıt içeriyor.
-
YazarYazılar
-
27. Ağustos 2008: 19:19 #25526AnonimPasif
Kutsal Kitap Terör hakkında ne diyor?
Kötülüğü değil, iyiliği arayın ki, yaşayasınız;
ve böylece Rab, orduların Allah’ı, dediğiniz gibi sizinle beraber olur. Kötülükten nefret edin, ve iyiliği sevin… (Amos: 5, 14-15).Eski Antlaşma’da kötülük yapanların ve insanlar arasında kötülüğün yayılmasını isteyen kişilerin alacağı karşılık detaylı olarak tarif edilmekte, insanlar bu kişilerin yolunu izlememe konusunda uyarılmaktadırlar. Öfkeye kapılıp insanlara zarar vermek, onları doğru yollarından uzaklaştırmak, kan dökmek, bir kişiyle çekişmek Allah’ın hoşlanmadığı ve yasakladığı hareketler olarak anlatılmaktadır. Allah şerrin ve zorbanın ardından gidenleri şiddetle lanetlemekte ve bu kişilerin asla selamet bulamayacaklarını bildirmektedir. Eski Ahit’te yer alan bazı açıklamalar şu şekildedir:
Simeon ve Levi kardeştirler; zorbalık silahları onların kılıçlarıdır. Ey canım, sen onların meclislerine girme; ey izzetim, sen onların cemiyetleriyle birleşme; çünkü onlar öfkelerinde adam öldürdüler; ve kızgınlıklarında sığırlar topal ettiler. Onların öfkesi lânetli olsun, çünkü o vahşi idi; onların gazabı lânetli olsun, zira gaddardı; (Tekvin: 49, 5-7).
Kötüler çalkalanan deniz gibidirler; çünkü o rahat duramaz ve onun suları dışarı çamur ve kir atar. Allah’ım diyor: Kötülere selâmet yoktur. (İşaya, Bap 57, 20-21).
Ey İsrail oğulları… memlekette hakikat ve iyilik ve Allah bilgisi yok. Lânet ve yalan ve adam öldürme ve hırsızlık ve zinadan başka bir şey yok; zorbalık ediyorlar, ve kan üzerine kan dökülüyor. Bundan ötürü memleket yas tutacak ve onda oturan herkes, kır hayvanları ve göklerin kuşları da zebun düşecek; ve denizin balıkları bile ortadan kaldırılacak. Ancak kimse çekişmesin ve kimse azarlamasın; çünkü kavmin kâhinle çekişenIer gibidir (Hoşea: 4, 1-4).Gilead fesat işleyenlerin şehridir; kan izleriyle doludur. Haydut çeteleri adam bekledikleri gibi, kâhinler takımı Şekem’e giden yoIda adam öldürüyorlar; gerçek onlar hayasızlık ettiler. (Hoşea: 6, 8-9).
Merhametli adam kendi canına iyilik eder; fakat gaddar adam kendi etine işkence eder… Salâhta sabit olan hayata erer; ve şerrin ardınca giden kendi ölümü için eder… Emin ol, şerir adam suçsuz tutulmaz; fakat salihlerin zürriyeti kurtulacaktır. (Süleyman’ın Meselleri, Bap 11, 17-21).
Yaramaz adam şer çukurunu kazar; ve onun dudaklarında sanki yakan ateş vardır. Eğri adam kavga salar; ve çekiştirici adam yakın dostları ayırır. Zorba adam arkadaşını ayartır ve onu iyi olmayan yolda yürütür… Geç öfkelenen adam yiğitten iyidir… (Süleyman’ın Meselleri, Bap 16, 27-32).
Rab kötülerden uzaktır… (Süleyman’ın Meselleri, Bap 15, 29).
Eski Antlaşma’da kötülük yapanların, insanlara zorbaca davrananların, gaddarların, şerirlerin yaptıkları zulüm detaylı olarak tarif edilmekte, yaptıklarının karşılığını mutlaka alacakları belirtilmektedir. Ancak bunun yanı sıra eğer yaptıklarından pişmanlık duyarak Tanrı’ya dönerlerse, merhametli Tanrı tarafından kabul edilecekleri bildirilmektedir. Bu konuyla ilgili açıklamalar şu şekildedir:
Fakat siz: Rabbin yolu doğru değil, diyorsunuz. Ey İsrail evi, şimdi dinleyin: Benim yolum mu doğru değilı Doğru olmayan sizin yollarınız değil mi? Salih adam salâhından döner ve kötülük eder ve onlarda ölürse, işlemiş olduğu kötülükte ölür. Kötü adam da işlemiş olduğu kötülükten döner ve hak olanı ve doğru olanı yaparsa, o adam canını yaşatır. Madem ki görüyor ve işlediği bütün günahlardan dönüyor, elbette yaşayacak, ölmeyecektir.
Ancak İsrail evi: Rabbin yolu doğru değil, diyorlar. Ey İsrail evi, Benim yollarım mı doğru değilı Doğru olmayan sizin yollarınız değil miı Bundan dolayı, ey İsrail evi, size, herkese kendi yollarına göre hükmedeceğim, Rab Yehova’nın sözü. Dönün ve kendinizi bütün günahlarınızdan döndürün de, fesat sizi helâke düşürmesin. İşlemiş olduğunuz günahların hepsini üzerinizden atın ve kendinize yeni yürek ve yeni ruh yapın; ve niçin ölesiniz, ey İsrail eviı Çünkü ölen adamın ölümünden ben zevk duymam, Rab Yehova’nın sözü; öyle ise, dönün de yaşayın (Hezekiel, Bap 18, 25-32).
Rab şöyle diyor: … size karşı bir düzen düşünmekteyim; şimdi her biriniz, kendi kötü yolunuzdan dönün ve yollarınızı ve işlerinizi ıslâh edin. Fakat onlar diyor: Boşuna; çünkü biz düzenlerimizin ardınca yürüyeceğiz ve her birimiz kötü yüreğimizin inatçılığına göre işleyeceğiz (Yeremya, Bap 18, 11-12).
Atalarınız gibi olmayın; önceki peygamberler onlara çağırıp dediler: Orduların Rabbi şöyle diyor: Şimdi kötü yollarınızdan ve kötü işlerinizden dönün; fakat onlar işitmediler ve beni iyi dinlemediler… (Zekarya, Bap 1, 3-4).
Eski Antlaşma’da insanlara zarar vermemek, cinayet işlememek, insanlar arasında adaletle hükmetmek, haksızlık yapmamakla ilgili de pek çok emir bulunmaktadır.
Öldürmeyeceksin.
Zina etmeyeceksin.
Çalmayacaksın.
Komşuna karşı yalan şehadet etmeyeceksin.
Komşunun evine tamah etmeyeceksin… (Çıkış, Bap 20, 13-17).Hükümde haksızlık etmeyeceksiniz… ve kudretlinin hatırına itibar etmeyeceksin; ve komşuna adaletle hükmedeceksin. Kavminin arasında çekiştiricilik edip gezmeyeceksin; komşunun kanına karşı ayağa kalkmayacaksın; Ben Rab’ım… Öç almayacaksın ve kavminin oğullarına kin tutmayacaksın; ve komşunu kendin gibi seveceksin; Ben Rab’ım (Levililer, Bap 19, 15-18).
Allah’ın Rabbin miras olarak sana vermekte olduğu memleketinin içinde suçsuz kan dökülmesin ve senin üzerine kan olmasın. (Tesniye, Bap 19, 10).
Ölüme götürülenleri kurtar ve öldürülmeye sendeleyerek gidenleri esirge. İşte, bunu bilmiyorduk, dersen; Yürekleri tartan anlamaz mıı Ve senin canını koruyan bilmez miı… (Süleyman’ın Meselleri, Bap 24, 11-12).
Yine Tevrat’ta insanlar arasında kardeşliğin yaygınlaşmasını, sevgiyi, fedakarlığı, tevazuyu emreden pek çok açıklama bulunmaktadır.
Kendiniz için doğrulukla ekin, iyiliğe göre biçin… Kötülük ektiniz, fesat biçtiniz; yalanın meyvasını yediniz; çünkü kendi yoluna, yiğitlerinin çokluğuna güvendin…
Kendilerini kapıda azarlayan adamdan nefret ediyorlar ve doğrulukla söyleyenden ikrah ediyorlar. Bundan ötürü, madem ki fakiri ayak altına alıyorsunuz ve ondan buğday hediyeleri koparıyorsunuz; yontulmuş taştan evler yaptınız, fakat onlarda oturmayacaksınız… Çünkü cinayetlerinizin çok ve suçlarınızın ağır olduğunu biliyorum, ey salihi sıkıştıranlar, rüşvet alanlar ve kapıda yoksulların hakkını saptıranlar! Bundan dolayı akıllı adam bu vakitte susacaktır; çünkü vakit kötüdür.
Kötülüğü değil, iyiliği arayın ki, yaşayasınız; ve böylece Rab, orduların Allah’ı, dediğiniz gibi sizinle beraber olur. Kötülükten nefret edin ve iyiliği sevin ve kapıda hakkı pekiştirin… (Amos, Bap 5, 10-15).
Ey adam, iyi olanı sana bildirdi; ve hak olanı yapmak ve merhameti sevmek ve Allah’ınla alçak gönüllü olarak yürümekten başka Rab senden ne isteriz? (Mika: 6, 8).
Ne vakte kadar haksız hüküm vereceksiniz ve kötülere saygı göstereceksinizı Zayıfın ve yetimin davasını görün; düşküne ve yoksula adalet edin. Zayıfı ve fakiri çekip kurtarın; onları kötüler elinden azat edin. (Mezmurlar: 82, 2-4).
Doğruların kemali kendilerine yol gösterir; fakat hainlerin sapıklığı kendilerini helâk eder. Gazap gününde mal işe yaramaz; fakat salâh ölümden kurtarır. Kâmil adamın salâhı kendi yolunu doğrultur; fakat kötü adam kendi kötülüğü ile düşer. Doğruların salâhı kendilerini kurtarır; fakat hainler kendi fesatları ile tutulurlar. (Süleyman’ın Meselleri: 11, 3-6).
Salihlerin isteği ancak iyiliktir; fakat kötülerin beklediği gazaptır. (Süleyman’ın Meselleri: 11, 23).
İyiliği gayretle arayan lûtuf bulur; fakat şer onu arayanın başına gelir. (Süleyman’ın Meselleri: 11, 27).
Rab kötü adamın yolundan ikrah eder; fakat salâhın ardınca gideni sever (Süleyman’ın Meselleri, Bap 15, 9).
İnayet ve hakikatla fesat örtülür; ve insan Rab korkusu ile şerden ayrılır. Adamın yolları Rabbe makbul olunca, düşmanlarını bile kendisi ile barıştırır. Salâhla olan az şey, haksızlıkla olan büyük iratlardan iyidir. (Süleyman’ın Meselleri<. 16, 6-8).
Şerden ayrılmak doğru adamların büyük yoludur… (Süleyman’ın Meselleri: 16, 17).
Şerir adamlara imrenme; ve onlarla beraber olmaya arzu çekme. Çünkü onların yürekleri zorbalık tasarlar ve dudakları kötülük söylerler. (Süleyman’ın Meselleri: 24, 1-2).
Ey kötü adam, salihin oturduğu yere karşı pusu kurma; onun yurdunu yıkma; çünkü salih yedi kere düşer de, yine kalkar; fakat felâkette kötüler yıkılırlar. Düşmanın yıkılınca sevinme, düştüğü zaman yüreğin mesrur olmasın; yoksa Rab bunu görür… Kötülük edenlerden ötürü kızma; kötü adamlara da imrenme; çünkü şerir adamın sonu gelmez… (Süleyman’ın Meselleri: 24, 15-20).
-
YazarYazılar
- Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.