Esenlik

  • Bu konu 1 izleyen ve 3 yanıt içeriyor.
4 yazı görüntüleniyor - 1 ile 4 arası (toplam 4)
  • Yazar
    Yazılar
  • 14. Ağustos 2008: 19:48 #25456
    Anonim
    Pasif

    ESENLİK

    Yeniden dogmuş olan her Tanrı çocugunun esenlik dolu bir yaşamının olması gerekir.

    Yu.14: 27 Size esenlik bırakıyorum, size kendi esenliğimi veriyorum. Ben size
    dünyanın verdiği gibi vermiyorum. Yüreğiniz sıkılmasın ve korkmasın.

    Rab’bimizin bizlere sundugu esenligin özel bir esenlik oldugunu,dünyanın verdigi esenlige benzemedigini bilmeliyiz.
    Dünyanın esenligi, yaşamımızdaki her şeyin, kendi istedigimiz gibi şekillendirildigi esenliktir.
    İşlerimiz ve isteklerimiz olumlu oldugu sürece esenlikteyizdir. Aksi durumda dünyasal esenlik anında yok oluverir. Onun yerini kızgınlık ve öfke ruhu alır.
    İsa’nın verdigi esenlik, ister iyi ister kötü zamanlarda olsun her zaman etkindir.
    Yaşamımızın her anında Rab’bin esenligi bizimledir.

    Dünyasal düşüncelerimize göre, her şey daima bizim tarafımızda olsun isteriz.
    Deneyimlerimizden, yaşamda bunun gerçekleşmedigini de biliriz.
    İnanlı olarak, hoşlanmadıgımız ve kendimizi iyi hissetmedigimiz her şeyi ortadan kaldırmak için, imanımızı kullanırız, Rab’be yakarırız.. Bu durum bizleri sıkıntıya düşürür.
    Yaşamımızın sıkıntılı evrelerinde, sakin ve esenlik dolu bir şekilde geçirmek gerektigini kavramalıyız.
    Aksi taktirde, esenligimizi kaybetme riskiyle karşılaşırız.
    Rab bizlere ‘’yüreginiz sıkılmasın ve korkmasın’’ diyor.
    Biraz düşünürsek eger, tüm sıkıntıların kaynagının kendimiz olduguyla yüzleşecegizdir.
    Kendi kendimizi rahatsız edip sıkıntıya düşürmemeliyiz.
    Esenligimizin tek kaynagı Rab’dir.
    Eger esenligimiz yok ise, O’nunla aynı yolda yürümüyoruz demektir.

    Rab’be esenlige ihtiyacımız oldugunu söyleyebilmeliyiz. O’ndan yardım almalıyız.
    Yaşamda degiştiremeyecegimiz şeyleri degiştirmeye çalışmakla, istedigimiz gibi olmasını arzu etmekle kendimizi sıkıntıya sokmamalı ve esenligimizi yitirmemeliyiz.
    Tanrı’nın her konuda kusursuz bir zamanlaması vardır. O zamanı beklemeyi ögrenmeliyiz.
    O’nun zamanını beklemek, O’na onur bize de esenlik getirir.

    Bizler insan düşüncelerini ve yaşamlarını degiştiremeyiz.
    Ancak Tanrı bir insanın yüregini etkileyip, onun degişmeyi istemesine neden olabilir.
    Eger insanlara taleplerde bulunarak onları dışardan degişmeye zorlarsak, bu herkesin esenligini çalmaktan başka bir işe yaramaz.
    Bizler yasa altında yaşamak üzere yaratılmadık.
    İnsanların özgürlüge ihtiyaçları vardır.
    Hareket temeleri için belli bir alana ihtiyaç duyarlar.
    Kısıtlamalarımızla bu alanı daraltmamalıyız.
    Hakkında hiçbirşey yapamayacagımız bir konuda, birşeyler yapıyorsak eger sıkıntı çekmemiz ve esenligin tadını çıkaramamamız gayet normaldir.

    ESEN KALINIZ.
    :papatya:

    14. Ağustos 2008: 20:43 #30149
    Anonim
    Pasif

    Kol.3: 15 Mesih’in esenliği yüreklerinizde hakem olsun. Tek bir bedenin üyeleri olarak bu esenliğe çağrıldınız. Şükredici olun!

    Bir şeyin yaşamımızda olup olmamasına karar veren hakem, esenliktir.
    Mesih’le olan uyum içersindeki yaşantımız, aklımızda oluşan tüm soruları yanıtlayacak ve çözecektir. Yaşantımıza dogru kararlarıyla hakemlik yapacaktır.

    Birçok insan esenligin tadını çıkartamaz, çünkü Tanrı’nın isteklerinin dışındadırlar.
    Tanrı’nın istekleri yerine kendi istek ve arzularının peşindedirler.
    Tanrı’nın sözlerini izleyip esenlik tarafından yönetilmek yerine, canlarının istedigini yada dogru oldugunu düşündükleri şeyleri yaparlar.
    Eger yapacak oldugumuz şey nedeniyle esenligimiz yok oluyorsa, o ugraştan vazgeçmeliyiz.
    Kutsal Ruh’un yönlendirmesini beklemeliyiz.
    Tanrı Sözü bizlere, esenlikle yönetilin der.
    Birçok kez bizlere Kendi isteginin içindemi, dışındamı kaldıgımızı esenlik yoluyla gösterir.
    Yapmamız gereken işlerde yüregimizde esenligimizi kaybediyor, acı çekiyor, huzursuzsak eger, bilmeliyiz ki bu yaptıgımız Tanrı’yı hoşnut etmemektedir. O’nun isteklerinin dışındadır.

    Esenligimizi korumamız için,bizi neyin rahatsız ettigini bilmemiz gerekmektedir.
    Herkesin esenligini çalan şey aynı şey degildir.

    Gal.6: 2 Birbirinizin yükünü taşıyın, böylece Mesih’in Yasası’nı yerine getirirsiniz.
    Bizler farklı karakter ve yapıya sahipizdir. Bizbirimizden farklıyızdır.
    Biri yüksek sesle müzik dinleyebilirken bir digeri bundan rahatsız olabilmektedir.
    Bu farklılıklarımızı yani zayıflıklarımızı bilip, birbirimizin aleyhinde kullanmamalıyız.
    Aksine, birbirimizin zayıflıklarını taşıyabilmeliyiz, hoşgörülü olabilmeliyiz.

    15. Ağustos 2008: 20:07 #30178
    Anonim
    Pasif

    Esenliğin bizi Kutsal Ruh’a bağladığını biliriz. Bunu söylemenin bir başka yolu da Kutsal Ruh’un sadece huzurlu bir ortamda etkin olduğudur.
    Esenlikte güç vardır. Rab’bin bizlere bıraktığı mirastır bu.

    Yu.14: 27 Size esenlik bırakıyorum, size kendi esenliğimi veriyorum. Ben size
    dünyanın verdiği gibi vermiyorum. Yüreğiniz sıkılmasın ve korkmasın.

    Herhangi bir sorununuz oldugunda Şeytan keyfinizi kaçıramazsa, üzerinizde hiçbir gücü bulunmaz. Etkisizdir.
    Gücünüz sakin,esenlik dolu, güvenen tutumunuzu korumanızda yatar.
    Şeytan’ın gücü ise sinirlerinizi alt üst edip sizi korkuya düşürmekte gizlidir.

    Kendinizi sıkıntılı bir durumda bulduğunuzda, hedefiniz sadece sakin kalmak olmalıdır.
    Sinirlenerek Şeytan’ın istegini gerçekleştirmeyin.
    Şeytan sizi duygusal bakımdan alt üst etmeye bayılır. Bu durumda olan kişinin ilk yaptığı, çevresine sözlerle saldırmak olur.

    Yak.3: 5 Bunun gibi, dil de bedenin küçük bir üyesidir, ama büyük işlerle övünür. Düşünün, küçücük bir kıvılcım koca bir ormanı tutuşturabilir.
    Yak.3: 6 Dil de bir ateş, bedenimizin üyeleri arasında bir kötülük dünyasıdır. Bütün varlığımızı kirletir. Cehennemden alevlenmiş olarak yaşamımızın gidişini alevlendirir.

    Dilimiz bedenimizin üyeleri arasında, tüm varlığımızı kirleten ve yozlaştıran bir kötülük dünyası, cehennem tarafından yakılan bir ateştir.
    Bu ayetlerde, Şeytan’ın denetimi ele geçirmek için sizin kontrolü kaybetmenizi istediğini görürüz.
    Kiliseye yada bir Kutsal Kitap çalışmasına gitmek için hazırlandığınızda, Şeytan’ın üzerinizde kurmak istedigi egemenliği ve baskıyı hissetmişsinizdir.
    Yak.3: 18 Barış içinde eken barış yapıcıları doğruluk ürününü biçerler.
    Tanrı Sözü’nün yaşamlarımızda kök salıp iyi meyveler vermesi için, barış yapıcı biri tarafından vaaz edilmesi yada öğretilmesi gerekir.
    Bizimde, Tanrı Sözü’nü dinlerken barışçıl bir tutum takınmamız gerekmektedir.

    2.Ko.2: 11 Öyle ki, Şeytan’ın oyununa gelmeyelim. Çünkü onun düzenlerini
    bilmez değiliz.

    Şeytan bizi kandırmak ve yanlış yola sürüklemek için değişik oyunlara başvurur.

    1.Pe.5: 8 Ayık ve uyanık olun. Düşmanınız İblis kükreyen aslan gibi yutacak birini arayarak dolaşıyor.

    Dikkatli olmamız gerekmektedir.
    Her kızmaya yada sıkılmaya başladığımızda, durup kendimize sormalıyız.
    Şeytan’ın ne yapmaya çalıştığını, nedenleri ve sonuçları düşünmemiz gerektigini düşünmeliyiz.

    Ef.4: 26 Öfkelenin, ama günah işlemeyin. Öfkenizin üzerine güneş batmasın.
    Ef.4: 27 İblis’e de fırsat vermeyin.

    Şeytan’ın yaşamlarımıza el atmasına fırsat vermemek için öfkelenmemeliyiz.
    Öfkemize hakim olabilmeli ve öfkelerimizi yüreklerimizde barındırmamalıyız. Öfkemizin kalıcı olmasına izin vermemeliyiz.
    Öfke ve kızgınlık, sevincimizin yok olmasına sebep olur.
    Kutsal Ruh’un sadece huzurlu bir ortamda çalışır. Kargaşa içersinde çalışmaz. Huzur içinde çalışır.
    Şeytan ise kargaşadan hoşlanır. Kargaşa ise esenliğimizin yok edilişinin gerekçesidir.
    Daima esenlikte kalabilmek için, yaşamlarınıza özdenetim uygulamalıyız.

    Luk.22: 46 Onlara, “Niçin uyuyorsunuz?” dedi. “Kalkıp dua edin ki ayartılmayasınız.”

    İsa bizlere ayartılara düşmememiz için dua etmemiz gerektiğini ögretmektedir.
    Şeytan’a karşı koymak için, kendimize yada kendi kuvvetimize güvenmemeliyiz.
    Şeytan her an için esenliğimizi çalmaya çalıştığından, Tanrı’dan Şeytan’a karşı koyabilmemiz için size lutfetmesini dileyin.
    Rab’den sizi güçlendirmesini ve size yardım etmesini isteyin.

    Yu.15: 5 Ben asmayım, siz çubuklarsınız. Bende kalan ve benim kendisinde kaldığım kişi çok meyve verir. Bensiz hiçbir şey yapamazsınız.

    Mesih aracılığı ile her şeyi yapabiliriz. O’nsuz hiçbir şey yapamayız.
    O’ndan yardım istemekten kaçınmamalıyız.
    Tanrı’nın sizlere yardım etmesini istiyorsanız, alçakgönüllü bir tutumumuz olmalıdır

    1.Pe.5: 5 Ey gençler, siz de ihtiyarlara bağımlı olun. Hepiniz birbirinize karşı alçakgönüllülüğü kuşanın. Çünkü, “Tanrı kibirlilere karşıdır, Ama alçakgönüllülere lütfeder.”

    Ef.6: 10 Son olarak Rab’de, O’nun üstün gücüyle güçlenin.

    ESEN KALINIZ
    RAB’DE KALINIZ.

    10. Eylül 2008: 15:50 #30678
    Anonim
    Pasif

    Biz inanlılar, her an için Şeytan’ın kızgın oklarıyla karşı karşıya kalabiliriz.
    Rab Tanrı’mız bizi asla yalnız bırakmayacaktır.
    O her anıyla bizimle birliktedir.
    Bizleri uyarmaktadır.
    Ef.6: 13 Bu nedenle, kötü günde dayanabilmek, gerekli her şeyi yaptıktan sonra yerinizde durabilmek için Tanrı’nın bütün silahlarını kuşanın.

    Bilmeliyiz ki bizlerin yeri İsa Mesih’in yanıdır.
    Ef.2: 6 Tanrı bizi Mesih İsa’da, Mesih’le birlikte diriltip göksel yerlerde oturttu.

    Eger yerimizi bilip, Rab’de kalır, O’nunla bir birliktelik içerisinde olursak, güvence altında kalacağımızdan emin olmalıyız.
    Yu.15: 7 Eğer bende kalırsanız ve sözlerim sizde kalırsa, ne isterseniz dileyin, size verilecektir.

    Rab ile birliktelik tir huzur diyarı.
    Esenliğin oluştuğu merkazdir huzur diyarı.
    O’nun egemenliğinin ilanıdır huzur diyarı.
    Sonsuz güven ve sevgidir huzur diyarı.
    İbr.4: 1 Bu nedenle Tanrı’nın huzur diyarına girme vaadi hâlâ geçerliyken, herhangi birinizin buna erişmemiş sayılmasından korkalım.

    Dünyasal kaygılarla ve kederlerle neden kendimizi mahkum ediyoruz ki,
    O’nunla huzur bulalım. Sorunlarımızı kaygılarımızı, yüklerimizi O’na bırakalım.
    O’nun varlığının coşkusunu yaşayalım.
    O’ndan zevk alalım. Esenliğe erişelim.
    Sadece Mesih’i izleyelim,
    Bizim yerimize yaptıklarını seyredelim, coşalım.
    İbr.4: 10 Tanrı işlerinden nasıl dinlendiyse, O’nun huzur diyarına giren de kendi işlerinden öylece dinlenir.
    İbr.4: 11 Bu nedenle o huzur diyarına girmeye gayret edelim; öyle ki, hiçbirimiz aynı tür sözdinlemezlikten ötürü düşmesin.

    Güvenin Rab’be.
    Durup bekleyin.
    Seyredin yaptıklarını ve yapacaklarını.
    Asla olumsuzluğa ve kaygıya kapılmayın.
    Tanrı bizlerin sorunlarıyla uğraşırken, yaşamın tadını çıkarın.
    Esenliğinizi kaybetmeyin.
    Çık.14: 13 Musa, «Korkmayın!» dedi, «Yerinizde durup bekleyin, RAB bugün sizi nasıl kurtaracak görün. Bugün gördüğünüz Mısırlılar’ı bir daha hiç görmeyeceksiniz.

    Her türlü saldırıda esenlikte kalmak gereklidir.
    Bu davranışımızla, Şeytan’ın yenilgisini ilan ederiz.
    Şeytan bizi kızdıramazsa, sonraki hamlesini bilemez, şaşırır kalır.
    Flp.1: 28 Size karşı olanlardan hiçbir şekilde yılmadığınızı duyayım. Böyle davranmanız onlara bir belirtidir – kendilerinin mahvolacağını, sizlerin ise kurtulacağını gösteren bir belirti. Bu da Tanrı’nın işidir.

    Hala dünyasal çabalar içerisindemiyiz.
    Dile getirin kaygılarınızı ve sorunlarınızı.
    Söyleyin O’na, çare isteyin.
    O’nsuz birşey yapamayacağınızı ilan edin.
    Rab bizler için en güzel çözümü sağlayacaktır.
    Endişeleri yok edip, esenliğe sarılın.
    1.Pe.5: 7 Bütün kaygılarınızı O’na yükleyin, çünkü O sizi kayırır.
    Flp.4: 19 Tanrım da her ihtiyacınızı kendi zenginliğiyle Mesih İsa’da görkemli bir biçimde karşılayacaktır.

  • Yazar
    Yazılar
4 yazı görüntüleniyor - 1 ile 4 arası (toplam 4)
  • Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.