İsa ya da Diğer Dinler Arasındaki Farklar Nedir?

  • Bu konu 1 izleyen ve 0 yanıt içeriyor.
1 yazı görüntüleniyor (toplam 1)
  • Yazar
    Yazılar
  • #24210
    Anonim
    Pasif

    İsa ya da Diğer Dinler Arasındaki Farklar Nedir?

    Acaba dindar inançlar ve dünya dinleri gerçekten hepsi birbirinin aynısı mı? Hinduizm, Yeni Çağ, Budizm, İslam ve Hıristiyanlık’a bir bakış…

    Fark var mı?

    Büyük inanç gruplarına baktığımızda onların Tanrı hakkındaki görüşlerinde muazzam bir çeşitlilik buluruz:

    Hindular 300.000 tanrıya inanır.Budistler ‘tanrı yok’ der.
    New Age (Yeni Çağ) takipçileri kendilerini tanrı olarak görür.
    Müslümanlar güçlü, ancak kendilerinden uzak bir tanrıya inanır.
    Hıristiyanlar ise sevgi dolu ve bize elini uzatmış olan bir Tanrı’ya inanırlar.

    Bütün dinler aynı Tanrı’ya tapıyor mu? Haydi bu konuyu düşünelim. Yeni Çağ öğretisine göre herkesin kozmik bir bilincin parçasıdır; bu görüşün karşısında İslam öğretisi dimdik durmaktayken, Hinduizm birden fazla Tanrı’ya işaret eder, bunun karşısında ise Budizm tanrının varlığını reddeder.

    Dünyanın büyük dinleri olan Hinduizm, New Age (Yeni Çağ), Budizm, İslam ve İsa Mesih’i izlemek (Hıristiyanlık) birkaç ortak etik mesaj içerseler de, birbirinden tamamen ayrı ve benzersizdirler. Bunların içinden sadece bir tanesi, bu dünyada, bu yaşamda, sevgi dolu ve seninle kişisel bir ilişki isteyen Tanrı’dan bahseder: Hıristiyanlık. İsa Mesih, bizlere Baba ile bir ilişki sunmuştur. Kendisi bizim yanımıza beden alarak gelmiştir. Kudretiyle, yönlendirmesiyle, Kutsal Ruh’u ile her an yanımızdadır.

    Hinduizm’de ise, kişi yalnız başına karma ile uğraşır durur. Yeni çağ akımına kapılmış olanlar ise, kişi kendisini tanrılaştırma çabasındadır. Budizm’de ise, kişi arzudan özgür olmayı arar. İslam’da ise, insanlar kendi çabaları ile cennete gidebilmek için bir çok dini kuralı yerine getirmeye çalışır dururlar. İsa Mesih’in öğretisinde ise, Tanrı ile kişisel bir ilişki yaşanmaktadır ve bu ilişki kişiyi bir sonraki yaşama götürür.

    Bir kişi, bu yaşamında Tanrı ile iletişim kurabilir mi?

    Cevap ‘evet’tir! Sadece Tanrı ile iletişim kurmazsın, aynı zamanda Tanrı tarafından tamamen kabul edildiğini ve sevildiğini bilebilirsin.

    Birçok din, bireyi kendi başına bırakmaktadır ve kişiler ruhsal mükemmelliğe ulaşma çabası içinde debelenip dururlar. Örneğin: Buda, günahsızlığını asla öne sürememiştir. Hz. Muhammed’te, bağışlanmaya olan ihtiyacını itiraf etmiştir. ‘Öğretmenler, peygamberler, mürşitler, gurular ne kadar bilge, ne kadar yetenekli ve ne kadar etkili olurlarsa olsunlar, aynen bizler gibi mükemmel olmadıklarının bilincindeydiler’.

    İsa Mesih asla bir günah işlememiştir. Onun yerine, İsa Mesih insanların günahlarını bağışlamıştır ve bizim de günahlarımızı bağışlamak istiyor. Hepimiz günahlarımızın bilincindeyiz, hepimiz başkalarının gözünde bizi küçük gösteren davranışlarımızın farkındayız, keşke şunu yapmasaydım ya da keşke şu an burda olmasaydım dediğimiz çok an olmuştur… bu durum belki bir bağımlılıktır, kızgınlıktır, kirliliktir, nefret dolu yorumlardır. Tanrı bizi sevmektedir ancak günahtan nefret eder; günahın bedelinin ölüm, kendisinden ayrılık olduğunu söylemiştir. Ancak Tanrı bizim affedilmemiz ve Kendisini bilmemiz için bir yol sağladı: İsa Mesih, Tanrı’nın Oğlu, insan bedeni almış olan Tanrı, hepimizin günahımızı üzerine aldı, haç üzerinde acı çekti ve gönüllü bir şekilde bizim yerimize öldü. Kutsal Kitap derki:

    Sevginin ne olduğun’u, Mesih’in bizim uğrumuza canını vermesinden anlıyoruz. Bizim de kardeşlerimiz uğruna canımızı vermemiz gerekir’ (1.Yuhanna 3:16).

    İsa Mesih, bizim için öldüğünden dolayı, Tanrı bize tam bir bağışlanmayı sunmaktadır. Bu bizim geçmiş, gelecek ve mevcut günahlarımızın bütününü kapsamaktadır… İsa Mesih onların hepsinin bedelini ödedi. Evreni yaratan Tanrı, bizi sevmektedir ve bizimle bir ilişki istemektedir:

    ‘Tanrı, biricik Oğlunun aracılığıyla yaşayalım diye O’nu dünyaya gönderdi ve böylece bize olan sevgisini gösterdi’ (1.Yuhanna 4:9).

    İsa Mesih aracılığı ile Tanrı bize günahımızdan ve suçluluğumuzdan gerçek bir özgürlüğü teklif etmektedir. Tanrı bir kişinin başarısızlığının ezici yükünü onların omuzlarına bırakmaz, onları loş bir umudun ışığında inletip ertesi gün daha iyi bir kişi olmalarını onlardan beklemez. İsa Mesih aracılığı ile Tanrı insanlığa uzanmıştır, bizim O’nu bilmemiz için bir yol sağlamıştır:

    Çünkü Tanrı düny’ayı o kadar çok sevdi ki, biricik Oğlunu verdi. Öyle ki, O’na iman edenlerin hiçbiri mahvolmasın, ama hepsi sonsuz yaşama kavuşsun’ (Yuhanna 3:16).

    Tanrı Kendisini bilmemizi istiyor

    Bizler, Tanrı ile ilişki için yaratıldık.

    ‘İsa, «Yaşam ekmeği ben’im. Bana gelen asla acıkmaz, bana iman eden hiçbir zaman susamaz» dedi (Yuhanna 6:35).

    İsa Mesih, insanları sadece öğretilerini izlemesi için değil, kendisini izlemesi için çağırdı:

    İsa ona, «Yol, gerçek ve yaşam ben’im» dedi. «Benim aracılığım olmadan Baba’ya kimse gelemez’ (Yuhanna 14:6).

    Gerçek konusunda öğretmenler gerçeği dile getirdiklerini söylerlerken, İsa Mesih gerçeğin kendisi olduğunu dile getirmiştir.

    İsa Mesih hem kendisini Tanrı’ya eşit olarak tanıttı, hem de bunun kanıtını verdi. İsa Mesih çarmıha gerileceğini, öleceğini, ancak ölümünden üç gün sonra yaşama geri döneceğini önceden bildirdi. İsa Mesih ilerideki bir tarihte reenkarnasyon ile geri geleceğini söylemedi (öyle olsaydı bile bunu nasıl ispatlayacaktı?) Üç gün sonra İsa Mesih, kaya ile bloke edilmiş ve askerlerce korunan mezarından dirildi, öğrencilere ve yüzlerce insana göründü, onlarla yemek yedi, öğretti ve görevler verdi. İsa Mesih şimdi de bize, sonsuz yaşamı teklif etmektedir.

    Bu çift taraflı bir ilişkidir

    Bir çok din, kişinin ruhsal gayretine odaklanır. İsa Mesih söz konusu olduğu zaman, bu ilişki iki yönlü bir etkileşimdir: Tanrı ve sizin aranızda. Tanrı, O’na gitmemiz için bizi çağırmaktadır:

    ‘RAB kendisini çağıran, içtenlikle çağıran herkese yakındır’ (Mezmur 145:18).

    Tanrı ile ilişki kurman mümkündür; O, senin duanı cevaplayacaktır; O, sana sonsuz bir sevinç ve huzur verecektir; O, sana sevgisini gösterecektir ve yaşamını değiştirecektir. İsa Mesih şöyle demiştir:

    Hırsız ancak çalıp öldürmek ve yok etmek için gelir. Bense insanlar yaşama, bol yaşama sahip olsunlar diye geldim’(Yuhanna 10:10).

    Bunun anlamı yaşamın mükemmel ve problemsiz olmayacağı değildir. Bunun anlamı, yaşamın acılarının ortasında Tanrı’ya uzanabileceğindir, çünkü O senin yaşamında etkin olmak istiyor; Tanrı sevgisine sadık olandır.

    Bu kendini geliştirmeye dair bir adanmanın kazancı değildir: bu diğer dinlerin öne sürdüğü şeriat, ya da sekiz aşamalı yükselme, ya da meditasyon, ya da iyi işlerin başarısı, ya da kazanılan sevapların sonucu, hatta On Emrin takip edilmesi değildir. Tüm bunlar açık, iyi tanımlanmış, dinselliğin takibi kolay ve belli olan yollarıdır. Bunların başarılması için sorumluluk isteyen bir çabalama, mükemmelliğe ulaşma eğilimi gerekir, ancak ne yapılırsa yapılsın sonuca kimse ulaşamaz, Tanrı her zaman uzaktadır.

    Bizim umudumuz yasaların veya standartların izlenmesinde yatmaz; bizim umudumuz, Kendisine olan imanımızdan dolayı, bizim için canını vermiş olan Kurtarıcımıza dayanmaktadır. Bizler sevaplarla, iyi işlerle, din kurallarına uyarak ve dini işler yaparak cenneti kazanamayız, hak edemeyiz. İsa Mesih ile bir ilişkiye başladığımız zaman, cennet Tanrı’nın bize bir hediyesidir, lütfudur.

    Tamamen bağışlanmayı ve şahsen Tanrı’nın sevgisini bilmek istiyor musunuz?

    Tanrı ile bir ilişkiye başlamak

    Ancak sen, Tanrı tarafından affedilmeyi ve onunla bir ilişkiyi istersen, bunu yapabilirsin, hem de şimdi! İsa Mesih şöyle demiştir:

    ‘İşte kapıda durmuş, kapıyı çalıyorum. Eğer biri sesimi işitir ve kapıyı açarsa, onun yanına gireceğim, ben onunla ve o da benimle, birlikte yemek yiyeceğiz’(Esinleme 3:20).


    Eğer bunu yapmayı istiyorsanız ancak bunu nasıl yapacağınızı bilmiyorsanız şu dua size faydalı olabilir:

    “Sevgili Rabbim, sana gereksinimim var. Çünkü bana olan sevginden ötürü benim günahlarıma karşılık kendini kurban olarak sundun. Bu nedenle sana sonsuz teşekkürler sunarım. Şimdi kalbimin kapısını sana açıyor ve Seni Kurtarıcım ve Rabbim olarak kabul ediyorum. Günahlarımı bağışlayıp bana sonsuz yaşam sunduğun için çok teşekkür ederim. Yaşamımın yönetimini benden al ve beni kendi istediğin gibi bir kişi yap. AMİN”

    Kutsal Kitap der ki:

    Ancak, kendisini kabul edip adına iman edenlerin hepsine Tanrı’nın çocukları olma hakkını verdi’ (Yuhanna 1:12).

    Eğer içtenlikle Tanrı’nın yaşamına gelmesini istersen, O’nunla kişisel bir ilişkiye başlarsın. Tanrı hakkındaki bu gerçekleri ilk defa duymuş olabilirsin; Tanrı Kendisini ve sana olan sevgisini bilmen konusunda sana yardımcı olmak istiyor; alacağın kararlarda seni yönlendirmek ve esenlik duymanı istiyor. Tanrı ile olan ilişkiyi daha detaylı öğrenmek için İncil’in “Yuhanna” kitabını okumanızı tavsiye ederiz.

    Dünya dinlerinde bir kişinin öğretiler, fikirler, yollar ve adetler ile yakın bir ilişkisi olur. İsa Mesih aracılığı ile bir kişinin sevgi ve kudret dolu olan Tanrı ile yakın bir ilişkisi olur. Sen Tanrı ile şahsen konuşabilirsin ve O da seni bu yaşamda yönlendirir. O, senin O’nu öğrenmenden, esenlik ve coşku hissetmenden, yaşamın zorlukları karşısında O’nun sevgisine iman etmenden, güvenmenden hoşnutluk duyar. Tanrı sana bir yolu işaret edip bir felsefe öğretmemiştir, O beden alıp aramızda yaşayıp gerçeği bize kendisi göstermiştir.

    ‘Bakın, Baba bizi o kadar çok seviyor ki, bize ‘Tanrı’nın çocukları’ deniyor! Gerçekten de öyleyiz. Dünya Baba’yı tanımadığı için bizi de tanımıyor(1.Yuhanna 3:1).

1 yazı görüntüleniyor (toplam 1)
  • Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.