ELE VERİLİŞ, “Ekmeğimi yiyen ihanet etti bana” (Mez. 41:9).
- Bu konu 1 izleyen ve 0 yanıt içeriyor.
-
YazarYazılar
-
11. Ekim 2006: 9:49 #23841EvangelistAnahtar yönetici
“Ekmeğimi yiyen ihanet etti bana” (Mez. 41:9).
İncil’de ve tarihte en fazla anılan isimlerden biri de Yahuda İşkaryot’tur. Hepimiz onun yaptığı işi iyi biliriz. O ihanet etti ve Kurtarıcımız’ı inanmayanların eline teslim etti.
İnsanlık tarihinde daha büyük ve daha küçük çapta hainler hep olmuştur. Bu hainler yaptıkları işlerle ülkelerin, kurumların ve ailelerin yıkımında rol oynamışlar, ve her hatırlandıklarında insanların kendilerinden iğrenmelerine sebep olmuşlardır.
Yahuda başlangıçta Rab İsa tarafından seçilip on iki havarilerden biri oldu. Kendisi de Öğretmen’in ününü duymuş olarak öğrencilerinin arasına girmek istiyordu. Rab İsa’nın kendisini seçmesiyle bu isteği gerçekleşmiş oldu. Önce öğrenci daha sonra da havari adlandırıldı. Seçildikten sonra gerçekleşen bütün mucizelerin şahidi oldu, bütün derslerde ve vaazlarda hazır bulunmaktan öte Mesih’in sözlerini vaaz etmeye, hastaları iyileştirmeye, kötü ruhları çıkarma görevi ile de çeşitli yerlere gönderildi. Ama… Öğretmeni’nin yetkin öğretilerini, yaptığı mucizeleri, gösterdiği sevgiyi, alçakgönüllülüğü karşılıksız vermesi Yahuda’nın düşüncelerinde kökten değişimler yapmaya yetmedi. Onun kendine özgü düşünceleri vardı. Ayrıca topluluğun kasası kendisi idi, para işlerinde sorumluydu, ve hırsızdı. (Yuh.12:6)
Rab İsa önceden bütün bunları biliyordu, ve bu sebeple tam üç kez ele verilişi ve ölümü hakkında peygamberlik ettiğinde şöyle demişti: “Sizden birisi de beni ele verecek”. Rab İsa son akşam yemeği esnasında bu sözlerini tekrarladı. Yahuda İşkaryot dışında orada bulunan bütün öğrenciler şaşırdılar, korktular, korkudan elleri ayakları titredi, ve bu ruh haliyle bu kötü işi yapacak olan kimdir diyerek öğrenmek istediler. Yahuda İşkaryot dışında hepsi şaşkınlıkla kendi kendilerine “Acaba ben miyim?” sorusunu sordular. Ve Rab İsa’nın ağzından cevabı aldıklarında rahatladılar.
Kötü iş, kötü plan. Yahuda kötü planını gerçekleştirdi ve otuz gümüşe efendisini sattı. Bazıları onun hakkında bu kadar katı konuşmamalıyız derler; güya onun, İsa’nın başkahinlerle bir araya gelmesini ve orta yolun bulunmasını ve kendisini layıkıyla tanıtmasını istediğini söylerler. Mümkündür: çünkü İncil bize, baş kahinler ve Romalılar Rabb’i çarmıha gerdikten sonra otuz gümüşü “Ben doğru bir adamın kanına girdim” diyerek geri verdiğini ve intihar ettiğini anlatır. Ama bu Yahuda İşkaryot’un doğru bir iş yaptığı anlamına gelmez. O akıllı biriydi, politik gelişmelerden haberdardı. Böyle biri baş kahinlerin fikrini hemen anlamış olmalıydı. O para canlısıydı, bütün sebepleri bir yana koyabiliriz ama para canlısı olduğunu görmezlikten gelemeyiz.
Kilisemizin Sevgili Üyeleri,
Ele vermeyi ve ihaneti geniş açıdan düşünmeliyiz. En küçüğünden en büyüğüne hepsi ihanettir. Etrafımızda şöyle diyen insanlar hiç eksik değildir: Mesih’e, Allah’a, İncil’e, Kilise’ye ne gerek var? Bunlarsız da pekala yaşayabiliriz. Veya yiyin, için, keyiflenin, iki günlük dünyayı bunlarla dayanılmaz yapmayın. İşte bu ihanettir.
Veya insanlar görürüz, kiliseye gelirler, dua ederler, böyle şeyleri severler, ama kiliseden dışarı çıktıklarında ağızlarından küfür, lanet ve dedikodu eksik olmaz. Bu da ihanettir.
Başkasının ruhsal ve bedensel çöküşüne yol açan herkes ihanet halindedir. Havariler gibi biz de böylesi insanları tanıyıp onlardan uzak duracağız. Yahuda efendisini ele verişiyle Rabb’in çarmıh üzerinde ölümüne mahkum olmasına neden oldu. Ama Rab ilahi gücüyle kötülüğü iyiye döndürmeyi başardı.
Değerlerimize ihanetten uzak durmalıyız. Kiliseye, İncil’e kutsiyetlerimize ihanetten uzak durmalıyız. Ruhumuza ihanet etmekten uzak durmalıyız. Halkımıza ve çocuklarımıza ihanetten uzak durmalıyız.
Rab bizi benzer işlere girmekten korusun ve inayetlerini üzerimizden eksik etmesin. Amen.
Rahip Yeğişe Uçkunyan
Ey bütün yorgunlar ve yükü ağır olanlar!
Bana gelin, ben size huzur veririm.
( Mat.11:28 ) -
YazarYazılar
- Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.