KURAN’A GÖRE, İSTEMEYEREK BAŞ AÇMAK GÜNAH DEĞİLDİR

  • Bu konu 1 izleyen ve 0 yanıt içeriyor.
1 yazı görüntüleniyor (toplam 1)
  • Yazar
    Yazılar
  • #23718
    Evangelist
    Anahtar yönetici

    Dindar bayan üniversite öğrencilerine açık mektup:

    KURAN’A GORE, ISTEMEYEREK BAS ACMAK GUNAH DEGİLDİR

    Sayın Türbanlı/Başörtülü Bayan Üniversite Öğrencileri,

    Liseyi bitirdiniz, yüzbinlerce kişinin girdiği çok zor bir sınavı kazanarak üniversiteli oldunuz. Bu, aklınızı kullanabildiğinizi, mantık ve düşünce yeteneğinizin üstün olduğunun bir göstergesidir.

    Okuduğunuz binlerce sayfalık bilgiyi özümlediniz, aklınızın süzgecinden geçirdiniz, yorumladınız ve işte, üniversiteli oldunuz.. İnancınıza göre kendinize bir dış görünüm seçtiniz, kıyafetiniz inancınıza uygun.. Ve, başınızı örtme gereğine inanıyorsunuz. Çünkü “size göre” Kuran'ın Nur (24) Suresi'nin 31.ayeti örtünmeyi emretmektedir:

    Nur (24) suresi, 31. Ayet: Mümin kadınlara da söyle: Gözlerini (harama bakmaktan) korusunlar; namus ve iffetlerini esirgesinler. Görünen kısımları müstesna olmak üzere, zinetlerini teşhir etmesinler. Baş örtülerini, yakalarının üzerine (kadar) örtsünler. Kocaları, babaları, kocalarının babaları, kendi oğulları, kocalarının oğulları, erkek kardeşleri, erkek kardeşlerinin oğulları, kız kardeşlerinin oğulları, kendi kadınları (mümin kadınlar), ellerinin altında bulunanlar (köleleri), erkeklerden, ailenin kadınına şehvet duymayan hizmetçi vb. Tâbi kimseler, yahut henüz kadınlaryn gizli kadınlık hususiyetlerinin farkında olmayan çocuklardan başkasına zinetlerini göstermesinler. Gizlemekte oldukları zinetleri anlaşılsın diye ayaklarını yere vurmasınlar (Dikkatleri üzerine çekecek tarzda yürümesinler). Ey müminler! Hep birden Allah'a tevbe ediniz ki kurtuluşa eresiniz.

    Burada, “ziynet” kelimesinin gerçekten ne anlama geldiği ayrı bir tartışma konusu olabilir.. Malum, ziynet, önce “takı” anlamına gelir. Sizin, “kadın bedeni” olarak yorumladığınız anlaşılıyor ki, başınızı örtüyorsunuz.

    Ancak, ayetteki “Gizlemekte oldukları zinetleri anlaşılsın diye ayaklarını yere vurmasınlar” cümlesinden, buradaki zinetin sert yürüyüşte ses getiren takı, mücevher gibi eşyalar olduğu gün gibi açıktır. Hırsızların, kağkaççıların dikkatini çekmemek için günümüzden 1400 sene önce yapılan Muhammed'in bu önermesi, bugün bir Tanrı sözü sanılarak kadınarın saçlarının başka insanlarca görülmemesi görülmemesi, hava ve güneş görmemesi için bir çeşit işkence emri olarak algılanması ve uygulanması son derece yanlıştır.

    Buna rağmen, varsayalım ki, siz yine de bu şekilde algılamak istiyorsunuz:

    Bu durumda, unutmamak gerekir ki, toplum yaşamında bazı kurallar vardır. Bu kurallara istesek de istemesek de uymak gerekir.

    Kuran'ın, akla ve mantığa hitap eden bir kitap olduğunu düşünüyorsanız, ki, öyle düşündüğünüzü varsayıyorum, çünkü akıllı ve mantıklı bir kişi olarak ona inanıyorsunuz, başörtmek/türban konusunda da akıl ve mantığınızla çözüme ulaşacaksınız.

    Çünkü; Kuran, “istemeyerek” yapılan davranışları Allah'ın affettiğini yazar. Ve, başörtmek, Islamiyet dininin farzları içinde yoktur.

    Bildiğiniz gibi, Kuran'ın Nahl(16) Suresi'nin 115.ayeti leş, kan ve domuz etini yemeyi kesin bir ifade ile yasaklamıştır. Bununla beraber, bunları “istemeyerek” yerseniz, Allah'ın affedici olduğunu da belirtir.

    Nahl (16)/115:

    “Allah, size ancak les, kan, domuz etini, Allah'tan baskasi icin kesileni haram kilmistir. Kim istemeyerek ve siniri asmayarak yemek zorunda kalirsa, bilsin ki Allah, Gafur ve Rahim'dir.”

    Şimdi Kuran'ın bu ayeti ile örtünme konusundaki ayetini düşünecek olursak; göreceğimiz şudur:

    Eğer, “istemeyerek” basınızı açarsanız, Allah size bir günah yazmayacaktır. Çünkü, O, gafur ve Rahim'dir.

    Çünkü, açıkça yasak olmasına rağmen, leş, kan ve domuz etini “istemeyerek” yiyenlere Gafur ve Rahim olan Allah; süphesiz ki, başınızı üniversite kuralları gereği “istemeyerek” açtığınızda da Gafur ve Rahim olacaktır.

    Kuran'daki bu ayetleri göz önünde tutarak, başınız açık resim çektirebilir, ve derslere girerken başınızı açabilirsiniz.

    Unutmayınız ki, Kuran’da yazılı oldugu üzere, “istemeyerek” yaptığınız davranışlar için Allah, Gafur ve Rahim'dir.

    Ayrıca, asla ve asla unutulmamalıdır ki; Başörtmek/Türban, Islamiyette buluna 32 farz arasında yoktur. Kısaca, başörtmek/türban, Islamiyet'te farz değildir.

    Şimdi, İslamiyet'teki 32 farzı hatırlayalım:

    ISLAM'da 32 FARZ
    İslamiyet'e inananlar için; İman'ın şartları: 6 adet, İslam'ın şartları: 5 adet, Abdest'in şartları: 4 adet, Gusl'ün farzları: 3 adet, Teyemmüm'ün farzları: 2 adet, Namaz'ın farzları: 12 adet olmak üzere, 32 adet farz vardır:

    İman'ın şartları:
    Allah'ın “varlığına” ve “bir'liği”ne iman etmek
    Allah'ın meleklerine iman etmek
    Allah'ın kitaplarına iman etmek
    Allah'ın peygamberlerine iman etmek,
    Ahiret gününe iman etmek
    Kader'e, hayr ve şerrin Allah'tan geldiğine iman etmek.
    İslam'ın şartları:
    Kelime-i şehadet getirmek
    Namaz kılmak
    Oruç tutmak
    Zekat vermek
    Hacca gitmek
    Abdestin farzları:
    Yüzü yıkamak
    Kolları dirsekleriyle birlikte yıkamak
    Başın dörtte birini meshetmek
    Ayakları topuklarıyla birlikte yıkamak

    Gusl'ün farzları:
    Ağıza su vermek
    Buruna su vermek
    Bütün bedeni yıkamak
    Teyemmüm'ün farzları:
    Niyet etmek
    İki darp ve meshetmek
    Namaz'ın farzları:
    Hadesten taharet
    Necasetten taharet
    Setr-i avret
    İstikbal-i kıble
    Vakit
    Niyyet
    İftitah tekbiri
    Kıyam
    Kıraat
    Rüku
    Secde
    Ka'de- ahire

    Görüldüğü gibi, “Başörtüsü/türban takmak” şeklinde bir farz yoktur. Farz olmayan birşeyi her yerde ve her şartta yapmaya çalışmak, en hafif tanımıyla “işgüzarlık” sayılabilir.

    Namaz kılmak, Islam'da olmazsa olmaz farzlardan birisidir. Namazı vaktinde kılamayan birisi, namazı kazaya bırakıp sonradan kılabilir. Bu durumda, zamanında namz kılmamanın hiçbir günahı olmaz. Namaz gibi çok önemli bir “farz”da bile bu şekilde affedici ve kolaylık gösterici olan Islam dininde, “başörtüsü/türban takmak” gibi “farz olmayan” bir eylemde günde birkaç saat eksik kalmanın hiçbir günahı olmayacağı mantıken bellidir.

    Kaldı ki, herhangi bir ibadetin gerçekleşmesinde, inananın kendisi dışındaki sebeplerden kaynaklanan eksikliklerde, bunun tüm kusuru ve varsa eğer günahı, inanana mani olan kişileredir.

    Sonuç olarak:

    1) Türban/başörtüsü takmak için direnmenin dini açıdan hiçbir mantıklı nedeni yoktur. Türban/başörtüsü takmak için direnmek, kişinin kendi huysuzluğu ve inatçılığının göstergesi olup, dine zarar verici ve Islamiyeti kötü gösterici bir davranıştır.

    2) “İstemeyerek” yaptığınız davranışlar için Allah, Gafur ve Rahim'dir.” Çağdaş yasalar ve kurallar nedeniyle, “istemeden açılan baş” için, herhangi bir günah yazılmaz.
    http://www.islamiyetgercekleri.org



    Birbirinize sevginiz olursa, herkes bununla benim öğrencilerim olduğunuzu anlayacaktır.”
    Yuhanna 13:35

    15 Baba`nın beni sevdiği gibi, ben de sizi sevdim. Benim sevgimde kalın.
    Yuhanna 15:9

1 yazı görüntüleniyor (toplam 1)
  • Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.